17.06.2018

kapı aç kapı tut _ kapı zili

geçen gün geç vakit annem de yatmıştı artık saat 00.00 olmuş neredeyse zar zar zar kapı çaldı. bize o saatte kimse gelmez, gelecek olan da önceden arar. ama zar zar çalıyor kapı. açmadım anlar yanlış çaldığını diye ama ne mümkün ahmaklar dünyasında.
kapı yanlış çalınmaz mı yani sen hiç çalmadın mı diyecekseniz. olabilir ama gecenin köründe kapıları manyaklar gibi çalmam. hele hangi zil emin değilsem falan asla. tabi çantamdaki anahtarları hatta yedeklerini bile annem yürütmediyse!!
neyse. bir süre sonra yeniden zar zar çalıyor. doğru çaldığından o kadar emin ki!!! adı gibi!!!!

hatta baktım o kadar emin ki tüm kapılardan çekmiş kapımızın önüne kadar gelmiş iç kapımızı çalıyor!!!
eskiden gene eski evde bir demir kapı vardı iyi oluyordu, yanlış çalanla yüzyüze gelmeden kapı ardından konuşuyordun. bu evde çelik kapı var diye öyle bir durum yok.
delikten baktım salak bir gençten adam, sarhoş falan herhalde. kapının arkasından konuşuyorum yanlış gelmişin diye. yüksek sesle de söylemiyorum yani.
ama anlamıyor zeka küpü olduğu için. açacakmışım kapıyı zahide!!!!!!!!!!!
ulan zahide yok burada!
ma demek ki ben zahide'ymişim haberim yok!!!
zeka ve bilgelik abidesi anca suratımı görünce yanlış geldiğini idrak ediyor ama o zaman kadar zar zar kapı çalıyor. azarı yiyince de üstün körü bir pardon bile yok. pişkin ve yavşak haliyle gidiyor.

bir süre sonra kaprisli hanım uykulu gözler somurtuk bir ağızla gelerek bana; salona gelip! diyor ki beni uyandırdın!!!
defalarca kapı çaldı hiç duymamış, hem de öyle söylüyor ki kapının zar zar çaldığı bir yalan!!! ben yalan uyduruyorum! durduk yere bağırarak konuşmuşum. ama benim sesimi duyup uyanmış. irkilmiş asabı bozulmuş sesimden!!!
zil çaldı kaç kere yanlış gelmiş bir türlü anlamıyor. kapı sesini duymadın mı?
kapı mı çaldı? bizim kapıyı kimse çalmaz ki bu saatte!!
yanlış çalmış işte.
kim?
ne bileyim adamın biri işte.
kime gelmiş ki?
zahide mi diyor ne diyor.
kim zahide?
ay ben ne bileyim muhtarı mıyım sitenin yaa?
ben duymadım hiç.
yandaki sitedir belki.
kim?
yandaki sitede bir zahide vardır belki salak buraya gelmiş.
sen ne dedin?
buyur gel ben zahide olam dedim! ne diyecem yanlış gelmişsin dedim.
o ne dedi?
kıçını döndü gitti ne diyecek? özür dileme mi kaldı bu devirde.
bu saatte bizim kapımız çalınmaz da.
evet.
kimse çalmaz bizim kapımızı bu saatlerde.
yanlış gelmiş işte yanlış çalmış.
e deseydin yanlış gelmişsin çalma diye!
demedim mi sanki? anlamıyor salak mıdır sarhoş mudur?
demediysen ne dedin?
dedim işte dedim!!!
e demedim diyorsun şimdi ne dedin o zaman????
zahide yok burada dedim yanlış çalıyorsun dedim.
ben hiç duymadım zili?
kırk kere çaldı duymadın mı.
çok mu çaldı?
annecim hem aşağıdan çaldı hem buradan kapıdan!! defalarca öttürdü zili!
ben senin sesine irkilerek uyandım bağırıyordun!!
adam anlamıyor laftan bağırmazsan!!
 ödüm koptu uykum kaçtı sinirim bozuldu senin sesinden!


zili bile hiç duymamış ama benim sesimden irite olmuş!!!!
--------------------
garip acele ettirmeler.
ben kendi istediğim bir şeyi yaparken ya da alırken beni acele ettirmeye bayılır! ama kendisi ben mesela hastaysam migrenim tutmuşsa bile yorgunsam işten dönüp öyle gitmişsek bile hiiiiiiç aldırmadan sebze bölümünde marketin 1 saat oyalanır!!!
kasadaki her bir domatesi ya da patlıcanı işte ne alacaksak tek tek elleyip yoklayıp sonra seçmeye başlar!!!! tabi bu arada konuşmadan duramaz.
o sırada benim başka şeyleri almamı da istemez dibinde durup dinleyeceğim!!!

başkalarının işten dönünce yorgunluğunu gayet iyi anlayıp hoş karşılıyor ama benim için geçerli değil bu durum!!! mesela okuldan gelmiş bir de markete gitmişiz, hem de çok ağır taşımışım evin kapısına kadar. aman komşunun biri kapıda kalmış bana el ediyormuş gidip açacakmışım!!! yazık diyor yorgun argın geliyorlar işten!!!
ben nerden geliyorum acaba lunaparktan mı? üstelik onlar gibi memur ya da ofis çalışanı değilim tüm gün popo üstü oturmuyorum çoğunlukla ayaktayım!!
ama ben yorgun değilim! hemen üstüne saatlerce markette dolanıp sonra ağır taşıyıp daha anneme kapıları açıp bir de yetmiyor gibi komşulara hizmet için koşabilirim!! koşmalıyım!
ha bir de diyor ki torbalarımı yere koymadan açacakmışım kapıyı!!!!!!!!!! yere değmesinmiş tiksiniyormuş ama koşup gidip kapı açacakmışım!!!

herkes de o kadar dar görüşlü bencil ve pişkin ki elimde kırk tane torba olduğunu fark edip aman şimdi eli dolu açamaz diye bir düşünce geçmiyorlar akıllarından. sadece kendilerine odaklılar!!! sanki ben mecburum. bana kapı açan oldu mu???????? elim dolu diye annem açmaya bile yeltenmiyor!!!
çünkü elektronik anahtara bile daha alışamadı!!! neyi neye tutacağız???? anlatsan da idrak edemiyor:
anahtarlığındaki mavi şey yok mu? he! onu şuraya tutacaksızn diyorum ama ne fayda.
hani zil çalma ekranıyla anahtarı tutma ekranı kutusu ya da neyse ayrı ya bir türlü hangisine tutulunca açılır anlayamıyor!!
sinirlenerek küfrediyor ve hepten vazgeçiyor ben varsam yanında ne durumda olursam olayım bana açtırıyor!!! ağır taşı yorgun ya da hasta ol sen açacaksın!!!!
hatta koşup ona buna kapı açacam.

zaten insanlar da bir garip bir bencil. bir gün işten dönüyorum elim de dolu değil yani ve bir yere de çıkmayacağız. neyse. kapıda komşular var benim ardımdan geliyorlar sandım hemen. kapıyı açtım. hani sanıyorum ki 2 saniye sürecek. gayet benim kapıyı açtığımı görerek yüzüme gözümün içine bakarak pişkin ve rahatça ağırdan alıyor!! hanım efendi posta kutusuna çantasına bakarken ben kapıyı öyle açık tutup bekleyecekmişim onu!!???????? bırakınca da bozuluyor ki kapanacak şekilde bırakmadım hani anahtara ihtiyacı olmayacak şekilde kaldı kapı. bozulup bir de laf sokmaya kalkıyor kapanmış kapıııı!!
yani bir iyilik bir jest yapayım dedim yüzsüzce oyalanıp beni ayakta dikiyor? hani çok yaşlı biri olur, ne bileyim bebeğini taşıyan ya da hamile bir kadın olur hızlı hareket edemiyordur bir şekilde tamam neyse bir sebebi var yavaş olmasının mantıklı. ama bunun hiç yok. sırf kendine kapı açıldı diye ağırdan alıyor öyle açık bekleyecekmişim bari reverans da yapayım!!

başka bir sefer de hemen ardımdan biri geliyordu kapıyı açık tutmamı istedi. sonra ağıııır ağır girişe park ettiği arabasına yöneldi; hani hızla çantasını alır kilitler ve yetişir mi kapıya? yoooo. andavallı gibi bir o kapıyı açıyor bir bu kapıyı sonra bagajı açıyor ağır ağır!! ben orada dikilip kapıyı açık tutacakmışım efendimiz hazretleri teşrif etsinler diye!!!
uzun sürecek işiniz deyip kapanmayacak şekilde bırakınca da itiraz ediyor yorgunmuş işten geliyormuuuş!!! kimse işten gelmiyor çünkü kimse yorgun değil!! en azından kapı kilitlenmedi diyeceğine açık tutup dakikalarca ayakta hanım efendinin teşrifini bekleyeceğim!??????????

bana kimsenin kapı açtığı yok ama. elimde tonlarca torbayla görüp kapının yakınlarında bile olsalar bön bön bakıyorlar. hadi bana neyse bari annemi yaşlı diye gör de aç. yooo. anca bön bön bak!!!

bazen böyle annemle beraber evden çıkarken anneme ben açıyorum kapıyı ya sanki herkese ben açmak zorundayım? hatta bazen ben anneme kapıyı açarken birileri annemden önce giriveriyor ya da çıkıveriyor kendilerine açtın zannediyorlar herhalde.
tabi ki bir gülümseme bir teşekkür ya da kapının ucunu tutmaya yeltenme yok. oh rahat rahat geçiyor!! hani yaşlı olsa elinde bebek çocuk falan zor durumda olsa neyse diyecem ama bunlar hem genç hem fit hem rahat!!!

gençler ve çocuklar da böyle oldu. hem yaşlı bulurlar seni hem de senden kendilerine kapı açmanı beklerler kendileri açacaklarına. ve teşekkür de etmezler.  zaten ne teşekkür var ne üstün körü bir pardon bile bırak uzun uzun özür dilemeyi.
omzuna çarpar ayağına basar gayet pişkiiin ruhu duymaz. ama kendine en ufak şeyde büyük haksızlık olarak görüyorlar! isyan ediyorlar hatta!

bir zamanlar daha bu otomatik girişli elektronik kilitli-anahtarlıklı şeyler eklenmeden siteye otomatlar bozukken. kapı çaldı zil çalıyor megafon işliyor ama tuş işleyip kapıyı açmıyor. neyse herhangi biri kapıyı çaldı zar zar zar emin doru çaldığından; megafondan kim o diye sordum tanıdığım biri değil. e kapıyı açar mısın? sınız da değil yani! otomat bozuk. ee gel aç! tabi canım haşmet mahaplarına kapıyı açmak benim için bir şereftir hemen koşarak gelip kırmızı halı da serip açar teşriflerini sağlarım!!!!
alayla azar arası böyle bir şey diyorum ama çok zeki tabi insanlar ne anlarlar kara mizahtan ironiden imadan!! bir süre sonra ee açmadınız hani diye geri çalıyor zili. ulan dedik ya yanlış çaldın doğru yeri de söyledik onları çaldır da açtırsana!!!
annem de enayiliği tutmuş ama kendine karşı tutmaz ha çok işini bilir ama söz konusu bensem rahatça git aç git yap der ne münasebet falan demez. e diyor sen de git aç!!!

ta kaçıncı kattan inecem tüm bahçeyi aşacam ana sitenin dış kapısına koşacağım ve kapıyı açacağım?????????? evet. diyor annem. ne varmış yani. bana mı geldi misafir yaa? elin adamına kapı açmak işin dağları aşayım bari?


acele ettirme dedim kapılı durumları anlattım yaa.
kendi ben yorgunum diye düşünmeden ağırdan ağırdan oyalanarak istediklerini alırken iyi ama ben kendi ihtiyaçlarımı alırken söyleniyor duruyor; yorulmuş da ayakta kalmış da bilmem ne!!! oyalanıyormuşum!! e sen git kasaya ben yetişirim. yoo işine gelmez. niye arabayı itsin niye kasa bandına eşya koysun?????? herşeyi ben yapacağım annem eleştirip söylenecek bana aldığım çikolatayı bile zehiri zıkkım edecek. bu çok zevkli!
zaten annemle mesela alışveriş yaparken ped almanın imkanı yok hale geldi. 25 seneden fazladır kızları adet görüyor yani evde hijyenik ped gerekiyor ama asla nasıl şeyler olduğunu öğrenemedi.
ne zaman markette toplu alışverişte ped alsam büyük şaşkınlıkla, ki herşeyi de göremez gözden kaçırır ama pedi muhakkak görüp büyük bir kin ve nefretle ve korkuyla başka kasaya söverek fırlatır!!
bizim değil!!
en büyük korkularından biri de kasada eşyaların karışması başkasının aldığı şeyi de bizim ödememiz. kasada acayip sinirli ve telaşlı endişeli. kasanın yürüyen bandına eşyaları ayırmak için bir ayraç konuyor ama annemin endişesi geçmiyor!!! kız ürünleri geçiyor ben poşetliyorum annem kılını kıpırdatmıyor, arkada dikilmiş endişeyle izleyerek defalarca tekrarlıyor aynı şeyi; karışmasın!!!

işte o anda ped paketini görürse nevri dönüyor!!! sanki yanlışlıkla başkasının eşyası geçerse çıkarılamayacak listeden!!! bu bizim değil diye işaret etmek yetmiyor haykırarak adeta o doğru dürüst hareket edemeyen gövdesine koluna bir şevk geliyor ve hijyenik ped poşetini yakalayıp fırlatıyor!!!!
diyelim bizim değil e fırlatırsan listeden nasıl çıkartılacak? ya da bizden sonraki müşterilere ayıp değil mi? zaten bana neden ped gerektiğini de anlayabilmiş değil sanki bazen.

bir keresinde kasada zor yakaladım elinden de bırakmıyor ve konuştuğu için de beni duyamıyor; benim o bana lazım diyorum hala elimden söküp alıp fırlatmak istiyor!!! bağırarak kendinden üste çıkıp elinden kopartıp alarak benim o benim benim bana lazım diye bastırarak söylemezsen idrak edemiyor. ve hayretler içerisinde o kadar kocaman ve saçma bir paketin ne olduğunu soruyor!!!!
ped ped.
ne ki o???
hijyenik ped anne!!
ne pedi idrar kaçırma için mi?
????????????????????????????????

10 doğum yapmış yaşlı karı mıyım ben de çiş kaçıracam acaba??????????

ne pedi olacak?????????
ne bileyim ben ne pedi neye lazım ki??????
lazım işte.
niye????????
annecim kasada manestürasyon günümü mü anlatayım??
ne günü??????????
adet adet!!! adet içiiin!!!


anlatmak zorundasın çünkü kasayı ilerletmiyor tekrar yakalamış paketi, lazım olduğundan emin olmadan kendisi, geçsin istemiyor!!!

e senin kanaman oluyor mu sanki??????

yok ben de senin gibi yaşlı menapozlu bir karıyım!!! tövbe tövbeeeee!!!!

oluyor ki alıyoruz!!! bırak da geçsin artık kasadan yaa!! lazım lazım!!!
ne bileyim ben senin artık kanaman olmuyor sanıyordum!!
bunu burada mı konuşacağız????
ne var ki gayet normal bir şey herkesin annesi kardeşi ablası kızı vaaar!! ben sein artık kanaman olmuyor diye biliyordum ondan diyorum eskiden çok sancılı geçerdi artık sancılanmadığın için bitti sandım, adetin olmuyor kaanaman yani olmıyor sanıyordum ben nereden bileyim hala adet görüyorsun?
ablamın olmuyor anne ablam erken menopoza girdi ben değil!!!!


bir çifte standart durumu daha. annem kendinin menopozundan ve ablamın kısırlığından ve erken menopoza girmeye başlamasından bahsedilmesinden hiç hoşlanmıyor. acayip dokunuyor gururuna. hem utanıyor hem gururu inciniyor efendim!!! ama benim yumurtalıklarımdaki kistten adet günlerimden ulu orta bahsetmek gayet olağan bir şey!! benim konuşulsun istememem ise gerilik!!! o zaman sen de menopozundan bahset. hayıııııırrrr olmaz çünkü o çok gururlu bir insan!!!

------------------

bazen kasaya gelince o kadar acele ettiriyor ki sinirlendiriyor insanı. zaten alan dar hani yorulmuş ve sıkılmış olmamı geçtik, o dar alanda hem market arabası hem annem hem ben göt göte duruyoruz. ama ben ilerde annem geride ve araba aramızdaysa ittirip durur sürekli bana çarpar.
zaten bir şeyleri bana çarpmaktan hoşlanıyor galiba!! güya bana iyilik için elimdeki kağıt mağaza torbalarını elimden alır sallaya sallaya ve bana çarpa çarpa yürür. sonra evde giyinip soyunurken görürse ki kapının önünde dikilip beni izlemeyi çok sever nedense götümü görmeyi çok istiyor_____ niye morarmış der şüphelenir manyak aklıyla.
iki saattir o torbanın köşesini bana vurdu durdu vurdu durdu, uyarmama rağmen hatta morarıyor dedim gene umrunda olmadı, sonra da büyük şüphelerle orası neden morarmış diyor???????

mesela market arabasını üstüme sürüp sürüp kasada bana vurmaya bayılıyor, sürekli götüme vuruyor arabayı; sanki ne kadar çok ittirirse o kadar hızlı ilerleyecek kasa.

bu saçma telaşlanmalarda muhakkak da cırmalayıp elimi kolumu çizer o da ayrı.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder