24.05.2018

evlilik için tüm hayatını feda etmek _ emlakçıda çaycı olacağım

eskiden işi gücü evlenmek ve üremekten başka bir şey olmayan kendi ayakları üzerinde duramayan maddi manevi özgürlüğü olmayan kadınlardan ölesiye nefret eder bıraksan saatlerce küfürler beddualar eder böylelerine lakaplar takardı;
anca kocalarının altına malak gibi yatmayı bilirlermiş,
anca bebek doğurmaktan başka birşeyden anlamazlarmış,
ayaklı am,
amcık karısı,
yarak yemiş gibi yeni sıfat tamlamaları geliştirirdi.
bizi de okuyup kendi işiniz gücünüz maaşınız emekliliğiniz paranız olacak diye kafa ütüleyerek yetiştirdi. ama 60 yaşından sonra iyicene hızla aksine meyletmeye başladı.
ne kadar okumamış çalışmayan kadın varsa hayran hayran bakıyor övüyor.

mesela bir tanıdığımızın benim yaşlarımdaki kızı 2 sene sınava girerek kendini paralayarak ama sinir hastası mı oldu bağırsaklarında midesinde türlü hastalıklar çıkartarak yani ruhunu hasta etme pahasına ailece çıldırmış bir hırsla boğaziçi ünüversitesini kazanıp mühendislik okudu.
aman mezun olunca ne kadar gurur duyup övünerek böbürlendiler. ülkemizin sayılı üniversitesinde mühendislik okumuş. demek ki çok çok ama bizlerden kat be kat zeki ve başarılı bir insan.
bravo iyi olmuş.
ama sonra ne oldu? kıymetini mi bildiniz emeğinin eğitiminin.
bir kaç şirkette işte çalıştıktan sonra nasıl olduysa bir emlak şirketi mi inşaat firması mı neyse bir işe girdi. bu sayede tanıştığı mağara adamı kafalı bir müteaahit-mühendisle evlendi.
senelerrce verdiği emeği hem de ruh ve beden sağlığını feda ederek, hiçe sayıp elini eteğini işten güçten çekip boyuna çocuk doğurttular. efendim şehir dışında triplex villada yaşıyormuş!!
ne şahane!! evden bir başına adım atamıyor! adeta lüks bir hapisanede! boyuna da hamile.

o kadar memnun ki ailesi de ve etrafta tanıyanlar çok mutlu ve memnun. ya kız boğaziçini kazanacam okuyacam diye senelerce hastalıklar yaşayıp antidepresanlarla yaşamadı mı????????? her lafınızda tepeden bakarak kızınızın zekası yeteneği ve bilgisyle övününmediniz mi??? şimdi eve kapatılmasından nasıl bu kadar memnun olabiliyorsunuz???
ben anlamıyorum.

yani hem çok iyi eğitimler alıp kariyer yapacam diye göbeğini çatlatsın hem de evlilik uğruna hepsini feda edip sadece bir bebek fabrikası gibi zindanda gibi yaşasın.

annem de çok beğeniyor!!! eskiden hele böyle okumuş ama kocası için hayatından vazgeçmiş kadınlara sinir olurdu. şimdia adeta aşk yaşıyor....

geçende alışveriş yaparken bir ingilizce kursundan arkadaşımla karşılaştık. çok güzel bir kızdır. uzun boylu kumral çok da karakterli ve iyi huyludur. annem gördüğünden aşık olmuş saatlerce bana  sadece 1 kere gördüğü arkadaşımı anlatmıştı ben bilmiyormuşum gibi hallerde bir de. ama nedense gitmiş bu kadar iyi güzel ve eğitimli kız öküz gibi üstelik çok da çirkin ama bariz çirkin bir adamla evlenip işi gücü bırakmış!
adam hemhade'den kısa hem yaşlı hem göbekli hem de suratı çırkin; hani bari tavırlarıyle güzel biri olsun ama değil; alışverişte bile tersleyip duruyor kızı sürekli azar halinde.

ben gerçekten iyi niyetli bir insanım düşündüm ki hande hem kişiliği hem terbiyesi hem eğitimi hem de güzelliğiyle daha iyi bir hayat arkadaşını hak ediyordu. ama anneme göre harika zaten. öküzün teki için işi bırakmış anca çocuk peydahlamış.. hani bari sevgi saygı görse de mutlu olsa bırak işi mişi ama besbelli mutsuz.

ne kadar harika yapmış anneme göre ama..... ne kadar tersine döndü kafa yapısı annemin...

eskiden giyim kuşam konusunda da mesela isyankardı. 80lerde kadınlar öyle fazla pantolon giymezmiş. arkadaşları da teyzem de alma giyemezsin dediği halde ceket pantolon takım bir kıyafet almış, soluncaya kadar da giymiş. çok isyan ederdi buna.
yani kadınlar şunu giyemez bunu edemez düşüncesine.
bir avrupalı gibi medeni olduğunu iddia etse de öyle değildi tabi işin aslı, sonuçta anadoluluyuz ve taşralı tutuculuğuna sahip inkar etse de. ama neyse isyan ederdi kadın-erkek eşitsizliklerine kadınların yapamayacağı düşünülen konulara kısıtlamalara....

ama zamanla bu konu da da aksini savunmaya başladı.... yaşa medeni druma işe göre daha dar görüşlü gibi giyim konusunda da daha tutucu oldu.

şu mühendis-müteaahitle evlenip triplex villaya kapatılıp zırt pırt çocuk doğurtulan aile dostumuzun kızına o kadar hayran olmuş o kadar özenmişti ki bana harika bir iş bulmuştu evelki sene: öğretmenliği bırakacakmışım bilmem nerden arkadaşının bilmem nesinin oğlunun açtığı emlak firmasına girip çalışacakmışım!!! ben de saf saf ne anlarım ben emlakçılıktan yaa diyordum meğersem çaycısı olacakmışım emlak firmasının!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!! ne harika ne şahane!!! sen senelerce oku yüksek lisans yap atanacam öğretmen olacam diye yırtın, türlü alerjiler sinir bozuklukları yaşa, sana yaşatılsın ve sonunda doğru düzgün bir özel okulda öğretmenlik işi bul ve sürdürüyor ol ama senelerce "atanamadın ben olsam şöyle atanırdım böyle atanırdım, ben olsam şöyle iş bulurdum böyle iş kapardım, ben olsam okullar kapımda dizilir beni paylaşamazlardı" diye sürekli psikolojik baskılara maruz kal annen tarafından ve bu işi buldun diye hiiiiç memnun olmasın ve sana bıraktırtmak için türlü bahaneler arasın; ama tut ki bıraktın 3 gün sonra gene aynı söylemlere başlayacağına şüphe olmasın ama sen gül gibi işini ona buna çay kahve yemek yapmak ve yerleri klozetleri temizlemek için bırak!!!! ne efendim belki beni de bir müteaahit alır mı hayalleriyle benden daha az eğitimli insanlara hizmet edeceğim!!!!! öküz davar ayının biri beni eve kapatıp sürekli hamile bıraksın diye. çok mantıklı doğrusu hayran kaldım. sanki hiiiç de tanımıyoruz kendisini. sıkıldığı an yan çizip pişkince aksini savunur ve beni "çaycı" olmakla suçlar ve aşağılamaya çalışır.
zaten esas istediği o sanki; daha aşağıda olayım ki rahat rahat sokabilsin lafları.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder