19.06.2016

hiç arkadaşım yok

HİÇ ARKADAŞIM OLMADIĞI İÇİN YALINIZLIKTAN ŞİKAYET ETMEYECEĞİM YOK, DURUN DURUN GİTMEYİN.

ARKADAŞIM OLMAYINCA HALİYLE YAZIN EVLENECEK KİMSEM DE YOK, YILLARDIR BİR DÜĞÜNE GİTMEDİM!

EVLİLİK SEZONU FALAN BANA DOKUNMUYOR!
E MEZUN OLALI DA 12 YIL OLDU MEZUNİYET DE YOK OHHHHH.

YAPAYALNIZ
Bİ BAŞIMA
SESSİZ SEDASIZ
ARAYAN YOK
SORAN YOK

DÜĞÜN MAKYAJI FALAN DA DERDİM DEĞİL OOOHHH

Makeup for wedding season! Here we come! https://onmogul.com/stories/beautiful-wedding-makeup:

13.06.2016

Unutma

Sanki eski Nokia kapaklı telefonu kullanabiliyormuş gibi, ablam sivrizeka hanım anneme akıllı telefon almış!

Ayy yavrusu onu düşünmüş pek sevindi annem. Ee nasıl kullanacak? Nazlı gösteriir!

10 yıllık telefonunu bile öğrenemiyor. Anlatıyorsun kısa süreli hafızaya alır gibi anca. Bir süre kullanmazsa unutuyor. Haydii baş dön.

ikiye katlanan kapaklı telefonu nasıl açıyorduk diyi?

Ya da açmayı hatırlıyor, açıp ekrana bakıyor, büküp kapatıyor.

Tanımadığım numara açmadım diyor.

Açtın suratına kapattın diyorum.

Açmamış, basmamış ki. Gösteriyorum böyle yaptın mı açmış oluyorsun diyorum....

Unutuyor.

Nasıl parfümlerin kullanım sürelerini öğrenemiyor bu da aynı. Her ay 1 kere anlatıyorum.

Dün gene almış parfümü sıka sıka dolaşıyor evi! Bitsinmiş artık!

Ya daha 2 yıl kullanılır o!

???

Kullanım süresi 3 yıl anne boşa harcıyorsun pahalı parfüm o!

Aaa öyle mi??

Pahalı olduğunu bilmiyormuş. Her ay aynı şey. Saklıyorum pahalı olanları, bulup gene ortalığa sıkıyor, bi de dükman gibi bakışı var parfüme ki......

Bitsin!

Niye bitsin daha kullanılır anne yeni o!

Bıktım kokusundan!

E kullanma bir süreee!

E bozulur!

4 yıldır aynı cilt kremini ısrarla kullanıyor, bitmemiş ama diye, süresi geçmiş anlamıyor, ayda bir sürersen bitmez de bozulur da.

Ama kremi atamıyor parfümü harcıyor!

O zaman ucuz alaymışım!

Zaten bana kaliteli bişeyi yakıştıramaz, kaliteli şeylerim heeeep komploya kurban gider.....

---

zaten bakım malzemelerini de hep birbirine karıştırıyor.

Bi zaman ağız çalkalama suyuyla yer silmiş, şikayet ediyordu yapışkanmış!

Diş macunu vev fırçanın yanında ne işi olur yer silecek suyun??? Ne bilsinmiş belli mi olurmuş koyarmışım!!

işine gelmeyince bana suçu atar.

öğrenemiyorum demez.

Tonikle ağız çalkalar, ağız çalkalama suyunu yutar, pahalıca kremleri, bb kremleri el kremi diye kullanr!

Bb kremi bozuk bu renk veriyor diye atar çöpe!

Hani yüz havluma defalarca ayak silmişliği var ki, tüm havlularımdan ayrı duruyor.

Zaten benim malzemelerim ya odamda ya mmisafir tuvaletine yaptırdığım aynalı dolapta. Ama oradan bile bulmuş!

Sorsan bilemem ben yerini der, istesen getiremez bulup!

Hiç pahalı, heves edip aldığım şeylere adeta komplo kuruyor yaa. Ucuz şeylerin başına bişey neredeyse hiiiç gelmiyor!

Saklıyorum artık ama gene bulup gene başına suikast getirebiliyor! özellikle parfümlere düşman! 5 parfüm bar evde 2si pahalı, onlardan nefffffret ediyor, bitsin diye uğraşıyor ila da.

Ya süresi var dahaaa!

Yaaa??

Her seferinde şaşırıyor.

Beraber kullanalım diye annemin şifonyerinin üstüne koyuyoruz parfümleri. Hayır efendim ben odama alırsam canı sıkılıyor, kendisi de kullanmaysca mıymış???

Benim masada olsa hepsini birbirine karıştırıyor.

... . Daha da akıllı telefon kullanacakmış!

Eski telefonu öğrendi de. Kaç kere açamayıp, ya da kapağı açıp ama açtığını bilmeden bana getirdi: hem de fütursuzca tuvalete banyoya dalarak!

.....

Ben anlamıyorum! Der. O zaman karışma, elleme. Yok ila kurcalayacak. Nazlı yüzünü siliyordu ben de silecem ama neyle? Ara ki bulasın...

Ee ben evlenince ne yapacaksın desen.

Gayet rahat ve normal biçimde e sorarım gösterirsin der.

Nasıl? Kız işte bu mu şu mu derim gösterirsin verirsiiin!

Hayali aynı binada yaşamamız. Gece kalmayacakmış canııım gidecekmiş!

Yoo kalaydın!

Ne güzel, tüm gün full hizmet! Gece de çirkin yaşlı sevimsiz kocamı memnun edecem anneler evine giderse....
Kanepede daldı uykuya erkenden.

Benim de kımıldamamam gerekiyor!

Kanal değiştirirsem şikayet, kımıldarsam şikayet!

Hele yerimden kalkmak tamamen yasak!

Tuvalete bile gitmeyeceksin!

Nefes de almayayım istersen!
internetle ilgisiz, anlamazlığı ve bilgisizliği malum artık.

Ama işte haberlerde şurda burda bişeyler duyuyor, ne tam anlıyor ne aklında tutabiliyor.

Sonuç ise saçma sapan bir paranoya.

Yok efendim bilmem kimin fotoğraflarını çalmışlar bilgisayarından internette yaymışlar.

Bilmem kimi kandırmışlar, kamerasına mı girmişler, açık fotoğrafını çekmikmişler...

Bilmemkimin faceluk fotoğraflarını bilmem nerde kullanmışlar.

Yok bunun kart bilgilerini almışlar internetten dolandırmışlar.

şunun adına hesap açıp başına iş açmışlar falan.

Paranoya ve bilgisayar nefreti.

Keşke hiç almasaymışız bilgisayar!! Zaten bize hiç lazım değilmiş ki?!!

Anlar anlatabilirsen.

Almıyor aklı, unutuyor ne anlatsan da.

Virüs koruma programları, gizlilik içerikler falan.

Zerre anlamıyor ve bize lazım olmadığına emin! Neyime lazımmış? çocukmuymuşum napacamışğm kapatalımmış! Sanki ödev mi kalmış? Okul mu mecbur etmiş? Lazım olursaymış okula gittiğlmde tenefüslerde bi 5 dakika bakarmışım sanki koca okulda yokmuymuş bilgisayar? Bize gerekmiyormuş!

Sana lazım değil!

Bana da lazım değilmiş ki????

Zaman zaman hortlayan bir durum bu.

Anneme kalsa kuş uçmaz kervan geçmez elektriksiz internetsiz bir köye yerleşip bahçeyle falan ilgileneceğiz. Hem ablama taze süt gönderirmişiz!

Burdan Ankara'ya süt mü gider?

Peynir yapar göndeririz?!

Tabi ablam sağlıklı beslensin diye ben kendimi feda edeceğim, sanki babasıyım?!

... .

Aradan zaman geçti.

O kadar endişeli ve ciddi geldi kl yanıma komik artık!

Nazlıııı?

Bilmem kimin oğlu fotoğraflarıma bakmış beni beğenmiş ama kısa boylu bulmuş hani bakamazdı? Hani göremezdi??????????????

Daha önce anlatmıştım, sınırlamalar var herkese açık değil sadece arkadaşlarının görebileceği şekilde düzenleyebiliyorsun diye. Hem de kaç defa anlattım kaç şekilde.

Ama o kadar alakasız ki unutuyor ve halen daha bilgisayarla lnternetin aynı şey olduğuna emin!

Teknoloji bilgisi eksilerde yani nasıl olabiliyorsa. Zaten değişimden hoşlanmaz, şimdi herşey daha hızlı değişlyor daha beter gıcık oluyor.

Anneme göre 12 yıllık masaüstü bilgisayarım daha yeni!???? 35 yıllık olsa belki eski olur ve hatta kendi de inanmış bu yalana en iyisini almıştık diye iddia ediyor! Yalan. En ucuzunu aldık. Anneme göre bişeyi iyisini almışsan onun zamanı geçmez!

Nasıl görmüş????????

Dedim ya 5-6 fotoğraf var, onlar da ufak ama bakan herkes görebilir, oradan bi sonuca vardı demek?!

Acaba bilgisayardaki çocukluk fotoğraflarımı mı görmüş???

Yüklemedim ki facebooka!

Ama var ya işte açıp bakmıştııık!

Annecim o bilgisayarın kendi hafızasında, sen facebooka koymazsan kimse göremez!

Ee nasıl görmüüüş???

Ayyyy diyorum ya 3-5 foto var ordan bakmıştttıııır.

Kısa demiş ama boydan da mı var fotoğraf?

Tabi cepheden, profilden, boydan ve mayolu! Ne bileyim nerden anlamış?

Dert oldu içine.

Belki lise fotoğraflarını görmüştür?

Annecim ne diyoruum??? Yüklemedim koymadım o kadar eski fotoğraflarııııııı! Kısa değil miyim sanki? Sen bana kısasın deyip duruyorsun bak adam ne zeki hemmen anlamış ben güdüğüm!

Sanırsına aile albümünü görmüş falan. Anlayamıyor ki hiçbişeyi.

Sonra internette herşey var da sanıyor.

Sen fotoğraf koyarsan fotoğrafın olur anne yoktan var olmaz!

Anlat anlatabilirsen faceluku!

Kısa bulmuş beni! Vah vah.

Kendi çok mu uzun? Basketbolcu mu?

Hayııır muhasebeciymiş!

Uzun muymuş? Da beni kısa bulmuş? Nasıl anladıysa?

1,70miş.

1,80 olmasın?

Yook 1,70 dedi!

Eee ne akla hizmet beni kısa bulmuş?

E az mı 170 ?

Az ya ne? Bir erkek için kısa bile!

Sen de kısasın!

Ortaboyluyum ben!

Kısasın Nazlı!

Annem 155 bile değil ama kendini zamanının orta boyu diye tanımlayıp, 163 lük boyumu kısa bulur!

Daha uzun bi adamla evleneydin! Daha iyi besleyeydin! Doktora götürüp soraydın napalım da daha uzun olsun kızlarım diye! Yaptı mı bunları? Hayıııırrr!

Nasıl anlamış kısayım ki?

Kısasın işte ondan!

Hangi fotoğraftan demek istiyorum??? Beni eklememiş ki facebooktan, göremez. Göreceği 3 küçük fotoğraf.

Ondan anlamış demek!

Portre fotoğrafından? Müneccimmiş demek!

Muhasebeci!

Zekasıyla portreye bakarak boyumu mu hesaplamış???

Ne bileyim görmük demek.

Göremez diyorum ya!

E bir sürü fotoğrafın var işte bilgisayarda bakmış demek!

Annecim onlar bilgisayarda!

Tamam işteee! O da bilgisayardan bakmış!

Bakamaz ben facebooka yüklemezsem bakamaz göremeeez!

Ama var orda değil mi?

Bilgisayarın kendi hafızasında bu annecim, face'e yüklemezsen hiçkimse göremeeez.

Yüklemişin demek ki görüyoruz hani açıyorsun bakıyorua ya!

O bilgisayarda işte.

Ay kızım işte o da bilgisayardan bakmııışş!

Off aynı şey değiiill!

Amaaan neyse bakmış kısa bulmuş!

iyi halt etmiş kendi halbuki uuuuupuzun boylu!

???

Napayım? Daha uzununu bulsun?!

??

Yapacak bişe yok bu yaşta uzayamam?

Napsak?

Bilmem gidip ayaklarına kapanıp yalvaralım mı? Uzununu bulsun madem! Yanında güdük duracak bir uzun yar bulsun kendine!

Amaaan sen de be!

Aman ben de ne?? Napayım yani? Cüceyim ben! Daha uzun edememişsiniz işte! Tüm aile orta boylu! Birini bi deveyle evleneydi belki uzun olurduk güdük kaldık kıçımız yere yakın!

Zamanının ortaboylusuymuş! Pigmeler zamanı mı?

Boyumdan bile kendini mesul göremiyor yaa! Ben ortayım! Babası ortaydı bu kız 180 lik Çağla Şıkel gibi nasıl olacaktı ya? Demiyor!

Götüreydin bi doktora soraydın napsak da daha uzun olsalar? Bi yok gösterir belki 1-2 cm far ederdi.

Beni o kadar hor ve aşağı görüyor ki bana iyi, kaliteli şeyleri yakıştıramıyor! Ortalarda ezik ezik ben herşeye razıyım diye dolanırsan kazık atılacak enayi bulmuş gibi davranırlar tabi!

Tabi benim adıma tüm saçma fedakarlıklara razı! Yoksa planında geceye kadar bizim evde kalmak, uyumak için sadece kendi evine geçmek var! Kocamla bir hayatım yok yani. Sadece onlara hizmet var!
çelişkiler insanı-

işine geldiğl zaman evlilik insanın hayatına sıçıyor der. Hastalanmışsa, tansiyonu çıkmışsa, bişeye sinirlenmişse.

Başka zaman benim evlendiğlm zaman neler yapacağımızın hayalini kurar. Adeta bu hayalde ben yokumdur! Zaten nerede varım ki? Piyonum ben. Onun istedikleri olsun hayalleri gerçekleşsin diye varım. Evliliğimi de onun bunun çenesi kapansın diye hayal eder ve alıkverik zevkini gidermek için. şöyle ev tutarız, böyle perdeler, takımlar, nevresimler alırız hayali var! Evliliğim annem doya doya alışveriş yapsın diye!

Hiç içsesi yoktur, sürekli konuşur.

Bütün bir evli günümü hayal eder. şimdikinden farkı geceleri seks hizmeti vermem o kadar. 7/24 hizmetçiyim yani; o biz büyürken savunduğu geleceğlm, işim, emekliliğim de yok. Tüm gün hizmet ve karşılığını beklemeyeceğim! Tatlı söz, takdir falan da yok. Ben yapacağım bunları.

öyle kocamla gezmeler, yemeğe gitmeler de yok; sadece benim sonsuz ve karşılıksız hizmetim var!

işine geldi mi evlenince geçer der. Ne geçecek? Hayatıma sıçtığınız için şimdi şikayet ettiklerim hafif kalacak yanında ondan, sanki büyülü bişey bu s.k dediğin!

işine gelmedi mi evlen git o zaman der.

Nereye? Peşimi bırakmayı planlıyormusun sanki?

8.06.2016

öve öve bitiremedi. şöyle kişilikliymiş böyle iyiymiş öyle çalışkanmış şöyle seçiciymiş!

Hayatına uyum sağlayabilecek bir kız istiyormuş! Bak ne kadar kişilikliymiş!

Niye? Seyahat mi ediyor çok iş için?

Hayır!!!?

Sporla mı uğraşıyor?

Yooo!??

Sanatın bir dalıyla mı ilgileniyor?

Hayıııır!!

işinde gücünde, çok çalışkan, hiiiç öyle şeylerle ilgilenmezmiş! O taraklarda bezi yokmuş şükür!!

Eee neye uyum sağlayacak?

Kendi hayatınaaaaa.?

çok kişilikli adammış çok! Nasıl ballandırarak anlatıyorlar; sanki iştah açıcı bir yemek!?

Kişilik değil ki bu? Bencillik! Senin hayatın ayyynı kalacak evleneceğin kız akla hayale gelmeyecek değişiklikler yaşyacak herrrşeyini feda edecek!

Ha bari sevdiğin, beğendiğin biri olsa; ha bari seni anlayan seven biri olsa; ha bari sana özen gösteren kafana uyan biri olsa. Evlenmek içln evlenecen ama kendini de körü körüne ve hiçbir karşılık beklemeden feda edecen!

Ooooh ne güzel!

Tabi paşamızın rahatı, düzeni, alıştığı bozulmasın diye herşeyini körü körüne feda edecek, helal süt emmik, el değmemiş, aile kızı lazım! Okumuş ama çalışmayacak!

Elini kolunu bağlayıp, kendine muhtaç edip, mecbur edip, feda edilip, harcanacak bir kadın köle!

Ama köle demeyecek, gocunmayacak, çok şey, karşılık falan beklemeyecek, dırdır etmeyecek, şlkayet etmeyecek, güler yüzlü, evine bağlı, anaç olacak!

Tabi bunlar üstü kapalı söyleniyor ama o kadar da normal bir şeymiş gibi ki!

Kadın dediğin feda edilecek, harcanacak bir araçtır. Aksini nasıl düşünürsün?

O rahat etsin mutlu olsun diye karşılıksız fedasın; aa seni nikahına alma lütfunda bulunup, spermlerini bahşedip anne olmanı sağlayacak! Daha ne istersin?

Hani öyle sordum; çünkü eskiden böyle benzer şeyler isteyen biri vardı kısmetim :)

seyahat eden versiyonu. işi için çok sık şehir dışına yurt dışına çıkıyor, kalıyormuş; eve döndüğünde kendini güleryüzle karşılayacak, temiz bir aile kızı lazımmış.

Ne güzel. Dışarda sürtecek eve temiz karısına dönecek. Her eve lazım böyle feda edilecek bir Türk aile kızı.
O kadar alıngan olmuş ki ya da bana mahsus işlemek için herşeye alınıyor.

Siteden bir çocuk beni binadan bir arkadaşının annesi sanmış; Bahar bize gelsin teyze diyor.

Ben Bahar'ın annesi değilim canım derken bi üzülmesi var ki?

Olabilirmişim!

Herkesin de boktan evliliğini ya da kocasını kıskanıp benim onun yerinde olabileceğimi varsayıyor. Evlilere hayran ve biraz da kıskanıyor.

çok içerlemiş 7 yaşında veletin lafına.

Birisi de bana asansörde yaşımı sormuştu, zahir boşkafa koca popo dedikoducu anasından duymuş.

çok üzülmüş ya da bana rol yapmıştı.

E böyle ezik dolaşırsan, alınırsan, her suale aşırı detaylı ve özür diler gibi cevap verirsen, herşeye razıyım falan dersen; ee tabi üstüne gelirler daha çok sorarlar ya da enayi yerine koyıp boktan püsürük tipleri kakalamaya çalışırlar.

Sen kendini aşağı gördükçe başkaları da buna inanır.

insanlar insan tanımayı bilmiyor ki kendini nasıl satarsan sunarsan ona aldanırlar ya da dış görünüşüne sahte kibarlığına!

Fazla mütevazi olma inanrılar derler doğru.

Hani bi yanımız eksik ve kırıktı babamız yok ortada diue.

Ama kendimizi aşağı mı görmeliydik? üstü örtülü şekilde böyle hissettirdi annem.

Gece çıkmaya, fazla eğlenmeye, çok sosyalleşmeye hakkımız yoktu.

işin doğrusu bize özgüven vererek yetiştirmedi, belki kendinde de yoktu.

Fırsat yakaladı mı övünmeye bayılır ama...
Neredeyse 20 yıldır uçakla seyahat ederiz; yılda en az 2 defa (gidiş dönüş 4).

Ama hala öğrenemedei izlenecek yolu?

Hala acentadan aldııımız kağıdın bilet olduğunu sanıyor, sanmakla kalmıyor iddia ediyor!

Tabi bagaj konusu da aynı.

Zaten gitgite daha zor oluyor annemle seyahat, daha hızlı yorulup sıkılıyor ve şikayete başlıyor.

Tabi yanımıza almamız gereken şeyler konusu da aynı.

Anneme kalsa bi pijama yeter; havluya gerek yok, gerekli malzemelere gerek yok.... Eskiden yastık kılıfı bile taşırdı, tabi şimdi ablamda kalıyoruz otel değil ama olsun.

Tabi anneme kalsa ablacığımın çarşafları kirlenmesin diye aynı yatakta koyun koyuna yatacağız! Gündüz yapamadığını gece tekmeleyerek yapacak?

Neyse.

Artık çantayı ben hazırlıyorum, ele geçirmesine izin vermiyorum, madem ben taşıyacağım ben hazırlarım.

Güvenlik kontrolünden geçiyoruz şimdi, annem bakıyor herkes kemer çıkarıyor, tutturuyor da bana sende çıkar. Yok ki! Tayt giydim. Ama bir kere söylemekten anlar mı?? Tayt giydim anne tayt! Kemer yok ki?! Sen saatini çıkar esas!

Kendinin eli boş olduğu için de çanta koymak, o plastik kaplardan almak gibi bir derdi yok.

Neyse koydum eşyaları, önce annem geçmiş güvenlikten.

ilerde görevli memurla konuşuyor ben araya giren adamın geçişini bekliyorum ama duyuyorum.

Çantanızda bişey var bakmamız lazım diyor.

Annemin yüz ifadesi komik; çaresiz şaşkın ve saf.

Siz mi hazırladınız çantayı diyor.

Öyle bir hayır deyişi var ki sanki kendini tutuklanmaktan kurtaracak ama Nazlı yapmış olabillr!

Neyse o sırada ben de geçip banttan çantalarımızı alıyorum.

Nazlıı çantada bişey varmış!!!!! Bakacaklarmış?! Ne koydun??????

Bunda mı???

Hayır bunda?

O bizim değil ki, bizimki omzumda.

Bundaymış ama.

Annecim çanta bizim değil ki.

Değil mi.

Hayır bizim ki bu işte.

Ya bu?

1 çanta getirdim o da bu işte elimdeee.

Bundaymış ama.

Bize ne? Bizim değil ki?

Adam anladı da annem anlayamadı.

Ben dedim sana o kadar krem koyma diye!

Koydum bişey olmadııı.

Kız işte çantada bişey var diyoooorr.

Anne o bizim çantamız değiiiil kiiii!

??????

Hadi gidip oturalım.

Bakacakmış ama.

Buna mı bakacaksınız?

Hayır şu çantaya.

Bizim değil o benimki bu.

Tabi geçebilirsiniz.

???

Hadi anne gidip oturalım.

Göstermeyecek misin??

Neyini anlamıyorsun bakacakları çanta bizim değil anneciğim!

Ama bana dedi.

E senin çantan sanmışlar!

Benim çantam yok ki sen hazırladın çantayıııı.

Eee? Sorun bizim çantamızda değil anne! Hadiii yürü oturalıııım.

?????

yani adam da zor anlasa ve işgüzar olsa bişey sanacak. hani ben çanta hazırlayıp oraya koydum sonra reddiyorum falan.... bi manyak suçlu falan sanılmadığım kaldı zaten sayesinde...
çok mantıklıymış! - şahane mimari - gelsin mi? - elaleme bornoz şow - anlayamıyor - sokak kapısının karşısında banyo!

Yaz günü mont giyecem, gece ince de olsa yorganla yatacam, merdivenin basamaklarını bir bir inecem, sıcak yemekten ağzım yanmayacak ama geri zekalı gibi körü körüne bana her söyleneni sorgulamadan yapacam, işimi bırakacam, emekliliğim, sağlık güvencem olmayacak, kocama muti, annemi memnun etmeye çalışacam, köle gibi kıç da temizleyecem oooh oh.

çok mantıklı yaa!

Kendi işine gelen hiçbişeyden de vazgeçmiyor ama sadece benim adıma razı herşeye.

şimdi yazlık 1+1 ve süper zeka mimarı öyle bi ayarlamış ki banyonun tammmm karşısında evin giriş kapısı!

Süper zeka mimari! üstelik eskiden kapı boydan boya buzlu camdı. Sanki teşhircilik olsun diye düşünmüş mimarı.

Buzlu cam ama az buzlu, görünüyor klozette oturan, havluyla lavabonun önünde duran, giyinen soyunan falan!

Kiracılardan kurtulup, ufak tadilat yaptırırken ben değiştirttim binbir mücadeleyle, yoksa kalacaktı. Görünmediğini iddia ediyordu annem, ama gözünün bozuk olduğunu unutuyor ve kabul etmiyor da. Mecburen çünki hiç düşünmeden kapıyı ardına kadar açar bırakır. Anlamaz hiç.

Tabi 1+1 olunca karşı çaprazında dış kapının yatak odası var ve açtığın anda, bulunduğun yöne doğru da yatak tabla gibi ortada.

Gene anlayan var mı? Hayır, bayan mantık ve namus abidesi annem böyle esnek konulardan zerre anlamaz. Dekolteyi, firikik vermeyi eleştirmeyi, çok açık giyinmemek gerektiğini zır pırt dile getirirken bunları hiç fark edemez.

Hatta bluzundan sütyeninin belli olması, görünmesi, hatta da askısının bile; çok ayıptır ona göre. Olacak şey değildir.

Banyo kapısından kıçının silüetimi teşhir olmuş, yatakta yatarken ya da giyinip soyunurken mi ? Ruhu duymaz. üstelik odanın kapı kapanmasın diye önüne neler koyar. Ben de kenarda köşede üvey evlat gibi üst değiştirirken anlamaz gene hiç. Ne gerek var şurda giyin!

Tabi evvelki seneki gibi zart diye kapıyı açıp komşularıma kıçımı göster!

Sanki bilerek yaptım be!

Sana 3 kere dedim giyiniyorum kapıyı falan açma diye! Gözgöre göre açtın!

Her seferinde kapıları, pencereyi, perdeyi ışığı açar! Dış kapıyı açmadıysa balkon kapısını balkondan içeri girerek ardına kadar açar, perdelerin dolanmasına tahammülü de yokmuş, onları da zart diye açar, daha da kendi düşüncesine konuşmasına odaklandığı için de seni duymaz ışığı da açar!

Ama balkonda sırtını güneşe verirken aman komşular görecek diye korkusundan, bikiniyleyim yani çıplak değil, kafama bastırarak aşağı itmeye kalkar beni!

Bu kadar 'namus'a görünmemeye önem verir ama böyle de ikilem işte.

üstelik daha da anneme kalsa ona buna 'kız' olduğumu kanıtlamak için doktorla beraber bi tarafımı göstertecem! Evet kendi yüzünden kavga ettiğim komşu kadın bana oruspu dedi diye, facebooktaki ikinci adım soyadı sanılıp evli olduğum düşünüldüğünde de el değmemiş olduğum vajinamı göstererek kanıtlanabillr pekala!

Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu?

Buna rağmen şaka olsun diye silikon mu taktırsam deyince şaşırıp, bana utanmayacak mısın elin adamına memeni açmaya diyen de aynı anne?????

Ha tabi lazer epilasyona gittiğimde daha odada fazladan insan bile varken donumu indirivermeye çok meraklı ve yardımcı olan da annem!

Kabinlere benimle girip beni soydurmaya çalışırken iç çamaşırlarımı da soymaya çalışan da! Kızınca ben şok geçlren de!

Dengesini kaybedip düşecek gibi olduğunda oluma, çantama falan değilde şortumun beline asılıp, abanıp şortumu aşağı çeken de!

Ya da askılı bluzuma asılan da. O an götüm de memem de açılsa umrunda değil. Tepki verince ayy diye hayret ediyor.

Ben kendimi açamam, teşhir edemem falan ama kendi bana istediğini yapabilir??? Aa unutmuşum ben malım, köleyim falan....

Tepki de veremem. Ama düşecekmiş??? Her zaman koluma asılmaktan sakat etmiş bir insandır kendisi ama elli kişiye memem açılsa ne olur nereye tutunsunmuş???? Tabi tğ boylu boyunca tırmalayarak bluzumun askısını yakalayıp asılmıştı, sütyen iyi oturmuştu da neyse inmedi. inse umrunda mı olur? Aa düşsün mü yani?

Kolum çantam orada ama o garip yerlere asılır. Bire de atkıma asılmıştı.! Hani bi keresinde tutup çekti inatla çıkar diye o başka! Bu sefer asıldı! Olsun boğul nolacak doktora götürür baktırır ıspatlarız kızım diye?!

Mantık abidesi!

Ha yazın da sürekli iç çamaşırı giymediğini vurgular! Ben de giymeyeyimmiş? Hem sütyen hem külot yani. Hıı bi kere hadi salayım memişleri dedim; beni bakkala yollamaya komşuya uğramaya çöp atmaya kapı açmaya yollamak için mücadele verdi sanki bilerek.

En sevdiği şey beni zor durumda bırakmak, çirkin kötü vb göstermek; böylece kendisi anlayış abidesi gibi duracak hep daha fazla.

1+1 olunca ve bu durumda ne oluyor, banyodan çıktın mı odaya geçeceksen direk açık mutfak ve salondan geçmen lazım.

E mesela geçen yaz kapı çaldı ben banyodayken. Tamirci gelmiş.

Banyoya sesleniyor;

Nazlıııı tamircii.

Ben çağırmadııııım.

Nazlııııı tamirciiiiiiii.

Ben çağırmadım anneee.

Ayyyy duymuyor bu kız! Nazlııı tamirci gelmiş tamirciii.

Hem kendi duymaz hem anlamaz senin duymadığını farzeder!

Duymadığımı düşünüp küt banyo kapısını açıverdi; yani kabinin içinde olmasam oh peşkeş çeker gibi ortadayım! Kızınca da şaşırıyor. Ne bilecekmiş ben banyodayım? Ya değilsem de tuvalette olabilirim açılır mı kapı?

Ben kıznca şaşırarak kapatıyor ama tamirci diye yineliyor.

Ben çağırmadım yanlış gelmiş.

Hah! Gelsin mi?

Hayıır!! Yanlış gelmiş ben çağırmadııım!

Neye bakacak? Musluğa mı? Gelsin baksın mı Nazlı?

Ay dellrteceksin beni! Kız banyodayım gitsin gitsin!

Nereye?

Ne bileyim ben?

Ama nereye bakacak ben bilmiyorum Nazlı gelsin mi?

Ayyyy ay! Ben çağırmadım ki sen anladın mı bunuuuu?

Girsin mi?

Kız sağır mısın? Banyodayım nereye girecek?aaaaaa!

Ne bağırıyorsun soruyoruuz!

içeri almış salona oturmuş mantık abidesi! Banyodan çıkınca napacak demiyor.

Daha önce de komşuları öyle oturmuştu. Kadınlı erkekli?! hem de ben de çıkayım diye uğraşıyor seslenip duruyor dalmış gitmiş değişiklik gelmiş! Kaç kere dedim de anca anladı; kıyafetlerimi getirmek ise dakikaları aldı.

Banyo kapısına bile nazlanarak geldi; neee?diyor ne varmış? Sohpetlerini bölmüşüm!!

Kıyafetlerimi getiriver anne.

Niye?

Yatağın üstündekileri.

Hangi yatak? Balkondakl mi?

Temiz kıyafet balkona konur mu yaa?

E niye koydun o zaman?

Ayyy senin yatak seniin!

Aklı alamadı niye?

Kız banyodan havluyla mı çıkacam miletin önüne???

Haaa. Kilotunu da getireyim mi?

Tabi ev küçük ve içiçe komşular da duyuyor bunları ama annem o kadar normalmiş gibi konuşuyor ki. Oysa kendini saçında havluyla bir kız arkadaşım gördü diye haftalarca laf sokmuştu bana. Tabi hem teyzemin kocasına hem ablamın çok dikkatli ve mesafeli olmayı savunur. Ama komşuların orada olması rahatsız etmez. çünkü konuşmaya odaklanıyor...

Külotun çekmecede mi Nazlı hangisini getireyiiim???

Hepsi yatağın üstündeee.

Hııı?

Yatağın üstünde diyorum yaa.

Bunlar mı???

Yatağın üstünde diyorum anne nerden çıkardın onları?

Anlamıyor çünkü hem aklı konuşmada hem konuşmadan duramıyor!

Değil mi? Ay hangisini ben ne bileyim yavrum ahahah?

Rol kesiyor misafire!

Yatağın üstünde duruyıor diyorum ya ay hadii.

Ay sen al en iyisi?

Kız milletin önünden havluyla mı geçecem??

Hı?

Havluyla mı çıkayım diyorum?

Aa niye havluylasın ki?

Banyodayken ne olacak ya????

?????

Bunlar mı?

şükür.

Zor idrak ediyor. Ama çok mantıklı.

O kadar ki: kaç kere söylememe rağmen anlayamadı benim çağırmadığımı tamirciyi. Almış içeri salona oturtmuş, sohbet ediyor! Yani adam manyak falan olsa tamam geberdik!

Gene çağırıyorum banyo kapısına neden olduğunu anlayamıyor!

Zar zor idark etti. E bi baksın gelmişken diyor bir de safçana!

Nasıl çıkacam buradan?

??? Kapıdaan.

Kız havluylayım aa delirtme beni!

Haaaa.

Başka bi zaman da sütçü gelmiş, sanki her zaman bana sorup alırmış gibi, herşeyi danışan anne rolü kesmek için bana soruyor banyoya seslenip.

Sonra para yok bende, sen de var mı?

Var çantamda.

çanta nerdee?

Odada.

Hani?

Ya kapının arkasında ya! (kendi oraya koydurur)

banyoya giriyor....

Açmaaaa!

Ay ne bağırıyorsun?

Kız banyodayım açılır mı kapı!

E kapının arkasında dediiin!

Odanın ya odanııın, kendin koyduruyorsun ya oraya!

Ne var bağıracak?

Banyodayım dış kapıya karşı kapı açılır mı yaaa????! Açmışın ardına kadar?!

4.06.2016

ihtiyacı yokmuş müziğe! Napacamış ki sanki? Radyo çalıyormuş işte!

Ya duymuyor ya da çalan şarkıları beğenmeyip sövüyor ve bi saat dırdır ediyor!

Dırdıra bahane!

Bize neymiş modadan sanki amaaaan!

Kimmişiz ki! Aman işte mecburen giyinecekmişiz napalımmış!
Hala bankada sıraya girilmediğini öğrenemedi.

Unutuyor.

Geçende işimiz vardı bankaya gitmemi gerekti. Yolda koluma girdiği için bankada da bırakmıyor kolumu.

çekiştiriyor da şurası boş girelim sıraya.

Kolumu da bırakmıyor; böyle elime koluma yapıştı mı bırakmaz.

Kaç kere dedim sıra yok numara alınıyor diye. Ne anlıyor ne kolumu bırakıyor.

Hadi hadi diye beni çekiştirmekten ve konuşmaktan duyamıyor e ben de tek elle hem kartı çantadan çıkart hem takıp bas, olmuyor.

Hala çekiştirip konuşuyor hadi falan diye. Böyle takıldığı zaman dokunarak sarsmak, dikkatini çekmek gerekiyor.

Takılmış, sabitlenmiş kendi düşüncesine.

Offf.

Zorla çektim kolumu zorla!

O zaman da şaşırıp bozuluyor surat asıyor.

Ona göre sıraya girmek lazom, sırasını kaçıran kaçırtan boşuna oyalanan kötü bi kızı var onun!

Güvenlik görevlisi söyleyince anladı anca.
Erkekler hastalanınca çok huysuz oluyor hiç çekilmiyor! Diyor.

Sanki kendi erkek mi?

En küçük hastalıkta geberelim'e bağlıyor, kapris gırla, dırdır gırla, doktora gidelim dersen baş düşmansın!

Bunun yerine gebereceğiz!

Hem de ben de!????

Niye çoğul söylüyorsun desen de sen kötüsün!

Zaten iki kişiliği var adeta= dışarda ve evde olmak üzere.

Evde bu kadar sürekli seni ya da başka şeyleri eleştiren, azarlayan, olumsuzluk arayan, eski kötü anılarını deşi sinir olmaya bayılan, insanın hevesini kıran, tadını kaçıran, modunu düşüren kadın dışarda başkalarına karşı= evet didaktik olmakla beraber tatlı, sevgi, anlayış abidesi!

Evde seni çıltırtır, moralini bozar, hatta ağlatır ama dışarda öpücükler peşinde, sürekli okşayan, elleyen, yavrumlar sen lstersenlar şeklinde anlayış ve sevgi gösterileri yapar!

Baak boşandı ama o adamın çocuklarını ne kadar seviyor!diyecekler.

Sanırsın kendiyle bağlantımız yok.

Sanırım işine geliyordu; moral bozup suratımın asılmasına aksileşmeme neden olması dışarda sevgi gösterisi yaparken etkileyici kılıyordu onu.

Suratsız ve aksi kızını bile bak ne kadar seviyor öpüyor diyecekler!

Mesela apartman içinde de devam eder bu rol, ama evin kapısını kapattığı an suratı değişir!
Diyor ki yazın kart faturaları eve geliyor kayboluyor, adres, isim falan yazıyor hep üstünde.

Her yaz aynı şey oluyor.

Doğru ama napalım? Ben hallettim e-postama geliyor ama anneminkini halledemiyoruz.

Neden mi?

Annem ne anlıyor ne yapabiliyor. Her yaz diyor bunu.

Ben de e-postaya gelse öyle sorun olmaz diyorum ya da yazın yazlık adresine gelse. Hah işte diyor gelsin.

Gelsin de arayıp söylemek lazım.

Eskiden bu tür işleri: işte banka, ödemeler,bilet işleri, para çekmeler, rezervasyonlar falan hep annem yapardı. Sonra siz de alışın diye bize devretti, ablam gidip ben kalınca da yıllardır bana kaldı.

öğrenelim alışalım diye bize devretti ama o kadar uzun zamanda hem herşey değişti, hem annem unuttu ve yeni şeylere asla adapte olamıyor.

Bi bankaya gidelim de diyelim memura Nazlı!

Annem daha numara alma sistemine alışamadı ki, ona kalsa herşeyi sıraya girip halledeceğiz. Otomatik fatura ödemelerine bile gıcık, saatlerce bekleyip halletmeye alışmış.

Bir kaç ay önce annemin maaş kartı yenileneceği içi kargoyla gönderilmiş ama annem çalan kapıları açmadığı ya da o an duymadığı, dışarda olduğu için elimize ulaşamamıştı. Telefon edilip söylenecek ama başaramadık ki!

Gerçekten bu kadar basit bişey bile olmadı. Bana telefon ettiriyor ama anlamıyor ki kart kendinin bu yüzden kendi konuşmalı. Defalarca denedik ama şu kadarcık şeyi anlatamadı! Yenilenen kartım elime ulaşamadı napmam lazım? Diyecek diyemiyor. çoook uzun yazmıştım bu sinir harbini.

Ne var diyemeyecek? Telefonda bir sürü oyalanmadan sonra operatöre bağlanıncaya kadar annem ne diyeceğini unutuyor, tekrarlamam da faydasız oluyor, sinirleniyor da telaşlanıyor da; resmen münakaş çıkarıyor benimle!

Operatör de dinlemiş oluyor!

Beni suçluyor kartı bozmuşum demek!

Bozulduğundan değil birkaç senede bir yenileniyor desen de anlayamıyor anlatamıyordu da. Akıl alır birşey değil.

Sen konuş diyor illa da ama olmuyor işte.

Sonunda öyle bir imaj çizmiş ki, kız da pek işgüvarmış tedbir bile koydurmuş.

Sanki ben zorla kartını elegeçirmeye zorla soymaya çalışıyorumuşum gibi.

Mecbur kaldık bankaya gitmeye.

Tabi evde bunun için günlerce dırdır eden suçlayan eleştiren annem gidiyor dışarda dünyanın en saf annesi geliyor!

Bankada bile anlatmak mesele oldu. Kendi izah edemedi; edecek ama lafı o kadar uzatıyor o kadar gereksiz detaylara dalıyor ki. Anlamıyor bankada senin anılarını saatlerce dinleyecek zamanı yok kimsenin. O kadar dalıyor ki detaya sonunda konudan da sapıyor ne diyeceğini de unutuyor. Sonunda kısa kestrirmeme rağmen bu defa da miş'li geçmiş zaman kullanarak bir anlatışı var ki; sanırsın ben döverek, silah dayayarak, zorla maaşını elinden alan bi yabancıyım, dolandırıcıyım!

Ben devreye girip kısaca anlatınca da ennn masum enn çaresi tavrını takınıyor niyeyse. Dolandırıcı diye tutuklansam sevinecek! Ya kartı alamayan sensin!

Kapıyı açmamış ki kargocuya?!

Hele böyle zorlandığını anlayan memurun kızınıza vekalet verin demesinden sonra bir isyan edişi var ki! Sanırsın ben alıp vekaletini dolandırmışım anamı!

1980 lerde dedemlerin evini kiraya vermek için bi akrabaya vekalet vermiş, adam kiraya vermiş vermesine ama paranın üzerine de yatmış aylarca, zaten zor zamanlar boşanması, anneannemle dedemin sağlık sorunları falan zorlamış ama bunu bankada bi anlatışı var ki teatral ve ben yapmışım gibi zamansız isimsiz anlatıyor.

Hani kızım yaptı ama söyleyemem çok kızar demek istermiş gibi!

Ne çektik o yeni kartı alıncaya kadar!

Madem kart sevmiyorsun (beceremediği için, arkadaşları teknoloji kurdu annemin ödü patlıyor, dokunamıyor bile.) bankadan çek desen; aman bankada sırada ayakta nasıl bekleyecekmiş!

Numara almayı bilemiyor ki! Unutuyor. Bankamatiği zaten öğrenemiyor!

Bigün beraber çekeceğiz bankamatikten maaşını, ama sürekli dibimde konuşup beni ellediği için dikkatim dağıldı şifreyi yanlış girdim; sen git bankta falan otur diyorum, konuşmaya beni ellemeye dalmış ki duymuyor bile.

Böyle bazen aşırı ellemeye başlar, sanırsın oynaşıyoruz, sürekli bir bahaneyle eli üzerimde???? Ben de pek sevemem öyle sürekli dokunmatik ilişkileri, anlamaz ki ama?!

Yanlış girince şifreyi hemen polis gelmiş mesela; ???? 2 yıl oldu hala aynı şeyi söylüyor. Maaşını çekmeye sıraya girmişti adam oysa! Oysa anneme göre büyük suçlu Nazlı'yı yakın takibe almak için gelmiş!

işte sonunda yazlığa gitmeler başlayınca da bu kart faturaları sorunu çıktı; ama her sene aynı. Telefon edip diyemediği için kalıyor.

Bunda izah edemeyecek ne var değil mi? Ama edemiyor işte.

çok garip ve saçma diyaloglar geçiyor aramızda.

Yani telefon eden ben, hani en baştaki işlemleri yapan ben, ama annem telefonu anında bi insan açacak ona diyecek sanıyor ya neyse. Sonunda canlı operatöre bağlanınca anneme veriyorum ahizeyi.

O kadar şaşkın o kadar boş bulunmuş kalıyor kl anlatamam o ifadeyi.

Ne diyeceğim?

Ya konuştuk ya işte.

E sen konuştuysan bana niye veriyorsun telefonu?

Annecim görevliye senin söylemen lazım.

E sen dedin ben konuştum?!

Seninle konuştuk ya onu kastediyorum.

Ne konuştuk?

Ay e-postaya gelsin fatura demeyi.

Haa.

Al da telefonu söyle anne.

Ne söyleyeyim?

Ay bi saattir ne konuşuyoruz biz ayol?

Haa. Allooo. Nazlııı ne diyecektim?

Fatura e-postaya gelsin de.

Ha. Hıh.

????

?????

?????

??????

??????

Herkeste soru işaretleri?? Boş bakışmalar. Türk dizisi oldu resmen. Bana bakıyor elinde ahize. Dondu.

Nazlıı bu bişey diyooor????

Nasıl yardım edebilirim diyor anne, s,ylesene işte.

Neydi? Ne diyecektim? Amaaaan ben bilmiyorum ki bana veriyorsun ahizeyi.????

Bilmeyecek ne var? Konuştuk ya.

E sen söylemişin işteee.

Off ne demen gerektiğini konuştuk yaa.

Annemin kafası telefonda değil ki benimle tartışmaktan.

Anne söylesene artık.

üff ne diyeceğim???

Ya fatura e-postaya gelsin istiyorum de hani yazın elimize geçemiyor ya.

Haaa. Tamaaam, hatırladım.

?????

??????

??????

?????

Sessizlik ve boş bakışmalar. Hatırladım diyor ama bişey demiyor. Boş bakıyor öyle. E ses varmış telefonda?! Olacak tabi operatör var anne!

?????

?????

?????

Desene anne?!

Haa yazlık var bizim oraya gelmiyor fatura değil mi Nazlı?

Adres değişikliğimi lstiyorsunuz? Diyor kız.

E-posta adresime gelsin de de.

Dedim.

Demedin anne.

Dedim ya şimdi Nazlı offff başıma ik çıkartıyorsun iş!

Kendin çıkartıyorsun! Kendin dedln!

Bıraktı gene benimle çekişmeye başladı!

Tamam vazgeçtim kapat ayyy ay bişey yapılmaz hiç!

Niye kapatmam! Bitirelim işi.

Söyleyemiyorsun ki!

Değişilik mi yapacakmışız Nazlı?

şimdi adres değişikliği yapsak sonra şehre dönerken gene aramak gereklr bu sefer de yazlığa gider faturaları kartın. Ama daha ilk defa aramayı bile beceremedi ki bir de son baharda mı uğraşacam.

Bu yüzden defalarca izah ettim, sırf bu sene de değil yıllardır aynı! Halledemiyoruz ki.

Değişiklş değll anne sonra tekrar aramak gerekir e-postama gelsin de.

Geliyor ki zaten?

Elektronik postaya gelsin de yani?

Nasıl yani onunda mı adresi var?

Tabi bir de onu okuyacak???!!!! çile çile. Hem zekasıyla övünür kendini benden üstün görür hem de hiç bişeyden anlamaz.

De sen.

şeye gelecekmiş elektroniğe?! Postasına?!

E-postaya mı hanım efendi gibi bişey diyor kız.

Bi sorayım kızıma, Nazlı postaya mı diyor?

Evet de, duydum ben.

Evetmiş. Ben anlamadım Nazlı zaten postaya gelmiyor mu?

Elektronik postaya anne gelecek.

Elektrikle mi?

Bilgisayardaki postaya yani.

Haa. Bilgisayara gönderin.

Diyor ve küt kapatıyor telefonu kaşla göz arasında!!

Ne mümkün????? Zaten maaş kartını herkes yıllaaaaaardır kullanır annem senelerce reddetti! Daha 7-8 sene öncesine kadar bankadan çekiyorduk, zaman kaybı yorgunluk, hem de 10lira kesiliyormuş. Bunu duyunca çılgına dönmüştü gişede! Bana kızıyor niye demiyormuşum hadi matikten çekelim o zaman?!

Kart olmadan çekilmeyeceğini bile zor anlamıştı.

Niye kapattın???????

E dediiiim!???

Adresi okuman lazım ne bilecekler?

Vermişizdir ki adresi yıllardır geliyor ya!

Bilgisayar adresini anne demiştim ya açtım sana şunu söyleyeceksin, elinde tutuyorsun!

Amaaaan ne bileyim ben? Anlamıyorum hiç! Olmadı mı yani şimdi? Bakbakalım bilgisayarına???

Tabi ki olmadı anne! Bilgisayar adresini veremedin ki kapattın!

Bilgisayar burada evde ama bilemezler mi adresini?

Bilemezler!

Ama burda evde adresi belli!

O öyle bir şey değil anne! Aman boşver.

Ee nolacak şimdi gelmeyecek mi makinaya?

Gelmeyecek tabi diyorum ya adresini vermedin!

Düşün daha e-posta nedir ev adresinden fakı nedir, bilgisayarla internet arasındaki fark nedir anlayamıyor ki!

Mesela keşke internet hiç olmasa diye isyan eder, onun yerine ev işi, çörek yapar annemle otururmuşum ben bilgisayar başındaymışım!

Ablamla nasıl konuşacan yazışacan ya?

Ne alakaymış bilgisayarı at demiyormuş ki! internet diyormuş internet!

Bi de bana anlamıyorum muamelesi yapar.

internet olmadan konuşamasın ki ablamla.

Bilgisayar kalsın diyorum Nazlı internet olmasa interneeet!

Ben de onu diyorum internet olmasa ablamla görüntülü var ya konuşma, yapamazsın?

Yaparım!

Yapılmaz ki?

Kız var ya işte be makinaaaaaa!

Ben de onu diyorum internetsi olmaaaaz.

Kız makinadan makinadan.

Annecim ne diyorum internet hattı olmazsa olmaz, bilgisayardan değill.
Boyalı kız istemem. = bilmem kimin oğluna düşünmüşler ama byanan kız istemiyormuş!vah vah. Annem de hemen adapte oluyor bu fikre; saçımı tarasam yetermiş boyanmayayımmış artık! Tabi hünkarımız buyurmuş! Hemmen emri olur!

iki soyadı var evli mi? = birine feysluktan baksın demiş. Ama süper zeka olduklarından ikinci adımın baş harfi yazılı sadece benim kendi soyadım, yazaılı soyadını kocamın sanmışlar. Annem en çok buna üzüldü bozuldu. El değmemiş kızını evli sanmışlar hemen silecekmişim ikinci adımı: koymayaydınız. Uzun uzun açıklamışmış. Bilirim biri bir soru sordumu geçiktiremez, uzun uzun izah etmek, hesap vermek, özür diler gibi bir tavırla hem de. Ne kadar kompleks olmuş evlenmemem.

Medyası sosyal olmasın= başka bir zeka abidesi de anneme göre böyle demiş. Sosyal medyası olmasın demiştir diyorum. Neyse işte o ne demekse artık diyor.

işte feysbukla tivitır falan geneline sosyal medya diyorlar. Hıı var mı senin? Var ya işte. Kapatırım değil mi?? Tabi! Yeter ki beni alsın nikahına yapmayacağım şey yok köpeği kölesi olurum!
Bizim balkona göre hava tahmini.

Ceketimin kolu! Kıvrık olmayacak!

11 yıldır aynı evdeyiz; daha hala aynı kanıda, her seferinde yanıltsa da!

Bizim balkonun havasına göre giyinmek!

çok rüzgar alan bir balkon, bu yüzden normal havadan 2-3 derece az hissediliyor. Tabi annemin abartısıyla 8-10 derece!

Daha nisanda mayısta bana kaban, anorak mont giydirmek için her sabah mücadele veriyor.

Zaten benim fazla üşümeyen biri olduğunu bile kabullenemedi!

Ayyy hava çok serin Nazlı montunu giy! Diyor her sabah. Hatta sabah değil öğlense bile.

Dışarı 35 derece olur anneme göre 20dir ceket giyilir. Balkon serin işte! Hayır hava serinq

ağustosta! Ya Mersin'in ağustosunda hırka giydirmeye çalışır!

çok düşünceliymiş ondan! Gerkesin vücut ısısı ve hava algısı başka ama annemin tek kriteri kendisi. O kadar doğru bir insan ki herkes ona benzemeli ona uymalıdır!

Sabahları işe giderken geçiş mevsimlerinde giydiğim ince ceketlerim var.

Mesela onun kolunu kıvırmama tahammülü yok. Hemen hemen her sabah üşenmiyor düzeltiyor kolunu ve düğmelerini ilikliyor hatta manşetteki.

Ne söylersen söyle kafaya takmış! O öyle olacak!
Birini bulmuşlar bana ama annem beni beğenmez diye düşünüyor belli ki.

Kendisi beni hiç beğenemediği için kimse de beğenmez diye düşünüyor.

Annem yakınlarını beğenemez sevemez. Yabancara, az gördüğü insanlara ise bayılır.

iltifata övgüye boğar.

Niyemiş?

E eski ayrıldığı kız arkadaşı benden genç benden uzun benden güzelmiş.

şaşılacak şey yok anneme göre herkes benden güzel genç uzun ve başarılı zaten!

Yeni ayrılmışmış; kız 32 yaşındaa ve 1,67 boyundaymış, bilmem ne müdürüymüş hem de!

Yaa ben ne kadar korkuncum oysa!

Niye ayrılmış o zamaan kaçırmayaymış!

Anlaşamamışlarmış!

Zahir kız bu yaşta evlilik derdine düşüp herşeye razı olmadığına göre; prensipli birisi. Ya da adam o kadar kaba sorunlu falan ki istememiş!

Biliyorum bu yaşlara gelince kızlar telaşlanıyor ve çok beğenmese, sevmese, uygun bile bulmasa da artık o anda kimi evliliğe sürükleyebiliyorsa hemen evleniyor. Sonra bişeye benzemiyor evlilik, ya mutsuz geziyor ya boşanıyorlar. Etrafımda var böyle.

Yani tanışalımmış bakalım! iması seni beğenmez ama! Bakalım ben beğenecem mi?! Belki kız haklıydı! Belki yontamadı da vazgeçti!! 32 yaşında evlenmekten vazgeçmeyi düşünmüşse zaten kesin haklı bir tarafı vardır!
Bilgisayarım bozulunca aynı konu yeniden gündeme geldi.

Annem bişey bozulduğu zaman hep halbuki enn iyisini almıştık der.

O kadar inanır ki bu savına gülünç.

Eski masa üstü bilgisayarım bozulunca da böyle söylemiş hatta aylarca durup durup konusunu açıp en iyisini aldığımızı iddia etmişti.

Bozulmamalıymış yani. En iyisi olsa bile bozulmayacağı anlamına gelmez. Ona göre 35 yıl aynı şeyi kullanıp idare edeceksin!

Ama en iyisini almıştıık!

En ucuzunu aldık, sanki hatırlamayacağım. Şu parçasını almasak olur mu diye bile uğraşmış, pazarlık etmeye çalışmıştı; hani ellerindeki en uygun fiyatlısını seçtiğimi halde.

O kadar alakasız bir insn kl teknolojiyle, bilgisayarla: ekranı olmadan kullanılabileceğini sanıyordu!

Aslında hala aynı iddiada: bize gerekmiyor!

Zaten biz küçükkende iddiası buydu, almazdı, elimie bir para geçmişti ; güya bize danışıyor! çoktan karar vermiş aslında, söylediklerimizi kabul etmedi. Bilgisayar bize gerekmezmiş ki iş yerimiz mi varmış? iş adamı mıymışız??? Kamerayı napacakmışız ki ne çekecekmişiz bie lazım değilmiş.

Ne almıştık? Klima. Ama hiç kullanmamıza izin verilmeyen bir süs eşyası gibi; el değmeden eskidi rutubetten çürüdü gitti.

Ezelden beridir inancı bize bilgisayar gerekmez ki?

Yani anneme göre sırf istediğin için alamazsın! Mecbur olman lazım. Ya okuldan ya işten mecbur edecekler de alacaksın. Aslında bize hiç gerekmiyor hiç!

Lazım değil ki???

Hala aynı iddiada. Bir de ennnn iyisini almıştık ama!

Sana gerekmiyor!

Sanki sana gerekiyor napacan ki?

Sen napıldığını biliyor musun ki?

Anneme göre onun bunun bilgisayarından lazım olduğu zaman bakar yaparım yeter bize! Evde erkek yok ki lazım olsun teknoloji?!

Daha ona kalsa fotoğraf makinamız bile olmadı. Eskiden yoktu, bütün sene teyzemler teşrif etsin de fotoğrafımız olsun diye beklerdik. Anneme göre çok normaldi ama ik kendi anılarına gelince fotoğrafı olmayan anılarına, yıllarına yanar! Ama biz fukaraların hiç olmasa da olur!

Sonra galiba teyzemin oğlu sayesinde bir yerden uygun fiyata filmli makina almıştık. Ama o zaman da film parası mesele oldu. 36 pozu anneme bıraksan 36 yılda tamamlardık! O kadar lüzumsuz görüyordu hala öyle!

Karşılayamayacağımızdan değil gereksiz buluyor, teyzemler çekiyormuş işte! Zaten benim de işim gücüm yokmuş bunun peşindeymişim!!

Ha ama bu çelişkisini yüzüne vurdun mu sen kötüsün!

E hani sen fotoğrafsız yıllarına üzülürsün ilerde biz de mi böyle dertlenelim, üstelik hadi senin zamanında imkan azmış, yokmuş; şimdi imkan da çok!

Aman be sende napacaksan o kadar fotoğrafı sanki artissin, sivilceli suratına mı bakacan?

Altta kalacağını, çelişkisini çıkarttım mı hep yumuşak karnından vurur insanı. Ama bunu öyle blr yapar ki; çok doğru normal bir şey söylüyor gibi yavaşç!

Haa doğru sizin çok olsun fotoğrafınız diyeceğine seni aşağılamak daha iyidir!

Mesela aynalara kameralara küssen ve 5-10 yılda bir kimlik yenilenirken, bir okul kaydı için falan vesikalık gerekse de sadece o zamanlar olsa görselin; aman yazık gençken olsun demez, umrunda olmaz. Ama gençlik fotoğraflarına bakıp yad etmeye kendini övmeye bayılır!

Zaten kendinin neredeyse bizden daha çok çocukluk gençlş fotoğrafı var!

Bizim çekilmemiş çok, olanlardan da yok babam var yok halam var diye yırtıp yırtıp atmış.

Babamla ondan kalan çok az fotoğrafımız var mesela annem attığı için.

E sen sadece babamın değil benim fotoğrafımı da atmış oluyorsun.

Aman olmaz olsun gereksiz ilerde çekersin!

Onun için de mi kocamızı bekleyeceğlz????
Bi arkadaşımla karşılaştık yıllar sonra. Haline bakmadan alaycı biçimde bana hala evlenmedin mi diyor. Evlilik bir başarı, bir statü, sınıf atlamanın yolu, üstünlük ya!

Ben de sahte bi şakacılıkla evlenenler pişman! Kim hayrını görmüş! Falan dedim.

Ayak üstü 2 çift laf. Yaşlandığını ima ettim daha hala o evlilikten bahsederken.

Gene iyl az söyledim anam gibi görünüyor, hoş kızdı aslında ama aşırı salmış kendini. Sadece kilo değil mesele, saç baş giyim cilt ifade. Daha da övünüyor evliyim diye oysa bana birisi dedikodusunu getirmişti.

Kocasıyla kavga etmişler, kış günü adam bunu kombinezonla balkona kilitleyip gitmiş evden!

Rezalet tabi, komşunun oğlu yangın merdivenini açmış mı ne de girmiş evine öyle bişey.

çok iyiyimiş evliliği! övünüyor.

Annem de artık palavracılara kemen kanar oldu, anında yutuyor. Bir hayranlık ve buruklukla izliyor.

Sonra da bana niye öyle dedin üzüldü kızcağız diyor.

O bana istediği gibi davranacak ben karşılık veremem! Ezik miyim?

Birisi bikey sorsun annem hemen en ince detayına kadar hesap verir gibi anlatmak istiyor. Kestirip atamıyor.

Benim tersleyip kestirlp atmama dayanamıyor.

Gücenmişler.

Ya ben? Ben? Bana istediğl istediğl kekilde sormak, kırmak falan serbest ama! Ben karşılı veremem kendimi savunamam? Neden???

Böyle böyle olmuş arkadaşımın evliliğinde diyorum, işte bu olayı anlatıyorum. Aman o da söz dinleseymiş o zaman diyor!???

Tabi kadın dediğin kişiliksiz bir köle robottur ona söyleneni yapmalıdır.

Eskiden annem asi ve feministti. çalışmayan, ekonomik özgürlüğü olmayan, özgüvensiz , kocalarının arkasındaki kadınlara acır, küçümser, aşağılar, eleştirir söverdi.

şimdi gayet hayran!
Asansörle çıkarken komşu bizden önce bi katta indi.

Karısı kapıda adamı aşkım diye karşıladı.

Annem çok imrendi.

Ay keşke evlensemmiş bak ben de kocamı böyle karşılarmışım.!

Bana yamamaya çalıştığınız çirkin öküzleri aşkım diye mi karşılarım sanıyorsun anne? Geri zekalı falan mıyım ben???

Keşke diyor üniversitedeyken bulsaydın!

?????????

Bütün sosyal hayatımı baltalayan kendi. Ona göre evlilik nasılsa olurdu okul ve iş önemliydi.

şimdi ne iş ne kiminle nasıl evlendiğim önemli. Yeter ki yerini bulsun! Herşe göstermelik.

Zaten eş bulmak için çaba ve zaman gerektiğinden habersiz. Herkes evlilik delisi, hazır bekliyor sanıyor.

Bir görev bir iş anlaşması.

Yıllar içinde ne kadar değişti. Okuldayken en önemlisi dersti! işti! Evlilik nasılsa olurdu.

Yani bazen nasılsa karşına çıkar derdi, ama esasen çok önemli görmüyordu istediğim birimi sevdiğim mi bi şekilde evlendiririz diye düşünürmüş demek.

Anneme kalsa sıfır sosyal hayat idealdi. Hatta sıfırın altında: ilerde kocanla!

Gene o yıllarda ablamın evliliği hobisiydi! Sonra boyama kursları falan.

Gene tabi benden robot olmamı bekliyordu. Dersten başka hiçbişey olmamalıydı hayatımda, yemek yemek tek zevk.

öyle gezmekmiş, müzikmiş, tiyatroymuş, arkadaşlıkmış???

Ne konuşuyorsunuz ki bu kadar sanki? Bütün hafta berabersiniz?! Ders mi? Hıı ders anne.

Gençliğini de çoktan unutmuş desen konu açıldı mı kendini anlatmayı ve övünmeyi çok severdi.

Evet annem çok çelişkili bir insandır ve kesinlikle çifte standartlı.

Kendi hep en üstün, en haklı, sonra ablam, en en alt sıradayım! En haksız en aşağı!
Aloo Nazlııı!???

Efendim anne?

bu nasıl kapanıyoor???

Ney?

Bu bu!

Bu dediğin ne anne?!

öfff anlamıyorsun!

Söylemiyorsun ki!

Kız bu bu! Nasıl kapanıyor buuu???

Annecim bu dediğin nedir??Telefondayım ben göremem ki???

Offf !of!

Televizyon mu?

Yok beee!

Radyo mu???

Aman hayır kız senin odandaki seniiin ayyyy bl anlayamadıın!

Söylemiyorsun ki ben müneccim değilim! Ney kapanacak??

Offff kız! Gürültü varmış gürültüüüü! çalışamıyormuş çocuuuk!

Gene mi alt kattaki kadın?

He he!?nasıl kapatacam sesini.????

Neyin sesini yaa bizde ses mi var?

Kız senin odanda seniiin???

Ben evde değilim kl ses olsuuun!

????

Bizde ses açık değil ki?

Açık değil mi buu?

Tabi ki değil yaa! Evde yokken nasıl çalışabillr?!

çalışmıyır mu bu???

Tabi ki! Kapalı!

Ee ses diyor çok diyor?!

Var mı ses?

Vaar!

Ayy ay! Benim odada mı?

Eveeet! üf bi anlamadın ha Nazlı!

Sen anlamadın anne sen! Bizim evde benim odada müzik çalmıyor ki ben evde bile değilim!

E ney ya? öyle dedi ama?!

Kim bilir nerden geliyor ses! Her seferinde bize çıkıyor sen de inanıyorsun!

??? Eee nasıl kısılacaak?

Ay delirecem ses benim odadan değil ki ne kısacan??!

Nerdeen?

Ne bileyim ben anne evde değilim ki?!