Ay kaprisli bir çocuk gibi oldu iyice. Sürekli kapris sürekli mızıldanma şikayet.
Hani sanki hiç mi yoktu bunlar? Vardıı.
Ama bu defa tonu farklı sanki. Mantıksız iyice.
Daha okuldan geldiğim anda ama içeri adımı attığım andan hadi masaya gel demeye başlıyor. çocuk gibi mızıl mızıl mütemadiyen hadi diyor.
Ya bir üst çıkarılmaz mı? Ceket falan? çanta konmaz mı? Yok içeri girer girmez masaya geç!
Bi el yıkanmaz mı en önemlisi.
Anlayamıyor hadi diye diye peşimde. Hadi masaya hadi yemeği koydım Nazlı hadi masaya!
Ya tamam bi ceketimi çıkarayım.
Hadi masaya hadi hadi.
Ya tamam bi elimi yıkayayım!
Ay hadi hadiii! Hadi!
Tamam anne bl elimi yıkayayım barii!
Ay hadi Nazlı hadi bekliyoruuuum!
Tuvaletin kapısında hadi hadi.
Hergün ama hergün aynı tartışma, öğrenemiyor da Nazlı önce elini yıkamak istiyor, tuvalet ihtiyacı vardır. Yok. Hergün aynı tartışma.
Yemek için beni beklemiş, çok acıkmış! Bekleme çok acıkırsan ye diyorum. Yok bekleyecekmiş hemen geleyimmiş!
Hadi Nazlı yemek soğuduuu!
Ay tamam anne tuvalete gitmem lazııım!
Ay hadi ya amaaaan!
Napim yıkamayayım pis elle mi yiyeyim yaa??
Ama çabuk ayol aaa!
Kapıdan ayrılmıyor ki.
Sen git başla geliyorum.
Yok ! Hadi gel masaya!
tamam anne!
Hadi o zamaaaan.
Bi çık kapıyı kapatcam!
Nlye ya aman acıktım ben hiç anlamıyorusun!
Sen anlıyor musun? Aa el yıkama üst çıkarma tuvalete gitme! Robot değilim ben!
Sen anlamıyorsun ben geç saatte yiyemiyoruuuum! Dokunuyor mideme sen oyalanıyorsun saçma yere hadi gel artık aaaa!
Ya anne bi çık çık! Aaa tuvalete gitcem sıkıştım aaaa!
Amaaan.
Oyalıyorsun beni çııık! Git ye sen geliyorum!
Her gün hemen hemen aynı. Gerçekten mantıksızca ve aslında aptalca.
Sen değll misin bize el yıkanmanın önemini öğreten alıştıran? O kadar saplantılıydı ki bir ara elimizi yıkadığımıza inanmaz sorar bana bi daha yıkatırdı! Tartışma nasıl olmasındı?
üstümüzden tiksinir lağım faresine bakar gibi bakar, sürekli bize bağırarak onu oraya koyma diye çığlık çığlığa konut verirdi! Okul kıyafetleri yatağa, sandalyeye değmeyecek! iğrenç pis! Kapı arkasına hemen çıkarılıp asılacak! Okul çantası da her yere konmayacak! iğğrennçç!! Yere çalışma masasının yanına konacak ha sakın başka yere koymayın sakııııın!
Ee öğrendik, alıştık, huy edindik. şimdi annem yadsıyor bunu. Hatta inada gibi ne kadar pis şey var yatağmın üstüne memnuniyetle koyar. Kızmamı anlamaz, anlasa yanlış anlar! Yatak örtüsü kirlenmesin diyeymiş, açar içine koyar pis şeyleri!
Kızmamı anlamaz e yatağın üstüne koyma diyorsuuuun???
Kesinlikle anlamıyor.
Zaten annemin huyu beni hesaba almamaktır. Hep böyleydi. Normal bir tonda söylesem anlamaz, önemsemezdi. illa basbas bağırmalı, kavga etmeli, abartmalıydım. Hala öyle. O zman da abartıyorsun çok sinirlisin sana kocan nasıl dayanacak derdi!
E başka türlü anlayıp dinlemiyorsun?
Ben mi? Hep dinlerim!
Diye iddia ederdi.
Halaaa aynıııı. Bağrıp kavga etmezsen almaz kafası. Valla.
Hergün aynı hadi tutturması.
Yıkamayayım mı elimi?
Hadi otur otur yiyeyim!
Pis elle mi yiyeyim ekmeği??
Hı??
Elimi yıkatmadın bi yaa.
Ye hadi soğuyacak!
Kafayı yemeğe takmış başka bişey duymuyor anlamıyor.
Hergün bir benzeri tartışma. Kolumdan tutup çekmişliği var.
Hem insanın tepesini attırır hem de niye kızıyorsun anlam veremez, bozulur.
Açken iyice bencil iyice takıntılı.
Banyodan iterek çıkarıyorum bazen. Anlayamıyor! Bağırarak sıkıştım ya çık bii!diyorum.
Anlam veremiyor gerçekten şaşkın ve bozuk kapıda dikiliyor.
Tamam beraber yemek güzel de bunun için aecele koşrak eve gelecem el yıkamadan tuvalete gitmeden yemeğe oturacam???????? Saçma ötesi.
Hele çok güzel olmuş de. Zaten demesen kabahat desen bela.
Bi tabak daha ye o zaman ısrarı. Hayatta yemekten başka zevk yok ki iddiası.
iyi o zaman 10 tabak yiyip 300 kilo olup öleyim??? Sağlıktan önemli yani??
Anlamaz ki kendi kilo almaz, yakar. Zaten ne umrunsa ne değer verir. Hatta kilo alsam da memelerim büyüse belki bi alan olur. Nasılsa her eve damızlık temiz bir kız lazım!
özenererk fedakarlıkla büyüt, okut, en önemli şey okuman işin olması diyerek hem de ama sırf toplumun çenesi kapansın diye adamın biriyle evlenip önceki yıllarını ve geleceğini çöpe at gitsin!??????
Ben üniversitedeyken de aynı sayılırdı. öncesinde zaten küçük olduğun içln eve hemen dönülürdü. Ama üniversitede başka şeylere de zaman ayırmak istersin. Anlam veremez. Saat 17.00 de mi bitiyor ders? Hesaplamış. 2 dakkada toplanıp çıksa, 1 dakka dolmuşa gitmek olsa yol da 5 dakika etti mi 8 dakika, bilemedin 10! Ee saat 17.10 evde olacaksın????
Zaten tüm gün berabersiniz daha ne oyalanırsın ki? Ne manası var? Ne gereği var der dururdu.
Yani anca dersler ve ödevlerle ilgili bir durum varsa mana bulur ama süre uzun olmayacak.???
Bahane seni yemeğe bekliyorum beraber yiyelim diye.
Hala anlam veremez okul ve ya iş arkadaşınla fazladan zaman geçirmeye.
E tüm gün berabersiniz zaten ne gereği var ki bir de hafta sonu???
Tabi sosyal olacağına ev temizle hayatının tüm hafta sonları. Rutinin bozulmak zorundaysa da sinirli ve suratsız hadi artık gidelim lafı azına dolanmış, uyumsuz şekilde bekle. Anın tadını çıkaracağına tadını kaçır = annem!
Daha geçende gene aynını söyledi.
Yahu tüm hafta sonu berabersiniz ne gerek var ne manası var ki bi de hafta sonu görüşüyorsunu? Saçma çok gereksiz?!
Arkadaşlık ihtiyacı? Sosyal olma isteği? Eğlenme? Keyif alma hissi???
Ney???? Annemde bu hisler yok.
Ama iş gençliğiyle övünmeye gelirse seni anlayamamayı bırakır mangalda kül bırakmaz.
Di mi saçma?
Aman gençken ne sosyalmişler de ne gezerlermiş de ailecek cümbür cemaat, konu komşu çoluk çocuk toplaşıp yaylalara çıkmalar, piknikler, yaylada ev kiralayıp kalmalar, ateş yakıp etrafında dans etmeler....
Bir kere olsun aklına geldi mi acaba bize anlatırken aslında resmen övünürken bu kızlar böyle bişey yaşamadı üzülürler mi diye?
Hiç ama hiç böyle eğlenceli ve sosyal bir hayatımız olmadı. Boşanmadan sonraki yıllar nasıl geçti bilmem, çok küçüktük ama anıların belirdiğl yıllardan beri böyleydi. Ev hapsine çarptırılmış gibi bir hayat. Hatta tüm cezalara. Adeta mutlu olmak yasak?
O zamanlar teyzemler Ankara'daydı, senede 1-2 gelirlerse ancak o zaman dışarı çıkılırdı. Lütfederlerse?! Ama eniştem bize acıdığı için çıkılırdı. Anca da o zaman onların makinasıyla fotoğraf çekilirdik. Haliyle tüm sene bu 2 aktiviteyi beklemekle geçerdi, yoksa başka bişey yok!
Ve bu da gayet normaldi. Ama aman konu açılmasın adeta bizi üzmek ister gibi balllandırarak anlatır gençliğini iyice bi övünmeden rahatlayamazdı. Ablamda biraz rahatsız olur ama ya tam anlamaz ya bastırır kendini tepki veremezdi. Ben de. Ama ben daha çok bozulurdum. Bir gün ağladım mesela.
Ama ben suçlu oldum! Ne efendim ben ne nankör bir kızmışım!???
Ne varmış ağlayacak? Bak ablam ne güzel oturuyormuş!
Anlat da övünme bari. Resmen canımızı yakmak ister gibi. Değil tabi. Hala değil. Ama bazı açılardan kör. çünkü empati kurması imkansız bir insan. Anti empatik.
Yaşayabilirdik benzer şeyler. Evet tuhaf davrananlar vardı dul diye. Ama iyi niyetlilerde vardı. Tamamen bizi soyutladı hayattan. Hatta hala böyle istiyor.
Hatta öyle ki annem tadını kötü buluyor diye ömrüm boyunca otlu peynir tatmayacağım?!
Kendim değil annemin fikirleri kararları önemli. Kişiliğe ihtiyacım yok ki annem karar versin!
Hiç ima bile etmeyeceksin yoksa dünyanın en nankör evladısın. Annen senin hiç yaşamadığın güzel ve eğlenceli sosyallik anılarını ballandıra ballandıra anlatacak sana övünecek. Sen de çenen kapalı dinleyecekn!
Hayır elinden geleni yapmadı doğrusu. Fırsatları bile tepti. Sadece teyzemler lütfederse sosyalleşme, keyifli anı yaşama iznimiz vardı adeta.
Hatta bazen öyle oldu ki onlar da başka planlar yaptılar ailecek. Gelmediler. Ve biz o yıl boyunca hiç değişik bir şey yapmadık hatta fotoğraf bile çekilmedik!
Ama o anısız, fotoğrafsız bu yılda annem bazı yıllarda fotoğrafı olmadığına hayıflanan konuşmalar yapabilirdi. Ama sen tutup bizim de bu yıl olmadı fotoğrafımız diyemezsin! Nankör pislik!
Senin olmayabilir sen kimsin????
Baktım olacak gibi değil; ablam da sosyallik değişiklik falan aramaz.
Bıraksan bugün aslında dündü filminin içinde gibi yaşar gider. Hala öyle, eniştem olmasa robot gibi yaşayacaklar. Annem de aynı. Gençken yaşadıkları dedemle anneannemin sosyallik maharetlerindenmiş, yani bi nevi mecburi.
işte hala anlam veremiyor hafta içi zaten gördüğün arkadaşlarınla bir de hafta sonu niye görüşürsün? Saçma gereksiz manasız.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder