geçen senelerde kahkül kestirmiştim kakül diye mi yazılıyordu yoksa???
böyle kakülün alın kısmına gelen yerler haliyle daha kısa yanlar yüzümü çerçeveleyecek şekilde daha uzun. böylece saçımı topladığım zamanda yüzümün yuvarlaklığını kapatmış oluyorum biraz.
şöyle bir şey, Dakota'nınkiler gibi kaküllerim.
zamanında da heveslenmiştim, annem kuaföre gitmeyeyim diye kendisi kesmek istemişti. annemde bir kuaför fobisi var. düşünün artık kuaför fobisi varsa annemi diş hekimine götürmek ne kadar zor!!!!
kışın diş ağrısından ölüyordu ama dişçiye gitmek yerine bana rakı aldırıp pamukla rakı bastı dişine!!!!
gitmem de gitmem. bir yerden sonra inada bindiriyor sanırsın 9 yaşında çocuk. ölseymiş şuracıkta razıymış gitmezmiş doktora!!
ablama dedim sen ara ikna et, ama o da pısırık annemin şerrinden korkuyor, fırça yememek, sitemli eleştiriler, uzzzzzuuuuuuuuuuuuuuuuun konuşmalarını, şikayetlerini dinlememek için hiç bir şeye ses çıkarmamaya alışmış. nasılsa anneciği ona kıyamıyor.
mesela ben hastayken doktora gitsen iyi olur dediğimde baş düşmanıyım, sürekli laf işitiyorum, şikayetler, kaprisler cabası. ama ablam dediğinde ah benim akıllı düşünceli vicdanlı yavrum oluyor!!
ya da ben sırf çenesini çekmemek için doktora git demesem; sonra bana sen de hiç doktora git demedin beni hiç düşünmüyorsun oluyor! ama 1 kere doktora git desen bir hafta münakaşa meselesi; beni baş düşmanı doktor ellerinde deney faresi yapmak isteyen pislik ilan edip çatacak yer arıyor!
ama ablam annem çok hasta olsa ve doktora gitmeye nazlanıyor olsa, bana kırk kere randevu ve işten izin aldırtıp son anda iptal ettirmiş de olsa; ablama sen söyle seni dinliyor diye bir de korkaklığını yensin diye ikna çabası sarf etmiş olsam da ablam gene demese annesine doktora git; o kötü hain nankör vicdansız annesini hiç düşünmeyen evlat olmuyor!
hatta aradan zaman geçip de konuşmuş oluyorlar beni ablama şikayet ediyor doktora götürmüyormuşum. doktora git dememişim bile!
ama doktora gitsen iyi olur lafını ilk duyduğu anı bilseniz nasıl çıldırıyor nasıl öfkeleniyor bağırarak hainmişsin gibi kavga çıkarıyor!
--
neyse kuaföre de fobisi var. biz küçükken masrafları kısmak için sadece kesime giderdi, senede belki 2 kez. ilkokul boyunca da bizim saçımızı kendi keserdi zaten kuaför gibi olduğu iddiasındadır ama mutfak makasıyla mahveder saçı.
eğer toplanacak bir boysa, boydan düzgün şekilde alabiliyor ama model isteyemezsin, o yapabildiğinden emin hatta kuaförlerden iyi olduğu sanrısına da kapılmış ama asla öyle değil.
tabi çok kısa ve katlıları yapamadığı için eskiden öyle istediğimizde giderdik kuaföre.
ama sayısı bellidir yani her ay gidilmez anneme göre senede 2 den fazla gitmeye gerek yoktur. sadece para harcamamak için değil bunda bile kuralcı ve sabit fikirli!
--
neyse bir gün salaklık edip kakül kestirmiştim anneme. bazen böyle bir şey dersin amacı sana iyilik etmek ama ucuza mal olsun diye kafalamaya çalışır. kuaför masrafı çıkmasın diye ben keserim diye beni kafalamıştı.
hani kuaförler tutamı parmaklarıyla ayırıp yerleştirir de parmaklarının dışında kalan uç kısmından azar azar alır ya annem içten kesivermiş, aşırı kısa ve şekil almayan hale sokmuştu!
hem beni sinirlendirmiş hem de hiç utanmadan tavuk götüne benzeterek alay etmeye kalmıştı.
akabinde en sevdiği botna desenli bir vazo her nasılsa kırıldı! acaba neden!?????????
**********
şimdide yukarıdaki fotoğraftaki gibi uzunlu kısalı kakülüme takmış durumda.
zaten her istediğim zaman kuaföre gitmeme sinir oluyor. anneme göre senede 2 hakkımız var sadece ve her zaman beraber gitmek zorundayız. garip sapkın gibi fantastik korkulu evreninde sapıklar beni kuaför köşelerinde kızlığımdan edecek çünkü!!
önceden anlarsa kuaföre gideceğimi peşime takılıp surat asıp söylenerek iştirak eder. ya da engellemeye çalışır öncesinde. hatta sırf kafalamak için gitmeyeyim diye saçlarımın çok güzel olduğunu bile söyler ki bu hiç söylemediği birşeydir.
çünkü en kaliteli saçların kendinde var olduğuna inanıyor! tabi yaş aldıkça azalmış, yıpranmış boyadan ama genede en azından benimkisinden daha iyi.
--
yüzümü çevreleyen uzun kaküller rüzgarda uçuştukça annem sinir olup söyleniyor!!!!!
yahu saçının şekli bozulan ben, ikide bir düzeltmesi gereken de ben sana ne oluyor ki!
akıl diyormuş al makasaı kesiver!
akıl diyormuş yoluver!
ne kadar sevgi dolu bir insan!!
bunları da dünürlerle otururken çok normal bişeymiş gibi söylüyor yani. kırk yaşına merdiven dayamış kızının kakülünü yoluvermek kesivermek istemek!
annem robot gibi saç sever. ya kısacık kestireceksin ya da uzunda sımsıkı toplayacaksın öyle ordan burdan perçemler kaküller sallanmayacak!!!
ama saçım da yüz şeklimde müsait değil buna. ayrıca sevmiyorum.
ama mesele zaten benim sevdiğim saç şeklimi bile baltalamak; saçımın şeklini dahi ben kontrol edemeyeyim annem karar versin bundan bile bir mutluluk duyamayayım!!!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder