Zırrrr
aloo.
Alo nazlııı?
Efendim anne!?
Hadii nerdesiiin??
Daha yeni bitti ders?
Hadi açayım kapıyı?
Annecim ders yeni bittiiii.
Ee gelmiyormusun hadi, ayakta kaldıım?
Niye?
Ayakta diktin beniii?
Nedeeen?
Ya gelmiyormusun hadii?
Annecim şimdi bitti ders daha sınıftan çıkamadım bileee.
E niye kapıdasıın?
Kapıda değilim ki okuldayım daha.
E gelmiyormusun?
Gelecem! Daha yeni şimdi bitti ders?
E ben bekliyoruuum.
Tamam geleceem.
Hadi çabuuk?!
Daha ışınlanma icad olmadı sen otur ya da acıktıysan ye.
Kapıdayım ben kapıda e hadi artııık!
Niye kapıdasın ki daha gelmeme çok var?
E sen çaldın kapıyıııı gelmiyorsun hadi aaaa ayakta dikti beni!
Ben çalmadım yanlıştır.
çaldın işte ekranda görünüyorsuuun gir içeri artık aaaa?
Annecim okuldayım daha ben çalmadım kapıyıı?
E kim çaldı ya?
Ne bileyim???
uzun anlamsız karamsar birbirine benzeyen yazılar... *biraz atıyor ve abartıyor olabilirim de olmayabilirim de, garanti yok. *bu blogdaki yazılar gerçek kişi, olay ve mekanlardan ilham alınarak yazılmıştır. *isimler akıl sağlığım açısından, bir çemberin iç açıları yüzünden falan fiştan değiştirilmiştir. *benzer durumlardaki isimler tutmuyorsa ondandır... *bu blogdaki yazılar sırasında hiçbir canlıya zarar verilmemiştir (kendim hariç^^) *varsa fotoğraflar alıntıdır. *hepsi saçmalıktır ^__^
17.02.2017
Teyzemin de anneminde en sevdiği şeylerden biri çatalı ve ya kaşığı yalayarak temizledikten sonra sana verip kullanmanı beklemek!???
Temizlemiş iştee.
Kendileri tükmüklü bişey almak istemez ama pişkince!
Benim bardağımdan dahi su içmek istemez! Bırakıp değiştirir. Benim doğradığım soyduğum meyve sebzeden şüphelenir!
Ama kendinin yalayarak temizlediğini düşündüğü şeyi kullanmanı bekler?!
Temizlemiş iştee.
Kendileri tükmüklü bişey almak istemez ama pişkince!
Benim bardağımdan dahi su içmek istemez! Bırakıp değiştirir. Benim doğradığım soyduğum meyve sebzeden şüphelenir!
Ama kendinin yalayarak temizlediğini düşündüğü şeyi kullanmanı bekler?!
Sakın anneme ağzınızdan kabız olduğunuz, bugün çıkamadığınız tuvalete kaçmasın!
Günlerce saçma sapan şeyler yedirmeye çalışır.
Sanki müjde verir gibi haber vermen gerekirmiş gibi, söylemedin diye hala kabızsın sanır.
Şu yaşıma geldim hala tuvalet kokusunu annemle paylaşmam bekleniyor.
Bazen de oturup bana nasıl yıkanılacağını, nasıl keselenileceğini, nasıl 'oramızı' yıkayacğımızı, nasıl silinmemiz gerektiğini tuvaletten sonra anlatmaya kalkıyor hala!
Yıl olmuş 2017 yaş olmuş 37!
Bir de onay bekliyor, ben de öyle yapıyorum diye!??????
Günlerce saçma sapan şeyler yedirmeye çalışır.
Sanki müjde verir gibi haber vermen gerekirmiş gibi, söylemedin diye hala kabızsın sanır.
Şu yaşıma geldim hala tuvalet kokusunu annemle paylaşmam bekleniyor.
Bazen de oturup bana nasıl yıkanılacağını, nasıl keselenileceğini, nasıl 'oramızı' yıkayacğımızı, nasıl silinmemiz gerektiğini tuvaletten sonra anlatmaya kalkıyor hala!
Yıl olmuş 2017 yaş olmuş 37!
Bir de onay bekliyor, ben de öyle yapıyorum diye!??????
Ruh hali mütemadi.
Hani insan aşık olunca sürekli onu düşünür, sürekli her hali hoşuna gider, hep ondan bahsetmek istersin, beraberken hiç ayrılmamak, telefonu kapatamazsın suratına.
Hani bu aşırı bir duygu patlamasıdır, süresi vardır; hah sevgiye ve uyuma dönüşürse ne ala.
Dönüşmezse de ayrılık vakti gelir çatarsa; gene aşırı bir duygu çıkar ortaya. Kiminde acı, ağlamalar, kabullenememe; kiminde kin ve öfke; nefret.
Ayrılınca da sürekli ondan bahsedersin, hep bu kanudan konuşmak istersin; her yaptığı güzel, sevimli, anlamlı gelirken şimdi ya saçmadır ya çirkin ya gereksiz, anlamsız. Sana yaptığı şeyler bir bir olumsuz yönüyle çarpar suratına.
Hep aynı konudan bahsetmek lstersin.
En başta nasıl dünyadaki tek harika insan o'ysa, ve dünyadaki tek aşık sensen; seni hiç kimse anlayamaz, anlayamıyorsa; herkesin aşkından daha büyük, daha güzel, daha anlamlıysa: dünyadaki tek aşık, tek mutlu insan sensen: 'ay beni hiç anlayamıyorlar' diyorsam sürekli onu anlatmandan sıkılan arkadaşlarına:
şimdiyse tam aksidir!
Dünyadaki en kötü en kırıcı en kaba vb en'lerin en olumsuzları sadece ondadır! Kalbi en çok kırılan en çok üzülen en çok haksızlığıa uğrayan sensindir. Senden daha fazla üzülen, yıpranan, kırılan ve haksızlığa uğrayan yeryüzünde 1 insan evladı dahi yoktur!!
Her konu ona çıkar, her konu ona bağlanır, tek bahsedeceğin konu budur.
Ama o kadar çok konuşmuyorsundur ki!
Ama o kadar çok anlatmıyorsundur ki!??
önceden de en çok anlattığın konu o değildi, şimdi de!
Külliyen yalandır tabi!
işte bu ruh halinin ikincisine mütemadiyen bağlı olan kişi ise annemdir!
Adeta aşık gibi ya da işte ayrılık yaşarkenki gibi ama tamamen olumsuzluk, kin ve nefret dolu söylemleriyle.
Dönemsel olarak popüler olan konular, yıllarca akıldan çıkmayan zaman zaman hortlayan konularıyla.
Yeni bir durum olduğu zaman adeta aşık-ayrılık acısı durumu moduna giriyor kendisi.
Aşırı uçlarda bir nefret duygusuyla, bitmeyen bir kini ve asla kapanmayan çenesiyle, her seferinde ilk kez anlatırmışcasına hevesiyle iştahıyla celallenerek yüzlerce kez aynı şeyi anlatma isteğiyle dolu.
Konuşarak deşarj oluyormuş!
Senin enerjini emmiş, modunu düşürmüş, sıkmış, usandırmış; assssla umrunda değildir. Ama sorsan dünyanın en anlayışlı en mantıklı en empati kurabilien insanı da sadece kendisidir!!
Geçenlerde diyor ki; apartman görevlimiz o kadar iyi, o kadar dürüst, güvenilir bir insanmış ki! Gene adeta aşıkmış gibi günlerce haftalarca dönüp dönüp övüyordu.
Başka konular oluyor ama gene dönüveriyor!
Bu aşkı çağrıştıran, olumlu, abartılı, mantıksız duyguları çok kısa sürer. Ardından nasıl canice geberdiğini hayal ettiği, kuyruklu bedduaları gelir.
Bu daha çok yaşanır ve daha uzun sürer.
Haftalarca başka bir şey konuşmak istemez, konuyu değiştirmeye çalıştıkça sen; kızar sıkılır bozulur geri aynı şeyden bahsetmek ister.
En çok bahsetmeyi sevdiği şeyler olumsuzdur, aşırı beddua içerir.
Bir kaç ay önce; çoook güvendiği, ilerde beni emanet etmeyi bile düşündüğünü ima ederek övdüğü adam şimdi baş düşmanı.
Yok evlilikle değil emaneti; ben yalnız, ahmak bir yaşlı olacağımdan benim işlerimle ilgilenecek. Kendi yaşlanmakta ama aşırı zeki aşırı hafızası güçlü aşırı bererikli aşırı mantıklı! Ama ben bunarım belki!
Yani yaşlanıp tek kalıp bunarsam bile bana bakarlarmış! Ben de mallarımı onlara bırakırmışım!!
Hıı.
Hatta annem o kadar zeki o kadar mantıklı ki; düşünüp hesaplamış; ilerde ben yaşlı bakım evine yerleşirmişim! şimdiden düşünüyor! Yani benim aklıma gelemez ki bunlar! Ben anneciğim gibi zeki değiliim; hemen bunarım ve zaten aklıma gelemz.
Ha o kadar güveniyormuş ki; her konu buna bağlanıyor, sürekli bundan bahsediyor! Beni onunla dünyanın öbür ucuna gönderirmiş!! Hııı!
Daha tek markete gitmemi istemez kendine bir şey gerekmedikçe; ben istersem o istemez. Daha okulun servis aracına giderken başıma bir şey gelir diye korkuyormuş! Ve köşeye kadar ya kendi ya görevlimiz bana eşlik edecekmiş!
Ha ama yağ tulumu şişko bir obezle Suudi Arabistana gitmeme; sülalesi kanserden kırılmış bir adamla bir hayata başlamama, kadını hizmetçi-köle gibi gören bir sülalenin oğluyla Amerika'ya tam teşekküllü hizmetkar olmama vb aşırı mantıklı şeylere çoktaaaaan razı!
Mesela ağzım sıcak yemekten yanmasın ama 20 yıllık emeklerim çöpe gitsin; ne çalışma ne para ne emeklilik olsun bana! Daha iyi hatta ellerine mahkum bir köle olurum, oyuncak olurum!
Hah şimdi de nefret dönemine girdi! Sitenin jeneratörü bozulmuş, para toplanmış, anneme daha makbuzu getirmemiş; yemiş demek ki!
Bir de demez mi bana; ben zaten hiç güvenilir bulmazdım, suratında güvenilmez bir ifade var hep söylerim değil mi?????
E hani beni dünyanın öbür ucuna gönderirdin ya noldu????
2 haftadır temcit pilavından beter, 7/24 aynı konu; başka bişeyden bahsetmek istemiyor; hatta beni işten arayıp telefonda aynı şeyleri evirip çevirl yine anlatıyor.
Aşkvari tutkusu maksinum 1 haftayken: kinci nefreti aylar sürer. Kafa şişirir. Ta ki başka bir olay başka bir nefretlik kişi çıksın!
Hani insan aşık olunca sürekli onu düşünür, sürekli her hali hoşuna gider, hep ondan bahsetmek istersin, beraberken hiç ayrılmamak, telefonu kapatamazsın suratına.
Hani bu aşırı bir duygu patlamasıdır, süresi vardır; hah sevgiye ve uyuma dönüşürse ne ala.
Dönüşmezse de ayrılık vakti gelir çatarsa; gene aşırı bir duygu çıkar ortaya. Kiminde acı, ağlamalar, kabullenememe; kiminde kin ve öfke; nefret.
Ayrılınca da sürekli ondan bahsedersin, hep bu kanudan konuşmak istersin; her yaptığı güzel, sevimli, anlamlı gelirken şimdi ya saçmadır ya çirkin ya gereksiz, anlamsız. Sana yaptığı şeyler bir bir olumsuz yönüyle çarpar suratına.
Hep aynı konudan bahsetmek lstersin.
En başta nasıl dünyadaki tek harika insan o'ysa, ve dünyadaki tek aşık sensen; seni hiç kimse anlayamaz, anlayamıyorsa; herkesin aşkından daha büyük, daha güzel, daha anlamlıysa: dünyadaki tek aşık, tek mutlu insan sensen: 'ay beni hiç anlayamıyorlar' diyorsam sürekli onu anlatmandan sıkılan arkadaşlarına:
şimdiyse tam aksidir!
Dünyadaki en kötü en kırıcı en kaba vb en'lerin en olumsuzları sadece ondadır! Kalbi en çok kırılan en çok üzülen en çok haksızlığıa uğrayan sensindir. Senden daha fazla üzülen, yıpranan, kırılan ve haksızlığa uğrayan yeryüzünde 1 insan evladı dahi yoktur!!
Her konu ona çıkar, her konu ona bağlanır, tek bahsedeceğin konu budur.
Ama o kadar çok konuşmuyorsundur ki!
Ama o kadar çok anlatmıyorsundur ki!??
önceden de en çok anlattığın konu o değildi, şimdi de!
Külliyen yalandır tabi!
işte bu ruh halinin ikincisine mütemadiyen bağlı olan kişi ise annemdir!
Adeta aşık gibi ya da işte ayrılık yaşarkenki gibi ama tamamen olumsuzluk, kin ve nefret dolu söylemleriyle.
Dönemsel olarak popüler olan konular, yıllarca akıldan çıkmayan zaman zaman hortlayan konularıyla.
Yeni bir durum olduğu zaman adeta aşık-ayrılık acısı durumu moduna giriyor kendisi.
Aşırı uçlarda bir nefret duygusuyla, bitmeyen bir kini ve asla kapanmayan çenesiyle, her seferinde ilk kez anlatırmışcasına hevesiyle iştahıyla celallenerek yüzlerce kez aynı şeyi anlatma isteğiyle dolu.
Konuşarak deşarj oluyormuş!
Senin enerjini emmiş, modunu düşürmüş, sıkmış, usandırmış; assssla umrunda değildir. Ama sorsan dünyanın en anlayışlı en mantıklı en empati kurabilien insanı da sadece kendisidir!!
Geçenlerde diyor ki; apartman görevlimiz o kadar iyi, o kadar dürüst, güvenilir bir insanmış ki! Gene adeta aşıkmış gibi günlerce haftalarca dönüp dönüp övüyordu.
Başka konular oluyor ama gene dönüveriyor!
Bu aşkı çağrıştıran, olumlu, abartılı, mantıksız duyguları çok kısa sürer. Ardından nasıl canice geberdiğini hayal ettiği, kuyruklu bedduaları gelir.
Bu daha çok yaşanır ve daha uzun sürer.
Haftalarca başka bir şey konuşmak istemez, konuyu değiştirmeye çalıştıkça sen; kızar sıkılır bozulur geri aynı şeyden bahsetmek ister.
En çok bahsetmeyi sevdiği şeyler olumsuzdur, aşırı beddua içerir.
Bir kaç ay önce; çoook güvendiği, ilerde beni emanet etmeyi bile düşündüğünü ima ederek övdüğü adam şimdi baş düşmanı.
Yok evlilikle değil emaneti; ben yalnız, ahmak bir yaşlı olacağımdan benim işlerimle ilgilenecek. Kendi yaşlanmakta ama aşırı zeki aşırı hafızası güçlü aşırı bererikli aşırı mantıklı! Ama ben bunarım belki!
Yani yaşlanıp tek kalıp bunarsam bile bana bakarlarmış! Ben de mallarımı onlara bırakırmışım!!
Hıı.
Hatta annem o kadar zeki o kadar mantıklı ki; düşünüp hesaplamış; ilerde ben yaşlı bakım evine yerleşirmişim! şimdiden düşünüyor! Yani benim aklıma gelemez ki bunlar! Ben anneciğim gibi zeki değiliim; hemen bunarım ve zaten aklıma gelemz.
Ha o kadar güveniyormuş ki; her konu buna bağlanıyor, sürekli bundan bahsediyor! Beni onunla dünyanın öbür ucuna gönderirmiş!! Hııı!
Daha tek markete gitmemi istemez kendine bir şey gerekmedikçe; ben istersem o istemez. Daha okulun servis aracına giderken başıma bir şey gelir diye korkuyormuş! Ve köşeye kadar ya kendi ya görevlimiz bana eşlik edecekmiş!
Ha ama yağ tulumu şişko bir obezle Suudi Arabistana gitmeme; sülalesi kanserden kırılmış bir adamla bir hayata başlamama, kadını hizmetçi-köle gibi gören bir sülalenin oğluyla Amerika'ya tam teşekküllü hizmetkar olmama vb aşırı mantıklı şeylere çoktaaaaan razı!
Mesela ağzım sıcak yemekten yanmasın ama 20 yıllık emeklerim çöpe gitsin; ne çalışma ne para ne emeklilik olsun bana! Daha iyi hatta ellerine mahkum bir köle olurum, oyuncak olurum!
Hah şimdi de nefret dönemine girdi! Sitenin jeneratörü bozulmuş, para toplanmış, anneme daha makbuzu getirmemiş; yemiş demek ki!
Bir de demez mi bana; ben zaten hiç güvenilir bulmazdım, suratında güvenilmez bir ifade var hep söylerim değil mi?????
E hani beni dünyanın öbür ucuna gönderirdin ya noldu????
2 haftadır temcit pilavından beter, 7/24 aynı konu; başka bişeyden bahsetmek istemiyor; hatta beni işten arayıp telefonda aynı şeyleri evirip çevirl yine anlatıyor.
Aşkvari tutkusu maksinum 1 haftayken: kinci nefreti aylar sürer. Kafa şişirir. Ta ki başka bir olay başka bir nefretlik kişi çıksın!
Ne güzelmiş benim odam sıcacıkmış, hep sıcacık oturuyormuşum, uyuyormuşum!?
Benim odam mı?? Sıcak?
Kaloriferleri vanadan kapattırdı, klima bir halta yaramaz bişey çıktı, doğru dürüst ısı vermiyor.
Yatağım da ne güzelmiş yumuşacıkmış, çok rahatmış!
Benim yatak mı?
Kendinin eski yatağı! Sert diye bana verdi! Benim bazanın büyüğünü aldık, annemin beğenmediği yatağını koyduk, benim yatak eskimişti zaten, anneme de başka yatak aldık.
Bende olan tatlı geliyor ona. Benim odamda da kaldı, değişmiştik; çok gürültülü ve ufak buldu, duvarlar üstüne geliyormuş!?????
Benim odam mı?? Sıcak?
Kaloriferleri vanadan kapattırdı, klima bir halta yaramaz bişey çıktı, doğru dürüst ısı vermiyor.
Yatağım da ne güzelmiş yumuşacıkmış, çok rahatmış!
Benim yatak mı?
Kendinin eski yatağı! Sert diye bana verdi! Benim bazanın büyüğünü aldık, annemin beğenmediği yatağını koyduk, benim yatak eskimişti zaten, anneme de başka yatak aldık.
Bende olan tatlı geliyor ona. Benim odamda da kaldı, değişmiştik; çok gürültülü ve ufak buldu, duvarlar üstüne geliyormuş!?????
iki tane kazak aldım kendime diye burnu havalarda, kasadaki kıza;
bu kalitesiz, ucuz şeylere tonla para harcıyor, çok müsriflik yani bu diyor.
Hı, her sene evin tüm perdelerini söküp atıp yeniden yenilerini almak ne oluyor peki? Sürekli bir perde sirkülasyonu, sıkıldı mı Nazlı perdeleri mi değişsek? Sentetik perdelere gidiyor maaşım ama müsriflik olmuyor!
Son 5 senede 3 kere tamamen 1 kere salonun perdelerini değiştirtti bana! Ama bu müsriflik değil, ben kendime harcama yaparsam müsriflik!!
Biriktir ilerde lazım olur bile demez; plan yapar şunu mu değişsek bunu mu değişsek; her ay başı yaklaşırken hayallere dalar: koltuklar mı perdeler mi halılar mı yeni yatak örtüleri mi????
bu kalitesiz, ucuz şeylere tonla para harcıyor, çok müsriflik yani bu diyor.
Hı, her sene evin tüm perdelerini söküp atıp yeniden yenilerini almak ne oluyor peki? Sürekli bir perde sirkülasyonu, sıkıldı mı Nazlı perdeleri mi değişsek? Sentetik perdelere gidiyor maaşım ama müsriflik olmuyor!
Son 5 senede 3 kere tamamen 1 kere salonun perdelerini değiştirtti bana! Ama bu müsriflik değil, ben kendime harcama yaparsam müsriflik!!
Biriktir ilerde lazım olur bile demez; plan yapar şunu mu değişsek bunu mu değişsek; her ay başı yaklaşırken hayallere dalar: koltuklar mı perdeler mi halılar mı yeni yatak örtüleri mi????
Komşu boşanıyor dırdırı ben çekiyorum!
Hazır konu olmuşken günlerdir annemin geçmişi, boktan evliliği, travmatik boşanma hikayelerini milyonuncu kez en baştan ve tekrar tekrar dinliyorum.
Konuyu değiştirmeye çalışıyorum ama nafile.
Aşka gelmiş konuşmaya hasret kalmış sanki!
Sanırsın hiç anlatmamış bunları!
Biri bile olumlu bi tek şey içermiyor ama ben evlilik delisi olacağım????
Hayatında 1 kere bile evlilik ve koca kaynanayla ilgili az da olsa olumlu bir tek şey söylemiş değil ama benden evlilik delisi, körükörüne evlenecek enayilikte kendinin bir kuklası olmamı istiyor.
ha sonra işine gelmeyince komşuyu övüyor: en azından denemiş evlenmiş!
ne deneme ama. senelerdir dırdrı kavga. biz bile şahit olduk. öyle mahalleyi ayağa kaldıracak türden değil mütemedi ama. kadın dırdır yapıyor adam sürekli kadını azarlayıp aşağılıyor. üstelik kadını aldatmış. ne kadar şahane! en azından denemiş. 12 yıl mı denenir!
aldatma konusunda bile çifte standartlı; kendsi asla çekmek kaldırmaz sindirmez! ama kalan zavallı ölümlüler eşşek gibi sineye çekecek!! napacak çocukları var. mesaj bana geliyor yani
Hazır konu olmuşken günlerdir annemin geçmişi, boktan evliliği, travmatik boşanma hikayelerini milyonuncu kez en baştan ve tekrar tekrar dinliyorum.
Konuyu değiştirmeye çalışıyorum ama nafile.
Aşka gelmiş konuşmaya hasret kalmış sanki!
Sanırsın hiç anlatmamış bunları!
Biri bile olumlu bi tek şey içermiyor ama ben evlilik delisi olacağım????
Hayatında 1 kere bile evlilik ve koca kaynanayla ilgili az da olsa olumlu bir tek şey söylemiş değil ama benden evlilik delisi, körükörüne evlenecek enayilikte kendinin bir kuklası olmamı istiyor.
ha sonra işine gelmeyince komşuyu övüyor: en azından denemiş evlenmiş!
ne deneme ama. senelerdir dırdrı kavga. biz bile şahit olduk. öyle mahalleyi ayağa kaldıracak türden değil mütemedi ama. kadın dırdır yapıyor adam sürekli kadını azarlayıp aşağılıyor. üstelik kadını aldatmış. ne kadar şahane! en azından denemiş. 12 yıl mı denenir!
aldatma konusunda bile çifte standartlı; kendsi asla çekmek kaldırmaz sindirmez! ama kalan zavallı ölümlüler eşşek gibi sineye çekecek!! napacak çocukları var. mesaj bana geliyor yani
Her hafta sonu aynı plan.
Nazlıı, hafta sonu yazlığa gidelim de temizlik yapalım!
Millet gezmek, eğlenmek, dinlenmek, eş dostla vakit geçirmek ister, bizimkisi sadece temizlik yapmak.
Hem de öyle çoğul konuştuğuna bakmayın kendinin bişey yaptığı yok!
Anca bana emir verir, hiç acımadan kimyasallar kullanmamı bekler ya da tavanlarda yerlerde gezinip yanlış hareketler bile olsa sürünerek kendimi paralayarak temizlik yapmamı!
Diyelim kendi de mutfak tezgahını silecek;
Nazlııı bezler nerde???
Nazlı bezler yok?
Hani nerde yok? Başka yere koymuşsun!
Hiç bişeyin yerini bilmez, anlamaz, bulamaz!
Lavabonun altında dersin giysi dolabında arar hatta eline bir tişört geçirip bunu toz bezi yapayım der! Ve bu tişörtlerden hiç biri kendinin 10-20 yıllık pörsümüş tişörtü olmaz da benim yeni hatta üstünde etiketi bile duran tişörtüm olur!
Tut ki bez buldu, ben bulup eline vermişimdir!
Sonra deterjan sorar.
Nazlııı burayı neyle sileyimm?
Nerdeee?
Bulamadım nereye koymuşsuun???
Sanki temizlik malzemelerine aşığım ve saklamışım! Ya da çok akıl almaz yerlere koymuşum!
Nazlıı durulama bezi de lazım?
Bununla mı sileyim???
Tavabonun altına konmaz mı deterjanlar??? Annem gidip üst raflardan yüz yıkama jeli, tonik, ağız çalkalama suyu, makyaj temizleme ürününü falan bulur gelir!! Asla şişelerini öğrenip ayırt edemiyor bırak yerini bilmeyi!
Herşeyi çocuğa verir gibi eline vermen lazım.
Gene de soracak yanılacak bahane bulacak bişey bulur?
Nazlıı, hafta sonu yazlığa gidelim de temizlik yapalım!
Millet gezmek, eğlenmek, dinlenmek, eş dostla vakit geçirmek ister, bizimkisi sadece temizlik yapmak.
Hem de öyle çoğul konuştuğuna bakmayın kendinin bişey yaptığı yok!
Anca bana emir verir, hiç acımadan kimyasallar kullanmamı bekler ya da tavanlarda yerlerde gezinip yanlış hareketler bile olsa sürünerek kendimi paralayarak temizlik yapmamı!
Diyelim kendi de mutfak tezgahını silecek;
Nazlııı bezler nerde???
Nazlı bezler yok?
Hani nerde yok? Başka yere koymuşsun!
Hiç bişeyin yerini bilmez, anlamaz, bulamaz!
Lavabonun altında dersin giysi dolabında arar hatta eline bir tişört geçirip bunu toz bezi yapayım der! Ve bu tişörtlerden hiç biri kendinin 10-20 yıllık pörsümüş tişörtü olmaz da benim yeni hatta üstünde etiketi bile duran tişörtüm olur!
Tut ki bez buldu, ben bulup eline vermişimdir!
Sonra deterjan sorar.
Nazlııı burayı neyle sileyimm?
Nerdeee?
Bulamadım nereye koymuşsuun???
Sanki temizlik malzemelerine aşığım ve saklamışım! Ya da çok akıl almaz yerlere koymuşum!
Nazlıı durulama bezi de lazım?
Bununla mı sileyim???
Tavabonun altına konmaz mı deterjanlar??? Annem gidip üst raflardan yüz yıkama jeli, tonik, ağız çalkalama suyu, makyaj temizleme ürününü falan bulur gelir!! Asla şişelerini öğrenip ayırt edemiyor bırak yerini bilmeyi!
Herşeyi çocuğa verir gibi eline vermen lazım.
Gene de soracak yanılacak bahane bulacak bişey bulur?
Hani tam kulaklığı takarsınız da birinin bişey isteyeceği tutar! Telefon çalar, kapı çalar ya: bu hep başıma gelir.
Hem müzik dinleyeyim deyince, ya da tuvalete, banyoya girmişken; üstünü değiştiriyorken olur bunlar; denk gelir.
üstelik evde 2 kişi olmamıza ve son derece tahmin edilebillr bir hayatım olmasına rağmen annem anlamaz.
Gözünün önünde bornozla banyodan çıkar, daha odamda yatağıma varmadan çalan kapıyı açmamı bekler.
Sadece iyi duymamak değil, bir çeşit mantıksızlık, tahmin edememek.
Yani niye kapıya telefona bana cevap veremiyor; tuvalette, banyoda herhalde, üstünü değişiyor ya da uyumuş galiba diye şeyler gelmez aklına asla.
Ona göre görevlerini yerine getirmeyen! Annesini duymayan biriyimdir.
Hayır odamdan istediğim kadar sesleneyim beni duymuyor ki. Sırf kulağındaki sorundan da değil bana karşı önyargılı ya! Ben o kadar kötüyüm ki cevap vermiyorum anneme! Ben duymuyorum ya da Nazlı müsait değil demez asla. Aklına gelmemek bir yana gözüyle görüp idrak edemiyor.
Geliyor kapıma, üstümü değişiyorum mesela altımda pantolon yok; bana kapı çlıyor diyor emir ile sitem arası bir ifadeyle. Hemen de yapayım istiyor böyle durumlarda işimi bırakıp.
Ya tuvalete dalıp, kalkıp kapıya bakmamı istediği oldu! Tuvaletteyim diyorum yüzüme bön bön bakıyor; kapı çalıyor diye tekrarlıyor!
Hadi bunlar kazara, geç jeton düşmesi!
Hasta yatarken bana komşunun düşen halısını kaldırtacak; kıyamamış kadına; topuklularla işten yorrgun gelmiş!
Başım fırfır dönsün kim takar??? Kalk eşşek ölüsü halıyı eline de vermeyecem haa evine çıkaracağımmış!
Oldu! O kadar da normal ki bana kötü, köle, hizmetçi gibi davranmak! Ne olacaktıı ya????
Zor idrak edip beni çıldırtıyor; sesimi iyice yükseltmezsem anlayamıyor. illa bağırmam kavga etmem kırıcı kaba aksi abartan olmam gerek; normal tondan zerre anlayamıyor.
Başım dönüyor biraz uzanacağım deyip yattım ben ha!?
Ama kapıdan bana sitemkar sitemkar sesleniyor; komşudan çok utanmış!
Topuklu ayakkabıları, orealle açılmış, pürsümüş, bok sarısı saçlarıyla, dudak büzerek önden yürüyecek, bense hasta halimle 10 kiloluk halıyı sırtlayacağım, ucundan bile tutmayacak komşu; evine çıkaracağız: annemin hayali. Ne olacak ya o evli, onun kocası var, o üst sınıftan evli barklı çocuklu arabalı çalışan modern hem de sarışın bir kadın!!
Hadi annem duyamıyor, anlayamıyor, kapıdaki de mi duymaz sesimi? işine gelmiyor belli ki. Anası hizmetçi gibi davranırken komşu nasıl davransın?!
Daha da hala idrak edemeyip kapıma sitemkar, utanmış halde, bana karşı asla, başkalarına karşı sansürlü, kibarlık gösterisi rolleriyle geliyor tepeme.
Yorgun argın gelmiş kadın! Topuklularla ayakları kopmuş, ben kapıda dikiyormuşum!
Kendisinin de ayacıkları üşümüş, yorulmuş, ayakta kalamıyormuş ki diye motor gibi mızmızlanarak sıralıyor.
Nazlı neden karanlıkta yatakta yatıyor diye neden merak etsin düşünsün ki?????
Hem müzik dinleyeyim deyince, ya da tuvalete, banyoya girmişken; üstünü değiştiriyorken olur bunlar; denk gelir.
üstelik evde 2 kişi olmamıza ve son derece tahmin edilebillr bir hayatım olmasına rağmen annem anlamaz.
Gözünün önünde bornozla banyodan çıkar, daha odamda yatağıma varmadan çalan kapıyı açmamı bekler.
Sadece iyi duymamak değil, bir çeşit mantıksızlık, tahmin edememek.
Yani niye kapıya telefona bana cevap veremiyor; tuvalette, banyoda herhalde, üstünü değişiyor ya da uyumuş galiba diye şeyler gelmez aklına asla.
Ona göre görevlerini yerine getirmeyen! Annesini duymayan biriyimdir.
Hayır odamdan istediğim kadar sesleneyim beni duymuyor ki. Sırf kulağındaki sorundan da değil bana karşı önyargılı ya! Ben o kadar kötüyüm ki cevap vermiyorum anneme! Ben duymuyorum ya da Nazlı müsait değil demez asla. Aklına gelmemek bir yana gözüyle görüp idrak edemiyor.
Geliyor kapıma, üstümü değişiyorum mesela altımda pantolon yok; bana kapı çlıyor diyor emir ile sitem arası bir ifadeyle. Hemen de yapayım istiyor böyle durumlarda işimi bırakıp.
Ya tuvalete dalıp, kalkıp kapıya bakmamı istediği oldu! Tuvaletteyim diyorum yüzüme bön bön bakıyor; kapı çalıyor diye tekrarlıyor!
Hadi bunlar kazara, geç jeton düşmesi!
Hasta yatarken bana komşunun düşen halısını kaldırtacak; kıyamamış kadına; topuklularla işten yorrgun gelmiş!
Başım fırfır dönsün kim takar??? Kalk eşşek ölüsü halıyı eline de vermeyecem haa evine çıkaracağımmış!
Oldu! O kadar da normal ki bana kötü, köle, hizmetçi gibi davranmak! Ne olacaktıı ya????
Zor idrak edip beni çıldırtıyor; sesimi iyice yükseltmezsem anlayamıyor. illa bağırmam kavga etmem kırıcı kaba aksi abartan olmam gerek; normal tondan zerre anlayamıyor.
Başım dönüyor biraz uzanacağım deyip yattım ben ha!?
Ama kapıdan bana sitemkar sitemkar sesleniyor; komşudan çok utanmış!
Topuklu ayakkabıları, orealle açılmış, pürsümüş, bok sarısı saçlarıyla, dudak büzerek önden yürüyecek, bense hasta halimle 10 kiloluk halıyı sırtlayacağım, ucundan bile tutmayacak komşu; evine çıkaracağız: annemin hayali. Ne olacak ya o evli, onun kocası var, o üst sınıftan evli barklı çocuklu arabalı çalışan modern hem de sarışın bir kadın!!
Hadi annem duyamıyor, anlayamıyor, kapıdaki de mi duymaz sesimi? işine gelmiyor belli ki. Anası hizmetçi gibi davranırken komşu nasıl davransın?!
Daha da hala idrak edemeyip kapıma sitemkar, utanmış halde, bana karşı asla, başkalarına karşı sansürlü, kibarlık gösterisi rolleriyle geliyor tepeme.
Yorgun argın gelmiş kadın! Topuklularla ayakları kopmuş, ben kapıda dikiyormuşum!
Kendisinin de ayacıkları üşümüş, yorulmuş, ayakta kalamıyormuş ki diye motor gibi mızmızlanarak sıralıyor.
Nazlı neden karanlıkta yatakta yatıyor diye neden merak etsin düşünsün ki?????
Hala andavallı beyni anlayamadı! Bir kaç gün benim odamda da yattı. ilk gün o kadar değişiklik gelmiş ki memnundu çok, sonraki günler soğuktan, gürültülerden şikayet edip durdu!bi de o kadar komik ki, sanki ben bunları söylememişim gibi hayretler içinde bir isyanla söylüyor?
Ay buz damı gibi bir oda buuu?
Ay çok gürültü var, nerden geliyor anlamıuoruum???
Aradan zaman geçti gene komedi başladı;
ne güzel sen sıcacık yatıyorsun?
Mesele beni rahatsız etmek herhalde! Rahatım mutluluğum batıyor? Hayır rahat da değilim ama anneme rahatsızlığımın boyutu yetmiyor!
Onun için nerde boktan sepet bir adam bana kakalamaya çalışıyor.
Her sorunun çözümü dea nneme göre evlilikte! Hayatında evlilikle erkeklerle kocayla ilgili bir tek güzel cümle kurmuş değil ama aklı sıra beni kafalayacak.
Şimdiye kadar söylediklerini tekrarlayınca canı sıkılıyor efendim! Bir tek kendinin hafızası güçlü ya biz zavallı ölümlüler hele ben mankafayız!
Aman sanki 1-2 kere demişimdir diyor bir de utanmadan bari arkasında dur lafının!
Yeterince boktan birini bulamadın! Hem obez hem sülalesi kanserli ve daha beter genetik hastalıklı hem yaşlı hem güdük hem de kel bir hödük olsun ve beni sibiryaya götürüp bir odada kilitli tutsun!
Ay buz damı gibi bir oda buuu?
Ay çok gürültü var, nerden geliyor anlamıuoruum???
Aradan zaman geçti gene komedi başladı;
ne güzel sen sıcacık yatıyorsun?
Mesele beni rahatsız etmek herhalde! Rahatım mutluluğum batıyor? Hayır rahat da değilim ama anneme rahatsızlığımın boyutu yetmiyor!
Onun için nerde boktan sepet bir adam bana kakalamaya çalışıyor.
Her sorunun çözümü dea nneme göre evlilikte! Hayatında evlilikle erkeklerle kocayla ilgili bir tek güzel cümle kurmuş değil ama aklı sıra beni kafalayacak.
Şimdiye kadar söylediklerini tekrarlayınca canı sıkılıyor efendim! Bir tek kendinin hafızası güçlü ya biz zavallı ölümlüler hele ben mankafayız!
Aman sanki 1-2 kere demişimdir diyor bir de utanmadan bari arkasında dur lafının!
Yeterince boktan birini bulamadın! Hem obez hem sülalesi kanserli ve daha beter genetik hastalıklı hem yaşlı hem güdük hem de kel bir hödük olsun ve beni sibiryaya götürüp bir odada kilitli tutsun!
Gene survivor çilem başladı!
Tüm akşam başka bişey izlemiyoruz.
Sanki çok biliyormuş gibi hiçbir şey yoktur ki diyor!
Zaten başka kanalı açsan da boyuna homurdanıp söyleniyor ya da konuşuyor; ya survivor'u anlatıyor bana ya da izlediğimiz şeyden ilham alarak geçmişten bişey; ya abartılı bir övünme ya da lanetleme dolu kötü anılar!
izletmiyor yani. Bir de geri açınca survivoru. Kalsaydı izliyorsun diyor. Mütemadiyen konuşurken nasıl izleyesin?
Daha anneme kalsa; internetten de izleyecekmişiz survivoru.
Tüm akşam başka bişey izlemiyoruz.
Sanki çok biliyormuş gibi hiçbir şey yoktur ki diyor!
Zaten başka kanalı açsan da boyuna homurdanıp söyleniyor ya da konuşuyor; ya survivor'u anlatıyor bana ya da izlediğimiz şeyden ilham alarak geçmişten bişey; ya abartılı bir övünme ya da lanetleme dolu kötü anılar!
izletmiyor yani. Bir de geri açınca survivoru. Kalsaydı izliyorsun diyor. Mütemadiyen konuşurken nasıl izleyesin?
Daha anneme kalsa; internetten de izleyecekmişiz survivoru.
Gene aynı şey!
Gene klimayı çalıştıramamış ama bozuk zannedip bir daha ellememiş, soğukta oturmuş! Ben de açmamışım telefonu? :(
buz gibi evde oturmuş, donmuş donmuş!
Bebek gibi evden çıkmadan bana televizyonu açtırıyor, klimayı da.
Gene elektrik çarpar fobisi hortlamış, hiçbişeyin fişini ellemiyor.
Beni çarparsa diye bir korkusu yok ama!
Bazen de her tenefüs beni arıyor sürekli konuşuyor! Niye arkadaşlarla konuşayım ki? Sonra da bana pişkin pişkin hiç arkadaşın yok, insanlar beni çok sever, çok popülerdim, hemen arkadaş edinirim yalanlarına boğuyor.
Gene klimayı çalıştıramamış ama bozuk zannedip bir daha ellememiş, soğukta oturmuş! Ben de açmamışım telefonu? :(
buz gibi evde oturmuş, donmuş donmuş!
Bebek gibi evden çıkmadan bana televizyonu açtırıyor, klimayı da.
Gene elektrik çarpar fobisi hortlamış, hiçbişeyin fişini ellemiyor.
Beni çarparsa diye bir korkusu yok ama!
Bazen de her tenefüs beni arıyor sürekli konuşuyor! Niye arkadaşlarla konuşayım ki? Sonra da bana pişkin pişkin hiç arkadaşın yok, insanlar beni çok sever, çok popülerdim, hemen arkadaş edinirim yalanlarına boğuyor.
En sevdiği şey ne zaman banyoya gireceğimi anlasa engellemeye çalışmak!???
Nasıl mı?
Su ısınmamıştır, güneş az çıktı bugün gibi şeyler diyerek.
Ne gerek varmış perşembe günüymüş bugün, pazar yıkanırmışız!
Tabi bunları yaparken sigara içiyor, koridorda durup, güya dumanın odama gelmesini engellesin diye koridora üflüyor.
Ben hazırlanırken sürekli caydırıcı şeyler söylüyor. Saçım iyimiş ne gerek varmış?
40 yaşıma gelirken lanet 90lı yılların başına geri döndük!
Benim saçım çabuk yağlanır, cildim yağlı-karma; ama asla anlamaz anlamaya gerek bile duymaz. En temel gereksinimler için ne kadar saçma kavgalar ettim anlatamam.
Şu yaşıma gelmişim hala banyo yapacağım günü kendi bellrlemek istiyor? Başka işi yokmuş gibi.
Su ısınmamışmış üşütecekmişim!
Ya amman ükotmesin sıcak yemekten ağzı yanmasın! Ama nikanlısının burnunu kırmış bir ayı, bir yer cücesi, bir nonoş, bir moruk, bir sülalesi kanserden kırılmış, bir hizmetçi arayan ya da bir obezle evlilik yapabilirim, normal.
Benim hayatımın kendininkinden daha boktan olacağının garantisini istiyor sankl!
Nasıl mı?
Su ısınmamıştır, güneş az çıktı bugün gibi şeyler diyerek.
Ne gerek varmış perşembe günüymüş bugün, pazar yıkanırmışız!
Tabi bunları yaparken sigara içiyor, koridorda durup, güya dumanın odama gelmesini engellesin diye koridora üflüyor.
Ben hazırlanırken sürekli caydırıcı şeyler söylüyor. Saçım iyimiş ne gerek varmış?
40 yaşıma gelirken lanet 90lı yılların başına geri döndük!
Benim saçım çabuk yağlanır, cildim yağlı-karma; ama asla anlamaz anlamaya gerek bile duymaz. En temel gereksinimler için ne kadar saçma kavgalar ettim anlatamam.
Şu yaşıma gelmişim hala banyo yapacağım günü kendi bellrlemek istiyor? Başka işi yokmuş gibi.
Su ısınmamışmış üşütecekmişim!
Ya amman ükotmesin sıcak yemekten ağzı yanmasın! Ama nikanlısının burnunu kırmış bir ayı, bir yer cücesi, bir nonoş, bir moruk, bir sülalesi kanserden kırılmış, bir hizmetçi arayan ya da bir obezle evlilik yapabilirim, normal.
Benim hayatımın kendininkinden daha boktan olacağının garantisini istiyor sankl!
Eğer o gün saçımdan şikayet ettiysem falan. Yani saçımı yıkayacağıma dair herhangi bir emare fark ettiyse; anında işlemeye başlıyor:
muhakkak o gün hiç güneş çıkmamış oluyor!
E bizim orda çıktııı.
Ay burda hiç çıkmadı hiç! Isınmamıştır su da!
Evet mesele bu. Nazlı banyoya girmesin çalışması!
Defalarca aynı konu benzer biçimlerde ele alınıp güneş enerjisinin suyu ısıtmamış olacağından dem vuruluyor.
Neden banyo yapmamı istemiyor????
Eskiden haftada blr yıkanılırmış!
Eskiler kalmadı anlamak istemiyor!
Balki bikaç sefer saçım kötü diye evde kalmış sokağa çıkmamışımdır; belki saçım kirli diye istifa eder evde kıçımın üstüne otururum!
Hem Kadriye ile arkadaşlık ederim! Sağolsun tam bana göre arkadaş bulmuş; hayatında okul yüzo görmemiş anca üremiş bir ev kadını! Yaşıtmışız!
Zamanında başı örtülü bir arkadaşım vardı naptı etti görüşmemi kestirtti; bize gerilerle arkadaşlık yakışmazmış! Biz modernmişiz. çok da iyi bir kızdı, en azından görgülü ve okumuş.
Şimdi bana tek ortak yanımız aynı sitede oturmak ve aynı yıl doğmuş olmak olan, senelerce demediğini bırakmadığı tesettürlülerden birini bulmuş!!
Bana örnek. Kızcağız okumayı oğlu ilk okula başlayınca oğlunun yardımıyla sökmüş ama benim gibi yüksek lisans yapmış biri değil o bana örnek.
muhakkak o gün hiç güneş çıkmamış oluyor!
E bizim orda çıktııı.
Ay burda hiç çıkmadı hiç! Isınmamıştır su da!
Evet mesele bu. Nazlı banyoya girmesin çalışması!
Defalarca aynı konu benzer biçimlerde ele alınıp güneş enerjisinin suyu ısıtmamış olacağından dem vuruluyor.
Neden banyo yapmamı istemiyor????
Eskiden haftada blr yıkanılırmış!
Eskiler kalmadı anlamak istemiyor!
Balki bikaç sefer saçım kötü diye evde kalmış sokağa çıkmamışımdır; belki saçım kirli diye istifa eder evde kıçımın üstüne otururum!
Hem Kadriye ile arkadaşlık ederim! Sağolsun tam bana göre arkadaş bulmuş; hayatında okul yüzo görmemiş anca üremiş bir ev kadını! Yaşıtmışız!
Zamanında başı örtülü bir arkadaşım vardı naptı etti görüşmemi kestirtti; bize gerilerle arkadaşlık yakışmazmış! Biz modernmişiz. çok da iyi bir kızdı, en azından görgülü ve okumuş.
Şimdi bana tek ortak yanımız aynı sitede oturmak ve aynı yıl doğmuş olmak olan, senelerce demediğini bırakmadığı tesettürlülerden birini bulmuş!!
Bana örnek. Kızcağız okumayı oğlu ilk okula başlayınca oğlunun yardımıyla sökmüş ama benim gibi yüksek lisans yapmış biri değil o bana örnek.
Doğalgaz faturası doğru dürüst ısınmamamıza rağmen o kadar kazık geldi ki günlerdir evde stres meselesi.
Zaten 2 gün huzurlu geçiremezsin, arar tarar rastlar bulur yaratır.
E herkes kapatmış, meğer peteklerin ikinci, altta bir vanası daha varmış tamamen kapatmak için.
Biz de kapadık.
Ama zaten klima olmasa, ya da elektrik sobası ısınmana imkan yok.
Gelgelelim annem benim odamın kaloriferle ısınmadığına bir türlü inanmıyor! Kabul edemiyor!
Ona göre en soğuk havalarda bile ben ne güzel sıcacık oturuyor yatıyormuşum!
Ben adi bir yalancıyım ya?!
Sanki odama hiç gelmiyor da!
Ön yargılı olduğu için ezelden beri bana karşı zaten aklında Nazlı sıcacık oturuyor düşüncesine şartlanmış gelip içerisi nasıl anlayamıyor.
Kapatalı 2 hafta oldu. Hala her akşm konu doğalgaz, ısınmamak, kaloriferler!
Ben yaksaymışım ama ha sıcacık otursaymışım???
Gerç+kten inanılmaz; hem cidden kaloriferin odayı ısıtmaması hem annemin bunu anlamak istememesi, inanmak istememesi.
Ne kadar anlattıysam boş! Hıı tamam diyor inanmış gibi yapıyor.
Ama her boş dalgın anımı yakalayıp konuyu oraya getirip açığımı arıyor, ağzımı arıyor!
önceki seneler herkes bir hevesle cayır cayır yaktı doğalgazı, ama kazığı yedikçe vazgeçtiler. Isınan su tüm katları, duvarları biraz eşit şekilde dolaşmadıkça bir yararı olmuyor senin açmanın.
Denedim çünkü.
Ama annem kesinlikle inanmıyor, istemiyor da.
iki de bir aynı laf; ne güzel benim odam sıcacıkmış!
Girdin kaldın mı hiç???
Açtım kaloriferi, git benim yatağımda yat dedim.
Zaten kendinden bana kalan o yatağı bile kendininkinden rahat buluyor sırf odanın sıcaklığı değil.
Kendi odası soğuk, gürültülü ve karanlıkmış! Yatağı da rahatsızmış.
Ne güzel benim yatağım çok rahat odam aydınlık sessiz ve sıcacıkmış???
2 yıl önce odaları değiştiğimizi 3-5 ay bile dayanamayıp benim odamda gene bana eşşek gibi oda taşıttğını çoktan unutmuş!
Ama aşıırı zeki, aşırı müneccim gibi, aşırı hassas aşırı fedakar aşırı düşünceli bir insan?????
Ha anladı mı benim odamda yattıktan sonra? Yoo. Değişik gelmiş, hoşuna gitmiş, ne aşağıdaki ergenlerin kavgası ne kaloriferin ısıtmamasını fark etmiş.
Çünkü bilinçaltında Nazlı'yı hakladım, rahatını kaçırdım, yalanını çıkardım gibi fikirlerle rahatlamış, başardım hissiyle. Bir challenge'ı daha kazandığını düşünmüş.
Zaten 2 gün huzurlu geçiremezsin, arar tarar rastlar bulur yaratır.
E herkes kapatmış, meğer peteklerin ikinci, altta bir vanası daha varmış tamamen kapatmak için.
Biz de kapadık.
Ama zaten klima olmasa, ya da elektrik sobası ısınmana imkan yok.
Gelgelelim annem benim odamın kaloriferle ısınmadığına bir türlü inanmıyor! Kabul edemiyor!
Ona göre en soğuk havalarda bile ben ne güzel sıcacık oturuyor yatıyormuşum!
Ben adi bir yalancıyım ya?!
Sanki odama hiç gelmiyor da!
Ön yargılı olduğu için ezelden beri bana karşı zaten aklında Nazlı sıcacık oturuyor düşüncesine şartlanmış gelip içerisi nasıl anlayamıyor.
Kapatalı 2 hafta oldu. Hala her akşm konu doğalgaz, ısınmamak, kaloriferler!
Ben yaksaymışım ama ha sıcacık otursaymışım???
Gerç+kten inanılmaz; hem cidden kaloriferin odayı ısıtmaması hem annemin bunu anlamak istememesi, inanmak istememesi.
Ne kadar anlattıysam boş! Hıı tamam diyor inanmış gibi yapıyor.
Ama her boş dalgın anımı yakalayıp konuyu oraya getirip açığımı arıyor, ağzımı arıyor!
önceki seneler herkes bir hevesle cayır cayır yaktı doğalgazı, ama kazığı yedikçe vazgeçtiler. Isınan su tüm katları, duvarları biraz eşit şekilde dolaşmadıkça bir yararı olmuyor senin açmanın.
Denedim çünkü.
Ama annem kesinlikle inanmıyor, istemiyor da.
iki de bir aynı laf; ne güzel benim odam sıcacıkmış!
Girdin kaldın mı hiç???
Açtım kaloriferi, git benim yatağımda yat dedim.
Zaten kendinden bana kalan o yatağı bile kendininkinden rahat buluyor sırf odanın sıcaklığı değil.
Kendi odası soğuk, gürültülü ve karanlıkmış! Yatağı da rahatsızmış.
Ne güzel benim yatağım çok rahat odam aydınlık sessiz ve sıcacıkmış???
2 yıl önce odaları değiştiğimizi 3-5 ay bile dayanamayıp benim odamda gene bana eşşek gibi oda taşıttğını çoktan unutmuş!
Ama aşıırı zeki, aşırı müneccim gibi, aşırı hassas aşırı fedakar aşırı düşünceli bir insan?????
Ha anladı mı benim odamda yattıktan sonra? Yoo. Değişik gelmiş, hoşuna gitmiş, ne aşağıdaki ergenlerin kavgası ne kaloriferin ısıtmamasını fark etmiş.
Çünkü bilinçaltında Nazlı'yı hakladım, rahatını kaçırdım, yalanını çıkardım gibi fikirlerle rahatlamış, başardım hissiyle. Bir challenge'ı daha kazandığını düşünmüş.
çok makntıklıdır çok vicdanlıdır kendisi!
2 senedir, apartman toplantısında kendine saygısızlık ettiği için bi komşu kadına söver, beddua eder.
Ama şimdi çok acımış! çok vicdanlı ya! Kadıncağızın yaşlı kocası felç geçirmiş; çok üzülüyor çok yoruluyormuş.
Hele kocasına banyo yaptırırken çok zorlanıyormuş, çok ağır geliyormuş, fıtık olacak diye çok korkuyormuş kadıncağız.
Bu paragrafı elli kere evirip çevirip tekrarlıyor tüm gün ve gittikçe acıklılaşan bir halde.
Çok vicdanlı ya çok üzülmüş annem!?
Tabi bu acıklı anlatımlar sırasında abartmak bir yana bana yavru kedi misali bakarak vurguluyor.
Yani bana fikir ekmeye çalışıyor. Kıvırtarak güya beni kafalayarak; kadına birinin yardım etmesi gerektiğine değiniyor. Bi başınaymış!?
Acındıra acındıra vicdanı vurgulaya vurgulaya bir hal oluyor.
Ee git yemek yap ver mesela. Yok niye kendi heder olacak eşşek Nazlı dururken aaaa???
Aklı sıra beni kafalıyor.
En iyisi yardım etmekmiş kadıncağıza?! Ben edecekmişim en azından. Ee kocasını yıkarken! Kadıncağız çok zorlanıyormuş!! Fıtığım olacak bu gidişle diyormuş!
Ayy olmasın!
Ay tabi yazık ya.
Ama benim olsa da olur. Ben kimi0 ki ne önemim var? Anneme saygısız davranan, 2 sene küfrettiğin beddua ettiğin kadının moruk yatalak kocasının götünü ben yıkarım nolacak? Eşşekliğe gelmişim bu dünyaya!
Ama napsınmış da çok üzülmüş da çok acımış da yazıkmış kadıncağza da o çok merhametliymiş o çok vicdanlıymış o çok iyiliksevermiş o çok yardımsevermik!
Yaa kime? Kime vicdanlısın yardımseversin? Hep başkalarına! Bana hiç! Hep feda edilen gözden çıkarılanım belli çok vicdanlısın?
Daha eline erkek eli değmemik diye övündüğün kızın elin yatalak herifinin götünü yıkayacak; komşu kadın fıtık olmasın diye elin herifini taşıyacak?
çok da mantıklısın valla!
Beli kırılacak fıtık olacak biri varsa o ben olmalıyım?
Nasılsa kimsenin umrunda değil!
Sonra gerçekten bişey olsa şikayet eder durursun, yapmayaydın kafana silah mı dayadık!
Bi kerede beni düşon be!
2 senedir, apartman toplantısında kendine saygısızlık ettiği için bi komşu kadına söver, beddua eder.
Ama şimdi çok acımış! çok vicdanlı ya! Kadıncağızın yaşlı kocası felç geçirmiş; çok üzülüyor çok yoruluyormuş.
Hele kocasına banyo yaptırırken çok zorlanıyormuş, çok ağır geliyormuş, fıtık olacak diye çok korkuyormuş kadıncağız.
Bu paragrafı elli kere evirip çevirip tekrarlıyor tüm gün ve gittikçe acıklılaşan bir halde.
Çok vicdanlı ya çok üzülmüş annem!?
Tabi bu acıklı anlatımlar sırasında abartmak bir yana bana yavru kedi misali bakarak vurguluyor.
Yani bana fikir ekmeye çalışıyor. Kıvırtarak güya beni kafalayarak; kadına birinin yardım etmesi gerektiğine değiniyor. Bi başınaymış!?
Acındıra acındıra vicdanı vurgulaya vurgulaya bir hal oluyor.
Ee git yemek yap ver mesela. Yok niye kendi heder olacak eşşek Nazlı dururken aaaa???
Aklı sıra beni kafalıyor.
En iyisi yardım etmekmiş kadıncağıza?! Ben edecekmişim en azından. Ee kocasını yıkarken! Kadıncağız çok zorlanıyormuş!! Fıtığım olacak bu gidişle diyormuş!
Ayy olmasın!
Ay tabi yazık ya.
Ama benim olsa da olur. Ben kimi0 ki ne önemim var? Anneme saygısız davranan, 2 sene küfrettiğin beddua ettiğin kadının moruk yatalak kocasının götünü ben yıkarım nolacak? Eşşekliğe gelmişim bu dünyaya!
Ama napsınmış da çok üzülmüş da çok acımış da yazıkmış kadıncağza da o çok merhametliymiş o çok vicdanlıymış o çok iyiliksevermiş o çok yardımsevermik!
Yaa kime? Kime vicdanlısın yardımseversin? Hep başkalarına! Bana hiç! Hep feda edilen gözden çıkarılanım belli çok vicdanlısın?
Daha eline erkek eli değmemik diye övündüğün kızın elin yatalak herifinin götünü yıkayacak; komşu kadın fıtık olmasın diye elin herifini taşıyacak?
çok da mantıklısın valla!
Beli kırılacak fıtık olacak biri varsa o ben olmalıyım?
Nasılsa kimsenin umrunda değil!
Sonra gerçekten bişey olsa şikayet eder durursun, yapmayaydın kafana silah mı dayadık!
Bi kerede beni düşon be!
Alerji ve iyi-kötü polis rolü:
çok iyi bilir işini!
Küçük sesle gülümsemelerle sürekli şikayet sürekli eleştiri.
Ama yabancılar duymayacak fark etmeyecek; sürekli bir rol lçinde.
Amacı senin tepeni attırıp aşırı tepki vermeni sağlamak, sabrını taşırmaya çalışmak en büyük keyfi.
Dört koldan zorlar seni; ya istemediıin sevmediğin şeyleri yaptırmaya çalışır ya da yaptığın neyse ve ya gününü sana zehir etmek, tadını keyfini anlamını kaçırmak için ufak ufak uğraşır. Elde edinceye kadar vazgeçmez; bundan zevk alır! Aynı kendi gibi içten bir mutsuzluk ve yaşama nefretini sana aşılayıp hiç bi şeyden tat almamanı sağlamaya uğraşır.
Modun düşünce de istediğini elde etmiş olur, memnun olur ama ardından anında bu ona yetmez olur ve yeni bir açığını, kusurunu bulmuş olur; suratsızsın olumsuzsun!
O sıralarda da yüzüne ezberlediği en sade en gerçek en masum ifadeyi oturtur!
Ya da zaten o kadar derin ve içten bencildir ki seni bu hale getirenin asla kendi olduğunu anlamaz, söylesen kabul etmez; cidden alaka göremez!????
Kendini olumlu bir insan ama çok aşırı mükemmelliyetçi görüyor. Olabillr ama ağzından asla olumlu laf çıkmadan yapıyor bunu, herşeyi sevmediıi nefret ettiği vb yönlerini görüp sıralıyor!
Senin tepeni attırır canını sıkar ama o sırada o sahte yüz ifadesiyle masumiyet oyunu rolünü üstüne geçirerek seni kötü sinirli tepkili biri gibi görür ve göstermek için uğraşır!
Buna bayılır. insanlar beni kötü görsün eleştirsin ve beğenmesin! Hatta beni eleşt1i ve aşağılama yaımuruna tutsalar haklı çıktığını düşonerek memnun olacak.
Biri bana aksi davrandı mı gözleri ışıldıyor; yetmiyor benden intikam alır gibi küçük kötülüklerle dolu muamelesi, doyamıyor....
Mükemmel masum altın kalpli anneyle kusur ve kötülük dolu evlat gösterisine bayılır, dört köşe.
Sana o istediğl tepkiyi verdirene kadar saatlerce küçük küçük dil döker susmak bilmeden eleştiriker olumsuzluklar.
Yetişme çağında bende hastalık bitmedi artarda. şişmanlık sivilceler hormon dengesilikleri alerjiler ardından tansiyon.
Hele o hapşuruklu saman nezlesi alerjisi dönemi; benim çilem yetmezmiş gibi kendime bir de annemimn bitmeyen eleştirileri.
Dışarıya başkalarına anlayış ve sevgi abidesi rolü keserken beni inceden ezmekten çok zevk alırdı.
Anlayışsız ve dar görüşlülükten bir türlü anlayamaz anlamaya çalışmazdı saman nezlesinin elimde olmayan bişey olduğunu!
Evet.
Akmasın burnun!
Hapşırma yeter!
Zeka ve anlayış abidesi annem ne şekilde söylersem söyleyeyim anlamazdı. üstelik ne bi1 çözüm arar ne doktora götürürdü. için için beni eleştirmek ezmek ve azarlamanın yeni bir bahanesini bulduğu için memnundu galiba.
Yeterrr hapşurma!
Ya elimde değil.
Nasıl elinde olmaz insanın???
Alerjim kendi kendine azalıp geçene kadarki yıllarda assssla doktora götürmedi, bu fikir geçmedi bile. Anca ıhlamur içirirdi. çok sıvı alınca da çok tuvalete gitmemi eleştirirdi bu sefer çok sidikliymişim!???
Kendinde assssla alerji olmazmış çok sağlıklıymış!? Çişini çok iyi tutarmış mesanesi çok güçlüymüş onun!
Kendinin bunda payı yok ya ben bağımsız genetik bir varlığım. Asla kendini suçlamaz. Birinin hele benim özellikle kendini suçlamama katlanamaz; anında nankör olurum!
O bir mükemmellik abidesi herşeyin suçlusu benim!
çok iyi bilir işini!
Küçük sesle gülümsemelerle sürekli şikayet sürekli eleştiri.
Ama yabancılar duymayacak fark etmeyecek; sürekli bir rol lçinde.
Amacı senin tepeni attırıp aşırı tepki vermeni sağlamak, sabrını taşırmaya çalışmak en büyük keyfi.
Dört koldan zorlar seni; ya istemediıin sevmediğin şeyleri yaptırmaya çalışır ya da yaptığın neyse ve ya gününü sana zehir etmek, tadını keyfini anlamını kaçırmak için ufak ufak uğraşır. Elde edinceye kadar vazgeçmez; bundan zevk alır! Aynı kendi gibi içten bir mutsuzluk ve yaşama nefretini sana aşılayıp hiç bi şeyden tat almamanı sağlamaya uğraşır.
Modun düşünce de istediğini elde etmiş olur, memnun olur ama ardından anında bu ona yetmez olur ve yeni bir açığını, kusurunu bulmuş olur; suratsızsın olumsuzsun!
O sıralarda da yüzüne ezberlediği en sade en gerçek en masum ifadeyi oturtur!
Ya da zaten o kadar derin ve içten bencildir ki seni bu hale getirenin asla kendi olduğunu anlamaz, söylesen kabul etmez; cidden alaka göremez!????
Kendini olumlu bir insan ama çok aşırı mükemmelliyetçi görüyor. Olabillr ama ağzından asla olumlu laf çıkmadan yapıyor bunu, herşeyi sevmediıi nefret ettiği vb yönlerini görüp sıralıyor!
Senin tepeni attırır canını sıkar ama o sırada o sahte yüz ifadesiyle masumiyet oyunu rolünü üstüne geçirerek seni kötü sinirli tepkili biri gibi görür ve göstermek için uğraşır!
Buna bayılır. insanlar beni kötü görsün eleştirsin ve beğenmesin! Hatta beni eleşt1i ve aşağılama yaımuruna tutsalar haklı çıktığını düşonerek memnun olacak.
Biri bana aksi davrandı mı gözleri ışıldıyor; yetmiyor benden intikam alır gibi küçük kötülüklerle dolu muamelesi, doyamıyor....
Mükemmel masum altın kalpli anneyle kusur ve kötülük dolu evlat gösterisine bayılır, dört köşe.
Sana o istediğl tepkiyi verdirene kadar saatlerce küçük küçük dil döker susmak bilmeden eleştiriker olumsuzluklar.
Yetişme çağında bende hastalık bitmedi artarda. şişmanlık sivilceler hormon dengesilikleri alerjiler ardından tansiyon.
Hele o hapşuruklu saman nezlesi alerjisi dönemi; benim çilem yetmezmiş gibi kendime bir de annemimn bitmeyen eleştirileri.
Dışarıya başkalarına anlayış ve sevgi abidesi rolü keserken beni inceden ezmekten çok zevk alırdı.
Anlayışsız ve dar görüşlülükten bir türlü anlayamaz anlamaya çalışmazdı saman nezlesinin elimde olmayan bişey olduğunu!
Evet.
Akmasın burnun!
Hapşırma yeter!
Zeka ve anlayış abidesi annem ne şekilde söylersem söyleyeyim anlamazdı. üstelik ne bi1 çözüm arar ne doktora götürürdü. için için beni eleştirmek ezmek ve azarlamanın yeni bir bahanesini bulduğu için memnundu galiba.
Yeterrr hapşurma!
Ya elimde değil.
Nasıl elinde olmaz insanın???
Alerjim kendi kendine azalıp geçene kadarki yıllarda assssla doktora götürmedi, bu fikir geçmedi bile. Anca ıhlamur içirirdi. çok sıvı alınca da çok tuvalete gitmemi eleştirirdi bu sefer çok sidikliymişim!???
Kendinde assssla alerji olmazmış çok sağlıklıymış!? Çişini çok iyi tutarmış mesanesi çok güçlüymüş onun!
Kendinin bunda payı yok ya ben bağımsız genetik bir varlığım. Asla kendini suçlamaz. Birinin hele benim özellikle kendini suçlamama katlanamaz; anında nankör olurum!
O bir mükemmellik abidesi herşeyin suçlusu benim!
Bütün hayatı çalışmayan kadınları eleştirmek, aşağılamak ve lakaplar takmakla geçti.
Montofol ineği, amcık karıları, sikmelik, rahim suratlar vb.
Bizi okuyup meslek sahibi olup kendi işi, parası, maaşı, emekliliği olmak içln nutuklar atarak buna göre yetiştirdi.
Benim atanamadığım işsiz kaldığım dönemlerde ise eleştiri konusu buydu. Kendi olsaymış elini sallasa işmiş, peşinde sıra sıra olur paylaşamazmış okullar?!
Sonra iş bulduğumdaysa memnun olacağına ayrılayım diye uğraşıp duruyor.
Benim l.in hayal ettiği hayat evde her an elinin altında hizmetinde olduğum bir hayat!
Ya da evlenip kocamın hizmetinde. Tabi aynı anda kendinin de.
Annesi gibi aşırı zeki ablam senin yorulmana kıyamıyor demek ki diye memnun oluyor.
Ha kıyamıyordu da bana başım fırfır dönerken ev temizletmek için niye uğraşıyor ya??
Montofol ineği, amcık karıları, sikmelik, rahim suratlar vb.
Bizi okuyup meslek sahibi olup kendi işi, parası, maaşı, emekliliği olmak içln nutuklar atarak buna göre yetiştirdi.
Benim atanamadığım işsiz kaldığım dönemlerde ise eleştiri konusu buydu. Kendi olsaymış elini sallasa işmiş, peşinde sıra sıra olur paylaşamazmış okullar?!
Sonra iş bulduğumdaysa memnun olacağına ayrılayım diye uğraşıp duruyor.
Benim l.in hayal ettiği hayat evde her an elinin altında hizmetinde olduğum bir hayat!
Ya da evlenip kocamın hizmetinde. Tabi aynı anda kendinin de.
Annesi gibi aşırı zeki ablam senin yorulmana kıyamıyor demek ki diye memnun oluyor.
Ha kıyamıyordu da bana başım fırfır dönerken ev temizletmek için niye uğraşıyor ya??
Bu yarıyıl tatilimi de kaprisli, dırdırcı, memnuniyetsiz, surautsız ve mızıkçı valideciğimi memnun etmeye harcadım!
O kadar düşünceli ve anlayışlıdır ki tam arkadaşlarla buluşacağımız zaman yemeklere bomba gibi sarımsak koyar! Aklı sıra beni engelleyecek! Hani zaten akşamdan banyo yapmaya gerek olmadığını iddia ederek saçım kötü çıkamam dememi sağlamaya çalışır!?
Hem hiç vakit ayırmayacağım kendinden başka insanlara hem de bana hiç arkadaşın yok ben çok popülerdim dediğinde sesimi çıkarmayacağım!
Saçın güzel yıkamazsın değil mi?
Saçın yağlanmamış geek yok banyoya!
Sanırsın hala 199 olardayız da kendinin soba yakması gerekiyor! O zamanki gibi beni soba yansın diye yalvartmak istiyor! Kendini üstün güçlü ve önemli hissediyormuş o zamanlar, nefret ediyor güneş enerjisinden!
Nereye gitsek ne yapsak memnun değil, uyumlu değil, sürekli dudak büküyor. Yetmiyor ufak ve sürekli kaprisleri bir de gene odama göz koydu!
Ne güzelmiş ısınıyormuş sıcacıkmış! Sanki daha önce kalmadı?! Gürültülü desem hatırlatmalar yapsan da hep başa sarıyoruz.
Bi bakıma kendini deniyor herhalde; bakalım her istediğimi yaptırtabilecek miyim????
O kadar düşünceli ve anlayışlıdır ki tam arkadaşlarla buluşacağımız zaman yemeklere bomba gibi sarımsak koyar! Aklı sıra beni engelleyecek! Hani zaten akşamdan banyo yapmaya gerek olmadığını iddia ederek saçım kötü çıkamam dememi sağlamaya çalışır!?
Hem hiç vakit ayırmayacağım kendinden başka insanlara hem de bana hiç arkadaşın yok ben çok popülerdim dediğinde sesimi çıkarmayacağım!
Saçın güzel yıkamazsın değil mi?
Saçın yağlanmamış geek yok banyoya!
Sanırsın hala 199 olardayız da kendinin soba yakması gerekiyor! O zamanki gibi beni soba yansın diye yalvartmak istiyor! Kendini üstün güçlü ve önemli hissediyormuş o zamanlar, nefret ediyor güneş enerjisinden!
Nereye gitsek ne yapsak memnun değil, uyumlu değil, sürekli dudak büküyor. Yetmiyor ufak ve sürekli kaprisleri bir de gene odama göz koydu!
Ne güzelmiş ısınıyormuş sıcacıkmış! Sanki daha önce kalmadı?! Gürültülü desem hatırlatmalar yapsan da hep başa sarıyoruz.
Bi bakıma kendini deniyor herhalde; bakalım her istediğimi yaptırtabilecek miyim????
Bilmem kimin kızı 2. defa evlenmiş! Diye bana eleştiri getirip kızı övüyor.
Bravo çok iyi etmiş! Okuyup çalışıp kendi ayakları üzerinde duracağına kocadan kocaya sekip kendine baktırıyor! Fevkalade bir hayat!
Eskiden nefret ederdi böyle insanlardan; söver sayardı: şimdi hayran!
E bana zengin koca mı buluyor mesela çalışıp yorulmayayım rahat edeyim diye? Yoo!
Bravo çok iyi etmiş! Okuyup çalışıp kendi ayakları üzerinde duracağına kocadan kocaya sekip kendine baktırıyor! Fevkalade bir hayat!
Eskiden nefret ederdi böyle insanlardan; söver sayardı: şimdi hayran!
E bana zengin koca mı buluyor mesela çalışıp yorulmayayım rahat edeyim diye? Yoo!
Aşırı derecede düşünceli, hassas, mantıklı anneciğim çantasında 'eğer ölürsem mallarım kızım Buket'e kalsın' yazan bir not kağıdı taşıyormuş!
Evet yine vasiyet saplantısı hortlamış! Kabus senaryo-fantezisine göre; ölürse, ölürsek ev ve yazlık benim babamın akrabalarına kalacak?! Niye direk ablama, teyzeme kalmıyor? Bilinmez. Annem kafaya takmış, babamın akrabalarına kalacak diye.
E diyeceksiniz ablanla sana kalır. E ben de ölecekmişim??? Evet illa beraber gebercez fantezisinde??????
ikinize kalır paylaşırsınız demez. illa da nefret ettiği babamın akrabalarına kalacak diye korkuyor. Mantığı almıyor.
Ha Buket kiiim??
Ablacığım.
Eniştem bu laftan sonra şaşıp kalıyr, anacığı gibi aşırı düşünceli, hassas, duygusal ve mantıklıdır ya; aayy annemmm diye boynuna sarılıyor!
Evet yine vasiyet saplantısı hortlamış! Kabus senaryo-fantezisine göre; ölürse, ölürsek ev ve yazlık benim babamın akrabalarına kalacak?! Niye direk ablama, teyzeme kalmıyor? Bilinmez. Annem kafaya takmış, babamın akrabalarına kalacak diye.
E diyeceksiniz ablanla sana kalır. E ben de ölecekmişim??? Evet illa beraber gebercez fantezisinde??????
ikinize kalır paylaşırsınız demez. illa da nefret ettiği babamın akrabalarına kalacak diye korkuyor. Mantığı almıyor.
Ha Buket kiiim??
Ablacığım.
Eniştem bu laftan sonra şaşıp kalıyr, anacığı gibi aşırı düşünceli, hassas, duygusal ve mantıklıdır ya; aayy annemmm diye boynuna sarılıyor!
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)