Komşunun biri anneme; sizin kızın numarasını alayım da bize de gelsin temizliğe, memnunsunuz değil mi? Demiş.
Annem de eh işte demiş vermiş numarayı.
Buraya kadar normal mi?
Ama sonra ben işteyken zırzır bir numara arıyor! Sevgili anneciğim temizlikçi kız olarak benim numaramı vermiş! Belli ki kadın Gülüzar'ı kastetmiş.
Kadın telefonda laftan da anlamıyor, illa da bize de gel salı günleri!
Ben de önce anlamadım sonra öğretmen hanım verdi numaranı deyince fark ettim.
Ama laftan anlamayanlar beni buluyor; öğretmenim ben teyze yanlış numara vermiş diyorum hala o bize de gel. Tepeni attırır. Görmüş beni kaç kez temizlik yaparken! Yani temizliğe gelen bir kadın benim gibi konuşabilir mi onu da düşünmüyor!
Annem kendi yanlış anlaşılırsa sinirinden delirir, günlerce tekrarlar söylenir kaharetler beddualar da cabası! Gözü döner büyük haksızlıkmış! Ama iş bana gelince hiiiç oralı değil.
Daha da teyze çıkıp şikayet etmiş çok aksi, kızdı bana, ne biçim temizlikçi diye. Anneciğim de çok anlayışlı bir insan olduğundan dolayı özür dilemiş, hak vermiş! çok aksi bir insanmışım!?
Gelmiş bana yaşlı kadını savunuyor azarlamışsın diyor!
Anlamıyor laftan!
????
Temizlikçi diye benim numaramı mı veriyorsun anne? Evlere temizliğe mi gideceğim ben????
E o istedi!
Sen de beni mi anladın?! Gülüzar' değil de!
Bu defa da ben uzattım akşama kadar sitem dırdır. çok uzatmışımmış!
Sen her zaman uzatırsın! Herşey sana haksızlık bana müstehak! Alınmayayım gücenmeyeyim sinirlenmeyeyim! Sen prensesler gibi büyütülmüşün tabi!
Bense çapulcu! Evlere temizliğe gideceğimi düşünüyorsun bana layık bulduğun bu!?!
ne varmış bunda kızacak alınacak gücenecek?!! çok uzatıyormuşum gereksizmiş.
kendi yanlış anlaşılsa delirir ama aşırı gücenir.
komşunun biriyle münakaşamsı bir şey yaşadılar ama bir duymamadan dolayı. aşaığıdan seslenmişler balkonda. su damlatıyorsunuz nene demişler.
hem nene denmesine içerlemiş, hem kendi akıtmıyormuş su başkasınınmış ıslak çamaşırlar mı ne. söylemiş ama sesini duyuramamış. çok bozulmuş ama aşırı.
10 gündür söylenip duruyor en baştan anlatıyor herşeyi...
hatta kıza rastlamış söylemiş. kız hatırlamıyor bile ne demiş ne zaman demiş. ama annem haftalardır unutamıyor ve anlatıp anlatıp tekrardan sinirleniyor.
zevk alıyor bundan. kafaya takacağı bir huzursuzluk bir mesele olması şart.
ama sen yapamazsın. sana orospu desinler gene de yapamazsın!!
hayır sorsan öyle demez. elbette hakkı var elbet kendini savunacak gücenecek falan der başkasına!! iyi bilinçli vb görünmek için.
ama sana gelince öyle davranmaz. tabi ki asla açık açık söylemez. üstü kapalı davranışlarla sözlerle belli eder ki sonradan beni susturdun beni engelledin gibi şeyler söyleyeme!!
kafana silah mı dayadık! çeneni kapat sus mu dedik! ağzını mı bantladık?!!
yaa.
uzun anlamsız karamsar birbirine benzeyen yazılar... *biraz atıyor ve abartıyor olabilirim de olmayabilirim de, garanti yok. *bu blogdaki yazılar gerçek kişi, olay ve mekanlardan ilham alınarak yazılmıştır. *isimler akıl sağlığım açısından, bir çemberin iç açıları yüzünden falan fiştan değiştirilmiştir. *benzer durumlardaki isimler tutmuyorsa ondandır... *bu blogdaki yazılar sırasında hiçbir canlıya zarar verilmemiştir (kendim hariç^^) *varsa fotoğraflar alıntıdır. *hepsi saçmalıktır ^__^
9.07.2017
Kendisi manav reyonunda saatler geçirebilir, tüm domatesleri bir bir ellemeden seçemez. Ama ben istediğim reyonda dolaşırken mızıldnır söylenir şikayet eder sıkılır gereksiz bulur acele ettirir gidelim der!
Kişisel bakım gereksiz mi?
Hayır kendininki değil! Benim ki gereksiz!
Kasaya gelince de küçük kaprisli bir çocuk! işlemlerden de anlamadığı için mızıldanır durur hadi hadi der hatta çekiştirir!
Tamam anne kart kaldıı.
Hadi yavaşsınız!
Tamam sen yürü.
Hadii!
Annecim kartı bir alayım burda mı bırakacam???
Ne kartı ne ödemesi? Hiç bilmez anlamaz bu yüzden onun için zaman kaybı ve gereksiz saçma oyalanmalardır!
Eskiden aşırı titizken bize öğrettiği şeyleri bile asla umursamıyor. Eğer bizi acele ettirdiğinde çantamısın içine rastgele atarsak paraları saatlerce nutuk atardı!
Mikroplar pislikler hakkında.
şimdi parayı cüzdanıma yerleştirmeme tahammül edemiyor. At gitsin çantanın içine diyor!
Hani para pisti? Tüm eşyalara değmemeliydi?
Amaan değerse değsin!
Tabi mesele ben olunca pek bir önemi yok.
Son yıllarda en sevdiği şey markette kasadan geçerken beni çekiştirmek; sanırsın çocuk.
Kişisel bakım gereksiz mi?
Hayır kendininki değil! Benim ki gereksiz!
Kasaya gelince de küçük kaprisli bir çocuk! işlemlerden de anlamadığı için mızıldanır durur hadi hadi der hatta çekiştirir!
Tamam anne kart kaldıı.
Hadi yavaşsınız!
Tamam sen yürü.
Hadii!
Annecim kartı bir alayım burda mı bırakacam???
Ne kartı ne ödemesi? Hiç bilmez anlamaz bu yüzden onun için zaman kaybı ve gereksiz saçma oyalanmalardır!
Eskiden aşırı titizken bize öğrettiği şeyleri bile asla umursamıyor. Eğer bizi acele ettirdiğinde çantamısın içine rastgele atarsak paraları saatlerce nutuk atardı!
Mikroplar pislikler hakkında.
şimdi parayı cüzdanıma yerleştirmeme tahammül edemiyor. At gitsin çantanın içine diyor!
Hani para pisti? Tüm eşyalara değmemeliydi?
Amaan değerse değsin!
Tabi mesele ben olunca pek bir önemi yok.
Son yıllarda en sevdiği şey markette kasadan geçerken beni çekiştirmek; sanırsın çocuk.
Hiçbir şeye olumlu bir düşünce ya da sözle başlayamaz. Ama kendine sorsan asla karamsar ve negatif değil. Hatta başkalarını büyük bir keyifle karamsar ve negatif bulur pişkinlikle!
diyelim ki bir dizi ya da film başlıyor televizyonda. daha 1 dakika geçmeden hemen şu lafı duyarsın; hiç sevmem bu adamı/kadını!! her zaman böyle!!
ya da hiç sevmem ben böyle filmleri! daha 1 dakika geçmeden karar verdi, ne gördün ki?
milyonlarca film izlemişmiş. birini bile hatırlamıyor? ne filmi ne oyuncusunu ne başka bir şeyi. zaten asla dikkatini veremez, hemen önyargıyla başladığı için izlemek yerine olumsuzlukları sıralamak ve oralardan kendi boktan anılarına bağlamaya bayılır.
ama aynı şeyi ben yapsam; mesela bir oyuncu benim liseden bir arkadaşıma benziyor bana kazık atan; hemen bana der ki ne kadar negatifsin !!! insanın tadını kaçırıyorsun!!
senin her zaman yaptığın şey!! ama farkında değil ki!!! hatta bazen lafını ben onda önce söylüyorum sen de hiç sevmezsin bu adamı değil mi diye şaşırarak karşılıyor.
kendinin o kadar farkında değil ki bilmiyor her zeferinde aynı şekilde başladığını ama başkalarını memnuniyetle karamsar negatif sinir bozucu aksi kavgacı şikayetçi ve dırdırcı uzatan bulur!!!
kendi yaparsa bu dırdır şikayet memnuniyetsizlik aksilik lafı fazla uzatma asap bozma değildir asla!! karar vermiş. ama o haklıymış değil miymiş??
ben değil miyim? umurunda değil ki. ol olma. uzatma kapa çeneni otur!! bırak kendi konuşup deşarj olsun seni kim takar nazlı?
sen de kendin halleder kendşn çözersin zira ne seni dinleyen ne anlayan ne hak veren vardır. sonra da sana pişkince gelip hiç konuşmuyorsun der!!!
konuşmaya kalksan susturduğu lafına ağzına tıkadığı senden çalıp kendi konuştuğunun farkında değil.
diyelim ki bir dizi ya da film başlıyor televizyonda. daha 1 dakika geçmeden hemen şu lafı duyarsın; hiç sevmem bu adamı/kadını!! her zaman böyle!!
ya da hiç sevmem ben böyle filmleri! daha 1 dakika geçmeden karar verdi, ne gördün ki?
milyonlarca film izlemişmiş. birini bile hatırlamıyor? ne filmi ne oyuncusunu ne başka bir şeyi. zaten asla dikkatini veremez, hemen önyargıyla başladığı için izlemek yerine olumsuzlukları sıralamak ve oralardan kendi boktan anılarına bağlamaya bayılır.
ama aynı şeyi ben yapsam; mesela bir oyuncu benim liseden bir arkadaşıma benziyor bana kazık atan; hemen bana der ki ne kadar negatifsin !!! insanın tadını kaçırıyorsun!!
senin her zaman yaptığın şey!! ama farkında değil ki!!! hatta bazen lafını ben onda önce söylüyorum sen de hiç sevmezsin bu adamı değil mi diye şaşırarak karşılıyor.
kendinin o kadar farkında değil ki bilmiyor her zeferinde aynı şekilde başladığını ama başkalarını memnuniyetle karamsar negatif sinir bozucu aksi kavgacı şikayetçi ve dırdırcı uzatan bulur!!!
kendi yaparsa bu dırdır şikayet memnuniyetsizlik aksilik lafı fazla uzatma asap bozma değildir asla!! karar vermiş. ama o haklıymış değil miymiş??
ben değil miyim? umurunda değil ki. ol olma. uzatma kapa çeneni otur!! bırak kendi konuşup deşarj olsun seni kim takar nazlı?
sen de kendin halleder kendşn çözersin zira ne seni dinleyen ne anlayan ne hak veren vardır. sonra da sana pişkince gelip hiç konuşmuyorsun der!!!
konuşmaya kalksan susturduğu lafına ağzına tıkadığı senden çalıp kendi konuştuğunun farkında değil.
Doktora gitmek kendi fikriymişmiş!
Başkalarının yanında öyle iyi rol yapar ki! Sanırsın dünyanın en tatlı dilli, en ılımlı, en bilinçli insanı!
Kendine kalsa şu yaşıma kadar cildiye doktoruna görünmezdim!
Bir de çok önemsermiş numarası yapar insanlara!
Ne ergenken ne bu kist durumunda ya sarımsak sürüp oturacaktım ya da soda!
Sonra da kendinin mükemmel cidiyle övünür.
Bir de cilveli rol yapıyor adama teatral yapay ve komik!
Madem öyle yavrum demiş doktora gitmek lazım!
Hııı! Kist yüzünden sırf sivilce de değil inanılmaz ağrılar çektim, anca sıcak çay verip somurttu suratıma!
Bir de beni gıcık etmek utandırmak için her önüne gelene anlatması var! Hani nasıl ilk adetimi ortada anlatıverdiydi! Sanırsın açık bir toplumuz da kızın adetiyle gurur duyulacak. Sırf konuşmuş olmak içindi! Komşu kadınlara da vajinamdan bahsetmesi!
Başkalarının yanında öyle iyi rol yapar ki! Sanırsın dünyanın en tatlı dilli, en ılımlı, en bilinçli insanı!
Kendine kalsa şu yaşıma kadar cildiye doktoruna görünmezdim!
Bir de çok önemsermiş numarası yapar insanlara!
Ne ergenken ne bu kist durumunda ya sarımsak sürüp oturacaktım ya da soda!
Sonra da kendinin mükemmel cidiyle övünür.
Bir de cilveli rol yapıyor adama teatral yapay ve komik!
Madem öyle yavrum demiş doktora gitmek lazım!
Hııı! Kist yüzünden sırf sivilce de değil inanılmaz ağrılar çektim, anca sıcak çay verip somurttu suratıma!
Bir de beni gıcık etmek utandırmak için her önüne gelene anlatması var! Hani nasıl ilk adetimi ortada anlatıverdiydi! Sanırsın açık bir toplumuz da kızın adetiyle gurur duyulacak. Sırf konuşmuş olmak içindi! Komşu kadınlara da vajinamdan bahsetmesi!
çok yardımsever bir insanmış!??
Hııı.
Bana yaptırtmaya çalışmak mı yardım sevmek!??
Hem de saçma sapan şeyleri?!
Komşunun evini temizletmek, ütüsünü yaptırtmak, yemek yaptırtmak?!
Hatta yaşlı yatalak kocasını bana yıkatmak!
Yardımsevermiş kendin yap o zaman!
Komşunun halısı aşağıya ağacın tepesine düşmüş. Annem de hemen atlamış yardımsever ya! Nazlı alıırr!
Nasıl alacam ben ağaç tepesinden halı? itfaiyeciyim de haberim mi yok???!
Balkondan uzanacakmışım!
Hııı.
Bana yaptırtmaya çalışmak mı yardım sevmek!??
Hem de saçma sapan şeyleri?!
Komşunun evini temizletmek, ütüsünü yaptırtmak, yemek yaptırtmak?!
Hatta yaşlı yatalak kocasını bana yıkatmak!
Yardımsevermiş kendin yap o zaman!
Komşunun halısı aşağıya ağacın tepesine düşmüş. Annem de hemen atlamış yardımsever ya! Nazlı alıırr!
Nasıl alacam ben ağaç tepesinden halı? itfaiyeciyim de haberim mi yok???!
Balkondan uzanacakmışım!
Bizim evin 2 balkonu var. Biri ufak çamaşır vs asmak için diğeri hem daha büyük hem gölge.
iki balkon da aynı tarafta, aralarında salonun duvarı var.
En üst kattayız ve bazı kat komşularımız çamaşırlarını dama çıkarıp asıyor.
Dün de yine çamaşırı dama çıkarıp asan bir komşumuz geldi ve kızının en sevdiği tişörtünün uçup bizim ufak balkona düştüğünü söyledi kapıya gelip.
Biz de annem damdan biri inerse diye korktuğu için kumandayla açılıp kapanan jaluzi gibi şeylerden yaptırtmıştık.
Ama birinin kumandası bozulmuş ya da pili bitmiş. Annem her ne kadar pilini sen değiş diye defalarca ısrar etse de yapamazdım! Gerçi tam anlamış değil, pillerin nasıl olduğunu nereden bilsinmiş? Deneyemişim belki olurmuş??
Ufacık yamyassı kumandaya, nasıl açılacağı bile belli değil içinin, tv kumandasındaki pil nasıl sığsın????
Israrla tak diyor anlamıyordu. Tabi ki havalarda! Kendinin benden becerikli olduğu iddiasında. Eskiden öyleydi ama şimdilerde nedense gözünün bozulmasıyla eş zamanlı sanki el becerisi de uçtu gitti. Hiçbir kapağı, ambalajı vb açamıyor!! Sinirlenip sövüyor ya da aynı anda fırlatıp atıyor elindeki neyse. Gözlük taksa belki daha iyi olacak ama inatla takmıyor! Herr şeyi açmak vb için evden ayrılmayacağım ona kalırsa!?! Kumanda ve ince kalem pili eline tutuşturup bırakınca anca dank etti neden olmaz dediğim!
Yalancı ve düzenbaz olduğum için gözüyle görüp eliyle dokunmazsa inanmaz da kendisi!
Neyse komşu kızının en sevdiği tişörtü balkondan alıp vermemi istiyor ama tabi kumandalı stor gibi şeyin bozuk olduğunu ne bilsin.
Ben de anlattım ama annem oradan, her zaman böyle atlar, kendini iyi göstermek için kötü-olumsuz şeyleri bana söyletir, ben kötü olacağım ki kendisi iyi ve anlayışlı görünsün!
Ne önerdi dersiniz???
Aslında iki balkon birbirine çok yakınmış! Büyükten ufak olana geçebilirmişim! 6. katta balkondan balkona geçeceğim efendim salak bir tişört için?!
Başkalarına benden daha çok önem ve değer vermesi hala şaşırtıyor beni çünkü her seferinde bir öncekinden daha saçma olan bir şeyi buluyor!?
Yardımcımız Gülüzar yerine benim tuz ruhunu solumamı tercih etmesi kadar anlayış, fedakarlık, sevgi ve zeka dolu bir yaklaşım! Hatta adil bile!?
Balkondan balkona mı geçecem?
Evet. şurdan şöyle...
Gayet normal ve sakin sanırsın olağan bir şeymiş gibi anlatıyor.
Sıcak yemekten ağzımın yanmasından aşırı korkup elime vurup çatalı gözüme sokan kadın bu! üstümü batırmak neyse de... Mantık abidesi!
Bir de böyle kapıda dikilmişiz, annem bekliyor tişörtü getireyim! Bana bön bön bakıp hadi diyor. Salak karının da canına minnet kızının tişörtünü alsın da yeter! Ben sakatlanır mıyım düşer geberir miyim kimin umrunda ki?
Kendisi genç olsaymış 5 dakikalık işmiş şöyle atletikmiş böyle sosyalmış öyle hareketliymiş!!
Ben senin gibi değilim işte! üstelik canımı da pazardan almadım!
Ee tişört? Kızım istiyor.
Hadi Nazlı!
Darabayı yaptırınca veririm artık.
Neyi?
Daraba bozuk ya anne!
Darabayla ne alakası var geç al işte!
Olur akrobattım ben de! işim yok 6. katta balkonlar arası zıplama yarışması yapacam!!
Ama kızım tişörtünü istiyoor!
Hadi Nazlı ay ben mi alacam geçip de!???
Kim alırsa alsın daraba çalışmadan, ben akrobasi yapacak değilim!
Ayy bu yeni nesil tembel ayol!
Ay evet valla öyle!
E buyrun siz alın!
Hı?
Buyrun tişört sizin balkondan balkona geçiverin alıverin!
Ben mi alacam? Ya düşersem ayol!
Yaa Nazlı ya kadın düşerse???
Ay düşmesin! Ben düşsem de olur! Ne önemi varz! Ben düşersem ya diye bir derdiniz yok ne güzel! Bu eski nesil ne kadar düşüncesiz ve insan haklarından habersiz böyle!
Sen gençsin amaa.
Evett.
He ben gebersem olur yani!??
Geçer alırsın yani!
Ben bakkalın çırağı mıyım? Hani bana yaşlısın diye laf vuruyordun noldu birden gençleştim!
???
???
Odama geçiyorum bük bön bakışlar ardımdan. Aşırı zekadan anlamamışlar!
Balkon o tarafta değil ki!
Yapma yaa! Valla mı??
???
??
E buyrun yerini biliyorsunuz geçip alın!
Ay ben geçemem ki korkarım düşerim diye.
Ha ben geçecem ama korkmazsınız ben düşerim diye! Ne güzel!?!
Damdan atlasanız?
Aa evet Nazlı damdan da atlanııır!
Oldu başka derdim yoktu!!
Tabi iş hafiften münakaşaya evrildi; karşındakiler bırak komşuyu annen bile senin için endişelenmez önemsemezse tepen atar! Salak bir tişört için ya damdan balkona atlayıp bacağımı kıracam falan ya balkondan balkona geçerken düşüp geberecem!
Ama kızı tişörtü giyecekmiş kursa giderken!
Gelsin alsın o zaman!
Ama olmaz tabi kızı için korkar ama komşusu kimin umrunda annesi bile takmıyor o niye taksın???!
Ee ne zaman yapılırmış şey?? Ne zaman getirecekmişim o zaman tişörtü???
Annem de çok hak veriyor kadına hareketlerinden belli. Benim gibi kendini düşünen kendisi gibi fedakar olmayan bir kızı var çok utanıyor!
Beni ben de düşünmesem başıma olmadık saçma şey gelir! Bunların bencilliği ve mantıksızlığı yüzünden!
Kadın boynunu büküp gitti, bir de ben getireceğim sanıyor ayağına tişörtü! Sanır tabi annem sayesinde.
Daha da annem utanmadan kadını ve kendini haklı görüyor, savunuyor.
Anne olmadığım için anlayamazmışım!! Bir anne kızı memnun olsun diye herşeyi yaparmış!
Elin kızının tişörtü için bu yaşta saçma sapan hareketler yapıp kendimi tehlikeye mi atacam???
Bu son değil ilk de değil. Geçen sene biri bizim bloğun tam önündeki ağacın üstüne yaz halısını düşürmüştü. Aşağıda karşılaşınca haberi olmuş. Hemen atlamış Nazlı alır demiş!
Beni çok güçlü atletik elastik vb gördüğünden değil, değer veremediğinden ve kendini iyi-dost-yardımsever göstermek isterken beni kullanabileceğini sandığından...
Daha neler neler. Temizliğe göndermeye çalışmalar, yatalakları yaşlıları yıkatmak istemeler???!! Sitedeki hayvan pisliklerini bana süpürtmek istemeler. Kafayı kedilere taktığında salak kedi için 2 metrelik duvarlara tırmanıp atlamamı beklemeler....
Bir yerime bişey olsa da pişkince beni suçlar hiç suçluluk duymaz da!
iki balkon da aynı tarafta, aralarında salonun duvarı var.
En üst kattayız ve bazı kat komşularımız çamaşırlarını dama çıkarıp asıyor.
Dün de yine çamaşırı dama çıkarıp asan bir komşumuz geldi ve kızının en sevdiği tişörtünün uçup bizim ufak balkona düştüğünü söyledi kapıya gelip.
Biz de annem damdan biri inerse diye korktuğu için kumandayla açılıp kapanan jaluzi gibi şeylerden yaptırtmıştık.
Ama birinin kumandası bozulmuş ya da pili bitmiş. Annem her ne kadar pilini sen değiş diye defalarca ısrar etse de yapamazdım! Gerçi tam anlamış değil, pillerin nasıl olduğunu nereden bilsinmiş? Deneyemişim belki olurmuş??
Ufacık yamyassı kumandaya, nasıl açılacağı bile belli değil içinin, tv kumandasındaki pil nasıl sığsın????
Israrla tak diyor anlamıyordu. Tabi ki havalarda! Kendinin benden becerikli olduğu iddiasında. Eskiden öyleydi ama şimdilerde nedense gözünün bozulmasıyla eş zamanlı sanki el becerisi de uçtu gitti. Hiçbir kapağı, ambalajı vb açamıyor!! Sinirlenip sövüyor ya da aynı anda fırlatıp atıyor elindeki neyse. Gözlük taksa belki daha iyi olacak ama inatla takmıyor! Herr şeyi açmak vb için evden ayrılmayacağım ona kalırsa!?! Kumanda ve ince kalem pili eline tutuşturup bırakınca anca dank etti neden olmaz dediğim!
Yalancı ve düzenbaz olduğum için gözüyle görüp eliyle dokunmazsa inanmaz da kendisi!
Neyse komşu kızının en sevdiği tişörtü balkondan alıp vermemi istiyor ama tabi kumandalı stor gibi şeyin bozuk olduğunu ne bilsin.
Ben de anlattım ama annem oradan, her zaman böyle atlar, kendini iyi göstermek için kötü-olumsuz şeyleri bana söyletir, ben kötü olacağım ki kendisi iyi ve anlayışlı görünsün!
Ne önerdi dersiniz???
Aslında iki balkon birbirine çok yakınmış! Büyükten ufak olana geçebilirmişim! 6. katta balkondan balkona geçeceğim efendim salak bir tişört için?!
Başkalarına benden daha çok önem ve değer vermesi hala şaşırtıyor beni çünkü her seferinde bir öncekinden daha saçma olan bir şeyi buluyor!?
Yardımcımız Gülüzar yerine benim tuz ruhunu solumamı tercih etmesi kadar anlayış, fedakarlık, sevgi ve zeka dolu bir yaklaşım! Hatta adil bile!?
Balkondan balkona mı geçecem?
Evet. şurdan şöyle...
Gayet normal ve sakin sanırsın olağan bir şeymiş gibi anlatıyor.
Sıcak yemekten ağzımın yanmasından aşırı korkup elime vurup çatalı gözüme sokan kadın bu! üstümü batırmak neyse de... Mantık abidesi!
Bir de böyle kapıda dikilmişiz, annem bekliyor tişörtü getireyim! Bana bön bön bakıp hadi diyor. Salak karının da canına minnet kızının tişörtünü alsın da yeter! Ben sakatlanır mıyım düşer geberir miyim kimin umrunda ki?
Kendisi genç olsaymış 5 dakikalık işmiş şöyle atletikmiş böyle sosyalmış öyle hareketliymiş!!
Ben senin gibi değilim işte! üstelik canımı da pazardan almadım!
Ee tişört? Kızım istiyor.
Hadi Nazlı!
Darabayı yaptırınca veririm artık.
Neyi?
Daraba bozuk ya anne!
Darabayla ne alakası var geç al işte!
Olur akrobattım ben de! işim yok 6. katta balkonlar arası zıplama yarışması yapacam!!
Ama kızım tişörtünü istiyoor!
Hadi Nazlı ay ben mi alacam geçip de!???
Kim alırsa alsın daraba çalışmadan, ben akrobasi yapacak değilim!
Ayy bu yeni nesil tembel ayol!
Ay evet valla öyle!
E buyrun siz alın!
Hı?
Buyrun tişört sizin balkondan balkona geçiverin alıverin!
Ben mi alacam? Ya düşersem ayol!
Yaa Nazlı ya kadın düşerse???
Ay düşmesin! Ben düşsem de olur! Ne önemi varz! Ben düşersem ya diye bir derdiniz yok ne güzel! Bu eski nesil ne kadar düşüncesiz ve insan haklarından habersiz böyle!
Sen gençsin amaa.
Evett.
He ben gebersem olur yani!??
Geçer alırsın yani!
Ben bakkalın çırağı mıyım? Hani bana yaşlısın diye laf vuruyordun noldu birden gençleştim!
???
???
Odama geçiyorum bük bön bakışlar ardımdan. Aşırı zekadan anlamamışlar!
Balkon o tarafta değil ki!
Yapma yaa! Valla mı??
???
??
E buyrun yerini biliyorsunuz geçip alın!
Ay ben geçemem ki korkarım düşerim diye.
Ha ben geçecem ama korkmazsınız ben düşerim diye! Ne güzel!?!
Damdan atlasanız?
Aa evet Nazlı damdan da atlanııır!
Oldu başka derdim yoktu!!
Tabi iş hafiften münakaşaya evrildi; karşındakiler bırak komşuyu annen bile senin için endişelenmez önemsemezse tepen atar! Salak bir tişört için ya damdan balkona atlayıp bacağımı kıracam falan ya balkondan balkona geçerken düşüp geberecem!
Ama kızı tişörtü giyecekmiş kursa giderken!
Gelsin alsın o zaman!
Ama olmaz tabi kızı için korkar ama komşusu kimin umrunda annesi bile takmıyor o niye taksın???!
Ee ne zaman yapılırmış şey?? Ne zaman getirecekmişim o zaman tişörtü???
Annem de çok hak veriyor kadına hareketlerinden belli. Benim gibi kendini düşünen kendisi gibi fedakar olmayan bir kızı var çok utanıyor!
Beni ben de düşünmesem başıma olmadık saçma şey gelir! Bunların bencilliği ve mantıksızlığı yüzünden!
Kadın boynunu büküp gitti, bir de ben getireceğim sanıyor ayağına tişörtü! Sanır tabi annem sayesinde.
Daha da annem utanmadan kadını ve kendini haklı görüyor, savunuyor.
Anne olmadığım için anlayamazmışım!! Bir anne kızı memnun olsun diye herşeyi yaparmış!
Elin kızının tişörtü için bu yaşta saçma sapan hareketler yapıp kendimi tehlikeye mi atacam???
Bu son değil ilk de değil. Geçen sene biri bizim bloğun tam önündeki ağacın üstüne yaz halısını düşürmüştü. Aşağıda karşılaşınca haberi olmuş. Hemen atlamış Nazlı alır demiş!
Beni çok güçlü atletik elastik vb gördüğünden değil, değer veremediğinden ve kendini iyi-dost-yardımsever göstermek isterken beni kullanabileceğini sandığından...
Daha neler neler. Temizliğe göndermeye çalışmalar, yatalakları yaşlıları yıkatmak istemeler???!! Sitedeki hayvan pisliklerini bana süpürtmek istemeler. Kafayı kedilere taktığında salak kedi için 2 metrelik duvarlara tırmanıp atlamamı beklemeler....
Bir yerime bişey olsa da pişkince beni suçlar hiç suçluluk duymaz da!
Birine övünüyor; gençken aşırı sosyal ve popülermiş!
Sürekli bir yerlere giderlermiş. Aileyle olmazsa arkadaşlarıyla haftada 3 gün sinemaya giderlermiş, bu yüzden aşırı öğrenmiş sinemayı, beğenmiyormuş artık hiçbir filmi! Milyonlarca film izlemiş!
Sadece çok öğrendiği için mi beğenmiyor ne türleri bilir anlar ne yeniliğe açık. Kendi gençliğindeki melodramlardan başka bir şey bilmez!
Şimdiki nesil diyor bana bakış atıp ima ve işaret ederek hiç gitmiyor sinemaya! Ben de hiç gitmezmişim eskiden!
Gönderirdi sanki! Bırak liseyi üniversltedeyken bile annem için sinema karanlık yer demekti. Yani korkmalı.
Hele daha lise çağlarında arkadaşlarla gidemezdik; sözü açıldığı zaman hep korku hikayeleri anlatırdı! Tacize tecevüze sinema salonunda yakalanan kızlar!
Tabi ki hayatları bitti! öldürüldüler mi lntihar mı ettiler? Hayır ama kızlık gidince hayat bitiyor ve bir daha azla toparlanamaz anneme göre.
Ne zaman bişey istesek muhatkkak korku hikayeleri anlatırdı; yüzme öğreneyim dedik havuzda tacize tecavüze uğramış kızları dinledik!
Ama şimdi sorsan gittik zannediyor! iddia ediyor hatta!
Silah mı dayadık kafanıza gideydiniz?!
Gezi mi dedik; hemen gezide kırda bayırda tacize tecavüze uğrayan kızlar; sinema, tiyatro, konser? Anında tacize tecavüze uğrayan kız hikayeleri?!
Hani tutmazsa başka numaralar çevirirdi. Uzman.
Herşeyden korkutur kork ki isteme kımıldama. Ama sonra başına da pişkince kakar; sosyal değildin!?
Hatta kızlarla filme mi gidecez annem ortamıza çöreklenip surat asar, homurdanıp söylenir oflar poflar! Ya da kafede mi oturcaz 5 dk oturacakmış! çöreklenip sohbeti ele geçirir kendi konuşur, mazide ne kadar güzel günler yaşamış anlatır; rahatlar.
Evet evde anlatır kötü olayları seni darlar; dışarda başkalarına övünmeye bakar!
Hatta bi ara kafayı kızlığa taktığı için bize hergün sabah akşam alt metninde erkeklerin ne kadar kötü ve sapık olduğu işlenen taciz tecavüz hayatı mahvolan kızları anlatırdı!
Hani zaten ailede erkek görmüş değiliz, bir de kendi iyice soyutlayıp korkutuyor! Sonra da gene pişkince sana gelip erkeklerle konuşamıyorsun diyor!
Konuşup alışaymışsın kendi mi engellemiş kafana silah mı dayamış????
Elbette bir anne kızları için endişelenir ve tedbirli olmak ister ama annem bunu her ne pahasına olursa olsun yapar. Seni korkak asosyal hale getirip sonra da şikayete ve inkara başlar. Sana karşı daavranışlarının neye sebep olacağını asla göremez. Kafasında bir fikir oluşturur ve eğer sorun yaşayacaksan onun fikri şeklinde olacaktır!?
Sen farklı bir insan değilsin de klonsun sanki!
Her durum herkeste aynı sebebe dayanmaz ve aynı sonuca ulaşmaz. Ya da sen bunları başkası adına karar veremezsin!
Ama kendisi aşırı düşünceli
Ve hassas olduğu için?! önceden düşünmüş saptamış karar vermiştir. Senin nasıl bir problem yakayacağnın kararını bile kendi verir! Başka türlüsünü kabul edemez etmez ve kendi istediği gibi olacak diye debelenir.
Diyelim ben tatsız bir olayı unuttum atlattım. Hayyyyyııııırrr dayanamaz buna. Kendi kinciliğe bayılır nefret etmeye de ama sen de kinci ve nefrtli olacaksın!
Hatta sırf ben unutmayayım diye hatırlatır! Her zaman hatırla üzül ve sinirlen kendini hasta etmek pahasına unutma!
Diyelim senin de böyle olasın tuttu, oldu ya. Bu olumsuz olayı deşip deşip bir kaç kere anlatıp deşarj olmaya kalkarsan da sıkılır ve seni karamsarlıkla huzur bozmayla suçlayıverir!
Sen hep yapıyorsun bunu? Neyi? Olumsuzluğu defalarca anlatıp deşip hatırlayıp sinirlenip söylenip konuşarak rahatlamayı! Ama kendisi haklı yere! Bana kaba davranmakta özgür ve haklılar yani!? Amaaan öyle mi demiş??? Asap bozuyormuşum! E sen bozarsın hep biraz da ben bozayım?! Kendisi bozmazmış ki hiç asap!?? öyle mi?? Gecenin köründe 2 saat kaynananı gebermiş kocanın marifetlerini milyonuncu kez anlatıpp rahatlayıp gidip uyuyorsun da benim asabım bozulmuyor öyle mi?
Evett! Karar vermiş neye ne zaman ne kadar asabım bozulacak!
Andan asap bozulmazmış! Sen mi karar verecen?
Ya kim?
Sürekli bir yerlere giderlermiş. Aileyle olmazsa arkadaşlarıyla haftada 3 gün sinemaya giderlermiş, bu yüzden aşırı öğrenmiş sinemayı, beğenmiyormuş artık hiçbir filmi! Milyonlarca film izlemiş!
Sadece çok öğrendiği için mi beğenmiyor ne türleri bilir anlar ne yeniliğe açık. Kendi gençliğindeki melodramlardan başka bir şey bilmez!
Şimdiki nesil diyor bana bakış atıp ima ve işaret ederek hiç gitmiyor sinemaya! Ben de hiç gitmezmişim eskiden!
Gönderirdi sanki! Bırak liseyi üniversltedeyken bile annem için sinema karanlık yer demekti. Yani korkmalı.
Hele daha lise çağlarında arkadaşlarla gidemezdik; sözü açıldığı zaman hep korku hikayeleri anlatırdı! Tacize tecevüze sinema salonunda yakalanan kızlar!
Tabi ki hayatları bitti! öldürüldüler mi lntihar mı ettiler? Hayır ama kızlık gidince hayat bitiyor ve bir daha azla toparlanamaz anneme göre.
Ne zaman bişey istesek muhatkkak korku hikayeleri anlatırdı; yüzme öğreneyim dedik havuzda tacize tecavüze uğramış kızları dinledik!
Ama şimdi sorsan gittik zannediyor! iddia ediyor hatta!
Silah mı dayadık kafanıza gideydiniz?!
Gezi mi dedik; hemen gezide kırda bayırda tacize tecavüze uğrayan kızlar; sinema, tiyatro, konser? Anında tacize tecavüze uğrayan kız hikayeleri?!
Hani tutmazsa başka numaralar çevirirdi. Uzman.
Herşeyden korkutur kork ki isteme kımıldama. Ama sonra başına da pişkince kakar; sosyal değildin!?
Hatta kızlarla filme mi gidecez annem ortamıza çöreklenip surat asar, homurdanıp söylenir oflar poflar! Ya da kafede mi oturcaz 5 dk oturacakmış! çöreklenip sohbeti ele geçirir kendi konuşur, mazide ne kadar güzel günler yaşamış anlatır; rahatlar.
Evet evde anlatır kötü olayları seni darlar; dışarda başkalarına övünmeye bakar!
Hatta bi ara kafayı kızlığa taktığı için bize hergün sabah akşam alt metninde erkeklerin ne kadar kötü ve sapık olduğu işlenen taciz tecavüz hayatı mahvolan kızları anlatırdı!
Hani zaten ailede erkek görmüş değiliz, bir de kendi iyice soyutlayıp korkutuyor! Sonra da gene pişkince sana gelip erkeklerle konuşamıyorsun diyor!
Konuşup alışaymışsın kendi mi engellemiş kafana silah mı dayamış????
Elbette bir anne kızları için endişelenir ve tedbirli olmak ister ama annem bunu her ne pahasına olursa olsun yapar. Seni korkak asosyal hale getirip sonra da şikayete ve inkara başlar. Sana karşı daavranışlarının neye sebep olacağını asla göremez. Kafasında bir fikir oluşturur ve eğer sorun yaşayacaksan onun fikri şeklinde olacaktır!?
Sen farklı bir insan değilsin de klonsun sanki!
Her durum herkeste aynı sebebe dayanmaz ve aynı sonuca ulaşmaz. Ya da sen bunları başkası adına karar veremezsin!
Ama kendisi aşırı düşünceli
Ve hassas olduğu için?! önceden düşünmüş saptamış karar vermiştir. Senin nasıl bir problem yakayacağnın kararını bile kendi verir! Başka türlüsünü kabul edemez etmez ve kendi istediği gibi olacak diye debelenir.
Diyelim ben tatsız bir olayı unuttum atlattım. Hayyyyyııııırrr dayanamaz buna. Kendi kinciliğe bayılır nefret etmeye de ama sen de kinci ve nefrtli olacaksın!
Hatta sırf ben unutmayayım diye hatırlatır! Her zaman hatırla üzül ve sinirlen kendini hasta etmek pahasına unutma!
Diyelim senin de böyle olasın tuttu, oldu ya. Bu olumsuz olayı deşip deşip bir kaç kere anlatıp deşarj olmaya kalkarsan da sıkılır ve seni karamsarlıkla huzur bozmayla suçlayıverir!
Sen hep yapıyorsun bunu? Neyi? Olumsuzluğu defalarca anlatıp deşip hatırlayıp sinirlenip söylenip konuşarak rahatlamayı! Ama kendisi haklı yere! Bana kaba davranmakta özgür ve haklılar yani!? Amaaan öyle mi demiş??? Asap bozuyormuşum! E sen bozarsın hep biraz da ben bozayım?! Kendisi bozmazmış ki hiç asap!?? öyle mi?? Gecenin köründe 2 saat kaynananı gebermiş kocanın marifetlerini milyonuncu kez anlatıpp rahatlayıp gidip uyuyorsun da benim asabım bozulmuyor öyle mi?
Evett! Karar vermiş neye ne zaman ne kadar asabım bozulacak!
Andan asap bozulmazmış! Sen mi karar verecen?
Ya kim?
Bir yere yemeye içmeye gitmişsek sürekli şikayet halinde bana mızmızlanır. Başkasına iyi görünmek çok önemlidir ama!
Herşeyden ama herşeyden şikayet eder.
Değişikliğin en ufağına bile tahammülü yok alışamıyor.
Sürekli başkasının duyamayacağı anlamayacağı tonda ve şekilde şikayet halinde.
Sandalyesi sert, rüzgar geliyor, havasız, kokuyor, masa pis, gelip geçen çok, ama incin top oynuyor. Yerini değiştirir gene beğenmez. Sürekli dırdırda bana ama başkasına hava atmaya çalışır! çok şahane yerlerde yediği için eskiden çok zor beğenirmiş çok mükemmelliyetçiymiş! Ne zaman yemiş çok iyi yerde acaba???
Yemek seçmesi de bir çile. Tabi sadece bana. Menüyü gözü görmez ama inat ve ısrarla gözlük kullanmak istemez. Bana okutur anlamaz! Türkçem bozukmuş! Senin kulağın sağır! Bi doktora gitmez.
Daha önce de aşırı bir duymazlık vardı. Televizyonun sesi sonuna kadar açık neredeyse hala duyamaz, benim sesten sinirim bozulur tansiyonum 15e çıkar umrunda olmaz. Ona ne canımmm! Zorla bir doktora götordom tabi o da ayrı kapris! Sanırsın çocuk.
içerde hasta var oturup bekleyeceğiz çok sıkılmış vazgeçmiş sağlammış kulağı onun eve dönemimmiş!
Sünnetten kaçan oğlan gibi, içeri de girmek istemez. şikayetlenir sürekli. Konuya da girmek yerine başka şeylerden bahsetmek ister doktora. çocuk gibi!
Restoranda da. Alıştığı tek yer kahve dünyası onda da hep oturmak istediği yer doluysa çileden çıkar; başka masa batar ona. Hep aynı masa ve aynı içecek olacak. Sonra da der ki bunu da görev gibi içiyoruz!
Yemekte de ya şikayet eder ya bir şey ister. Benden tabi. Peçete ver nazlı yok burda. Tuz nerede nazlı. çatal iste. Suyum bitti. Ekmeğe uzanamadım. Yerim çok dar. Masa çok uzak! şuara damladı nasıl silecem? Su bitti. Peçeteee! Bunu yemem ben! O ne ondan yiyeyim seninkini alayım bari. Karabiber nerde nazlı?
Sen sürekli hizmet edersin, bişeyler getirir verirsin. Sonra da dönüp sana yemeğini buz gibi ettin! Madem yemeyecektin niye istedin???!! Ağzına lokmanı koydurmadan sürekli şikayetlenip bişeyler istediğinin farkında değil ki!
Bir de aşırı beceriksiz oldu. Eskiden kendl kendine ütüyü bile tamir etmiş bir insandı, bizi beceriksiz bulurdu bir keyin kutusunu ya da paketini açamamışsak. Elimizden bir hışım alır tabi tırmalayarak, açıp elimize sanki al zıkkım ye der gibi verirdi! Bir de alınırsan gücenirsen kırılırsan iştahın kaçarsa sen suçlusun ve sen kötüsündür yani! Herşeyi yırtmadan kırıp dökmeden rahatça açardı.
şimdi tüm el becerisi gitmiş gibi. Ne eli hissediyor ne gözü görüyor. Hiçbir şeyin kapağını paketini falan açmayı beceremiyor. Tuz mu dökecek mesela yemeğe gözü de görmüyor hiç dökülmüyor ya da zehir gibi oluyor aşırı döküp.
Dışarda aile yemeğinde tüm şikayet ve kaprisleri yetmez gibi tuzu yemeğine boca etti, uyarmama rağmen çok dökülüyor diye; aşırı tuzlu olmuş tabi tansiyonu çıkar diye endişeleniyor. Ne yapıyor? Benim yemeğimi alıp kendininkini bana veriyor!
Bazen de sinir krizi geçirir. Ama ben suçluyum! Gözünün görmemesi el becerisinin kalmaması değil mesele. Yemeğe tuz ya da kara biber dökecek ya naptıysa tuzluk ikiye ayrılıp hepsi döküldü yemeğe! O kadar öfkelendi ki tuzluğu da yemeğe fırlatıp sinir krizi geçirir gibi nefret kustu! Teatral öfke hareketleri! Sonra da bana niye söylemiyorsun gevşek diye mahvoldu yemeğlm diye kızdı. Ben uyardım ama dinlemez ki! Ama gene ben suçluyum!
Anneme yapılan herşey haksızlıktır ama bana asla olmaz!
Al benimkini ye!
Sen ne yicen!?
Her zaman ki gibi zıkkım!
Hayır sen iyilik olsun diye ben dökeyim desen karabiberi tuzu; bozulur yaşlı mıymış o çocuk muymuş! Huysuz gıcık bir çocuktan farkı yok ki! üstelik küfürbaz karamsar lanet okumayı sever çok sigara içer kokar ossurur!
Evde herşeyin paketi, kutusu bilmem nesi bana açtırılıyor. Basit bir su pompasından bile korkuyor, kumandalara alışamıyor.
Yazlığa geldik, şarter mi atmış ne olmuş sa elektrik yok evde. Karanlık da olmuş, evde ne mum ne fener var. Telefonun flaş ışığıyla bir yerlere bakacam ama iki el lazım; eline alıp tutamıyor telefonu! Düşürdü! Bir de bişey düşüründe sinirlenip tekmeleme huyu var kendisinin.
Kapkaranlık evde telefonu mutfak dolaplarının altına fırlatmış oldu. Tabi bunu sakince yapmaz küfür kıyamet nefret!
Evde elektrik olmayışının suçlusu elbet benim! Ona göre her hafta sonu gelip temizlik yapsak böyle olmaz! çoğul konuşur bi de kendi bişey yapıyormuş gibi. Eskiden hayatı sadece temizlik olan kadınları boş bulur aşağı görürdü şimdi hayran hatta ben de öyle olayım çok istiyor.
Ya da faturayı ödememişim! Eski usul saatlerce kuyrukta bekleyip ödemenin peşinde hala, zamanım yomuşsa çalışmayayımmış!???!!
Kendini en zeki en becerikli vb görüyor ama bir aksilikte böyle eli ayağı birbirine dolanan hiçbişeyi beceremeyen birine dönüyor ve beni suçluyor kendine kızacağına.
Ne olduysa şarter atmış, pano da yüksekte. Karanlıkta kanepeyi bile bulup oturamıyor ama aşırı zeki mantıklı hassas bilinçli vb kendisi. çocuk gibi kaprisli bir de ağzı bozuk ki!
Gidip perdeleri açıyorum ışık girsin diye o zannediyor ki kendi gibi salak salak kapıda dikiliyorum. Bir çığlık atıyor ay perdeler diye! Evde biri var Nazlı!
Kim açcak yaa ben ben!
Ben göremiyorum!
Zaten kabul etmese de gözü bozuk! Karanlıkta iyice kör. Ve benden de aynı şeyleri bekliyor!
Hatta doktora gitmişsek derdini anlatırken çoğul konuştuğu bile oldu; bizim şuramız buramız! Değil mi Nazlı senin de ağrıyor değil mi? Yoo. Allah Allaaah aynı şeyleri yiyoruz! Benim de mi böyle olsun şimdiden 60larımdayım gibi????
O kadar kaprisli ki perdeleri açınca ışıyan salonda bile ne nerede bilemiyor; elinden tutup koltuğa oturtacam, korkudan koluma öyle bir asılıyor ki sanırsın az ötede uçurum var?! Otur deyince de arkasında boşluk var sanıyor!????
Eskiden el bederisi el pratiği yön duygusu ne kadar iyiydi; şimdi ne bir paket ne bir kapak açabiliyor, aletleri kullanmayı da bırak. Karanlıkta ise yön duygusu dahi yok. Oturttum daha elimi bırakmıyor.
Bi elimi bırakta anne.
Böyle mi kalacam ben?????
Kanepeye oturdun işte!
Koltuktu hani????
Ne fark eder! Cehennem çukurumu var önünde otur işte. Bir elimi bırak elimii!
Napacaksın???
Napalım sabaha kadar enayi gibi otururuz burada?! şartere bakacam elimi bırak!
O kadar komik ki hali. Sanısın kendi evi değil. şaşkın korkak ve telaşlı etrafına bakınıyor!
Zar zor telefonu aldım, flaşını açtım bizimkisi ay diye çığlık atıyor sanki biri bişey yapmış!
Ne ışığıymış o? Sanki eve bunla girmedik, sanki tutmaktan korkup düşürüp tekmelemedi!
Telefonun ışığı ya!
Neyin? Niye açmıyorsun önceden?????
Açtım! Sana bir tut da panoya bakayım dedim yere atıp tekmeledin ya telefonu???
Bir de aceleci! Sanırsın ben amele ile tesisatçı arası birisiyim. Hadiymiş çabukmuş! şarterleri açtım ama hala elektrik yok. Faturayı yatırmamışımdır ondan! Tabi benim suçum olabilir başka ne olsun??!!
Napacakmışız bunca saat şimdi? Kaprisli beceriksiz bebek! Fikir üreteceğine şikayet eder benden bekler her işi!
Site görevlisini arayacağım aşağıdaki panoya baksın.
Sen baktın ya beceremedin mi???
Büyük panoya anne aşağıdaki ana panoyaa!
Ee baktın ya işte!
Bu evin panosu! Bina panosu da var ya!
Anca şikayet anca dırdır! Ben de uğraşmasam kapıda ayakta dikilip kalacak!
Herşeyden ama herşeyden şikayet eder.
Değişikliğin en ufağına bile tahammülü yok alışamıyor.
Sürekli başkasının duyamayacağı anlamayacağı tonda ve şekilde şikayet halinde.
Sandalyesi sert, rüzgar geliyor, havasız, kokuyor, masa pis, gelip geçen çok, ama incin top oynuyor. Yerini değiştirir gene beğenmez. Sürekli dırdırda bana ama başkasına hava atmaya çalışır! çok şahane yerlerde yediği için eskiden çok zor beğenirmiş çok mükemmelliyetçiymiş! Ne zaman yemiş çok iyi yerde acaba???
Yemek seçmesi de bir çile. Tabi sadece bana. Menüyü gözü görmez ama inat ve ısrarla gözlük kullanmak istemez. Bana okutur anlamaz! Türkçem bozukmuş! Senin kulağın sağır! Bi doktora gitmez.
Daha önce de aşırı bir duymazlık vardı. Televizyonun sesi sonuna kadar açık neredeyse hala duyamaz, benim sesten sinirim bozulur tansiyonum 15e çıkar umrunda olmaz. Ona ne canımmm! Zorla bir doktora götordom tabi o da ayrı kapris! Sanırsın çocuk.
içerde hasta var oturup bekleyeceğiz çok sıkılmış vazgeçmiş sağlammış kulağı onun eve dönemimmiş!
Sünnetten kaçan oğlan gibi, içeri de girmek istemez. şikayetlenir sürekli. Konuya da girmek yerine başka şeylerden bahsetmek ister doktora. çocuk gibi!
Restoranda da. Alıştığı tek yer kahve dünyası onda da hep oturmak istediği yer doluysa çileden çıkar; başka masa batar ona. Hep aynı masa ve aynı içecek olacak. Sonra da der ki bunu da görev gibi içiyoruz!
Yemekte de ya şikayet eder ya bir şey ister. Benden tabi. Peçete ver nazlı yok burda. Tuz nerede nazlı. çatal iste. Suyum bitti. Ekmeğe uzanamadım. Yerim çok dar. Masa çok uzak! şuara damladı nasıl silecem? Su bitti. Peçeteee! Bunu yemem ben! O ne ondan yiyeyim seninkini alayım bari. Karabiber nerde nazlı?
Sen sürekli hizmet edersin, bişeyler getirir verirsin. Sonra da dönüp sana yemeğini buz gibi ettin! Madem yemeyecektin niye istedin???!! Ağzına lokmanı koydurmadan sürekli şikayetlenip bişeyler istediğinin farkında değil ki!
Bir de aşırı beceriksiz oldu. Eskiden kendl kendine ütüyü bile tamir etmiş bir insandı, bizi beceriksiz bulurdu bir keyin kutusunu ya da paketini açamamışsak. Elimizden bir hışım alır tabi tırmalayarak, açıp elimize sanki al zıkkım ye der gibi verirdi! Bir de alınırsan gücenirsen kırılırsan iştahın kaçarsa sen suçlusun ve sen kötüsündür yani! Herşeyi yırtmadan kırıp dökmeden rahatça açardı.
şimdi tüm el becerisi gitmiş gibi. Ne eli hissediyor ne gözü görüyor. Hiçbir şeyin kapağını paketini falan açmayı beceremiyor. Tuz mu dökecek mesela yemeğe gözü de görmüyor hiç dökülmüyor ya da zehir gibi oluyor aşırı döküp.
Dışarda aile yemeğinde tüm şikayet ve kaprisleri yetmez gibi tuzu yemeğine boca etti, uyarmama rağmen çok dökülüyor diye; aşırı tuzlu olmuş tabi tansiyonu çıkar diye endişeleniyor. Ne yapıyor? Benim yemeğimi alıp kendininkini bana veriyor!
Bazen de sinir krizi geçirir. Ama ben suçluyum! Gözünün görmemesi el becerisinin kalmaması değil mesele. Yemeğe tuz ya da kara biber dökecek ya naptıysa tuzluk ikiye ayrılıp hepsi döküldü yemeğe! O kadar öfkelendi ki tuzluğu da yemeğe fırlatıp sinir krizi geçirir gibi nefret kustu! Teatral öfke hareketleri! Sonra da bana niye söylemiyorsun gevşek diye mahvoldu yemeğlm diye kızdı. Ben uyardım ama dinlemez ki! Ama gene ben suçluyum!
Anneme yapılan herşey haksızlıktır ama bana asla olmaz!
Al benimkini ye!
Sen ne yicen!?
Her zaman ki gibi zıkkım!
Hayır sen iyilik olsun diye ben dökeyim desen karabiberi tuzu; bozulur yaşlı mıymış o çocuk muymuş! Huysuz gıcık bir çocuktan farkı yok ki! üstelik küfürbaz karamsar lanet okumayı sever çok sigara içer kokar ossurur!
Evde herşeyin paketi, kutusu bilmem nesi bana açtırılıyor. Basit bir su pompasından bile korkuyor, kumandalara alışamıyor.
Yazlığa geldik, şarter mi atmış ne olmuş sa elektrik yok evde. Karanlık da olmuş, evde ne mum ne fener var. Telefonun flaş ışığıyla bir yerlere bakacam ama iki el lazım; eline alıp tutamıyor telefonu! Düşürdü! Bir de bişey düşüründe sinirlenip tekmeleme huyu var kendisinin.
Kapkaranlık evde telefonu mutfak dolaplarının altına fırlatmış oldu. Tabi bunu sakince yapmaz küfür kıyamet nefret!
Evde elektrik olmayışının suçlusu elbet benim! Ona göre her hafta sonu gelip temizlik yapsak böyle olmaz! çoğul konuşur bi de kendi bişey yapıyormuş gibi. Eskiden hayatı sadece temizlik olan kadınları boş bulur aşağı görürdü şimdi hayran hatta ben de öyle olayım çok istiyor.
Ya da faturayı ödememişim! Eski usul saatlerce kuyrukta bekleyip ödemenin peşinde hala, zamanım yomuşsa çalışmayayımmış!???!!
Kendini en zeki en becerikli vb görüyor ama bir aksilikte böyle eli ayağı birbirine dolanan hiçbişeyi beceremeyen birine dönüyor ve beni suçluyor kendine kızacağına.
Ne olduysa şarter atmış, pano da yüksekte. Karanlıkta kanepeyi bile bulup oturamıyor ama aşırı zeki mantıklı hassas bilinçli vb kendisi. çocuk gibi kaprisli bir de ağzı bozuk ki!
Gidip perdeleri açıyorum ışık girsin diye o zannediyor ki kendi gibi salak salak kapıda dikiliyorum. Bir çığlık atıyor ay perdeler diye! Evde biri var Nazlı!
Kim açcak yaa ben ben!
Ben göremiyorum!
Zaten kabul etmese de gözü bozuk! Karanlıkta iyice kör. Ve benden de aynı şeyleri bekliyor!
Hatta doktora gitmişsek derdini anlatırken çoğul konuştuğu bile oldu; bizim şuramız buramız! Değil mi Nazlı senin de ağrıyor değil mi? Yoo. Allah Allaaah aynı şeyleri yiyoruz! Benim de mi böyle olsun şimdiden 60larımdayım gibi????
O kadar kaprisli ki perdeleri açınca ışıyan salonda bile ne nerede bilemiyor; elinden tutup koltuğa oturtacam, korkudan koluma öyle bir asılıyor ki sanırsın az ötede uçurum var?! Otur deyince de arkasında boşluk var sanıyor!????
Eskiden el bederisi el pratiği yön duygusu ne kadar iyiydi; şimdi ne bir paket ne bir kapak açabiliyor, aletleri kullanmayı da bırak. Karanlıkta ise yön duygusu dahi yok. Oturttum daha elimi bırakmıyor.
Bi elimi bırakta anne.
Böyle mi kalacam ben?????
Kanepeye oturdun işte!
Koltuktu hani????
Ne fark eder! Cehennem çukurumu var önünde otur işte. Bir elimi bırak elimii!
Napacaksın???
Napalım sabaha kadar enayi gibi otururuz burada?! şartere bakacam elimi bırak!
O kadar komik ki hali. Sanısın kendi evi değil. şaşkın korkak ve telaşlı etrafına bakınıyor!
Zar zor telefonu aldım, flaşını açtım bizimkisi ay diye çığlık atıyor sanki biri bişey yapmış!
Ne ışığıymış o? Sanki eve bunla girmedik, sanki tutmaktan korkup düşürüp tekmelemedi!
Telefonun ışığı ya!
Neyin? Niye açmıyorsun önceden?????
Açtım! Sana bir tut da panoya bakayım dedim yere atıp tekmeledin ya telefonu???
Bir de aceleci! Sanırsın ben amele ile tesisatçı arası birisiyim. Hadiymiş çabukmuş! şarterleri açtım ama hala elektrik yok. Faturayı yatırmamışımdır ondan! Tabi benim suçum olabilir başka ne olsun??!!
Napacakmışız bunca saat şimdi? Kaprisli beceriksiz bebek! Fikir üreteceğine şikayet eder benden bekler her işi!
Site görevlisini arayacağım aşağıdaki panoya baksın.
Sen baktın ya beceremedin mi???
Büyük panoya anne aşağıdaki ana panoyaa!
Ee baktın ya işte!
Bu evin panosu! Bina panosu da var ya!
Anca şikayet anca dırdır! Ben de uğraşmasam kapıda ayakta dikilip kalacak!
Bazı şeyleri kaç yıl geçse de anlayamıyor öğrenemiyor!
15 yıl oldu hala onun için internetle bilgisayar aynı şey!
Yazlığa geçince de interneti taşıyorum, biraz zaman alıyor, sinir oluyor! Nefret ediyormuş gereksizmik bize! Sana gereksiz! Bana da gerekmezmiş ki! Okul kapanmış zaten sanki bende çok önemli bir iş yapıyormuşum! Ben kablo bağlantı falan uğraşırken deli olup nefret söylemlerini yeniliyor! Ne güzel internet olmasa bende sırf temizlikle geçirsem günümü?!! Eskiden sadece temizlik yapan kadınları aşağılar taklit eder çirkin lakaplar takardı şimdi hayran!
internet olmasa ablamla nasıl görüşeceksin?
Bilgisayardan işteee!!
internetsiz olmaz ki!
Olmaz mı olur!
Bana o kadar inanmıyor ki ben yalan kötülük ve saçmalık timsaliyim gözünde! Kimi bulsa sormaya çalışıyor. Tabi ne anlıyor ki ne sorsun?
Hala seneler evvel değiştiğim tüplü gibi kocaman ekran onun için bilgisayar demek!
25 yıldan fazladır iki kızı regl oluyor ama hala ped nedir öğrenemedi! Ne zaman markette ped almış olsam, sepetten çıkarıp koyuveriyor başka yere! Ne olduğunu idrak edemiyor ki. Ya da kasada bir sinir bir hışımla fırlatıp atıyor bu bizim değil diye isyan ederek. Hatta önceden bahsetmiş olsam bile onun için manasız birşey!
Hatta evin içinde elimde görünce de anlamıyor ve şaşırıyor, soruyor:
o nee nazlııı?
Ped.
Ne biçim kek öyle! Boktan sepet şeyler yiyorsun ben yapayım istemiyorsun!
Kek değil ped ped!!
Ammannn ne boksa! Napacaksın onu?
Ped iştee!
Napacan yani? Ne ki o?
Hijyenik ped.
???? Onun içln manasız.
Ayy adet günleri için annee.
Aman ne bileyim ben bizim zamanımızda yoktu! Sanki uzmanıyım bana ne ne bieyim ben???
Kızları kullanıyor ama nerden bilsin??????
Tabi bir de çöpte gördüğü zaman şok geçirmesi var! 25 yıl olacak belki oldu hala öğrenemedi? Hatta bir keresinde şaşırıp marketin ortasında hayretler içinde bana senin kanaman oluyor mu ki hala diye haykırdı bile! Niye olmayacaksa? E orandaki kist??????
Kendi anıları düşüncelerine o kadar gömülü ki anlamıyor öğrenemiyor ya da yarım yanlış anlıyor.
Nazlıııı bu neeee?????? (kullanılmış rulo yapılmış ped elinde şoklar içerisinde) bunu amına mı sokuyorsuuunnn????
Ped o ped ped!
Sokuyor muzun???????
Kullanılıp atılınca kıvrılıyor ya?!
????????????? Neden?
Pis pis açıkta mı atayım allah allah katlanıp atılıyor işteeee!
Yani sokuyor musun?
Of ya sen bana sabır ver öğrenemdin bi!
Senede bir kaç kez bu neee diye sorar bir kaç kez de böyle şokta çöpü karıştırmış gibi bulmuş getirmiş sorar gene! illa açıp gösterip izah edecen anlamaz yoksa sokuyormusun????? Gösterince de iğrenir efem! E başka türlü anlamıyorsun ki!
15 yıl oldu hala onun için internetle bilgisayar aynı şey!
Yazlığa geçince de interneti taşıyorum, biraz zaman alıyor, sinir oluyor! Nefret ediyormuş gereksizmik bize! Sana gereksiz! Bana da gerekmezmiş ki! Okul kapanmış zaten sanki bende çok önemli bir iş yapıyormuşum! Ben kablo bağlantı falan uğraşırken deli olup nefret söylemlerini yeniliyor! Ne güzel internet olmasa bende sırf temizlikle geçirsem günümü?!! Eskiden sadece temizlik yapan kadınları aşağılar taklit eder çirkin lakaplar takardı şimdi hayran!
internet olmasa ablamla nasıl görüşeceksin?
Bilgisayardan işteee!!
internetsiz olmaz ki!
Olmaz mı olur!
Bana o kadar inanmıyor ki ben yalan kötülük ve saçmalık timsaliyim gözünde! Kimi bulsa sormaya çalışıyor. Tabi ne anlıyor ki ne sorsun?
Hala seneler evvel değiştiğim tüplü gibi kocaman ekran onun için bilgisayar demek!
25 yıldan fazladır iki kızı regl oluyor ama hala ped nedir öğrenemedi! Ne zaman markette ped almış olsam, sepetten çıkarıp koyuveriyor başka yere! Ne olduğunu idrak edemiyor ki. Ya da kasada bir sinir bir hışımla fırlatıp atıyor bu bizim değil diye isyan ederek. Hatta önceden bahsetmiş olsam bile onun için manasız birşey!
Hatta evin içinde elimde görünce de anlamıyor ve şaşırıyor, soruyor:
o nee nazlııı?
Ped.
Ne biçim kek öyle! Boktan sepet şeyler yiyorsun ben yapayım istemiyorsun!
Kek değil ped ped!!
Ammannn ne boksa! Napacaksın onu?
Ped iştee!
Napacan yani? Ne ki o?
Hijyenik ped.
???? Onun içln manasız.
Ayy adet günleri için annee.
Aman ne bileyim ben bizim zamanımızda yoktu! Sanki uzmanıyım bana ne ne bieyim ben???
Kızları kullanıyor ama nerden bilsin??????
Tabi bir de çöpte gördüğü zaman şok geçirmesi var! 25 yıl olacak belki oldu hala öğrenemedi? Hatta bir keresinde şaşırıp marketin ortasında hayretler içinde bana senin kanaman oluyor mu ki hala diye haykırdı bile! Niye olmayacaksa? E orandaki kist??????
Kendi anıları düşüncelerine o kadar gömülü ki anlamıyor öğrenemiyor ya da yarım yanlış anlıyor.
Nazlıııı bu neeee?????? (kullanılmış rulo yapılmış ped elinde şoklar içerisinde) bunu amına mı sokuyorsuuunnn????
Ped o ped ped!
Sokuyor muzun???????
Kullanılıp atılınca kıvrılıyor ya?!
????????????? Neden?
Pis pis açıkta mı atayım allah allah katlanıp atılıyor işteeee!
Yani sokuyor musun?
Of ya sen bana sabır ver öğrenemdin bi!
Senede bir kaç kez bu neee diye sorar bir kaç kez de böyle şokta çöpü karıştırmış gibi bulmuş getirmiş sorar gene! illa açıp gösterip izah edecen anlamaz yoksa sokuyormusun????? Gösterince de iğrenir efem! E başka türlü anlamıyorsun ki!
Başım döndüğü için uzanıyorum. Bir süre sonra sipariş ettiğim su geliyor.
Tabi sabahtan beri defalarca söylememe rağmen hala idrak etmiş olmadığı için ve zaten gün içinde de sürekli birşeyler isteyip durmasına ve başım dönüyor deyince şaşıp ben ne bileyim dediği içl9 her seferinde aşırı duyarlı, düşünceli ve hassas anneciğim kapıya benim bakmamı istiyor elbette!!!
Kalkamıyorum başım dönüyor deyince de hep aşırı hassaslıktan işte yüzüme uzuuuun uzun bakakalıp somurtarak kapıya gidiyor ve söylenerek; bir kapıya bakmıyormuşum.
Annem normal dilden tondan anlamaz; illa bağra çağra abartarak hatta kırıcı söyleyeceğim yoksa duymaz anlamaz beni. çocukluğumdan beri böyle. Ama ablamı hemen duyar dinler anlar. Bana bu aşırı duyarlılık.
illa abartıp bağırıp çağırıp kaba konuşacağım yoksa ciddiye almaz; ondan sonra da bana kabasın kırıcısın terssin falan der.
Ama bana başka yol bırakmaz. Bak gün içinde ennnnn az 3 kere başım döndüğü için uzandığımı tekrarladım. Ama hala her seferinde ilk kez duymuş misali bir şey isteyip de yapmayınca ve başım dönüyooooor deyince şaşırıyor.
Nerden bilsinmiiiiişş!?
çok zeki mantıklı pratik zekalı olduğu içln 2 damacana suyla napacağnı bilmiyor. Neyse ki çocuk anlamış da kapı eşiğini aşıp koymuş kenara itmiş.
Ama annem parasını nasıl vereceğini bilmiyor?! Kendi cüzdanından vermek de aklına gelmiyor.
Nazlııı 15 liraymııııışşş!?
Cüzdanda bozuk vaar.
Neredeee???
Sanırsın cüzdan çok garip yerlere konur; buzluk duş kabin falan! çantada olmaz mı??? Ama anlamaz ki!
Çantadaaa!
çantayı bulamıyor ki?! Açmış gardırobu karıştırıyor!
Nazlııı çantan kilotlarının yanında değil miiii????
Heryerde sürünmüş pis çantayı her yere koymamayı kendi öğretti ama aşırı zekadan unuttu!?
Kapının arkasında kapınıııın!
Haşır huşur pat küt söylenmeler!
Kapının arkasında anneeee!
öfff tamam bee! Hangi kapının belli değil ki? Balkon mu????
Yok dama kaldırdım! Kendinin de kapının arkasındaki askıya asılı benlm ki de...
Seninkiynin yanında yaaa! Kapının arkasındaaa!
Buldum bulduum!
Hııı tabi!
iyi ki bana uyduruk bir cüzdan almış 1992 de cırtcırtlı! Hala onu kullandığmı sanıyor yüz kere elimde başka cüzdanlar görse bile!
Ve tabi ki cüzdan yerine gene yedek ped çantamı alıp açıyor, karıştırıp döküp saçıyor! Söylenerek elbette!
Bunun içinde para yok ki boktan kağıtlar var!
Benim işim belli olmazmış ipimle kuyuya inilmezmiş diye söyleniyor! Kimbilirmiş nereye koymuşum parayı??? Hani bulamazdan kendi cüzdanından veriver olmaz mı? Olmaz illa karıştırıp saçmalayacak!
Tabi kalkmazsam olmaz onun istediği de bu! Asla mutlu huzurlu olmayayım! Düşman bunlara!
Cüzdan değil o!
Ne bok o zaman! (fırlatıyor site koridoruna)
Tabi sabahtan beri defalarca söylememe rağmen hala idrak etmiş olmadığı için ve zaten gün içinde de sürekli birşeyler isteyip durmasına ve başım dönüyor deyince şaşıp ben ne bileyim dediği içl9 her seferinde aşırı duyarlı, düşünceli ve hassas anneciğim kapıya benim bakmamı istiyor elbette!!!
Kalkamıyorum başım dönüyor deyince de hep aşırı hassaslıktan işte yüzüme uzuuuun uzun bakakalıp somurtarak kapıya gidiyor ve söylenerek; bir kapıya bakmıyormuşum.
Annem normal dilden tondan anlamaz; illa bağra çağra abartarak hatta kırıcı söyleyeceğim yoksa duymaz anlamaz beni. çocukluğumdan beri böyle. Ama ablamı hemen duyar dinler anlar. Bana bu aşırı duyarlılık.
illa abartıp bağırıp çağırıp kaba konuşacağım yoksa ciddiye almaz; ondan sonra da bana kabasın kırıcısın terssin falan der.
Ama bana başka yol bırakmaz. Bak gün içinde ennnnn az 3 kere başım döndüğü için uzandığımı tekrarladım. Ama hala her seferinde ilk kez duymuş misali bir şey isteyip de yapmayınca ve başım dönüyooooor deyince şaşırıyor.
Nerden bilsinmiiiiişş!?
çok zeki mantıklı pratik zekalı olduğu içln 2 damacana suyla napacağnı bilmiyor. Neyse ki çocuk anlamış da kapı eşiğini aşıp koymuş kenara itmiş.
Ama annem parasını nasıl vereceğini bilmiyor?! Kendi cüzdanından vermek de aklına gelmiyor.
Nazlııı 15 liraymııııışşş!?
Cüzdanda bozuk vaar.
Neredeee???
Sanırsın cüzdan çok garip yerlere konur; buzluk duş kabin falan! çantada olmaz mı??? Ama anlamaz ki!
Çantadaaa!
çantayı bulamıyor ki?! Açmış gardırobu karıştırıyor!
Nazlııı çantan kilotlarının yanında değil miiii????
Heryerde sürünmüş pis çantayı her yere koymamayı kendi öğretti ama aşırı zekadan unuttu!?
Kapının arkasında kapınıııın!
Haşır huşur pat küt söylenmeler!
Kapının arkasında anneeee!
öfff tamam bee! Hangi kapının belli değil ki? Balkon mu????
Yok dama kaldırdım! Kendinin de kapının arkasındaki askıya asılı benlm ki de...
Seninkiynin yanında yaaa! Kapının arkasındaaa!
Buldum bulduum!
Hııı tabi!
iyi ki bana uyduruk bir cüzdan almış 1992 de cırtcırtlı! Hala onu kullandığmı sanıyor yüz kere elimde başka cüzdanlar görse bile!
Ve tabi ki cüzdan yerine gene yedek ped çantamı alıp açıyor, karıştırıp döküp saçıyor! Söylenerek elbette!
Bunun içinde para yok ki boktan kağıtlar var!
Benim işim belli olmazmış ipimle kuyuya inilmezmiş diye söyleniyor! Kimbilirmiş nereye koymuşum parayı??? Hani bulamazdan kendi cüzdanından veriver olmaz mı? Olmaz illa karıştırıp saçmalayacak!
Tabi kalkmazsam olmaz onun istediği de bu! Asla mutlu huzurlu olmayayım! Düşman bunlara!
Cüzdan değil o!
Ne bok o zaman! (fırlatıyor site koridoruna)
Bana gıcık olsun diye yapıyor desem ne o kadar öngörülü ne başkasını anlayan düşünen empatik ne dikkatli!
Aksine aynı annesi gibi sadece kendine duyarlı ve hassas ama dünyanın en hassas insanı sanır kendini!
Annemin balıktan ne kadar nefret ettiğinden 40 yıldır habersiz! Ne zaman mersin'e gelseler balık yemeye gidiyoruz!
Ben desem anneme ki demişliğim var etmediğini demediğini bırakmaz! Balıktan neden nefret ettiğini bir hafta dinlersin en az. O bir yana sana zıkkım etmek için uğraşır.
Tabi bu aşırı endişeli, yersiz fobik ve bencil davranışlarının farkında değil. Sadece içinden böyle geliyor ve senin durumunu görememek bir yana umrunda da değil!
Geçende ablam sizin televizyon da eskimiş niye değiştirmiyorsun diyor bana.
Aynı annesi gibi insanları tanımayı çok iyi bilir! Dikkatli hassas ve düşüncelidir!??
Annem daha eskidi dediğin 8-9 yıllık tv'yi öğrenemedi alışamadı ki?!
Bunca zaman geçti annem hala bu yeni televizyon diye bahsediyor.
Tabi ablama göre çok tatlı eğlenceli ve komik bir şey bu. Ama bana bir yerden sonra işkenceye dönüyor. öyle ki evdeki aletleri kullanamadığı için çalışmayıp evde pineklememi isteyen bir annem var!
Aksine aynı annesi gibi sadece kendine duyarlı ve hassas ama dünyanın en hassas insanı sanır kendini!
Annemin balıktan ne kadar nefret ettiğinden 40 yıldır habersiz! Ne zaman mersin'e gelseler balık yemeye gidiyoruz!
Ben desem anneme ki demişliğim var etmediğini demediğini bırakmaz! Balıktan neden nefret ettiğini bir hafta dinlersin en az. O bir yana sana zıkkım etmek için uğraşır.
Tabi bu aşırı endişeli, yersiz fobik ve bencil davranışlarının farkında değil. Sadece içinden böyle geliyor ve senin durumunu görememek bir yana umrunda da değil!
Geçende ablam sizin televizyon da eskimiş niye değiştirmiyorsun diyor bana.
Aynı annesi gibi insanları tanımayı çok iyi bilir! Dikkatli hassas ve düşüncelidir!??
Annem daha eskidi dediğin 8-9 yıllık tv'yi öğrenemedi alışamadı ki?!
Bunca zaman geçti annem hala bu yeni televizyon diye bahsediyor.
Tabi ablama göre çok tatlı eğlenceli ve komik bir şey bu. Ama bana bir yerden sonra işkenceye dönüyor. öyle ki evdeki aletleri kullanamadığı için çalışmayıp evde pineklememi isteyen bir annem var!
Ay benim sıkıntım da yansıyormuş kendisine içi sıkılmış!
Kendinin mütemadi sıkıntıları, endişeleri, dırdırı, şikayetleri, eleştirileri, nefret söylemleri, hiç sevmemle başlayan yüzlerce cümlesi,eski zaman anılarının karamsarlığı kötülüğü hiiiç bana yansımıyordu!!
yansımazmış!! yansıtmıyormuş!
karar verdi tamamdır. benim duygu ve düşüncelerimi de kendisi belirleyecek!!!
ama asla kontrolcü manipülatif tutucu baskıcı yasakçı değil!
buna da karar vermiş.
Kendinin mütemadi sıkıntıları, endişeleri, dırdırı, şikayetleri, eleştirileri, nefret söylemleri, hiç sevmemle başlayan yüzlerce cümlesi,eski zaman anılarının karamsarlığı kötülüğü hiiiç bana yansımıyordu!!
yansımazmış!! yansıtmıyormuş!
karar verdi tamamdır. benim duygu ve düşüncelerimi de kendisi belirleyecek!!!
ama asla kontrolcü manipülatif tutucu baskıcı yasakçı değil!
buna da karar vermiş.
Ablacığımla telefonda konuşuyor; temizlik varmış evde yardımcı kadın gelmiş.
Diyor ki yavrusuna!
Aman kızım sen kendini yorma ha, sen karışma sakın! öyle ağır deterjanlar kullanırken de yakınında durma sakın haa! Ah yavrum vah yavrum.
Bla bla bla.
Sonra da bana gelip hani sanki yeni tanıştığı birisiymişim ve konuşmasını hiç duymamışım gibi gelip bana anlatıyor!
Kıyamazmış kızına! Hem çok çalışıyormuş hem doktora yapıyormuş hem kocası varmış çok yoruluyor diye üzülüyormuş!
Bari utan da gözüme sokma be kadın! Ama o kadar kendi aleminde, kendi düşünce ve kararlarına saplı kalır ki saçmaladığının, haksızlık ettiğinin, ayırım yaptığının farkına varmaz. Sen bunu belirtirsen de üzülüp bozulacağına sinirlenir, hiç utanmadan bir de yağ gibi üste çıkmak için seni suçlar! Böyle de bir pişkin!
Yani gözgöre göre çocuklarını ayırt edecek ve ezilen bunu asla anlamayacak, haksızlık bu falan demeyecek, çenesini kapatıp susacak!
Bana böyle acımaz ama! Hatta temizlik için yardıma gelen kadına acır bana acımaz!
Ah zavallı kadın çok yorulmuş neden ben de yardım etmiyormuşum??? Ah zavallı kadın tuz ruhu solumasın Nazzzzlııı gel sen döküver şunuuu!!
Tabi bi sakatlanma, hastalanma, yaralanma falan olursa bu kadınların arkasında bıyıklı ordusu olur! Başımıza bela açılır!
Nasılsa beni düşünen, kollayan, önemseyen yok! Ben yorulayım, ben sakatlanayım, ben kimyasal soluyayım!?!
Gayet de pişkince talep eder bunu; sen dök tuz ruhu Nazlı!
Hatta keşke aynı şehirde yaşasaymışız! Ablam boşuna masraf yapmazmış! Ben temizlermişim değil mi???
Hatta Mersin'den torun bakmaya ayrılmasaydı teyzemlerin evini de ben temizleye gidermişim!
Daha kendine kalsa konu komşuya da!
Sanki ben çalışıp yorulmuyorum! üstelik öğretmenim hep ayaktayım da!
Diyor ki yavrusuna!
Aman kızım sen kendini yorma ha, sen karışma sakın! öyle ağır deterjanlar kullanırken de yakınında durma sakın haa! Ah yavrum vah yavrum.
Bla bla bla.
Sonra da bana gelip hani sanki yeni tanıştığı birisiymişim ve konuşmasını hiç duymamışım gibi gelip bana anlatıyor!
Kıyamazmış kızına! Hem çok çalışıyormuş hem doktora yapıyormuş hem kocası varmış çok yoruluyor diye üzülüyormuş!
Bari utan da gözüme sokma be kadın! Ama o kadar kendi aleminde, kendi düşünce ve kararlarına saplı kalır ki saçmaladığının, haksızlık ettiğinin, ayırım yaptığının farkına varmaz. Sen bunu belirtirsen de üzülüp bozulacağına sinirlenir, hiç utanmadan bir de yağ gibi üste çıkmak için seni suçlar! Böyle de bir pişkin!
Yani gözgöre göre çocuklarını ayırt edecek ve ezilen bunu asla anlamayacak, haksızlık bu falan demeyecek, çenesini kapatıp susacak!
Bana böyle acımaz ama! Hatta temizlik için yardıma gelen kadına acır bana acımaz!
Ah zavallı kadın çok yorulmuş neden ben de yardım etmiyormuşum??? Ah zavallı kadın tuz ruhu solumasın Nazzzzlııı gel sen döküver şunuuu!!
Tabi bi sakatlanma, hastalanma, yaralanma falan olursa bu kadınların arkasında bıyıklı ordusu olur! Başımıza bela açılır!
Nasılsa beni düşünen, kollayan, önemseyen yok! Ben yorulayım, ben sakatlanayım, ben kimyasal soluyayım!?!
Gayet de pişkince talep eder bunu; sen dök tuz ruhu Nazlı!
Hatta keşke aynı şehirde yaşasaymışız! Ablam boşuna masraf yapmazmış! Ben temizlermişim değil mi???
Hatta Mersin'den torun bakmaya ayrılmasaydı teyzemlerin evini de ben temizleye gidermişim!
Daha kendine kalsa konu komşuya da!
Sanki ben çalışıp yorulmuyorum! üstelik öğretmenim hep ayaktayım da!
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)