ne kadar anlayışlı, ne kadar başkalarını düşünen bir insan olduğunu kanıtlamak için annem sürekli yazlıkçılara hak veriyor.
tabi tabi bütün sene çalışıp yoruluyorlar
tüm sene canları çıkıyor tabi yazlığın tadını çıkaracaklar
işte bütün sene çalışıp yorulunca dinlenmeyi hak ediyorlar
tabi gezecekler
tabi eğlenecekler
tabi havuz keyfi yapacaklar
tabi balkon keyfi yapacaklar
bütün sene çalışıp yoruluyor millet
tabi bütün sene yorulunca 1-2 ay kafa dinlemek isterler
işte tüm sene aylarca yorulunca dinlenmek ister insanlar
buraya tatil yapmaya geliyorlar
buraya dinlenmeye geliyorlar
buraya kafa dinlemeye geliyor insanlar
bütün gün bu laflar ve benzer versiyonları evirip çevirip söylüyor. kah sadece bana bin kez tekrarlıyor. kah dünürler ablamlar komşulara. özellikle de komşularla ayaküstü sohbetlerde ne kadar anlayışlı bir insan olduğunu kanıtlama çabasında.
diyecekler ki bak emekli öğretmen hanım ne kadar kibar ne kadar anlayışlı ne kadar bilge ne kadar iyiliksever.
sanki ben bütün sene çalışıp yorulmuyormuşum ve öyle ya da aksi de olsa dinlenmeyi, kafa dinlemeyi, yazın tadını çıkarmayı hak etmiyormuşum gibi bana bu hak veren lafları asla etmiş değil ama!!
hatta yaz aylarını ben işe gitmediğim için, benim için ekstra hizmetçilik gibi algılayıp gayet memnuniyetle bana yeni işler çıkartıyor. ama bunu yapalım edelim şeklinde çoğul cümlelerle sanki beraber yapacakmışız gibi söylüyor.
merak etmeyin dondurma yiyelim, sahilde yürüyüş yapalım değil.
perdeleri çıkarıp yıkayalım ütüleyelim
halıları yıkayalım gibi.... camları silelim.
gayet de pişkin yani. neden dinlenmem gereksin ki yatmaya mı gelmişim buraya????!
sen başkaları için böyle böyle diyorsun bana ise şöyle dediğin zaman da sen kötüsün asla haklı falan değilsin.
çok anlayışlı bir insan ama!!
evden yazlığa bilerek ağrı kesici almamış. ben de unutmuşum ya da bitmiş demek çantamdakiler. soruyorum bitmiş miydi evde. yok varmış da almamış yanına özellikle bir de onu taşımak yük etmek istememiş!!!
tabi benim migrenim kimi alakadar eder????????????????? ne önemi var.
merkeze eczaneye gidiyorum mecburen.
bu sıcakta.
dönüşte de - ki özellikle oyalandım mağazalara baktım gratise girdim falan - sitenin görevlilerinden biri beni karşılıyor.
girişin ilerisindeki dinlenme alanındaki banklardaki çocukları gösterip;
abla biz de seni bekliyorduk çocukları alacakmışsınız? diyor.
benim çocuğum yok ki.
biliyorum abla annen dedi nazlı bakacakmış dedi?
neye bakacakmışım? sitenin çocuklarına, sen ders çalıştıracakmışsın abla!
olur benim de başka derdim yoktu zaten! bütün sene kafamı şişirdikleri yetmiyormuş gibi yaz sıcağında da bedavaya enayilik edecektim!!
annem marketten soda almaya gittiğinde karşılaşmış komşularla hemen kendini iyi ve anlayışlı göstermek için nazlı çocuklara ders çalıştırır bakar demiş siz plaja gidin!
oh oh ne güzel. onlar plajda dinlenirken ben haylaz piçlerine bedavaya bakacam. üstelik gayet iyi bilirim eskiden böyle enayilikler yaptım doğru dürüst bir teşekkür bile etmezler. onu bırak 1 kerelik bir şey değil de her istediklerinde benim çocuklarına bakmak zorunda olduğum düşüncesine kapılırlar. reddedersen de haklısınız tabi yormuşlardır sizi ya da zaten işte bunlarla meşgulsünüzdür demezler çok fena bozulup isyan ederler.
ben bedavaya çalışan köleleriyim çünkü.
bir zamanlar böyle enayilik ederken, çocuklarla benim yakınımdaki bir piknik yerlerindeki gibi olan ahşap masa-banklara oturup yiyip içtiler demediler ki nazlı hanıma da ikram edelim çocuklarla ilgilendi diye. bari teklif edin lafın gelişi. yoo.
ben onların piçlerine bakmak zorundayım beleşe sırf öğretmen olduğum için.
----
anneme de kızınca benim adıma söz verme diye. kendini haklı görüyor ve tabi başkalarını da!
bütün sene çalışıp yorulmuşlar 2 gün sefasını süremesinlermiymiş!!!
lan ben bütün sene ne yapıyorum!!!?????????????
niye benim haklarım yok?????????????????
cevaba gerek yok sadece yok sadece her zaman başkaları haklı
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder