12.08.2019

geçende otobüsle gidip döndük bir yerden. hava kararmaya yüz tutmuştu artık dönüşte. annem bir türlü bizim sitenin önüne geldiğimize inanmadı!

otobüsü durdurdum ama annem inmiyor; ayağa kalkmış, camlardan bir o yana bir bu yana bakıp kımıldamıyor! sanki ben beyin özürlü ya da manyağım ya yeri doğru bilmiyorum ya da kendisini kaçırıyorum??????????????
nasıl da inatçı anlatamam. hele haksız çıktığını yanıldığını fark ettiği anda daha da inatçı ve iddiacı olmaya başlıyor.
adam da sen inan ikna ol diye yarım saat bekleyemez ki durakta.
bir türlü inanıp inmek istemedi. hayır önden binenler de var, kalabalık, ben insem önce mecbur inecek ama inemiyorum. inebilmem için önce annemin inmesi gerek çünkü.
annem beni illa da cam kenarına oturtmaya çalışır gelip geçenler bana sürtünüp değmesin diye.
oysa bu o kadar zor oluyor ki anlatamam.
illa da otobüse önce kendi binecek tabi önce doğru otobüs olduğuna inanması lazım! adamın cevabını da anlayamadığı oluyor hele şivesi varsa asla anlamıyor!
diyelim anladı da bindi, zorla ilerliyor poposunu bir türlü çekemiyor ki ben de bineyim.
sürekli hadi anne hadi anne demek zorunda kalıyorum. binince de yer beğenmez. otobüs hareket edecek ya da etmeye başlıyor annem hala ayakta yer beğenmekle meşgul! hareket halindeyken ayakta kalamaz ki. eskiden de dengeli değildi ama artık daha dengesiz.
ve hayal gücüne göre ben kendisini de tutabileceğim. bana ne kadar yük binmiş aklına gelmez bile, ablam olsa kıyamıyor ama!?
sürekli bir münakaşamsı bir haldeyiz. ben sürekli hadi demek zorunda kalıyorum. daha da oturduğu yeri beğenmez. tabi çnce sen mi geçersin tartışması var. bir yer bulmuşun koy poponu işte! yok sen mi geçersin.
annecim ben daha parasını verecem sen geç işte!!! o sırada sarsılıyor sallanıyoruz.
zar zor hatta bazen yerini aptal gibi kaptırır; bir yerde dikilip yer beğenmeye çalışırken biri gelir oturuverir!!! o zaman süreç yeniden başlar.
bazen itelemek falan zorunda kalıyorum, hadi hadi diye. daha oturduğu yerde mızmızlanır durur; sürekli şikayet kapris, asla memnun değildir asla!!!!
bir de arada parayı ben vereyim demesi var. zaten zor duruyorsun ayakta ne denge ne beceri kalmış ben vereyim işte. yok ben verecem de ben verecem! sansırsın çocuk. beceremiyor oysa defalarca ne garip hallere düştü, bir kere bana kafa attı mesela! yer değiştirmeye kalkarken. bir defasında göğsüme öyle bir dirsek geçirdi ki mosmor oldu memem. bir defasında tek elimle tutunup para verirken bütün ağırlığıyla abandı bana, başka bir zaman dengesini kaybetti gövdeme yapışıp asıldı.
ahtapot gibi elleriyle saçımam mı asılmadı, atkıma mı asılmadı, şortumun belini indirmeye çalışır gigi, buluzumun askısına asılıp koparttı, çizdi tırmıkladı, kaç kere yere yüz üstü düştü bilmiyorum.
bir an önce yer bul koy poponu kımıldama değil mi! ama hayır yaramaz ve akıllanmaz çocuklar gibi bir oraya bir buraya yer değiştirmeye kalkar.
bir keresinde dengesi bozuldu adamın birinin kucağına düştü, çok utandı ve sinirlendi bana buldu kabahati! uzak yere oturmuşum benim yüzümden düşmüş! başka yer yoktu ne yapayım!!
sanırsın ben beyin özürlüyüm kendi kendime bir şey yapamıyorum ve yanıma gelmek zorunda!!

****

inmiyor otobüsten. adam kırk saat senin keyfini bekleyemez ki, süresi var. ön kapıdan binenler bindi, yer kalmadı ki ben de önden inivereyim de annem mecbur kalsın.
bir sağa bakıyor bir sola bakıyor, hava kararmakta olduğu için anlayamıyor inanmıyor bir türlü geldiğimize.
yön duygusu da kalmamış, sağa doğru bakıyor burası bizim site değil diyor.
o tarafta değil ki bu tarafta annecim hadi ilerle artık inmek lazım!!
inat etti kımıldamıyor bizim siteye benzemiyor hiç!
ya ben yalan mı söylüyorum!!!?
ama anlaşılmıyor daha vardır bizim siteye!!!
yok tam önündeyiz daha ileri gidersek yürümek gerekir anne hadi inelim artıık!!

şöför de anlayışlı olmaya çalışıyor ama zamanı sınırlı ablacım acele edelim diyor ama annemde tık yok.

hadi artık anne yürü inmek lazım adamın sürmesi gerek hadiiii!!
sürsün o zaman oturalım geri deyip dönmeye kalkıyor!
hayır ineceğiz yürü yürü diye itelemek zorunda kalıyorum sanki oturacak yer var da hemen geçip oturdular herkes senin gibi andavallı mı!
söyleniyor bizim site değil de bizim site değil yanlış geldik inmeyelim diye duruyor gene. yüksek sesle birilerine bu site hangi site bir söyler misiniz annem bana inanmıyor! diyorum.

annem dolmuşlara otobüse falan binerken hep telaşlı hep endişelidir ve de hep bana inanmaz. doğru dürüst dilimizi konuşamayan herhangi birine bile daha kolay inanır da bana inanmaz. ve senelerdir güzergahımız aynı hani yabancı bir şehirde olsak neyse.
birisi bizim sitenin bitişiğindeki siteyi söylüyor annemde bir telaş bak işte yanlış site!!!!
ya bitişiğimizdeki site anne! kapılar bile bitişik nerdeyse hadi yaaa!!

zorla iniyor zorla! daha iniyoruz hala etrafa ablak ablak bakıp yanlış indik diyor!!
sitenin girişini de mi tanımıyorsun artık anne!?
çişin mi geldii???
sitenin girişi diyorum sitenin girişiiii!!! tanımadın mı?


----------------

geçen haftalarda bir komşu, istanbul'dan gelen kızlarıyla bize uğradı akşam üstü hadi dondurma yemeye gidelim sahilde yürüyelim diye. nerden bilsin annemin akşamüstü sokağa çıkma fobisi olduğunu. anneme göre hava karramaya yüz tuttuğu an evde olmalısın sokaktaysan oruspu olmana ramak kalır falan.
akşam çıkmaya hiç alışık olmadığı için ne zaman birilerinin zoruyla akşam çıksa kültür şoku yaşar.
neden bu kadar kalabalık bir olay mı olmuş?
konser falan mı var diye sorar.
sanıyor ki herkes kendiisi gibi korkak tavuk erkenden eve kapanıyor.
ve de asla inanmıyor bir olay olmadığına neden sokakta olsunlar yoksa. yaz günü tatil sitelerinin olduğu bir bölgede neden eve kapanmasınlar da sokaklara sahillere dökülsünler ki? tabi çok mantıklı.
kendilerini prangalara vurup da kırbaçlasınlar asla tatilden asla hayattan zevk almayacağım diyerekten???????????
nasıl olduysa kazasız belasız külahta dondurma yemeyi başardık. çünkü her zaman ya kendinin üstüne döker ya benim üstüme döker o dondurmayı. sürekli de ağır endişeli ve neden insanların sokakta olduğunu sorgulayarak dolaşıyor.
tıklım tıklım sahilde pezevenkler bizi kaçırıp orospu edecek gibi bir senaryosu var annemin.
dönüşte bizim sitenin oradayız, hava iyice kararmış, komşular başka bir bloktaki akrabalarına okey oynamaya gidecekleri için önceden veda edip hızlandılar; annem sanıyor ki herkes kendisi gibi kaplumbağa hızında anca yürüyebilir!
gene bizim bloğu anlamadı etrafa endişeli bakıp yürümek istemiyor. sağa bakıyor anlamsız sola bakıyor manasız anlayamıyor bizim blok bu mu?
karanlık dediğim sitenin komşuların ışıkları cayır cayır yanıyor yani karanlık değil aslında; ama farklı bir yönden de gelince taa girişe kadar inkarlarda bizim blok bu değil diye!
e sen körsün ben de mi? benim gözüm görüyor olabilir ama annem gibi üstün zekalı olmadığım için yanlış eve girmeye kalkıp öldürüleceğim ya da kaltak edileceğim??????????

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder