26.11.2013

beyoğlu'nda gezersin gözlerini süzersin aaahh -- Üsküdar’a Gider İken Bir Mendil Buldum

annemden inciler ;
geçen gün diyor ki
-bilmem sen nasıl evleneceksin, kimseyle tanışmıyorsun.
*bunun için sosyal olmak gerekir
-ol o zaman
*?? ikide bir dışarı çıkmanın saçma olduğunu söyleyen sen değil miydin? dışarı çıkacağım zaman ne gerek var diyen?

(o kadarla kalsa iyi, eleştirir durur, saçma der ne gerek var der. hatta çıkmamı engellemeye çalışır gizli psikolojik baskıyla. çıkmak deyince gece yarıları barlarda sürtüyorum sanmayın ha. annem saat 15.30 da bile akşamın geldiğini artık çıkılamayacağını söylüyor şu mevsimde, günler kısa diye. hep bir bahanesi bulunur. hatta bana da tesir etmeye çalışır işte. hava kötüymüş, hava kararmış, saçın da kirli galiba....şu ikileme bakarmısınız? hem birileriyle tanışmamı istiyor, sosyal ol diyor hem de evden  çıkmamı saçma bulup, tesirle çıkmamı engellemeye çalışıyor.)

-amaan sen de!
*öyle ama.
-aman istesen olur.

eğer istesemmiş olurmuuş! nasıl diyorum bilmediğim yöntemler mi var.
teyzemle annem kendini çok tecrubeli buluyor. ne bilsinler günümüzdeki ilköğretim bebeleri bile kendilerinden tecrubeli :) ikisi de ilk bulduğuyla evlenivermiş, öyle bir punduna getirip falan da değil, tee o zamanlar.
daha da ilişki uzmanı sanıyorlar kendilerini. hele annem, babamla ayrılalı yılllaaaaar oluyor, bir daha da hiç niyetlenmedi. teyzem desen o da, işte evlilikleri alışkanlığa dönüşmüş, arada sırada çarpışsan iki arkadaş gibiler.

*birileri mi tanıştırsın?
-tabi. arkadaşların mesela.
*kelin merhemi olsa kendi başına sürer. kim var ki dünyada kendinden önce arkadaşını düşünsün. nerede o tipler.
-e söyle sen de!
*annecim herkes kendi derdinde, benim evlenmememi mi kafaya takacaklar. zaten gördük güya bira düşüneni, kendinin beğenmediği kimseleri güya iyilik yapıyorum adı altında bana kakalamaya çalıştı resmen.
adamlar mesele değil, ben o tırnak içinde arkadaşın tavrına kızmıştım ya.


bazen de öyle ikilemli şeyler söylyor ki havuz probleminden beter!!

yani görücü usulü olmaz ama, illa aşk da olmak zorunda değil.
aşk-sevgi-beğeni olmadan olmaz ama mantıklı da olmalı.
tamamen mantık olmaz ama.
illa evlenmek şart değilmiş önemli olan huzurlu olmakmış ama bir kere de evlenilmeliymiş.
bana baskı yapmak istemezmiş ama evlenmeliymişim.
baskı hissetmemeliymişim ama kendimi de zorlamalıymışım.
zorla güzellik olmazmış tabi ama, mecbur değilmişim tabi ama evlensem iyi olurmuş.
ama beni zorlamak istemezmiş de ben de kendimi biraz zorlasaymışım.
kendimi mecbur hissetmemeliymişim ama kendimi de biraz zorlamalıymışım.

özetle; sen kendi kendine baskı yap, ben baskıcı gibi görünmeyeyim.
kendimi evlenmeye mecbur hissetmeden ve annem baskı yapıyor diye düşünmeden kendimi evlenmeye zorlamalıyım ama tamamen mantık değil sevgide olmalı ama tamamen sevgi de yetmez...

hiiç baskı yapmaz canım!
bir gün doktora gitmeyi erteliyorum diye kötü bir şey çıkacağından korktuğum için gitmediğimi sordu.
bir gün de erken menapoza girmekten endişelenip endişelenmediğimi.
aklıma dahi gelmemişti.
arada sırada kendinden örnek vererek yaşlanmaya başladığımı vurguluyor. hastalıklar, ağrılar falan açısından.


bir zamanlar benim için epey yüksek olan kriterleri, yani başka birine anlatırken; en az yüksek lisans mezunu olsun, hatta doktoralı olsa daha iyi boyu en az 1.85 olsun ki torunları kısa kalmasın, iyi bir işi maaşı olsun ki rahat edelim, eliyüzü düzgün olsun ki yaşlanınca çok çökmesin, ailesi kalbur üstü olsun bize anca yakışır.....
sosyal olsun, kendini geliştirsin, kitap okusun, sporla ilgilense çok iyi olur. tabi ince, zarif olsun, kızını üzmesin... daha da uzatırdı...
şimdilerde birine bahsederken iyi bir insan olsa yeter valla diyor!!!


_____________

bir gün bana yine nasıl evleneceksin sen bilmem derken ben de dayanamayıp her yere benimle gelmesen belki tanışırım birileriyle dedim.
her yere gelmiyormuş ki! yahu yapışık ikiz gibiyiz! yürüyüşe, alışverişe, arkadaşlarımla toplandığımda, hatta iş görüşmeme dahi gelmeye çalışıyor.
ne alakası varmış ki??

_________

beni o kadar çok beğense gelir konuşurlarmış!!! hala konuşmak diye adlandırması bir yana herkesin de evlenmek diye yanıp tutuştuğunu düşünüyor. yani sadece evlenmek için, o düşünceyle yaklaşır insanlar birbirine!! :)

*ha beni yeterince beğenmedikleri için mi gelip konuşmuyorlar yani annesiyle geziyor demiyorlar da.

annem sürekli yanımda olmasını bir engel olarak görmüyor, hatta iyi bir intibaymış bile!

-ama çok beğense ben olsam da gelir konuşuuur!
*anne 1970lerde 80lerde falan değiliz! o işler artık öyle değil.
-ee ne alaka nazlı??!!! nasıl olacak ki? allah allaaah!

tabi herkes öyle art niyetli ve kof değil ama o kadar da eski yıllardaki gibi az beklentiyle o kadar da masum, naif değil artık beklentiler, ilişkiler, insanlar da....
anneme göre evlenmek için görüşülür. başka ne olacak?
ve saıyor ki artık böyle ne bileyim gidip konuşayımlar var!! yanımda olsa bile ne varmış o kadar beğenseler gelip konuşurlarmıışşş.

*gerçi geçende beraber dolaşırken biri beni beğendi, yanımdan geçerken de önüme mendil attı!!
-dalga geçme!

ben bu sırada beyoğlu'nda gezersin gözlerini süzersin


 ve
ardından da

Üsküdar’a Gider İken Aldı Da Bir Yağmur,
Kâtibimin Setresi Uzun Eteği Çamur.
Kâtip Uykudan Uyanmış Gözleri Mahmur.

  Kâtip Benim Ben Kâtibin El Ne Karışır,
  Kâtibime Kolalı Da Gömlek Ne Güzel Yaraşır.

Üsküdar’a Gider İken Bir Mendil Buldum,
Mendilimin İçine De Lokum Doldurdum.
Kâtibimi Arar İken Yanımda Buldum.

  Kâtip Benim Ben Kâtibin El Ne Karışır,
  Kâtibime Kolalı Da Gömlek Ne Güzel Yaraşır. 

şarkılarını icra ediyorum :)) gülmeyin annem anlamaz espriden, şakadan.

amaan sen de deyip güleceğine kızıyor dalga geçme benimle diye!!

kabahat ben de bilmezmiş gibi ne diye haka nükte etmeye çalışıyorum ki anneme, boşa çabadan başka bir şey değil!!

annem sadece komik kedi vidyolarını komik bulur ve güler.
hayattaki diğer hiç bir şey yeterince komik değildir.
öyle tv şovlarına, dizilere gülmez, sevmez onları hatta.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder