Stockholm syndrome; alışmak ya da zamanla sevmek! _ annemin evlendirme yöntemleri

+Hadi Enza Home' a gidelim, takımlar indirimliymiş, ben biliyorum orayı çok güzel eşyalar var nazlı! 
-Ne alacaz ki? işte siz evlenince oradan alırız bak valla tam senin zevkine göre! 
+Ne evlenmesi yaa? Belli bile değil. 
+Olsun biz gene de bakalım...

bilmem kimin kızı evlenmiş mesela geçenlerde, çok güzel eşyalar almışlar taksit taksit!! 

-Ayyy ne güzel çok özendim şimdi takside girmeye, evleneyim bari taksitli eşya uğruna! 

Daha geçende gelinlik mağazasına girmek isteyerek beni şevklendirebileceğini sandı... Ne mantık gelinlik giymek uğruna evlenmek!! çok yüzeysel...yeter ki sevdiğim, anlaştığım biri olsun, gelinlik de düğün de teferruat, olmasa bile olur; beyaz kıyafetler uydurup bi nikah kıysak bile bana yeter... 

-Gerek yok ben gitmem. 
+Boş evde mi oturacaksınız??? 
-Anne! ben şimdi ne dedim? Belli değil ki!!! 
+Aman tamam iyilik yaramaz sana! 
-iyilik değil bu bi çeşit şantaj! Resmen bana baskı yapıyorsun; kah heveslendirerek, kah överek, eşyayla, gelinlikle, bebekle! Ben bu kadar mantıksız ve sığ mıyım sence????? 
+Amaan ne baskısı! Aman iyi evlenmezsen evlenme kızkurusu kal! 
-Evlenmeyecem sana bakacam! 
+Of aman sen de nazlı!!! 

Aman ondan söylemesiymiş aşk geçiciymiş, sevgi bile ama mantık geçmezmiş, gözgöre göre hata yapacaksam buyurayımmış ama sonra ağlayarak anneme sığınmayayımmış!!! 

-Peki ya senin yüzünden mantık evliliği yaptım ama artık bu adama dayanamıyorum desem mesela;

herşey mantıkla aşılabilirmiş, zamanla sevgi de duyulurmuş! 

-Stockholm sendromu mübarek!! 
+O ne ki? 
-Hani kaçırılan insanlar kendilerini kaçıran kişiye bir süre sonra sevgi, hayranlık, bağlılık falan hissedermiş, stockholm sendromu deniyo buna! Bizde de evlilikler böyle; hatta bazen çift taraflı sendrom oluyordur; adı da alışmak ya da zamanla sevmek!! 
+Amaaan sen de ne çok laf biiliyorsun ne alaka?????   


 bebek, eşya, düğün, gelinlik, kızkurusu olmak, eski arkadaşları kıskandırmak vb gibi taktikler tükendi tükenecek. Sıra anlayışlı anne'ye, damadı yere göğe sığdıramama'ya, gerçekçi anne'ye geldi. Bunlar da tükenince ki az kaldı; mecbur değilsin ama iyi olur'a, sonra bi ara da 'yasakçı anne' numarasına gelecek; yeter artık görüştüğünüz, ne o öyle zırt pırt! ; aman zaten ne evlenecen, sonu kötü evliliklerin ya da benim zaten pek gözüm tutmamıştı damadı falan diye beceriksiz ters psikoloji çalışmaları gelecek...

___________
aouu vicdanımla oynamak meselaaa;

bu kız evlenmeyecek mi? diye kara kara düşünüyormuş.
valla uykuları kaçıyormuş.

bir zamanlar gene böyleydi,
cidden kaçıyor da.  üzüntü ve endişeden uyuyamadığını, ya da gecenin bir yarısı kalktığını belli etmek için epey gürültü çıkarıyor. normalde pek sessizdir...
annem üzüntüden uyuyamıyor acele evlenmem lazım hissiyle mi evlenmeliyim yani off anne

sen evlenince ne yapacaksın __ evlenince yapamayacaksın __

Bu aralar kavgalar da mevzular da evlilik üzerine... Ne zaman bişeyimi beğenmese;
+sen evlenince ne yapacaksın diyor
-beni sinirlendirmek için özellikle mi yapıyorsun??? 
+Neyi?? 
-yani beğenmemek ayrı bir de evlenince napacan diyorsun. 
+Doğru değil mi ama? 

-Evlilik bir hapisanae, zindan, ben 7/24 tam teşekküllü hizmetkarım, artık ben ben bile değilim ki bi hayatım olsun ve en küçük kusurumda zindanlara atılacağım ya da başım vurulacak... 
+Aman ben senin iyiliğin için dedim, sen kaynananı, görümceni gör asıl beni mumla ararsın!! daha neler çekeceksiin neler...

-Beddua eder gibisin!! 
+Amaan iyilik yaramaz sana zaten! 

Sonra kaynanam ve görümcem bana neler diyecek, neler edecekmiş; yemek yapamıyor, temizlikle uğraşmak istemiyormuşum. 
Başka özelliğim yok zaten değil mi okumuş köle, bi de eve para getirecem!! Ama bunlar gerçeklermiş herşeyle ben uğraşıp ben fedakarlık etmek zorundaymışım, bütün hayatım baştan başa değişecekmiş, napacanmış hayat böyleymiş.... 

Artık öyle her istediğimi yapamazmışım ki! 

-Sanırsın şimdi yapabiliyorum tek başıma Adana'ya bile gitmem mesele oluyor!! Belki olası eşim ben kafada ve ya uyumlu, her istediğimizi artık beraber yapacağız?? 
+Sanmam, ama inşallah! 
-Niye sanmam? 
+öyle kolay mı?
-Niye zor??? 
+iş hayatı. zamanı olmaz, yorgunluktan da taksit ödemekten de sonra bebeklerden de piliniz bitecek, anca emeklilikte gezersiniz!!! gerçek bu
-ve bunların hiç biri henüz olmadan bile; aman ilerde fırsat olamaz şimdi gezsin yapsın bari de demiyorsun....
+benle ablanlarla geziyorsun ya neyine yetmiyor?? bakalım kocanın vakti olacak ı?
 -Boş vaktimiz yok mu hiç kürek cezası mı var??? 
+Aman sen de... Görürsün evlenince evden çıkacak paranız kalmaz! 
-çok sevinirsin sen de, nazlı'nın hayatı bitti eve tıkıldı ohhhh öyle hiçbir istediğini yapamaz, beni dinlemiyor pek şimdi kocası düşünsün bakalım! beni dinlemek istemiyor kocası sözünü geçirir belki mi diyorsun??? 
+Amaaan sen de, ama öyle. 
-Dua ediyor gibisin inşallah benim kadar anlayışlı olmaz da nazlı hanyayı konyayı gerçekleri anlar!!dersini alır!! 
+Amaan öyle der miyiz??? 
-Sözünü geçiren biridir inşallah mı diyorsun?? ohh tüm hevesleri kursağında kalır, gerçekler bu!! diimi
+Bişey dediğim yok kızım??!! 
-Bana öyle gelmiyo?! Sürekli evlenince artık yapamayacaklarımı sıralıyorsun, ya da şu an yapamadığım ev işleri için evlenince başımın sıkışacağını... 
+Ama öyle... 
-Ne belli belki evlenmeyiz! 
+Ne?????? Ne ne? 
-Mecbur muyuz? Zorla mı evlendirecen? 
+Olur mu? Değilsiniz tabi.

 Hıı ama ben sizi kandırmasını bilirim hiç Fark ettirmeden kanınıza girerim bi bakmışınız evlisiniz artık geç! der gibi bir bakışı var bana...

-ben de sizi evlendirmesini bilirim mi diyorsun içinden?
+Aman sen de nazlı olur mu öyle şey... 
-Niye dolambaçlı yolla istediğini yaptırmaya bayılmaz mısın?? 

+Aman iyi evlenme! mecbur değilsin! kızkurusu kal! çocuksuz yalnız kal!! iyilik de yaramıyor, mecbur değilsin iyi... 
-Yok ya mecbur olayım!!


için için hırslanıyor belli yüzünden annemin ben de seni evlendirmezsem! diyor adeta... 

Yoo tersi psikolojiyi doğal olarak bilir hani yönetmeye değiştirmeye bayıldığından ama geç uygular, bi de belli eder! Yemem.... Bi zaman sonra ama henüz tersi psikolojiye hazır olmadığından, gene başlıyor düğün hayallerine tepkim için de hazırlıklı; efem ne yani hayal kurması da mı yasakmış? her kızın en büyüş tek hayali değilmiymiş??? anlattıklarıyla heveslendirecekmiş gibi beni...

 Benim değil!

ben herşeye razıyım yeter ki evlen __gezdi bıraktı dedirtmem! __evlilik çok matah bir şey değil derdi bir zamanlar annem ___ Daha önce evliliğe hiç bu kadar yaklaşmamıştın!

Evlenince sonsuz mutluluk yok, hatta evlenince mutlu olma garantin bile yok. çok zor bir şey, iki insanın birbirine uyması çok zor!!

 O evlen mutlu ol demeler hikaye aslında. işte mutlu olacağından değil de bir düzenin olsun diye, yaşlılıkta yalnız kalma diye, çocuğun olsun diye evleniyorsun aslında. Yoksa çok matah bir şey değil! Derdi biiir zamanlar....


 Bir de şimdi bak varını yoğunu ortaya koyuyor, koyacak, yeter ki nazlı evlensin!!!   Bak bu defa da evlenemezsen bi daha da artık istesen de evlenemeyeceksin valla ha nazlı! 

Son şansın son fırsatın olabilir! Daha önce evliliğe hiç bu kadar yaklaşmamıştın! Daha önceki arkadaşların evlilik niyetinde değildi! 

Hem evlenmeye hazır birini nereden bulacan bir daha nazlı! 
Aranız çok çok kötü değilse idare edecen napacan kızım, sen biraz hoşgör, o da zamanla alışır, yavaş yavaş değiştirir istediğin gibi biri yaparsın nazlı! şu an işsizim, param yok diye düşünüp vazgeçme haa!! 
Siz evlenince ben yazlığa taşınırım, bi klimayı yenilesek yeter, siz burada oturursunuz, hem kira derdiniz de olmaz, eşyaları değiştirirsiniz, taksitleri rahat rahat ödesiniz! 

ben razıyım! 

Ben evleneyim de annem herşeye razı!! 

Hem ne diyecekmiş bizi tanıştıranlara??? Ayıp olmazmıymış nazlısı! Yok bunlar evlenmeyecek gönül eğlendiriyor mu??? Olacak şeymiymiş??? Hem herkes bu yaz düğünümüz var diye seviniyormuş!! 
-iyi tamam siz üzülmeyin yeter canım feda!yaza bakalım kim öle kim kala anne!!!

---- 

ablamı aramış nazlı evlenecek demiş. Ablam da nazlı baskı yapıyor annem dedi demiş..
*Bırak gitme üstüne sevmemişse evlenmesin anne, sevmediğin birine dayanamaz insan evlilikte demiş.
annem de 
-iyi biri dedi hoş dedi yetmez mi kızım bu yaşta bekleyecek hallerimi var demiş ablama... 

Annem de bana kızıyor;
+ben baskı mı yapıyorum diyor. 
-Ya ne??? ikna, haa ikna ediyorsun! 
+iyilik yaramaz size kabahat bende! 
-Doğru yapma!! 

Bencilmişim hiç annemi düşünmüyormuşum; hiç mi torun sevmeyecekmiş? mürüvvetimi göremeyecekmiymiş hiç düşünmüyormuşum. 

-Ben mi bencilim ama sen değilsin? beni evlendirmek için resmen gözünü karartmışsın kim olsa evlendirecen belli. 

Herkes ne diyecekmiş peki?
+ gezdi gezdi bıraktı mı? bizim gibi bi aileye yakışır mı? kendini düşünmüyorsan, aldırmam ben diyorsan beni düşün bari  biraz kızım, o kadar kadın zırt pırt soruyor, sıkıldım; nazlı evlenecek mi falan diye, bıktım valla!! 
-Ha sen şu an bencilce konuşmuyorsun yani!! Bana ne at bana suçu her zamanki gibi kurtul; nazlı kimseyi beğenmiyor, kimseyle anlaşamıyor geçimsiz de!! 
+Olur mu öyle şey? ben kızımı kimse beğenmiyor dedirtmem! 
-Haaa o yüzden bu bir fırsat, hazır evliliğe meyilli birini bulmuşken kakalayayım kurtulayım!! 
+Sen dedin nazlı iyi biri diye, demedin mi dedin!! 
-Yeter mi bu? 
+Yeter tabi niye yetmesin kızım bu yaştan sonra kıvanç tatlıtuğ'la mı evlenecektin??? 
-Yani hem yaşlı, hem huysuz hem çirkinim aşağılanmanın da bu kadarı artık! 
+üf be sen de, evlenirsin işte fena mı??? Bu saatten sonra gezdiler bıraktılar dedirtmem! kızım ben bu yaştan sonra öyle şeyleri kaldıramam, valla üzüntüden ölürüm!!!
-Kime ne yaa? sanki daha önce gezmedim.. 

Ama öncekileri bilmiyorlarmış ki bunu herkes biliyormuş aaaah ah nazlı'ymış inadımdan kaçıracammış adamı!! Ay sanırsın hatur hutur seviştik de ve hemen anlayacaklar da ben mahvoldum arkamdan gezdiler bıraktılarmışmış!!!

izin vermeyecekmiş artık ablama da demiş ablam bırak karışma demiş ama annem de ben karışmazsam evlenemeyecek demiş... 

+Sen bir evlenme nazlı çok ama çok pişman olacaksın, adam gibi birini tanıştırmışlar senin yaptığına bak!! Eğer niyetin yoksa söyle bari adama o zaman kaybetmesin yazık valla sana iyilik yaramıyor! zorlamıyoruz ki zamanınız var! Yaza kadar tanıyın işte birbirinizi, yaz ortası falan evlenirsiniz! 
-Ha siz aslında evlendireceksiniz de işte tanıştırma lütfunda bulunmuşsunuz!! 
+Elbet tanıştıracağız o kadar de değil artık moderniz herhalde!! 
-Bu mu modernlik evlenmeye mecbursun ama bi tanışın bakalım, yok ya tanıştırmayaydınız gerdekte tanışırdık, yaaa hatta bak gerdekte de görmeden yapalım sabaha sürpriz olsum kim s..ti beni diye!!.... 
+Aaaaaaa! 
-Yeter ya yeter sus artık anne, Allah aşkına yaa, baskı yapma bana!!! şantaj ve tehdit de!! öyle fazla konuşuyorsun ısrar ediyor plan yapıyorsun ki evlilikte usanır insan! inat damarıma basıyorsun haaa bunca yıl hala öğrenemedin, anlayamadın huyumu yaa baskıdan neffret ederim, evleneceksem de evlenmeyeceğim işte!!! 

+Hayırsız kızkurusu ol iyi bir halta yarama daha da kimse almaz seni, bundan başka kimse çıkmayacak sonra bana ağlama! 

Bak da gör diyor bunla evlenmezsem asssla evlenemeyecekmişim, çocuğum da olmayacakmış kabuğumda kuruyacakmışım!!! Başına kalacakmışım... Yapayalnız evde ölecekmişim!! 

-iyi ben de bi iş bulayım ayrı eve çıkarım başına kalmam...
+öyle kolaydı!
 Bu zamanda okumuş, işi olan, evlenmek isteyen, mersinli hem de birini bulamazmışım, en azından memleketlimmiş yabancı değilmiş bulamayacakmışım....

 Belki de cidden bulamam ve kokmuş cesedimi kapıcı fark eder, sevmediğim ya da zoraki biriyle evlenmekten iyidir.

emeklilik hobisi! ___ Allah rızası için bir sadaka ayyy koca!

Bu tanıştırgan insanlar aynı zamanda sitemizin karşısındaki siteden komşular. Komşular arası sosyallikte üstlerine yok, emeklilik hobisi! Ve çöpçatanlık. 
Diyor ki bilmem ne blokta bilmem ne kat bilmem no'da gün yapacaklarmış ben de en azından bi kısır bi kurabiye ya da kek yapıp getireyimmiş de bi maharetlerimi endamımı görsünlermiş.... Bilmem bana öyle geldi; sanki kadınlara bir erkek için kendini feda etmesi gereken, o yani eşi sonra çocukları için kendi hayatını hiçe sayıp onlar istedikleri hayatı yaşayabilsinler diye feda olması gereken bir varlık. 

Başarlı erkeğin arkasındaki kadın yanında olması gerekirken! çok şükür evden sorumlu bakan ilan edilip bu lütfu bize bağışlıyorlar, Allah razı olsun!!
 Tabi bakalım yavrucağı doyurup, temizleyebilecekmiyim ve tabi fiziksel özelliklerimle memnun ve tatmin edebilecekmiyim??? Yyaaaa. 
Ya peki yalakalık, gerekirse herşeye katlanma ve boyun bükme işlemlerini gerçekleştirecek kadar esnek bir sinir ve kişiliğe sahip miyim??? Yyyaaaa???? Bakalım damadı doyurabilecekmiymişim yaaa??? Kişilik özelliklerinden en önemlisi saygı ve terbiye bir de namus!! Aman şimdiki kadınların kolay herşeyin makinası var! Annem de yiyecekleri ben yaparım diyor. Hhııı yeter ki beni beğenip alsınlar dii mi anne???? Allah rızası için bir sadaka ayyy koca!

Evlenince geçer teorisi - evlilik mucizesi

Evlenince geçer teorisi - evlilik mucizesi.... çok defa şahit olduğum bişey bu... Mesela bi ara hormonlarıma bi haller oldu, ergen gibi sivilcelendim; annemle teyzem ve bi akranları evlenince geçer demişti. Niye? öyle derlermiş... Daha önce de nişanlı ama o yaşta hala altına kaçıran bi kız için de aynını dediklerini hatırlıyorum... Demek evlilik mucizevi bişey, yoksa erkek mi, yoksa şey mi??? Waaaauuuuvvvwww be!

ya son şansınsa?? __ aşk arama __kızkurusu korkusu _ evlenmeye niyeti yok mu senle??__aşkta bişey yok __aşk peşinde koşacak yaşta değilsşn

+Niye evlenmeye niyeti yok mu senle?? Ne yap et gözüne gir nazlı!! Biraz idareci, politik olmak, uğraşmak, sabretmek, kendini beğendirmek lazım... 

-Niye sen oldun mu?hani olmamıştın? Hani kaynana falan çekmemiştin ya? Sorumsuz kocaya katlanmak zorunda değildin?niye benim hakkım yok uğraşmam, çekmem falan demeye?? 

Aman ben de ne çok laf biliyormuşum!aynı şey değilmiş ki? Neden değil?? Kendisi aşık olmuş da evlenmiş ne olmuş, bitirmişler dış güçler, 
+sen mantık evliliği yapmalısın! aşkta bişey yok!! 

-En azından bi zamanlar aşık olmuş olduğun adamdan çocuğun olmuş. 

Amanmış olmaz olsunmuş aşk, öyle aşk....tecrube etmiş işte aşk evliliği iyi değilmiş, bana iyilik yaramıyormuş!!

-Her aşk evliliği aynı olacak değil ya bak ablamlara!! 

istisnaymış o. 

-Ee belki bana da istisna olur... 

Burun kıvırıyor. Evliliğe mantık gözüyle bakmalıymışım, bu yaşta aşk peşinde koşacak zamanımmı varmış, bekleyecek, yıpranacak halimmi varmış, hani şimdiye kadarkiler evlilik teklif mi etmiş, zahir aşk falan hissetmişim ki çıkmışım değil mi?demekki aşk yetmezmiş, öyle olsa öncekiyle ohho şimdiye ikinci çocuğu yapmış olurmuşum! Yaaa! 

-Aşk bittiği artık anlaşamadııımız için ayrılmıştık ki niye evlilik düşünelim??? 

Aşk fazla aramamalıymışım,sonradan üzüleceğime beğensem biraz biraz da mantıklı olsa mesela anlaşabilsek de, yetermiş. Ama biraz benim ödün vermem gerekmiş bu işler böyleymiş. 
-Evlenmek için her yol mübah diyosun yani. 
+Hı diyor neredeyse! 

Sen değilmiydin özel zevklerden ödün verdim de kişiliğimden asla diyen, neden benim vermem gerekiyor? Bendeki kusur ne ki senin hakkın vardı aşka da ödün vermemeye de benim yok???hata mı etmişin yani? 
Assla pişman değilmiş! 


Benim için diyormuş aman iyi aşkı ararken yaşlanıp evde kalıp kızkurusu olayımmış! (korkutmaya çalışıyor). 
-Yani sence bulamam öyle mi? Hem daha iyi evlenmezsem sana bakarım yalnız kalmazsın! +Aman!

---- annem bu 'aklına esip çıkma, duygularına göre hareket etme! Kötü özelliklerini babama benzetir. Bütün kötü huylarım ki hepsi hemen hemen öyle, babamdan! Kendi bir melek oysa... 

Bi zamanlar birilerine 'assla kızlarıma babalarını kötülemem, hatta överim' demişti, resmen yalandı, ben de oradaydım ve buna rağmen bu kadar açık yalan söylemesine şaşmıştım! Oysa tamtersi... 
Hatta bizaman beddua bile etti adama, bize bile ettirdi; yıllar sonra babam ölünce kendimi ne kadar kötü ve suçlu hissettim anlatamam. Annem etmeyeydin demişti, küçüktük etkiye açıktık ama... Zahir adama eleştirileri, talepleri, değiştirmeye çalışmaları bitmek bilmiyor, babam da çok bunalınca çıkıp gidiyor, kaçmaktan başka çare bulamıyordu... 
Benim de sıkılıp çıkmalarımı buna benzetiyor olacak, ona göre kaçmak, evde oturup sıkıntımı evde yenmeliyim mesela yürüyüş ne? Küvet ovalasam bundan iyi, dolaşacağıma, müzik dinleyeceğime sıkıntımı ev işiyle gidersem daha iyi, en azından işe yarar ev pırıl pırıl olur-muş; böyle de dediydi! 

Zaten dinlediğim müzik de bişeye benzeseymiş bari, başağrısı yaparmış, ne gerekmiş bangır bangır tarzlara, şöyle sakin, yumuşak şeyler dinlesem daha iyiymiş... Müzik zevkime de karış, aman bana da iyilik yaramazmış, slow şarkı da dinledik iyi geleydi devam ederdik herhalde,o kadar aklımız var!


--- 
-belki çok üstüne gitmişsindir babamın, ondan uzaklaşmak istemiştir. 
+Gidecem tabi sorumsuz olursa!
-hani kadın fedakar olmalıydı. 
+Yeterince oldum ben! 
-Bazı insanların üstüne gidilmez suyuna gidilir demek. 
+Ben giderim, istediğimi yaptırırım, değiştiririm! 
-Ha babamı değiştirememişindi ya? 
+Değiştirmiştim ama tam değil. 
-Yani herşey istediğin gibi olmalı. 
+Elbette kızım kim istemez bunu, kim uğraşmaz??sen de seversin değiştirmeyi! 
-Sevmem... 
+inat edersin bana ama. 
-Sen beni değiştirme diye! hem de zevkler ve en hayati kararlar için. 
+Ben seni zorlamam ki, kolundan tutup ne zaman bişey  yaptırdım?! 
-Hııı duygusal baskıyı hala anlamam mı sanıyorsun, inkar edince olmamış mı oluyor?? 
+Ben senin iyiliğin için! 
-Elbet kötülüğümü istemezsin ama iyilik olacaksa da kendi düşüncenin çerçevesinde olmalı değil mi??? 
inkar inkar!--- 

bazen de istediğini muhakkak elde eden bir kişiliğe sahip olduğunu söyler; hı yani ben napıp edip bu adamla evlendirecen, çünkü en doğru kararları sen verirsin.

Ya seni beğenmemişse__ Ne yap et kendini beğendir sevdir ___ insanları olduğu gibi kabul etmek lazımmış

+Ya seni beğenmemişse, uğraşman lazım biraz!! Onun hoşuna gidecek gibi süslen! hoşuna gidecek şeyleri öğren mesela, ona göre konuş nazlı!! Ne yap et kendini beğendir sevdir.


---- 

kendine uymayan ya da aklıma estiği için yaptığımı düşündüğü şeyleri görünce, eskiden beri, çok sık olmasa da şöyle der; sen nasıl evleneceksin bilmem!!
Hem ben yasak koymam , baskı yapmam, kızlarımı özgür bırakırım der, hem psikolojik baskı altına alır, sonra çok sıkıldığın için dışarı çıkınca aniden, aklına estiğini yapan, dengesiz , sorumsuz, mantıksız biri sayılırsın bazen...
 Nedense evlenemeyeceğini evlenince yürütemeyeceğine inanır, öyle evlenince istediğim gibi hareket edemezmişim, sanırsın şimdi edebiliyorum, altı üstü yürüyüşe çıktım ve kişiliği tuhaf biri ilan edildim.
 Sanırsın evlilik zlndan ve annem beni daha kuvvetli bir gardiyana teslim edip kurtulmak istiyor, oh diyecek bak anla hanyayı konyayı!!

 Sanki evlenince hiç bişey yapamayacağım dedim; yapamaz değilmişim de eşime danışmam gerekirmiş. özgürlüğümün kısıtlanmaya çalışılmasına alışkınım onu da yenerim, hem ben zaten baskıcı biriyle evlenmem ki..... 
Mesela neden çılgınım; aniden yürüyüşe çıkmaya karar verdim öğleden sonra, anneme göre önce düşünüp, planlamak gerekir önceki günden, hadi olsun sabahtan! 
Ya da iş çıkışı hemen eve gelmek yerine bi arkadaşla kısa bi alışverik turu ve kahve keyfi yaptık!!...

 Annem robot insan seviyor, ya da ot ruhlu... işten eve evden işe, ne sosyal hayatı olsun ne hobisi ne zevkleri; bunlar saçma, gereksiz, çılgın şeyler, senin sorumsuz olduğunu gösterir ve hayalperest... En kötüsü...

---- insanları olduğu gibi kabul etmek lazımmış nazlı, napacan sen uyacan çoğu zaman! Niye beni kabul etmiyorsun ya?????? Annem birini değiştirme çabasına bayılır, hobisi bu....zevlklerini bile; onun zevkine uymadığı şeyleri yapıyorsan zevksizsin ondan!

evlendiğin zaman temalı kompozisyon ödevi___ sen bi tanış bakalım __ düşününce en mantıklısının bu olduğunu anlayacaksın

Her fırsatta evlendiğin zaman, evlenince ile başlayan örnekler veriyor. Ama kızısı en mantıklısı da buymuş, en iyisi mantıkmış, biliyormuş yaşamış yani benim iyiliğim içinmiş. 

Baktı ben sinirleniyorum bu tanıştırgan tanıdıkların hanımını eve davet etmiş, herhalde demiş ki ben konuşunca kızıyor sen işle demiş.... 

Temamız evlendiğiniz zaman; bir de en çok bana işlemeye çalışıyorlar ki kızlar meraklı olur evliliğe ya, aklımız fikrimiz, tüm hayallerimiz evlenmek üzerine kurulu, gerisi teferruat, hem evleneceğin kişinin karakteriyle ilgili de değil hayalimiz; düğün ve gelinlik ve başka kızların kıskançlıkları!! biz bu kadarız işte; sığ ve menfaatçi...


Biz kızlar bu kadarız işte, anca bunu düşünebiliriz....

-belki evlenmeyeceğiz ne belli diyorum... 

Cok sıkılıyor annemin canı! 
Korkmuyormuymuşum yalnız kalmaktan, yaşlanınca ne yaparmışım, bak evlenince hiç pişman olmayacakmışım!! Konuyu değiştirmek istesen ne çare, anca bikaç dakika...
 Evlendiğiniz zaman demeler....

-ha Siz karar verdiniz aslında bizi evlendirmeye de bize lütfeten, yeni zamanın usulüne, görünüşte, işte hatırımız için tanıştırıyorsunuz!! 

Aman canım öyle değilmiş tabi nasıl mecbur edebilirlermiş ki??? bana da iyilik yaramıyormuş. 

-Bana baskı yapıyorsun resmen, en nefret ettlğim şey olmasına rağmen!! 
+Yoo baskı asslaa!!olur mu nazlı?  

mecbur değllmişim elbet ama en iyisi de evlenmemmiş, sanki zorla evlendirecek değillermiş ya, aman ben de sanki kolundan çekip zorla imza attıracakmış!! Aman evlenmeyeyimmiş iyi o zaman ben de onun bunun çocuğunu severmişim napalımmış kader böyleyse! Aa asla baskı yokmuş bizim evde. Ama ayni iyice, mantıklıca düşününce en doğrusunun bu olduğunu  anlayacakmışım!!!!

ben seni evlendirmesini bilirim diyor yani içinden!!!!


______________

sanmayın ki bunlar ilk denemeleri.. ama bu kez çok şiddetli ve belli ki ardçıların ardı arkası kesilmeyecek... iknadan, şantaja, korkutmadan, özendirmeye, kıskandırmadan, ağlatmaya, baskı yok'dan mantık evliliğine, tersi psikolojiden evlenince anlarsına... yol uzun ve meşakkatli

kişilikli olmak __antiempatik__ istanbul burası __ dönelim artık __ yağmur korkusu __ markete hakaret

Hiçbişeyi sevmemek, beğenmemek, eleştirmek, nefret etmek ve katiyen bundan vazgeçmemek kişilikli olmakmış! Assla yemem, assla dinlemem, izlemem vs...


_________________

Annem beğenmediği durum ve kişilere gereksiz ya da saçma der. Mesela komedyenler; para için her türlü şaklabanlığı yapan kimselermiş!
________________

Eğer bir yemeği bitiremezsem yemem bitirmem için bana fazladan yemek yedirme yöntemi; +'yiyemeyecekesen dökelim napalım, araya gidecek ama!' der. 
-Niye dökelim, yarın yeriz derim. Isıtınca iyi olmuyormuş, madem yiyemeyecekmişim, napalımmış dökelimmiş.... 
Güya benim israf duygumu, düşüncemi etkileyecek ve yiyeceğim. Yani yiyecek olsam zaten yerim, ne gerek var baskıya, kandırmacaya... Ver yiyeyim dememi istiyor belli. 
-Ben de iyi dök o zaman yiyemem derim, madem yarın güzel olmaz.

________________
Bi gün İstanbul'a gitmiştik yıllar oldu; 3-5???? çok iyi gezmiştik diyor! Yağmur yağıyordu biraz dışarı çıkmak istememişti otelden!! 
+Yağmur dinsin öyle nazlı, ıslanır üşütürüz nazlı!!!

 Saatlerce otel odasında pinekledik, lobide de değil! Hani bardaktan boşanırcasına yağsa tamam, bekle çıkma ama kapşon, şemsiye idare edilirdi...nefret edermiş şemsiyeden!! 

+Ya çoğalırsaymış, 
-sığınırız bi yere anne, 
+nereye kızım aa her yere girilmez istanbul burası! 
-Bi mağazaya ya da kafeye anne!! 
+Yok olmaz... 

Yağmur sürse tüm gün otelde kalacaktık, annem sever, kendi odasının ya da evinin dışında biryer olsun da, değişiklik olur ve o kadar yeter!. şükür durdu da biraz dolaştık. 
Yoksa hiç gocunmadan günlerini odada geçirir, sonra da işte usulen şikayet eder, ama başka bi odada kalma bile ona değişiklik gelmiş, hoşuna gitmiş ve yetmiştir. 

işimizi hallettiğimiz gün yağmursuzdu, bitince yakındaki bi avm'de gezmiştik, sokak değil ya itiraz etmedi. 

Yağmurlu günde de işte yağmur azalınca şükür çıktık dolaştık, tam güzel güzel dolaşıyoz Kadıköy'de ahanda yağmur fazlalaştı, bi kafeye girip çay içmiştik, annem çok huzursuzdu, sanki sel olacak ve garip, yabancı ellerde boğulacağız... 

+Yağmur dinsin de dönelim nazlı, yağmur azalsında dönelim otele nazlı! yağmur azalınca kalkalım ha nazlı???

saat;16.00 otel odasına kapanıp kalmak için ideal bi saat diii mi? uyuruz,tv izleriz ne diye semti görelim??? offf


-Bu saatte mi anne???
+ya yaımur çoğalırsa kızım napacağız o zaman???????? 
-Azalır şimdi.
+aman ne rahatsın nazlı, ya hiç durmazsa napacağız o zaman????
-sonsuza kadar yağacak değil ya, bi süre sonra azalır anne'
 +Hah işte otele dönelim hemen!!

 Annem dönelim dedi mi bitti! Yok kolundan tutup sürümez ama canından bezdirir, yaptığından tat almamana neden olur, huzursuzluğu yeter, illa dırdır etmese de olur, surat asar, oflayıp poflar, şikayet eder, başkalarına ve başka şeylere çatar; kaldırım yüksekmiş, oturacak yer yokmuş, mağazalarda bişey yokmuş, çok kalabalıkmış, boşa tantanaymış!
napar eder pes ettirir, dönülür... mutlu mutlu güvenli odasına kavuşmuştur...
ooohmuş şimdi sıcacık odamızda, ayaklarımızı uzatıp tv izleyebilirmişiz....

dışarda hayat akıp dursun, kaçsın kimin umrunda...


__
Salak bir marketin adını yanlış söyledim diye benim hafızamdan başladı, gençler çürüğe vardı. Biz çorüksek siz doğurdunuz bi hata ettiniz zaar dedim!! Altı üstü market adını karıştırdım, gerzek marketlerin adlarını ve reyonlarının yerini ezbere bilmem gerekiyor sanki, o kadar da çoklar ki!!


________________

Değişiklik  seven arayan kimseler tam kişiliklerini bulamamış insanlarmış. Oysa bulmuş olsalar annem gibi düşünürler!! Bunlar hem kişiliksiz hem zevksizler.... 
Değişik ve yeni şarkı ve şarkıcılar aramak, yeni film peşinde koşmak çocukça ve boş, faydasız hobilermiş, hani sanki plaket vereceklermiş de! 
Herşeyden bi fayda beklenmez ki, sevdiğin için yaparsın... Aman, en iyisi yemek yememmiş hem zevkli hem vücut besleniyormuş! Bunlarla da ruh besleniyor anne! Amaaan ne beslenecek?kitap olsa bari neyse! ---- annem kendininki dışındaki düşünce ve zevkleri kabul etmek istemiyor; adeta prensipte antiempatik!!

evlenmek için fedakarlık yap _kadın çok karakterli olursa evlenemez __ değil mi nazlı???? __ sizi evleneceksiniz diye tanıştırdık

Bir zamanlar; evlenip mutlu olmanı istiyorum kızım!! şimdiler; biraz idare edecen, çok şey beklemeyecen, evlilikten sonsuz mutluluk bekleme, ciddiyet ve sorumluluk, fedakarlık yeridir, eğlence yeri değil


Evlenince  diyor işte çok fedakarlık yapmak gerekiyor, özellikle kadınlar için.. 
+Mesela beyin belki bu kadar zaman nette olmanı istemeyecek yaaa????! 

Hayallerindeki damat kendinden tutucu ve baskıcı, ev hapsine çarptırsa da beni bi hizaya soksa! Yok yürüyüşmüş yok sıkıldımmış!.

 Hayalindeki damat bana hanyayı konyayı gösterecek, öyle konsermiş gezmelermiş yok tiyatroymuş bilmem ne yok, gereksiz diyecek, o gitmediği için ben de gidemeyeceğim ve bunların gereksiz, gerçek dışı olduğunu anlayacağım!!ha yok işyerinden arkadaşlara uyacaksak o başka! Birileri bize cahil demesin, asosyal uyumsuz demesin, o gibi durumlarda birilerine uyum sağlamak için gidilir!keyif eğlence için saçma!! Gerçek hayat böyle değil!! Annemin bana çok gördüğü ayda bi tiyatro-opera falan 1-2 de sinema.... Tamam anne söz yemek yemek dışında bişeyden keyif almam sevişirken bile, hayat görev ve sorumluluktur, ciddiyettir eğlenceye yer yok-
ne gerek var yürümeye diyor annem bari eve bi bandını alalımmış madem illa yüricen...

___
+çocuk yapmayı bekletecek yaşta da değilsiniz... Hemen o sene yapmanız lazım, öyle işte her istediğini yapamayacaksın, her istediğin an çıkıp istediğin yere gidemezsin... 

Sanırsın atlıyorum kendimi Bodrum'da, Paris'te falan buluyorum!!!.... 

işi gücü geliri iyiymiş, yeri belliymiş, eliyüzü düzggünmüş, 
+yetermiş daha ne istermiş insan değil mi nazlı???? 


Böyle bazı fikirleri bana onaylatmaya çalışıyor bi de. 
Di mi nazlı??????? insan daha ne ister di mi nazlı???

Bazen abartıyor, öve öve, sanki benden çok tanıyor da... 

Bazen de işte bu son şansın olabilir, sen bilirsin ama deyip güya kararı bana bırakıp, ondan iyisini bulamazsın bile diyor, zaten ne bekliyormuşum, filmlerdekiler hayalmiş, hem zengin hem yakışıklı bulabilecek değilmişim ya?!! 

Ya da hem yakışıklı hem zengin biri bula bula beni bulacak değilmiş ya!! 

Bulamaz ya da beğenmez başka daha başka ya da daha iyi birini hak etmediğini düşünmek başka şeyler işte.... 


___

Böyle güya üstüme gelmiyor numarası yaparak konuştuğumuz tek konunun evlenmem olması beni boğuyor, belli etsem ne fayda, arsız gibi davranıyor....


Her gün evlenince temalı bi sohbet yaratıyor, evlilik değil hapis sanki annemin bahsettiği; sürekli artık yapamayacağım şeyler üzerine kurulu. Güya evlenmek mutlu sondu hani? Annemin bahsettiği öyle değil, adeta eğlenmenin yasak olduğu bir işletme!! Taksit ödemekten yıllarımızı geçirip gün yüzü göremeyeceğiz, zaten görmeyelim de dii mi evlilik eğlence işi değil, sorumluluk ve görev!! 


 aileler için esas zormuş, ya uyumsuzlarsa ya anlaşamazsak mesela diyor....

-du bakalım evlenecek miyiz hele iyice bi tanıyalım birbirimizi dedim... 

Yüzündeki o hayal kırıklığı, şok, öfke ve ihanet yakalamış ifadeyi görebilseydiniz.... Ama bizi evleneceğiz diye tanıştırmışlaaaar!! 

+iyi anlaşamadınız mı hiç?ne konuştunuz?????? düğünü konuştunuz mu???

anneme göre biz sadece evliliği, düğünü falan konuşabiliriz, yani amaç birbirini tanıyıp anlaşıp anlaşamayacağını anlamak değil, evlilik ve düğünle ilgili kararları almak... belli ki öyle zannediyor. böyle söyleyince aman istediğimzi konuşalımmış da bunlarmış esas. nasılsa birbirimiz hakkında bilgimiz varmış; yaşımız, mesleğimiz, hangi okulu bitirdiğimiz, anne babamız kardeşlerimiz falan.


-Bizi evleneceğiz diye mi tanıştırdınız??
+evet ya ne gönül eğlendirin diye mi bu yaşta nazlı??? 
-Hayır yani kesin evlendireceksiniz de mahsus bizim gönlümüz de olsun, azcık modern olalım diye mi tanıştırdınız yani??? evlenmeyeceğiz belki???? 


Anneme göre her ilişki evlenmek için yaşanır, o düşünce için tanışılır, konuşulur, çıkılır... Baştan bilemezsin ki, anlaşamadın belki... 

-Anlaşamadınız mı ah nazlı! niye ne dedin???? 


Tabi bir hata varsa eğer, hep bende olacak! Ben böyle dünyaya ezilmeye ve kullanılmaya, başka insanların hayatını yaşayıp onlar mutlu olsun diye kendimi feda etmeye gönderilmiş, kişiliği istek ve hayalleri olmayan, hatta buna hakkı olmayan zavallı bir köleyim!! 


şimdiye kadar evlenemememin sebebi benim kötü huyum! Biraz boynumu büksem, biraz ezilsem, daha aşağı olsam, feda etsem her şeyimi hayatımı zevk ve fikirlerimi diil miymiş neredeyse, ima bu yönde. 

Ama bazen kendi asla ezilmediğini, kendini ezdirmeyeceğini, asla da aşağılanmaya falan katlanmadığını, engellenmekten kaçındığını söylemişti. Evliliğinde yani.
 Eee ben senin asla yapamayacağın şeyleri yapmalıyım yani??? 

Yok yani ezilmemeliymişim elbet ama ben fedakar olacakmışım, kadın çok kararlı ve karakterli olursa evlenemezmiş....ısrarla soruyor evlenmeyecek miyiz yani???


-Ya bi dur dün bir bugün iki! 


Bizim hele benim artık fazla bekleyecek zamanım mı varmış, yavrusu işte gerçekler sana, karar benimmiş elbetteymiş ama yani ya bi daha olmazsaymış??
yaaaa... 

+Fazla bişey bekleme, gerek yok diyor! 

Yumuşakça mahsus, fazla beklentiyi kimse karşılayamaz kızım. Yumcan gözünü, tutca dilini, katlanacan, mükemmel yok! 

Ben mükemmeli değil sevdiğimi anlaşabildiğim önce güvenilir bi dost olacak kişiyi istiyorum....olmuşuz ya arkadaş yetmezmiymiş, bazı şeyleri evlenince yaşamak lazımmış. iyi tamam anca evlenince sevişcez o belli de daha neyi??? 

Aamaaan ben de...imiş!! 

+Aman evlenme sen de evde kal, kız kurusu ol, herkes de arkandan evlenemedi yazzzıık desin, kızkurusu nazlı desin!! 
-Tersine psikoloji yavaş yapılır anne.. 
+Ben anlamam öyle şeyleri, evlenmezsen evlenme!!!! 
-Evlenmeyeceğiz demiyorum ki. 
+Aman aman evlenme seni düşünen de kabahat! bikaç yıl sonra ararsın ağlarsın!! 

Evlenip de mutsuz olsam ağlasam iyi mesela öğretmen hanımın kızı kızkurusu kaldı demesinler.... Nasılsa evlenemedi lakabı var ama mutsuz diye yok.... 

Evlenince zaten çok mutlu olunmuyormuş ki, bekleme hiç diyor.... kendi aşkla evlenmiş de noolmuş, mutlu mu olmuş? en iyisi mantık evliliğiymiş...
cici baba adayı vardı niye evlenmedin ya onunla??? işine gelmezse kıvırtır, anlaşamamışlar ki...


-E hani evlen de mutlu ol istiyorum diyordun??? 
+Amaaan sen de!! 

Zaten ben tabağına yemeğini bile koyamayan bi salak zavallıyım bi evliliği nasıl yürüteyim???di mi? .---- hani kuzguna yavrusu anka görünür derler; insan yakınını gözünde büyütür, hep daha iyisini yakıştırır ya, yoooo bizde aksi!! Evet biskolata erkeği bulamam, bulsam da belki beni beğenmez ama, neden daha iyisini hak ettiğimi düşünmez ki annem...davranışı bu kadarı ağzına da yüzüne de çok, şükret tarzında!!!

beni evlendirme telaşı __ yaşın gerektirdikleri__aşk için çok geç, hakkını kaybettin

şimdiden planladığı şeyler bitmedi; yaa bi de aileler meselesi varmış ya birbirine uyamacayak kimselerseymiş???? 
ya çok cahillerseymiş? 
Ya çok karışan tiplerseymiş??? 

-E dur bakalım hele. 
+Ne durayım nazlı?ya hiç uyamayacağımız kimselerse? (hem de çoğul konuşuyor)
-Yani garanti gözüyle bakıyorsun evleneceğiz diye??? Belki anlaşamayacağız ne belli??? 

çok duygusal da düşünmemeliymişim sonuçta Sultan Süleyman ile Hürrem değilmişiz ya kızısı! biraz mantıklı hareket etmek lazımmış. öyle aşkla iş bitmezmiş...

-öyle de canım hint kumaşı mı bulunmadık körkütük aşık olup, ailesini eğitimini vs vb bile düşünemeyecem mi sandın??? 

işte hah esas aşkı değil sevgiyi ve aile kurmayı düşünmeliymişim artık yaşım bunu gerektirirmiş! 

Haa aşık olmak için, aşık olup evlenmeyi istemek için çok geç, hakkımı kaybettim... 

Aşk değilmiş önemli olan uyummuş, napacammış aşkı sevdayı, kendi öyle evlenmiş de nolmuş???? 
Bi gün de bana gaz olsun diye benim kızım mantık evliliği yapar diyordu... 

-Niye ablam aşk evliliği yaptı, gayet iyiler, benim neyim eksik???? 

Ama napsınmış ablam o zaman küçükmüş, zaten ezelden beridir duygusal biriymiş.... Zırt pırt ağlıyor ve sokulgan, imadan yönlendirmeden anlamıyor , saf bi tarafı var diye duygulu, ben değil.... 

Napacan diyor biraz idare etmek de lazım yani... 
iyice bir tanı bakalım ama diyor bak mantıklı düşünecekmişim haa 
+söz mü nazlı hemen yok deme!! 

Yani şu anlama geliyor bu mantığını iyice zorla, kendini ikna et!! beni sana inception yapmaktan kurtar, yorma...

 Tabi bu varsayımlar hep karşı tarafın benle evlenmek isteyeceği söz konusuysa.. Ya aksi olursa??? 
Ama diyor 36 yaşındaymış artık zamanınız yok ki, hemen evlenip çocuk yapacakmışız!!

-Birbirimizin damızlığı olucaz yani... 
+Aman sen de! Ama gerçekçi olun kızım çocuk yapacak zamanınız fazla yok, onun bile yaş aralığı çok fazla olur....

 Annem garanti bakıyor yani, herhalde içinden ben etkiler mantıklı hareket ettiririm yaza evlendiririm diyor. 

___

 insanları olduğu gibi kabul etmeyi öğrenmeliymiş insan, bazı şeyleri hoş görmek lazımmış, sonuçta evlilik de işmiş, fedakarlık demekmiş; mesela öyle aklına estiğince hareket edemiyormuşsun! Aklına estiğince çıkma demeye mi geliyor bu


___
 evlilik ciddiyet ve sorumluluk istermiş eğlence yeri değilmiş, mesela aile olunca ekonomi diye bişey varmış, sanıyorlarmış ki öyle her akşam dışarlarda gezilecek eğlenilecek! olacak şeymişmiş halbuki!

Jimmy Fallon'ın programına Bradley Cooper konukmuş

Jimmy Fallon'ın programına Bradley Cooper konukmuş... Daha başlamadan soruyor kim bari????  sanki isimlerini biliyor, anca çok eskilerin bilir, film  isimlerini de bilmez.... Tarif ediyorum ama anlamamış; sarışın, yakışıklı, sivri çeneli aktör hani... 

+Görünce ayyy bu mu yakışıklı nazlı??tilki gibi!iğrenç bir tip neffret ederim bu tipten!!!! Biter mi?

yooo. Bana da empoze edecek daha başka örneklerdeki gibi; düşüncelerimiz, kararlarımız yetmez zevklerimiz de aynı olacak! Sevmediğinin filmini bile izletmemek için uğraşır... Belki hatta eminim bazı durumlarda yani, beni etkilemek ve kendi zevkini empoze etmek için yapmıyor; annemde neffret duygusu çok güçlü bu yüzden öyle tepki veriyor.

Sivilce anısı

Sivilce anısı; 
+bu kremin bu kadar soyması şart mı??? 
-Sivilceyi kurutsun diye. 
+Ama soyuluyor, pul pul olmuş. 
-işte kuruyacak, leke de dökülecek, cilt yenilenince düzgün olacak...
+Ama çok, ne gerek vardı ki şimdi; ben biliyorum sarımsak iyi gelirmiş dedim, hergün biraz sürseydin hem kimyasal da değil, ilaç zararlıdır!!yan etkisi olur, ya bişey olursa??? 
-Suratımda sarımsak kokusuyla mı gitsem okula daha iyi???!!yok artık! 
+Aman ne var koklayanı var sanki. 
-Alay ederler valla. 
+Ederlerse Etsinler Aldırma sen bildiğini oku (benim bildiğimi), ezeyim iki diş sür! 
-Yok anne sakın asssla sürmem! 
+Aman sana da iyilik yaramaz!

Endişe kumkuması; ya evi sel basarsa, ya gaz ocağı açık kaldıysa...

Endişe kumkuması; mutfaktaki pencere aralık mı kalmış acaba? Yağmur da başladı...eve dönelim hemen!! Aralıktan su girecek, evi su basacak, bütün eşyalarımız mahvolacak, yenisini almak gerekecek, taksitleri ödeyemeyeceğiz, hapse düşeceğiz. Bunları böyle dile getirmiyor ama endişesi böyle....yağmur çiselemeye başladı eyvah hemen eve dönelim, neyle ilgileniyorsak bırak gitsin. Benzeri bi endişe için tonla para saydığımız özel bi tiyatronun sahnelediği oyundan çıkmışlığımız vardı zamanında. Ya ocağın altını açık unuttuysam dedi diye, ki çok temkinlidir... Eve gelinceye kadar adeta evin yandığını hayal etti. Ben bırakmamışsındır dedikçe boşuna, ya kalmışsa nazlı, ya bir şey olursa... Ha bir de o 'birşey'i açıklamaz, güya bizi de endişelendirmeyecek

nasılsa evlenmeyecek misin? - bu fırsat kaçmaz - seks'en günde devri alem

işte çıktığım çocuk!!  nişanlım
;




______________________________________

Gelinlik dergisi almış bir hevesle. şaştım 
-ne bu?  

nasılsa evlenmeyecekmiymişim
+işte hazırlık olsun, gelinlik modellerini bilelim.
-Belki evlenmeyeceğim ne belli??? 
+Niye evlenmek istemiyor mu seninle???? ben evlenmek için tanıştınız biliyorum, niyetliymiş diye??????!!!!!  
-Evet senin gibi çirkin, kötü huylu bir kızla evlenmem bana layık değilsin dedi! 
+Ne???? 

-Ne ne bana söz düşmüyor yani beyimiz evlenmek için tanışmış bana evet demek düşer, bu onuru bana bahşetmiş kaçırır mı zavallı nazlı??? 
+Ammaan sen de! 
-Ben de ne? mecburmuyum zorla mı evlendirecen beni??? 
+Yok canım! aaa olur muymuş???? ama evlenmeyecekmisiniz yani???o kadar boşuna mı gezdiniz??? 

-Sanırsın dünya turu yaptık, sanırsın seks'en günde devri alem!! 
+tabi canım mecbur değilsin de iyi de olur hani. 

Bakıyor sinirleniyorum; en içten ve en gerçekçi, yumuşak ses tonunu takınarak, bana 'dost acı söyler' taktiğini uyguluyor. 
(ama onunkisinin ucu illa beni aşağılamaya, beğenmemeye, zavallı falan görmeye dayanıyor. gerçek payı olsa bile...)

Korkacağım ve korkunun madem acıma duyguma, analık içgüdüme hitap edilemiyor, duygularıma ve kararlarıma hakim olmasına neden olacağım. Aslında benim evlenememe değil evlenme korkum var ama kendinin gene haberi yok.... 

Efenim kör baklanın bile alıcısı olduğu şu adaletsiz, şu yaman dünyada bu olasılık aaayy pardon benim gibi bir acuzeye bu bir fırsat!  son şans olabilir!!!!

 zaman geçiyormuş, yaşlanıyormuşum ve akranlarım bir bir bekarlığa veda ediyormuş, yani biraz daha gecikirsem, akranım biriyle değil de çok daha yaşı büyük biriyle mi evlenecek mişim? Belki de bu fırsatı kaçırırsam olmayacak, ya son şansımsa??? Yaaaaaaaa...

+öyle de nazlıcım, zaman geçiyor kızım. ya bu son şansınsa? ya evlenemezsen? çocuk doğurma yaşı da kadınlarda belli bir yaşa kadar malum, ya çocuğun da olmazsa??? yavrum ben senin iyiliğin için diyorum.
-ya istemiyorsam? ya sevmiyorsam? ya güvenmiyorsam? emin değilsem?
peki ya anne ya mutlu olmazsam? bunu hiç düşündün mü??????


muhtemelen düşünmüştür. ama aslında mutlu olmadığımı değil de anlaşamadığımızı ve boşanmayı. yılladır iğne oyası gibi dokur beynimi boşanmak çok zor hele çocuk varsa diye. ee o zaman iyice düşünüp de evlenmeli. hayır anneme göre boşanmamalı. kendi pişman mı nazlı? hayır asssssla pişman değilmiş. en sinirlendiği konu... ama unutmayın annemin aşkla evlenme, sevme, yakışıklı bulma vb gibi hakları olduğu gibi boşanma hakkı da var... ancak benim yok. niyeyse öyle gibi bir his yaratmaya çalışıyor ki böyle düşünemeyeyim...
bence babamla boşanmaları çok yerinde bir karardı, onları kavga ederken hatırlamak bile çok asap bozucu. huzursuz ve mutsuz, hatta düşmanca bir birliktelik yerine yalnız olmak daha iyi... huzursuz edeceksem merak etmesin ben kendimi huzursuz etmeyi de iyi bilirim başbakanımızın da dediği gibi; biz biliriz...


haaa tabi bir de şu var hiç hesaba katılmayan; o benle evlenmek isteyecek mi???