Onu evde giymeseydin eskir!
Nerede giyeceğim?
Dışarda.
Dışrı mı çıkıyoruz ki?
Pazara çıkıyoruz ya!
uzun anlamsız karamsar birbirine benzeyen yazılar... *biraz atıyor ve abartıyor olabilirim de olmayabilirim de, garanti yok. *bu blogdaki yazılar gerçek kişi, olay ve mekanlardan ilham alınarak yazılmıştır. *isimler akıl sağlığım açısından, bir çemberin iç açıları yüzünden falan fiştan değiştirilmiştir. *benzer durumlardaki isimler tutmuyorsa ondandır... *bu blogdaki yazılar sırasında hiçbir canlıya zarar verilmemiştir (kendim hariç^^) *varsa fotoğraflar alıntıdır. *hepsi saçmalıktır ^__^
25.07.2015
Pazardan dönüyoruz. Yine dayanamadı 10 kişilik meyve sebze doldurdu. Adamlar al abla 5 kilo dedi mi gözü dönüyor. Oluur alalım!
Tabi bu arada meyve sebzeyi ne kadar sevdiğiyle ve faydalarıyla ilgili demecini her pazarcıya ayrı ayrı verirken eklemeyi de unutmuyor; evde bi başımızayız, iki kişiyiz evde!!
Engellemelerime rağmen yığdı gene reçel yaparmışız yermişiz, komposto yaparmışız hem yaşımızda kolay olurmuş hazmı?!
Dönüşte sitede harıl harıl bi konuşma var aralarında komşulardan bir kaçının. Annem önde elinde hafif şeylerle yürüyor. iki de bir de dönüp bana bakıyor ve ekliyor geliyor musun?
Yavaş yürüyormuşum! 15 kilo taşıdığım için olabilir mi acaba?
Belki anneme göre bundan değildir yaşlandığım içindir!
Nasıl balkona çıkıp durmam sıcaklanmaktan değil sigaradan kaçmamdan değil de menapozdansa bu da yaşlılıktandır. Oysa kendisi zamanında ne kadar güçlü kuvvetlidir yaaa! Ne ağır şeyler taşımız ne işler yapmıştır!
Hadii!
Geliyorum sen yürü anne!
Kendi sitemizin içinde bile anneciğinln kontrolü altında olmalı, yoksa kaybolur Nazlı!
Neyse komşularla konuşmaya başlıyor. Birileri bıkmış usanmış pislikten, hep kediler yüzündenmiş, hep besleyenler yüzündenmiş, her yer kedi pisliğiymişmiş!
Kediler toprağa yapıp örterler üstünü ki, kimbilir neyi ne sandılar. Bahane bunlara.
Annem de yapıştırıyor; Nazlııı onları eve bırak bez alda gel sil şuraları!
Nazlı temizler!
Köler, temizlikçi,gerizekalı, hamal, herkül vb'den sonra levazımat da olayım. Sitedeki bokları temizleyeyim hıh tam bana layık şey bok temizlemek!
Ne münasebet!
Bez bez al da gel sil!
Kimin çocuğu pislettiyse o temizlesin!
Kedilerinmiş!
Kediler ortalığa yapmaz.
Yapmış demek ama değil mi?
Bana ne tasmalı ev kedim mi sokak kedisi!
Ama biz besliyoruz Nazlı!
Haa tamam bana da kaka temizlemek düşer!
Sinirle yürüyüp gidiyorum. Eve varıyoruz. Ama annem zerre anlamamış; zaten su gibi olmuşum terden. Daha elimi yıkamaya girmeden elime bez vermeye çalışıyor. Akıllara ziyan. Millet yamuk yumuk çocuklarını aslan, koç, prenses, kraliçe ilan ediyor bizimkisi bok temizlikçisi!
Napsınmış 70 yaşına gelmiş nerdeyse nasıl eğilip temizlesinmiş?
Hadi al git sil.
Olur lağıma da gireyim bir istersen ha tamm bana layık bok doludur!
Yok artık?!
Yok canıım ben evlere tuvalet temizlemeye gideyim?!
???
???
Alsana?!
Ne münasebet diyorum??? Kedi pisliği bile değil onlar gidip çöp de toplayayım ha istersen!
Napalım kızım bi besliyoruz.
Hayır sen sürekli beni öne sürüyorsun! Nazlı git mama ver Nazlı git şunu arada duvardan atla git kaka temizle... Oldu başka işim yoktu!
E kim tamizleyecek?
Ben tabi ki! Sitede görevli yok! Tamm bana layık! Değil mi(
anlaşmak mümkün değil annemle yaa. Mantıksız sevgisiz! Milleti iltifata boğ bana kaka temizlet!
Tabi bu arada meyve sebzeyi ne kadar sevdiğiyle ve faydalarıyla ilgili demecini her pazarcıya ayrı ayrı verirken eklemeyi de unutmuyor; evde bi başımızayız, iki kişiyiz evde!!
Engellemelerime rağmen yığdı gene reçel yaparmışız yermişiz, komposto yaparmışız hem yaşımızda kolay olurmuş hazmı?!
Dönüşte sitede harıl harıl bi konuşma var aralarında komşulardan bir kaçının. Annem önde elinde hafif şeylerle yürüyor. iki de bir de dönüp bana bakıyor ve ekliyor geliyor musun?
Yavaş yürüyormuşum! 15 kilo taşıdığım için olabilir mi acaba?
Belki anneme göre bundan değildir yaşlandığım içindir!
Nasıl balkona çıkıp durmam sıcaklanmaktan değil sigaradan kaçmamdan değil de menapozdansa bu da yaşlılıktandır. Oysa kendisi zamanında ne kadar güçlü kuvvetlidir yaaa! Ne ağır şeyler taşımız ne işler yapmıştır!
Hadii!
Geliyorum sen yürü anne!
Kendi sitemizin içinde bile anneciğinln kontrolü altında olmalı, yoksa kaybolur Nazlı!
Neyse komşularla konuşmaya başlıyor. Birileri bıkmış usanmış pislikten, hep kediler yüzündenmiş, hep besleyenler yüzündenmiş, her yer kedi pisliğiymişmiş!
Kediler toprağa yapıp örterler üstünü ki, kimbilir neyi ne sandılar. Bahane bunlara.
Annem de yapıştırıyor; Nazlııı onları eve bırak bez alda gel sil şuraları!
Nazlı temizler!
Köler, temizlikçi,gerizekalı, hamal, herkül vb'den sonra levazımat da olayım. Sitedeki bokları temizleyeyim hıh tam bana layık şey bok temizlemek!
Ne münasebet!
Bez bez al da gel sil!
Kimin çocuğu pislettiyse o temizlesin!
Kedilerinmiş!
Kediler ortalığa yapmaz.
Yapmış demek ama değil mi?
Bana ne tasmalı ev kedim mi sokak kedisi!
Ama biz besliyoruz Nazlı!
Haa tamam bana da kaka temizlemek düşer!
Sinirle yürüyüp gidiyorum. Eve varıyoruz. Ama annem zerre anlamamış; zaten su gibi olmuşum terden. Daha elimi yıkamaya girmeden elime bez vermeye çalışıyor. Akıllara ziyan. Millet yamuk yumuk çocuklarını aslan, koç, prenses, kraliçe ilan ediyor bizimkisi bok temizlikçisi!
Napsınmış 70 yaşına gelmiş nerdeyse nasıl eğilip temizlesinmiş?
Hadi al git sil.
Olur lağıma da gireyim bir istersen ha tamm bana layık bok doludur!
Yok artık?!
Yok canıım ben evlere tuvalet temizlemeye gideyim?!
???
???
Alsana?!
Ne münasebet diyorum??? Kedi pisliği bile değil onlar gidip çöp de toplayayım ha istersen!
Napalım kızım bi besliyoruz.
Hayır sen sürekli beni öne sürüyorsun! Nazlı git mama ver Nazlı git şunu arada duvardan atla git kaka temizle... Oldu başka işim yoktu!
E kim tamizleyecek?
Ben tabi ki! Sitede görevli yok! Tamm bana layık! Değil mi(
anlaşmak mümkün değil annemle yaa. Mantıksız sevgisiz! Milleti iltifata boğ bana kaka temizlet!
Bi yerden geldik. Ayy çok sıcak Nazlııı çok!
Ayy çok terledik ayy bittik bitti Nazlıı!
Ay bi daha çıkılmaz çıkılmaz Nazlı!
Ayy hava serinleyinceye kadar çıkmayalım çıkmam!
----
bilmem kimlere söz vermiş, ee ben nasıl gidecekmişim sancılanıyormuşum?
Arayayım Nazlı'nın kanaması var biz gelemeyiz diyeyim mi?
Yoo ciddi bunu sorarken, hatta suratında aptal çaresiz yavru kedi ifadesi var.
Hem beraber gitmeye mecburuz, hem tek başına gidemiyor, üstelik hem de millete benim muayyen günümden bahsediyor. Ama kendinin menapozu hiç konuşulmayacak! Nasıl polikistik over'ımı aptal aptal komşulara söylemiş onlar da estetik sanmış???
Ayy çok terledik ayy bittik bitti Nazlıı!
Ay bi daha çıkılmaz çıkılmaz Nazlı!
Ayy hava serinleyinceye kadar çıkmayalım çıkmam!
----
bilmem kimlere söz vermiş, ee ben nasıl gidecekmişim sancılanıyormuşum?
Arayayım Nazlı'nın kanaması var biz gelemeyiz diyeyim mi?
Yoo ciddi bunu sorarken, hatta suratında aptal çaresiz yavru kedi ifadesi var.
Hem beraber gitmeye mecburuz, hem tek başına gidemiyor, üstelik hem de millete benim muayyen günümden bahsediyor. Ama kendinin menapozu hiç konuşulmayacak! Nasıl polikistik over'ımı aptal aptal komşulara söylemiş onlar da estetik sanmış???
Böyle hiç olmadık bir yerde ve hiç olmadık bir anda saçma sapan sorular geliyor aklına ve zort diye soruyor.
Yolda, avm'de, kfede herhangi bir anda;
Nazlı? Akşam yıkanacak mısın sen?
Niye benim yıkanmama takık anla anlayabilirsen. Mecburen bi cevap vereceksin yoksa duymadın zannedip daha yüksek sesle sorar.
Evet.
Hımm. Saçını köpürte köpürte yıkarsın!
Hı hı.
Sanırsın pis pasaklı gezen biriyim de hatırlatıyor bana?!
Hah! Sabunlanırsın da iyice.
Evet anne.
O kadar normal bi şey ki onun için. Akşama yapacağım banyoyu düşünüp planlıyor kafasında. illa planlayacak ya. Ben de konu kapansın istiyor konu değiştiriyorum ama nafile.
Hıh. istersen sırtını ben keseleyeyim ha. Ohh köpürte köpürte, kirler çıksın!
Kir pis içinde sokak kedisiyim sanki??
Kahve iyi geldi çok güzelmiş değil mi anne?
Yeni kese alalım mı sana şöyle köpürteninden? Sırtını da ben iyice bir keselerim çıkar dökülür kirler pisler ha?
Niye çok mu pisim ben?
Hı?
Niye sürekli çok pismişim gibi konuşuyorsun?
Yıkanmayacan mı akşam?
......
Bir de şu var?
Nazlıı?
? Efendim?
Kanaman mı var?
Hayır anne?
Hıı var gibi sanki.
Ben de leke olmuş sandım, kıçıma gözünü dikmiş yürürkenki hareketlerini izliyormuş!!
.....
Cuma ne giyeceksin?
Ne var ki cuma?
Pazara gidecez ya?
Ee?
E ne giyecen?
Daha 5 gün var yaa?
Ee? Nolmuş karar ver sen?
Sanki düğün salak bir pazar işte
Yolda, avm'de, kfede herhangi bir anda;
Nazlı? Akşam yıkanacak mısın sen?
Niye benim yıkanmama takık anla anlayabilirsen. Mecburen bi cevap vereceksin yoksa duymadın zannedip daha yüksek sesle sorar.
Evet.
Hımm. Saçını köpürte köpürte yıkarsın!
Hı hı.
Sanırsın pis pasaklı gezen biriyim de hatırlatıyor bana?!
Hah! Sabunlanırsın da iyice.
Evet anne.
O kadar normal bi şey ki onun için. Akşama yapacağım banyoyu düşünüp planlıyor kafasında. illa planlayacak ya. Ben de konu kapansın istiyor konu değiştiriyorum ama nafile.
Hıh. istersen sırtını ben keseleyeyim ha. Ohh köpürte köpürte, kirler çıksın!
Kir pis içinde sokak kedisiyim sanki??
Kahve iyi geldi çok güzelmiş değil mi anne?
Yeni kese alalım mı sana şöyle köpürteninden? Sırtını da ben iyice bir keselerim çıkar dökülür kirler pisler ha?
Niye çok mu pisim ben?
Hı?
Niye sürekli çok pismişim gibi konuşuyorsun?
Yıkanmayacan mı akşam?
......
Bir de şu var?
Nazlıı?
? Efendim?
Kanaman mı var?
Hayır anne?
Hıı var gibi sanki.
Ben de leke olmuş sandım, kıçıma gözünü dikmiş yürürkenki hareketlerini izliyormuş!!
.....
Cuma ne giyeceksin?
Ne var ki cuma?
Pazara gidecez ya?
Ee?
E ne giyecen?
Daha 5 gün var yaa?
Ee? Nolmuş karar ver sen?
Sanki düğün salak bir pazar işte
Dört gün önce bilmem kimin yazlığı bilmem ne koyundaymış demiştim bir sohbet esnasında.
Aradan geçen 4 günde annem düşünmüş taşınmış, acaba Nazlı'nın ne hatasını bulsam diye.
Haritalara bile bakmış.
Artık bitmiş unutulmuş bir sohbetten unutulmuş bir anekdottan bir parça bulmuş.
Büyük memnuniyet duyarak;
sen bilmemne koyu demiştin ama öyle bir koy yokmuş!
???
Ya dedin ya bilmem kimlerin yazlığı bilmem ne koyundaymış diye!!
Ee nolmuş?
öyle bir koy yok Nazlı yanlış söylemişsin!
Vah@vah bana!
Koy değilmiş köymüş!!
internette Türkçe karakter yazmıyor bazen ondan.
Yanlış biliyormuşsun!
Ne büyük kabahat assalar beni keşke.
Ne var kızacak herkes hata yapar?
Bu hata mı? Saçma bir konuşmada bilmemkimin yazlığı? internette öö ü gibi harfler yazmıyor bazen.
Ne alakası var?
E demekki köyü yazmışlar ama o harfler olmayınca koyu diye çıkmış.
Aman şimdi bahane arıyorsun.
Senin derdin ne anne niye bende hep kusur arıyorsun? Eline ne geçiyor yani ben bi konuda hatalıysem? Niye memnun oluyorsun?
Ay olmuyorum! Yanlış billyormuşsun düzeltiyorum!
Ne kadar önemli salağın tekinin yazlığının yerini kesin doğru bilelim hayat memat meselesi.
Ama yanlış biliyormuşsun!
Kendini daha zeki, daha bilgili hissediyorsun değil mi bende illa bi kusur bulunca?
Aradan geçen 4 günde annem düşünmüş taşınmış, acaba Nazlı'nın ne hatasını bulsam diye.
Haritalara bile bakmış.
Artık bitmiş unutulmuş bir sohbetten unutulmuş bir anekdottan bir parça bulmuş.
Büyük memnuniyet duyarak;
sen bilmemne koyu demiştin ama öyle bir koy yokmuş!
???
Ya dedin ya bilmem kimlerin yazlığı bilmem ne koyundaymış diye!!
Ee nolmuş?
öyle bir koy yok Nazlı yanlış söylemişsin!
Vah@vah bana!
Koy değilmiş köymüş!!
internette Türkçe karakter yazmıyor bazen ondan.
Yanlış biliyormuşsun!
Ne büyük kabahat assalar beni keşke.
Ne var kızacak herkes hata yapar?
Bu hata mı? Saçma bir konuşmada bilmemkimin yazlığı? internette öö ü gibi harfler yazmıyor bazen.
Ne alakası var?
E demekki köyü yazmışlar ama o harfler olmayınca koyu diye çıkmış.
Aman şimdi bahane arıyorsun.
Senin derdin ne anne niye bende hep kusur arıyorsun? Eline ne geçiyor yani ben bi konuda hatalıysem? Niye memnun oluyorsun?
Ay olmuyorum! Yanlış billyormuşsun düzeltiyorum!
Ne kadar önemli salağın tekinin yazlığının yerini kesin doğru bilelim hayat memat meselesi.
Ama yanlış biliyormuşsun!
Kendini daha zeki, daha bilgili hissediyorsun değil mi bende illa bi kusur bulunca?
Hazırlan istersen Nazlı.
Niye?
Pazara gideceğiz.
iyi.
E kalk hazırlan.
Hazırım.
Hani?
işte.
Böyle mi gideceksin?
Kot şortumu giyecem bi tek.
Başka?
Böyle iştee!
E makyaj yap kalk!
Yapmicam ki?
Niye?
Ay sen demiyor musun pazara giderken süslenmene ne gerek? Yapmicam işte daha ne?!
Allah Allaaaah seviyorsun kalk sürün biraz.
Yok.
Aaaa?
Ne aa sen değil misin hep yapma diyen.
şimdi de yap diyorum kalk sürün biraz.
Hayır.
Ama daha güzel oluyorsun.
Pazarcılara mı beğendirecem kendini? Diyen sen değil misin?
Olsun belki biriyle karşılaşırsın?
Tabi gerizekalı pazarda hayatımın aşkıyla karşılaşacağım; emekli, kel, göbekli amcalar!
Amaan sana da iyilik yaramaz!
Yapmaya kalkma o zaman! Makyaj yapsan yapma gereksiz der, yapmasan kalk sür der...
Annem için çok heyecanlı ve zevkli bir sosyal aktivite pazar ve tüm hafta ona daoasıya yetiyor. Hergün pazarda olan kimseler, olaylar falan anlatılıyor!
Niye?
Pazara gideceğiz.
iyi.
E kalk hazırlan.
Hazırım.
Hani?
işte.
Böyle mi gideceksin?
Kot şortumu giyecem bi tek.
Başka?
Böyle iştee!
E makyaj yap kalk!
Yapmicam ki?
Niye?
Ay sen demiyor musun pazara giderken süslenmene ne gerek? Yapmicam işte daha ne?!
Allah Allaaaah seviyorsun kalk sürün biraz.
Yok.
Aaaa?
Ne aa sen değil misin hep yapma diyen.
şimdi de yap diyorum kalk sürün biraz.
Hayır.
Ama daha güzel oluyorsun.
Pazarcılara mı beğendirecem kendini? Diyen sen değil misin?
Olsun belki biriyle karşılaşırsın?
Tabi gerizekalı pazarda hayatımın aşkıyla karşılaşacağım; emekli, kel, göbekli amcalar!
Amaan sana da iyilik yaramaz!
Yapmaya kalkma o zaman! Makyaj yapsan yapma gereksiz der, yapmasan kalk sür der...
Annem için çok heyecanlı ve zevkli bir sosyal aktivite pazar ve tüm hafta ona daoasıya yetiyor. Hergün pazarda olan kimseler, olaylar falan anlatılıyor!
Gecenin 3ü mü 4ü mü, içerden, yataktan sesleniyor:
hörhör çıkan bir sesle ve aniden:
nazlıııı?!! Sesi çok açık!
Uykumdan sıçrayarak uyanıyorum.
Hı?
Ay uyunmuyor yahu sesi çok açık kapat!
Kapalı!
Açık açık ay sesi çok açık uyutmadın!
Kapalı televizyon yaa!
Açık ikte açık kıs biraz kıs!
Kapalı zaten açık değil!
Anlamıyor ki.
Ayyy ay bir anlayamadın bir anlayamadın kıs şu televizyonun sesinii!
Kısılı zaten!
Daha kıs!
Televizyon açık değil ki!
Offf uyutmuyorsu be kızım!
Sen uyutmuyorsun gecenin dördünde basbas!
E kıs sende şu sesi! Aaaaa!
Ay kapalı televiyon!
Ses var ama!
Başka yerdendir.
Televizyon sesi ama!
Ayyyyyy ay!
hörhör çıkan bir sesle ve aniden:
nazlıııı?!! Sesi çok açık!
Uykumdan sıçrayarak uyanıyorum.
Hı?
Ay uyunmuyor yahu sesi çok açık kapat!
Kapalı!
Açık açık ay sesi çok açık uyutmadın!
Kapalı televizyon yaa!
Açık ikte açık kıs biraz kıs!
Kapalı zaten açık değil!
Anlamıyor ki.
Ayyy ay bir anlayamadın bir anlayamadın kıs şu televizyonun sesinii!
Kısılı zaten!
Daha kıs!
Televizyon açık değil ki!
Offf uyutmuyorsu be kızım!
Sen uyutmuyorsun gecenin dördünde basbas!
E kıs sende şu sesi! Aaaaa!
Ay kapalı televiyon!
Ses var ama!
Başka yerdendir.
Televizyon sesi ama!
Ayyyyyy ay!
çantana sığımıyorsa ver ben taşıyayım benim çantama koy Nazlı.
Der. Tamam ama sonrası acayip. O şey lazım olduğu zaman vermek istemez. Bu yönetmek için bir bahanedir ve o şeye neden o anda ihtiyacın olduğunu annene açıklamak zorundasındır! Bu da yetmez annene de mantıklı gelmelidir!
Makinayı verir misin?
Ne makinası?
çantandaki işte.
Telefon mu?
Yok fotoğraf makinasını koyduk ya senin çantana, benimkine sığmıyo diye.
Haa. Napacan?
Verir misin?
Napacan napacan?
Allah Allah napılır fotoğraf makinesiyle?
Ne bileyim ne lüzumu var?
Verir misin işte?!
Bu hızla ilerleyen bir sohbet değil annem her konuşmasından önce uzun bir es verip, bana boş boş bakarak nedenini açıklamamı bekliyor!
Verir misin şunu anne?!
Ne çekecen ki?
Sen bi ver ver!
çekilecek bişey yok ki şimdi!
Ay verir misin şunu yaa?
Napacaksın anlamadım ki ben!?
Anlaman mı lazım illa???
Ne bileyim gerek yok ki!
Hala vermiyor! Hatta kılını bile kıpırdatmıyor!
Bana göre gerek var!
Ne çekecen?
Offfff sana bişey verende kabahat!
Ne olmuş ki şimdi sorduk!
Sormuyorsun anne açıklama, izin bekliyorsun!
Kalkıp çantasından kendim alıyorum!
Bu hep böyle. çantasına konan her neyse annem zimmetine geçirir adeta, isterken kendi malını izin alıyormuşsun gibi olur.
En sevdiği şey kontrol ve kendi karar alması.
Bakmış bakmış fotoğrafı çekilecek hiçbişey yokmuş!!
Belki ben başka bişey gördüm? Ama göremem ki annem benden herr konuda üstün. O yok diyorsa öyledir!
Der. Tamam ama sonrası acayip. O şey lazım olduğu zaman vermek istemez. Bu yönetmek için bir bahanedir ve o şeye neden o anda ihtiyacın olduğunu annene açıklamak zorundasındır! Bu da yetmez annene de mantıklı gelmelidir!
Makinayı verir misin?
Ne makinası?
çantandaki işte.
Telefon mu?
Yok fotoğraf makinasını koyduk ya senin çantana, benimkine sığmıyo diye.
Haa. Napacan?
Verir misin?
Napacan napacan?
Allah Allah napılır fotoğraf makinesiyle?
Ne bileyim ne lüzumu var?
Verir misin işte?!
Bu hızla ilerleyen bir sohbet değil annem her konuşmasından önce uzun bir es verip, bana boş boş bakarak nedenini açıklamamı bekliyor!
Verir misin şunu anne?!
Ne çekecen ki?
Sen bi ver ver!
çekilecek bişey yok ki şimdi!
Ay verir misin şunu yaa?
Napacaksın anlamadım ki ben!?
Anlaman mı lazım illa???
Ne bileyim gerek yok ki!
Hala vermiyor! Hatta kılını bile kıpırdatmıyor!
Bana göre gerek var!
Ne çekecen?
Offfff sana bişey verende kabahat!
Ne olmuş ki şimdi sorduk!
Sormuyorsun anne açıklama, izin bekliyorsun!
Kalkıp çantasından kendim alıyorum!
Bu hep böyle. çantasına konan her neyse annem zimmetine geçirir adeta, isterken kendi malını izin alıyormuşsun gibi olur.
En sevdiği şey kontrol ve kendi karar alması.
Bakmış bakmış fotoğrafı çekilecek hiçbişey yokmuş!!
Belki ben başka bişey gördüm? Ama göremem ki annem benden herr konuda üstün. O yok diyorsa öyledir!
15.07.2015
Akşam yapılacak hiç bişey yok! çıkmak istesen gidilecek hiç yer yok! Diyor annem.
Nereden biliyorsun?
Amaan bizde çıktık akşam yok işte hiç yok! Bi saatten sonra hayat bitiyor bitiyor!
Ne zaman çıktık?
Aman zamanında işte çok çıktık çok! Hiçbi yer yok yok!
Hangi zaman yahu?
Ay eski zaman!
işte eski zaman anne! O zamandan bu zamana ne aynı kaldı ki?
Kalmış işte. Yok yapılacak bişey gidilecek bi yer yok!
30 yıl önce gitmişsin aynı mı sanki?
Aynı ya aynı yok!
Ne biliyorsun yahu?
Yok ama nazlı yok! Var mı? Var mı sanki? Yok işte yok!
Sen yok sanıyorsun anne. Mersin 30 yıl öncesinde kalmadı ya.
Yok ama ben hiç duymadım!
Gece hayatının piri ya duyacak! Anneme göre hayat hava karardığı an biter. Bir de akşam bişey yapmayı çok istiyor gibi konuşmaz mı? Nasıl yalan. imkansız çıkmaz. Ya ablamla eniştem gelecek senede 2 ya teyzemle eniştem o da senede belki 1-2! Yokmuş ki zaten?!! Tiyatro var konserler festivaller opera bale. Hiiç biri için kılını kıpırdatmak şöyle durdun beni de engellemek için çok çaba sarfetti. Sonra da tutmuş yok diyor. Aklı sıra bana bu fikri aşılayacak!
Nereden biliyorsun?
Amaan bizde çıktık akşam yok işte hiç yok! Bi saatten sonra hayat bitiyor bitiyor!
Ne zaman çıktık?
Aman zamanında işte çok çıktık çok! Hiçbi yer yok yok!
Hangi zaman yahu?
Ay eski zaman!
işte eski zaman anne! O zamandan bu zamana ne aynı kaldı ki?
Kalmış işte. Yok yapılacak bişey gidilecek bi yer yok!
30 yıl önce gitmişsin aynı mı sanki?
Aynı ya aynı yok!
Ne biliyorsun yahu?
Yok ama nazlı yok! Var mı? Var mı sanki? Yok işte yok!
Sen yok sanıyorsun anne. Mersin 30 yıl öncesinde kalmadı ya.
Yok ama ben hiç duymadım!
Gece hayatının piri ya duyacak! Anneme göre hayat hava karardığı an biter. Bir de akşam bişey yapmayı çok istiyor gibi konuşmaz mı? Nasıl yalan. imkansız çıkmaz. Ya ablamla eniştem gelecek senede 2 ya teyzemle eniştem o da senede belki 1-2! Yokmuş ki zaten?!! Tiyatro var konserler festivaller opera bale. Hiiç biri için kılını kıpırdatmak şöyle durdun beni de engellemek için çok çaba sarfetti. Sonra da tutmuş yok diyor. Aklı sıra bana bu fikri aşılayacak!
Yetmedi önünde sehpalar tabureler. Her gün çekiyorum geri koyuyor yerine.
Söylesem de nafile ama onun yeri orası!
Zor oluyor abuk hareketler yapmak zorunda kalıyorum!
Napayım kızım başka yer yok onların yeri orası!
Ayyy ay!
Ne ay? Napayım?
Ben napayım? Abuk hareketlerle belimi sakatlayayım külüstür sehpalar için???!
Ay ne külüstürü ceviz onlar ceviz! şimdi bulunmuyor ondan!!
Benim yedeğim mi var? O zaman fişleri kendin tak çıkar!
Aa? Ben nasıl yapacam benin fıtığım var Nazlı!
Benim de mi olsun istiyorsun? Ha? Ben de mi yamulayım?
Ne alakası var kızım?
Ne alakası mı var? Ne diyorum ben iki saattir? Bu zımbırtılar yüzünden abuk hareketler yapıyoruuuum!
Yapmaa?!
Ayyy ay! O zaman fişi kendin tak ya da şunları kaldır? Ne istiyorsun sakat mı olayım ha?
Niye belin mi ağrıdı?
Ağrımadı ağrımasını mı bekleyeyim? önce hasta olayım sonra düşünürüz!!
Aynı sigara gibi sehpa ve tabure de bağımlılık. Lazım olurmuş. Anca bana tozunu aldırıyor!
Anlamıyor yani sehpa benden kıymetli!
Söylesem de nafile ama onun yeri orası!
Zor oluyor abuk hareketler yapmak zorunda kalıyorum!
Napayım kızım başka yer yok onların yeri orası!
Ayyy ay!
Ne ay? Napayım?
Ben napayım? Abuk hareketlerle belimi sakatlayayım külüstür sehpalar için???!
Ay ne külüstürü ceviz onlar ceviz! şimdi bulunmuyor ondan!!
Benim yedeğim mi var? O zaman fişleri kendin tak çıkar!
Aa? Ben nasıl yapacam benin fıtığım var Nazlı!
Benim de mi olsun istiyorsun? Ha? Ben de mi yamulayım?
Ne alakası var kızım?
Ne alakası mı var? Ne diyorum ben iki saattir? Bu zımbırtılar yüzünden abuk hareketler yapıyoruuuum!
Yapmaa?!
Ayyy ay! O zaman fişi kendin tak ya da şunları kaldır? Ne istiyorsun sakat mı olayım ha?
Niye belin mi ağrıdı?
Ağrımadı ağrımasını mı bekleyeyim? önce hasta olayım sonra düşünürüz!!
Aynı sigara gibi sehpa ve tabure de bağımlılık. Lazım olurmuş. Anca bana tozunu aldırıyor!
Anlamıyor yani sehpa benden kıymetli!
14.07.2015
yazlıkta her ilk hafta
1+1 ev bir işkence!
Nerede yatacağız tartışması.
Sen odada yat anne, açılır kanepede belin ağrır.
Ama ben çok erken kalkıyorum, gürültü olur sana.
Dikkat edersin.
Sabah dürterek uyandırıyor, o kadar zor alıştırdım ki uyandırılmamaya, nefret ederim: senelerce mücadele verdim evde... Kalk benim yatağa yat!
Böyle uyandırılınca gerilirim, uykum kaçar ne yatağa yatması.
Kimbilir senelerdir kaçyüz defa anlattım, anlayamasa da neden anlayamıyor nazlı? çünkü kendinde olmayan huy-davranış-alışkanlıkları anlayamıyor, kabullenemiyor, kendinin en doğru olduğuna inandığı için de ben seni düzeltirim-eğitirim-alışırsın diye düşünüp sana saygı göstermiyor. Neyse kavga gürültü mantıklı izah, yalvarma, Allah aşkınalardan sonra kabullenmişti. Ama evin durumu değişince bu alışkanlık ya da işte ne denirse bu durum değişti-unutuldu-geçersiz kaldı.
Ama ben yumuşak uyandırırım! der. değil. ödünü kopartır illa. ya çok seslenir, ya gaipten sesler gibi hafif seslenir, ya gelir eller. bir ara popomdan dürterek, okşayarak uyandırma takıntısı vardı. illa uyandıracak ya. düşün uykudasın ama kalçan okşanıyor, irkilmez misin.
yapma şunu diye diye bir hal olmuştum. yıllarca vazgeçemedi. arada bıraktı gene başladı. saati kuruyorum ben kalkarım dememden anlamıyor, saate güven olmazmış!!
Nasıl olursa olsun, tepem atmış gibi geriliyorum irkildikten sonra, tüm günüm öyle geçiyor, sinirim oynuyor, çarpıntı da cabası.
Bıraksa, zaten yavaş hareket edebiliyor artık eski çevikliği, tez canlılğı kalmadı, biraz da daha dikkat etse ben orada uyurum az daha sonra uyanırım kendim.
bu tartışmalar her sene oluyor. her sene yazlığa gelince. sen rahat edemiyorsun gel beraber uyuyalım var bir de. 35 yaşında annemle uyuyacağım????? ne varmış ne güzel kardeş kardeş. ya çılgın gibi yattığını hiç bilmiyorum ben sanki. hem acayip de horluyor ve deli gibi tekmeler kollar. gündüz dövemediğinin acısını gece çıkarır gibi. ablamda aynı deli uyur. ruhu duymaz ikisininde senin böbreğine, suratına iki tane geçirir ama uynamaz elim neye çarptı benim demez. atar kolunu suratının ortasına uyanmaz. bir gün mecburen öyle yattık da ablamın kolu küüt suratımda, kol burnumda ama ablamın ruhu bile duymuyor ööyle uyuyor.
annem de aynı dönerken bi savurur bacağını küüt bacağına gelse iyi karın boşluğuna da gelebilir. geçirir tekmeyi ruhu duymaz. hatta bacak göbeğinde kalır ve annem devam eder uykusuna. ben de rahatsız olmayacakmışım!!
haa bir de konuşmak var. tuvalete kalkarken aniden yüksek sesle ben bir tuvalete gideyim der. bi şeyden uyaır ayy hiç uyuyamıyorum der gene yüksek sesle. sen uyuyor musun rahatsız olur musun ödün kopar mı hiiiç düşünmez, aklına dahi gelmez.
diyelim gece birden aniden konuştu ayy hiç uyuyamıyorum hiç ayy çok sıcak çok dedi ve beni ödümü patlatarak uyandırdı. ben de anne uyuyorum yaa dedim tepki olarak. ne olr dersiniz? pardon canım mı der? hayır. şişşşt uyuyorum nazlı yaa! der. sabah da surat yapar bana gece konuşup uykusunu bölmüşüm!!! sen konuştun da ondan seni uyarmak için desen anlamaz, konuşmamış!!!! niye konuşsunmuş???
bucak bucak kaçarım tabi. her yaz aynı şey ama her yaz. ne hatırlar ne bıkar. beraber uyuyalım sen rahat edemiyorsun kanepede der. ama gel gör ki yazlığa uyum sağlayınca aldırmaz ve hep burada yaşayalım der.
....
sen rahat edemiyorsun kanepede diye de baştan tutturur.
öyle olunce tutturdu ben salonda yatacam.
Anında sırtı beli ağrıdı, daha da inat ediyordu ben yatacam diye.
Sonra beraber uyuyalım odada dedi.
Evet bir arkadaşım vardı benden 4 yaş büyük; annesiyle uyumaya bayılıyormuş, en sevdiği şey annesine sarılıp uyumakmış! Annem bunu duyunca ne kadar özenmişti.
Ben o zaman 26 o 30du; o yaşta anneyle uyumayı sevmek normal gelmiyor bana.
Zaten annem inkar etse de deli horlar, öyle mecburi durumlarda çile çekerim, daha da bütün yaz hamam sıcağında annemle uyuyacam??????
Klima yok mu nazlı?
Var ama üşütürüz diye zor açtırır, ağustosun en sıcak zamanına saklayacakmışız!
E belki eviniz esiyordur!
Eğer kapı pencere açık yatabilseydik. Yoo alt katlarda değil!
Ama nolur nolmazmış, dünyanın bintürlü hali varmış, 2 bayan var evde açılmaz. nolur nolmazmış.
kim ne bilecek evde 2 bayan? bilinmez mi ağzında sakız. söylemediği kimse yok annemin. kendini de tedbirli ve şüpheli bulur. ama markette, pazarda, eve gelen tamircilere, suculara vb herkese, konu komşuya, taksi şöförlerine, pazarcılara.. işte nerede konunun açıldığını varsaysa herkese yalnız olduğumuzu evde i2 kişi olduğumuzu söyler durur....
Ee tek bir demirli pencere neyseki büyük ve banyo penceresinden esenle; arada bir kanter içinde kalarak; üstelik deli gibi horlayan annemle (o ses o kadından nasıl çıkıyor anlamadım sanki iri yarı bir AfroAmerikalı korluyor!) aynı yatakta yanyana yatacağım???? iki de bir ödümü koparacak hareketi, horlaması tuvalete kalkmasıyla, şöyle bir uyanır gibi olduğunda söylenmesiyle..
35 yaşında anamla koyun koyuna. hem oraba burama çakacak hem elli kere uyandıracak. asla öyle yaptığını kabul etmez assla. horlamazmış hiç, biraz deli yatarmış ama dikkat edermiş. annemin kolu suratımda da uyumaya çalıştım ben zamanında.
bi döndü bir gün küüt kolu suratımın ortasına hem de ben de uyurken. hiç uyanmadı horul horul devam etti, ama ben kolunu çektim diye suçlu oldumdu???
Ben deli miyim??? Hayatta olmaz, duşakabinde uyurum daha iyi.
bu sene de gene başladı, aslında blöf galiba?
ben kanepede yatayım bu sene madem sen odada uyu nazlı.
sen rahat edemezsin orada anne.
napayım?
yat yatakta.
yok sen yat yatakta ben kanepede uyurum.
rahat edemezsin fıtığın azar.
napayım?
allah allaaah napayım diyor gariba mıyız git yatakta yat.
ama senin belin ağrıyor sonra.
kimin??
seniin.
yoo.
ağrıyor diyorsun ya hep?
ağrımıyor.
ağrıyor dedin.
ne zaman?
ne bileyim bir ara.
başka bir şeydendir.
ağrımıyor mu şimdi?
hayır anne!!
ay bir de bu var evet. anneme hastalık söylenmez. ever. bir belin ağrısın diyelim belin açık kalmış ya da başka ufak geçici bişey. tamam anneme göre ben sonsuza kadar beli ağrıyan bir insanım. diyelim midene bişey dokundu soğuk su falan. tamam sen her zaman midesi ağrıyan birisin.... üstüne kalır yani. kalıcı olmadığına adeta inanmak istemiyor.
neyim ben 80lik nene mi sürekli hasta? anlamıyor ama. taa kışın ne yaptırdıysa bana abuk subuk belki de belim açıldı falan: iyi ki bir söylemişim tamam hala belim ağrıyor sanıyor. anlaşılır gibi değil bana yaşlı muamelesi yapmak istemesi. sanki kız evladı değil yaşlı emekli kocasıyım!
Küçük ev çok şahaneymiş, kışın da kalalım diyor; ben ne zaman bıkacak ne zaman bitecek bu çile diye???
Zaten garip bir mimari; dışa apartman koridoruna açılan dış kapıyı açtın mı neredeyse tamamen yatak odası banyo görünür kapıdaki tarafından. Buna rağmen ikide bir ardına kadar açar durur; ben banyodan çıkmış olabilirim o veya bu durumda üstümü giyiniyor olabilirim; aklına gelmez hiç, açar; kaç kere kavga ettik, anlamadı gene yaptı.
Her halde beni teşhir etmek hoşuna gidiyor dedim.
Ben anladığım an açma derim yapıya yönelirim odanın kapatmak için; ama kaç kere göründüm bilmem.
Sen de üstünü değişirken falan peşinen kapat kapıyı!
Hıııı önünde ütü masası var; ben kaldırırım o koyar ben kaldırırım o koyar bu kadar olur!
odanın öbür köşesinde giy.
Pencere kapı var balkona.
Kendi yıllarca kafamızı ütüledi, giyinirken falan dikkatli olun görünmeyin diye, şimdi hiç umrunda değil. Kapıcı bile beni iç çamaşırıyla gördü sayesinde!
Mayo sanmıştır diyor aldırmıyor.
---- ama farklı olsa; o manzara kendi hatası yüzünden değil benim yüzümden olsa böyle demeyeceğini, hafife almayacağını tecrubeyle biliyorum.
çözüm önerisi görünmeyecek köşede giyini soyunmak.
öyle bir köşe yok ki!
Var iştee!
Gösterdiği köşede duvarına yatak dayalı, yatağın üstüne çıkıp giyinecekmişim o zaman!
ütü masasını işimiz bitince kaldırmak yerine sıkışık köşelerde ev sahibi değil sığıntı gibi giyineceğim!!
Ben banyodayken eve misafir almasına ne demeli ya. Banyodan havluyla çıkıyorsun salonda tanımadığın garip komşulara şov yapıyorsun! Aman nolacakmış canım plajda dö böyle dolaşılıyormuş!
Ben plaja mı gidiyorum??? Havuz kirli girme, plaj kalabalık bakarlar çıkma, zaten güneş zararlı, akşamüstü oturur balkondan izleriz milleti! Ne güzel hayat! Yaşama yaşayanları seyret!
Ha ama evde kendi banyodayken arkadaşım gelmişti, annemi havluyla gördü diye bana sonra etmediği dırdır kalmadı; oysa annem beni komşu kadınlardan başka onların buluğ çağına dayanmış veletlerine kapıcıya sucuya teşhir ediyor adeta ama bu hata değil, mühim değil de benim kız arkadaşımın annemi havluyla görmesi büyük hata!
Nerede yatacağız tartışması.
Sen odada yat anne, açılır kanepede belin ağrır.
Ama ben çok erken kalkıyorum, gürültü olur sana.
Dikkat edersin.
Sabah dürterek uyandırıyor, o kadar zor alıştırdım ki uyandırılmamaya, nefret ederim: senelerce mücadele verdim evde... Kalk benim yatağa yat!
Böyle uyandırılınca gerilirim, uykum kaçar ne yatağa yatması.
Kimbilir senelerdir kaçyüz defa anlattım, anlayamasa da neden anlayamıyor nazlı? çünkü kendinde olmayan huy-davranış-alışkanlıkları anlayamıyor, kabullenemiyor, kendinin en doğru olduğuna inandığı için de ben seni düzeltirim-eğitirim-alışırsın diye düşünüp sana saygı göstermiyor. Neyse kavga gürültü mantıklı izah, yalvarma, Allah aşkınalardan sonra kabullenmişti. Ama evin durumu değişince bu alışkanlık ya da işte ne denirse bu durum değişti-unutuldu-geçersiz kaldı.
Ama ben yumuşak uyandırırım! der. değil. ödünü kopartır illa. ya çok seslenir, ya gaipten sesler gibi hafif seslenir, ya gelir eller. bir ara popomdan dürterek, okşayarak uyandırma takıntısı vardı. illa uyandıracak ya. düşün uykudasın ama kalçan okşanıyor, irkilmez misin.
yapma şunu diye diye bir hal olmuştum. yıllarca vazgeçemedi. arada bıraktı gene başladı. saati kuruyorum ben kalkarım dememden anlamıyor, saate güven olmazmış!!
Nasıl olursa olsun, tepem atmış gibi geriliyorum irkildikten sonra, tüm günüm öyle geçiyor, sinirim oynuyor, çarpıntı da cabası.
Bıraksa, zaten yavaş hareket edebiliyor artık eski çevikliği, tez canlılğı kalmadı, biraz da daha dikkat etse ben orada uyurum az daha sonra uyanırım kendim.
bu tartışmalar her sene oluyor. her sene yazlığa gelince. sen rahat edemiyorsun gel beraber uyuyalım var bir de. 35 yaşında annemle uyuyacağım????? ne varmış ne güzel kardeş kardeş. ya çılgın gibi yattığını hiç bilmiyorum ben sanki. hem acayip de horluyor ve deli gibi tekmeler kollar. gündüz dövemediğinin acısını gece çıkarır gibi. ablamda aynı deli uyur. ruhu duymaz ikisininde senin böbreğine, suratına iki tane geçirir ama uynamaz elim neye çarptı benim demez. atar kolunu suratının ortasına uyanmaz. bir gün mecburen öyle yattık da ablamın kolu küüt suratımda, kol burnumda ama ablamın ruhu bile duymuyor ööyle uyuyor.
annem de aynı dönerken bi savurur bacağını küüt bacağına gelse iyi karın boşluğuna da gelebilir. geçirir tekmeyi ruhu duymaz. hatta bacak göbeğinde kalır ve annem devam eder uykusuna. ben de rahatsız olmayacakmışım!!
haa bir de konuşmak var. tuvalete kalkarken aniden yüksek sesle ben bir tuvalete gideyim der. bi şeyden uyaır ayy hiç uyuyamıyorum der gene yüksek sesle. sen uyuyor musun rahatsız olur musun ödün kopar mı hiiiç düşünmez, aklına dahi gelmez.
diyelim gece birden aniden konuştu ayy hiç uyuyamıyorum hiç ayy çok sıcak çok dedi ve beni ödümü patlatarak uyandırdı. ben de anne uyuyorum yaa dedim tepki olarak. ne olr dersiniz? pardon canım mı der? hayır. şişşşt uyuyorum nazlı yaa! der. sabah da surat yapar bana gece konuşup uykusunu bölmüşüm!!! sen konuştun da ondan seni uyarmak için desen anlamaz, konuşmamış!!!! niye konuşsunmuş???
bucak bucak kaçarım tabi. her yaz aynı şey ama her yaz. ne hatırlar ne bıkar. beraber uyuyalım sen rahat edemiyorsun kanepede der. ama gel gör ki yazlığa uyum sağlayınca aldırmaz ve hep burada yaşayalım der.
....
sen rahat edemiyorsun kanepede diye de baştan tutturur.
öyle olunce tutturdu ben salonda yatacam.
Anında sırtı beli ağrıdı, daha da inat ediyordu ben yatacam diye.
Sonra beraber uyuyalım odada dedi.
Evet bir arkadaşım vardı benden 4 yaş büyük; annesiyle uyumaya bayılıyormuş, en sevdiği şey annesine sarılıp uyumakmış! Annem bunu duyunca ne kadar özenmişti.
Ben o zaman 26 o 30du; o yaşta anneyle uyumayı sevmek normal gelmiyor bana.
Zaten annem inkar etse de deli horlar, öyle mecburi durumlarda çile çekerim, daha da bütün yaz hamam sıcağında annemle uyuyacam??????
Klima yok mu nazlı?
Var ama üşütürüz diye zor açtırır, ağustosun en sıcak zamanına saklayacakmışız!
E belki eviniz esiyordur!
Eğer kapı pencere açık yatabilseydik. Yoo alt katlarda değil!
Ama nolur nolmazmış, dünyanın bintürlü hali varmış, 2 bayan var evde açılmaz. nolur nolmazmış.
kim ne bilecek evde 2 bayan? bilinmez mi ağzında sakız. söylemediği kimse yok annemin. kendini de tedbirli ve şüpheli bulur. ama markette, pazarda, eve gelen tamircilere, suculara vb herkese, konu komşuya, taksi şöförlerine, pazarcılara.. işte nerede konunun açıldığını varsaysa herkese yalnız olduğumuzu evde i2 kişi olduğumuzu söyler durur....
Ee tek bir demirli pencere neyseki büyük ve banyo penceresinden esenle; arada bir kanter içinde kalarak; üstelik deli gibi horlayan annemle (o ses o kadından nasıl çıkıyor anlamadım sanki iri yarı bir AfroAmerikalı korluyor!) aynı yatakta yanyana yatacağım???? iki de bir ödümü koparacak hareketi, horlaması tuvalete kalkmasıyla, şöyle bir uyanır gibi olduğunda söylenmesiyle..
35 yaşında anamla koyun koyuna. hem oraba burama çakacak hem elli kere uyandıracak. asla öyle yaptığını kabul etmez assla. horlamazmış hiç, biraz deli yatarmış ama dikkat edermiş. annemin kolu suratımda da uyumaya çalıştım ben zamanında.
bi döndü bir gün küüt kolu suratımın ortasına hem de ben de uyurken. hiç uyanmadı horul horul devam etti, ama ben kolunu çektim diye suçlu oldumdu???
Ben deli miyim??? Hayatta olmaz, duşakabinde uyurum daha iyi.
bu sene de gene başladı, aslında blöf galiba?
ben kanepede yatayım bu sene madem sen odada uyu nazlı.
sen rahat edemezsin orada anne.
napayım?
yat yatakta.
yok sen yat yatakta ben kanepede uyurum.
rahat edemezsin fıtığın azar.
napayım?
allah allaaah napayım diyor gariba mıyız git yatakta yat.
ama senin belin ağrıyor sonra.
kimin??
seniin.
yoo.
ağrıyor diyorsun ya hep?
ağrımıyor.
ağrıyor dedin.
ne zaman?
ne bileyim bir ara.
başka bir şeydendir.
ağrımıyor mu şimdi?
hayır anne!!
ay bir de bu var evet. anneme hastalık söylenmez. ever. bir belin ağrısın diyelim belin açık kalmış ya da başka ufak geçici bişey. tamam anneme göre ben sonsuza kadar beli ağrıyan bir insanım. diyelim midene bişey dokundu soğuk su falan. tamam sen her zaman midesi ağrıyan birisin.... üstüne kalır yani. kalıcı olmadığına adeta inanmak istemiyor.
neyim ben 80lik nene mi sürekli hasta? anlamıyor ama. taa kışın ne yaptırdıysa bana abuk subuk belki de belim açıldı falan: iyi ki bir söylemişim tamam hala belim ağrıyor sanıyor. anlaşılır gibi değil bana yaşlı muamelesi yapmak istemesi. sanki kız evladı değil yaşlı emekli kocasıyım!
Küçük ev çok şahaneymiş, kışın da kalalım diyor; ben ne zaman bıkacak ne zaman bitecek bu çile diye???
Zaten garip bir mimari; dışa apartman koridoruna açılan dış kapıyı açtın mı neredeyse tamamen yatak odası banyo görünür kapıdaki tarafından. Buna rağmen ikide bir ardına kadar açar durur; ben banyodan çıkmış olabilirim o veya bu durumda üstümü giyiniyor olabilirim; aklına gelmez hiç, açar; kaç kere kavga ettik, anlamadı gene yaptı.
Her halde beni teşhir etmek hoşuna gidiyor dedim.
Ben anladığım an açma derim yapıya yönelirim odanın kapatmak için; ama kaç kere göründüm bilmem.
Sen de üstünü değişirken falan peşinen kapat kapıyı!
Hıııı önünde ütü masası var; ben kaldırırım o koyar ben kaldırırım o koyar bu kadar olur!
odanın öbür köşesinde giy.
Pencere kapı var balkona.
Kendi yıllarca kafamızı ütüledi, giyinirken falan dikkatli olun görünmeyin diye, şimdi hiç umrunda değil. Kapıcı bile beni iç çamaşırıyla gördü sayesinde!
Mayo sanmıştır diyor aldırmıyor.
---- ama farklı olsa; o manzara kendi hatası yüzünden değil benim yüzümden olsa böyle demeyeceğini, hafife almayacağını tecrubeyle biliyorum.
çözüm önerisi görünmeyecek köşede giyini soyunmak.
öyle bir köşe yok ki!
Var iştee!
Gösterdiği köşede duvarına yatak dayalı, yatağın üstüne çıkıp giyinecekmişim o zaman!
ütü masasını işimiz bitince kaldırmak yerine sıkışık köşelerde ev sahibi değil sığıntı gibi giyineceğim!!
Ben banyodayken eve misafir almasına ne demeli ya. Banyodan havluyla çıkıyorsun salonda tanımadığın garip komşulara şov yapıyorsun! Aman nolacakmış canım plajda dö böyle dolaşılıyormuş!
Ben plaja mı gidiyorum??? Havuz kirli girme, plaj kalabalık bakarlar çıkma, zaten güneş zararlı, akşamüstü oturur balkondan izleriz milleti! Ne güzel hayat! Yaşama yaşayanları seyret!
Ha ama evde kendi banyodayken arkadaşım gelmişti, annemi havluyla gördü diye bana sonra etmediği dırdır kalmadı; oysa annem beni komşu kadınlardan başka onların buluğ çağına dayanmış veletlerine kapıcıya sucuya teşhir ediyor adeta ama bu hata değil, mühim değil de benim kız arkadaşımın annemi havluyla görmesi büyük hata!
yeter bize
Sabah-öğlen temizlik, ütü, çamaşır, yemek, vb ev işleri; öğleden sonra tv, börek-çörek eşliğinde mümkün olduğu kadar 70ler 80ler ve 90lardaki kötü anıları anlatılarak; akşamüstü market-pazar alışverişi, akşam tv ve karşısında uyuyakalmak... çok memnun yeter bize! Ha bi de balkonda oturup etrafı, bahçeyi vs seyretmek var! Hayatı yaşama seyret! Milet yüzsün, güneşlensin falan sense markete git dön mutlu ol!sonra onları balkondan seyretmekle yetin! Yeter sana!
Rutinin içinde rutinden hoşlanıyor.
Diyelim bir rutin oluşturdun; hergün yürüyüş yapacaksın; nereden nereye belli olacak ve hep aynı; nerden geçip ulaşacaksın da öyle... Yorulunca oturup bişeyler içeceğin yer bile hep aynı olacak. Değişmeyecek, önceden belli, planlı olacak! öyle bu oluşan rutin bozulmayacak.
Rutinin içinde rutinden hoşlanıyor.
Diyelim bir rutin oluşturdun; hergün yürüyüş yapacaksın; nereden nereye belli olacak ve hep aynı; nerden geçip ulaşacaksın da öyle... Yorulunca oturup bişeyler içeceğin yer bile hep aynı olacak. Değişmeyecek, önceden belli, planlı olacak! öyle bu oluşan rutin bozulmayacak.
kimin umrunda
Oh dışardan gelince ve ya tuvaletten çıkınca elimi antibakteriyel sabunla yıkıyorum ay içim daha çok rahat ediyor nazlı!
Antibakteriyel sabun yok ki evde!
(daha önce kaç defa sordu hangisi antibakteriyel diye. Yok dedim alayım mı dedim. Baktı evde epey sabun var alma idare edelim, bitince alırsın dedi. En az 3 kere!! Aynı sohbet geçti!)
var ya işte!
Yok anne! Hani demiştik ya evde de sabun varmış bitsin de alalım.
Almışsın işte!
Almadım yok! Hangisiyle yıkadın sen?
şu yeşil olan, ayrı koymuşsun ya onunla! Kokusu da çok hoşmuş!
Ayy anne o yüz sabunum yaaa!!
Yok yok şu işte yeşil, ayrı koymuşsun antibakteriyel o!
Değil anne yüz sabunu o yaa!
Yaa? Ben de sandım ki... Neyse temizller ama eli iyice değil mi? çünkü dışardan gelince tuvaletten çıkınca tiksiniyorum???
Yüzümü aynı sabunla yıkamamla hiç ilgilenmedi bile!
--------------
zaten bir zaman da yüzümü kuruladığım için ayrı tuttuğum küçük havluyla ayaklarını yıkadığı zaman silmiş durmuş ayaklarını.
hiç de söylemez böyle başka şekilde çıkar ortaya.
hiç de garipsemez. normal yani.
zaten nazlının hijyeni falan kimiiiin umrunda?
Antibakteriyel sabun yok ki evde!
(daha önce kaç defa sordu hangisi antibakteriyel diye. Yok dedim alayım mı dedim. Baktı evde epey sabun var alma idare edelim, bitince alırsın dedi. En az 3 kere!! Aynı sohbet geçti!)
var ya işte!
Yok anne! Hani demiştik ya evde de sabun varmış bitsin de alalım.
Almışsın işte!
Almadım yok! Hangisiyle yıkadın sen?
şu yeşil olan, ayrı koymuşsun ya onunla! Kokusu da çok hoşmuş!
Ayy anne o yüz sabunum yaaa!!
Yok yok şu işte yeşil, ayrı koymuşsun antibakteriyel o!
Değil anne yüz sabunu o yaa!
Yaa? Ben de sandım ki... Neyse temizller ama eli iyice değil mi? çünkü dışardan gelince tuvaletten çıkınca tiksiniyorum???
Yüzümü aynı sabunla yıkamamla hiç ilgilenmedi bile!
--------------
zaten bir zaman da yüzümü kuruladığım için ayrı tuttuğum küçük havluyla ayaklarını yıkadığı zaman silmiş durmuş ayaklarını.
hiç de söylemez böyle başka şekilde çıkar ortaya.
hiç de garipsemez. normal yani.
zaten nazlının hijyeni falan kimiiiin umrunda?
değil mi Nazlı?
Nasıl memnun musunuz siteden diyor bir komşu.
Ay çok memnunuz valla, havası güzel, sıcak ama esintili, evimizde pek güzel, rahat valla kışın da kalacağız burada değil mi nazlı?
Tövbe!
Sonra diyorum ki kışın tenhalaşır ama buralar.
Daha iyi nazlı gürültü olmaz! Hem zaten napacağız ki? Nasılsa pazarla market var yeter bize!
Niye derdimiz ne? 3+1 evimiz var ama 1+1de mi yaşayacağız?
Ama burası çok rahat nazlı! Yatağımı da özlemişim ay hiç gidesim yok! Ay hem değişiklik olur!
(şehirdeki evde değişiklik yapınca eski eşyaları buraya getirmiştik. Annem zaten değişiklikten hoşlanmaz pek, mesela en az 10 çift terliği, ayakkabısı vb olur eskisini giyer ama o çok rahatmış!)
her yaz aynı plan. yazlıkta yaşayalım. yeter bize. ne güzel ben de hep el altında, göz önünde olurum. burada odam yok çünkü. L şeklinde salonun kıvrık ucunda açılır kapanır kanepede idare ediyorum. ne güzel rahat da etmem. ????
işe nasıl gidip geleceğim konusu açıldı mı gıcık oluyor iyi mi?
zamanında işsizken her fırsatta bunu koz olarak kullanmayı, beni başarısızlık ve beceriksizlişkle suçlamayı bildi ama şimdi de işim var gene memnun değil, beğenmiyor.
hem bizi kariyer - iş sahibi olacak kızlar diye yetiştirdi, kafamızı ütüleye ütüleye. hem de şimdi annem altmışlarını geçmeye başladığından beri aksini iddia eder nitelikte.
tabi evde, gözünün ödü, dizinin dibinde hizmete hazır olmam işine geliyor.
boyuna temizlik yaptıracak, tıkınacağız ve saçma planlarını bana uygulatacak. sitenin kedili delisi olarak damlarda dolaşıp, yüksek duvarlara tırmanıp atlayacak kapı kapı kedi soracak, her yerde kedilerin pisliklerini temizleyeceğim...
Ay çok memnunuz valla, havası güzel, sıcak ama esintili, evimizde pek güzel, rahat valla kışın da kalacağız burada değil mi nazlı?
Tövbe!
Sonra diyorum ki kışın tenhalaşır ama buralar.
Daha iyi nazlı gürültü olmaz! Hem zaten napacağız ki? Nasılsa pazarla market var yeter bize!
Niye derdimiz ne? 3+1 evimiz var ama 1+1de mi yaşayacağız?
Ama burası çok rahat nazlı! Yatağımı da özlemişim ay hiç gidesim yok! Ay hem değişiklik olur!
(şehirdeki evde değişiklik yapınca eski eşyaları buraya getirmiştik. Annem zaten değişiklikten hoşlanmaz pek, mesela en az 10 çift terliği, ayakkabısı vb olur eskisini giyer ama o çok rahatmış!)
her yaz aynı plan. yazlıkta yaşayalım. yeter bize. ne güzel ben de hep el altında, göz önünde olurum. burada odam yok çünkü. L şeklinde salonun kıvrık ucunda açılır kapanır kanepede idare ediyorum. ne güzel rahat da etmem. ????
işe nasıl gidip geleceğim konusu açıldı mı gıcık oluyor iyi mi?
zamanında işsizken her fırsatta bunu koz olarak kullanmayı, beni başarısızlık ve beceriksizlişkle suçlamayı bildi ama şimdi de işim var gene memnun değil, beğenmiyor.
hem bizi kariyer - iş sahibi olacak kızlar diye yetiştirdi, kafamızı ütüleye ütüleye. hem de şimdi annem altmışlarını geçmeye başladığından beri aksini iddia eder nitelikte.
tabi evde, gözünün ödü, dizinin dibinde hizmete hazır olmam işine geliyor.
boyuna temizlik yaptıracak, tıkınacağız ve saçma planlarını bana uygulatacak. sitenin kedili delisi olarak damlarda dolaşıp, yüksek duvarlara tırmanıp atlayacak kapı kapı kedi soracak, her yerde kedilerin pisliklerini temizleyeceğim...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)