24.05.2015

Biz alamayız.

Böyle bi cümlwyi çok duydum daha küçüklüğümden beri.
Belli mağazalar vardı biz vitrine baksak, gözümüz takılsa annem yapıştırırdı: biz alamayız oradan.
Neden? Belli değil. Açıklamaya hacet yok. Annem diyorsa öyledir. Bitti.
Yıllar geçti Mersin'de çok geç kalınarak bir AVM açıldı; Forum.
Biz eskiden en fazla arada bir YKM'den alırdık, sonra başka küçük butiklerden.
Forum'un açıldığı ilk yıl annem sürekli biz oradan alamayız derdi.
çok zaman değil en fazla 7 sene oldu galiba.
Ne zaman bahsi geçse biz alamayız derdi. Hani daha önce Ankara ve İstanbul'da bulunduk, hele Ankara'da daha çok ve bazı Avmleri gezmiştik. Annem o zaman da sürekli alamayız biz oradan derdi.
Ne olmuşsa neyden etkilenmişse artık sabit fikir gibi korku gibi bişey oluşmuş. Değişiklikten de hoşlanmaz ya. Sadece demekle kalsa engellemeye çalışır bir mağazaya girmeni. Hani sanki Gucci'ye giriyorum.
Dırdırdırdır biz alamayız.
içeri girince de bi tuhaf, utanıyor gibi. Lüks mağaza çalışanları da daha bir havalı görünür ya; oysa asgari ücret+primle çalışan kimseler: ama annem adeta utanıyor sanırsın Sabancı ailesi İngiliz prensesi çalışıyor.
Girmeyelim biz alamayız.
Sürekli bu. Almasak da bakacağız diyelim ablamla ben yok bakmayalım. Kaç kere bizi kapılardan çevirdi vazgeçirip baktırmadı.
Bi zaman baktık mesela Beymen, Park Bravo, İpekyol falan bu alamayız dedikleri annemin. Alınmayacak kadar da değil hele indirimde. Ama annemde kalıp sabit fikir oluşmuş.
Biz ablamla bakmıştık o kadar da pahalı değil.
Yok çok pahalıdır biz alamayız.
istersek alabiliriz anne bir araba parası değil.
Pahalıdır ama.
Kaliteli ama.
Olsun çok pahalı verilmez.
Ne kadar biliyor musun sanki?
Dergilerde oluyor, çok!
Sanki hepsi Beymen mi?
çok pahalı Nazlı biz alamayız!
çok pahalı olmayan şeyler var.

Sabit fikir fobi olmuş. Ne gördüyse artık dergide 25bine çanta falan mı?
Nasıl saplanmışsa fikrine imkanı yok dönmüyor ve bir ömür önünden geçsek hergün öyle mağazaların içeri girip bakmamalıyız bir aşağılık kompleksiyle büynumuzu eğmeli başımızı çevirmeliyiz!

Neyse hep böyle benzer örneklerle dolu alışveriş maceralarımız. Forum'un ilk yıllarında da böyle bazı bağazaları görünümonden dolayı pahalıdır alamayız'la mimdedi, baktırtmadı. Hatta girecek olursun koluna girip çevirir seni biz alamayız Nazlı!
Olsun bi bakalım göz zevki, alamayacaksak da bakmak yasak mı? Niye utanalım ki bundan?

Girdik ama bu sefer şöyle bir göz gezdirip çıkmak isterdi, elleme Nazlı!! Hadi yeter!
Sanırsın 50binlik bişey.
Anlatıncaya alıştırıncaya kadar....
Böyle böyle korkmadan zorla her mağazaya girmeye alıştı. Ama korkuyla. Ne var ki almayacaksak da almayız mecbur değiliz.

Ki bazılarını alabiliz de taksitle.
Ne var ki kendi emekli ben öğretmenim parasız değiliz şükür: dünya standartlarıyla aman kıyaslamazsak!

Yavaş yavaş alıştı ama yine de taraftar değil lükse benzeyen mağazalara girmeye. Annem değişiklik sevmez alışkanlıklarına bağlıdır. Hatta ne gerek varmış Avm'ye Ykm var yeter! Dedi durdu senelerce.

Bir süre sonra yavaştan de olsa mesafeli de olsa bazı konfeksiyon mağazalarına alıştı ama bu kez korkusunun yerini kozmetik mağazaları aldı.
Blz oradan alamayız!
Eskiden Douglas vardı Forum'da annem fobi haline gelmik şekilde yanından geçerken bile pahalıdır burası biz alamayız derdi. Bişekilde beynime işlemek istiyor bazı şeyleri mesela pahalı yerlerden korkup girmeyeyim; bi çeşit aşağılık kompleksi olsun fazla özgüvene gerek yok sanki.

Demek etkilemiş ben kapanana kadar hiç girmedim Douglas'a.

Pahalıdır fobia!

Sonra yerine Sephora açıldı bi arkadaşımla girdik, ama annemin beynime işlemeleri etkilemiş olacak ayaklarım geri gitti; beynimin içinde bir ses beni aşağılık kompleksine sürüklüyordu: biz alamayız nazlı pahalıdır!

Bir gün daha küçükken annem bir mağaza için bunu diyordu ben de artık ne kadar sıkılmışsam. Annem sabit fikirli olduğu gibi bir de tekrarlamacıdır, hep aynı şeyleri söyler: aynı yerler için aynı kişiler için aynı durumlar içln illa da aynı değil benzer olması da yeter, ama ezber gibi kelimesi kelimesine aynısını yeniler. Niye paramız mı yok demiştim. Bozuldu, üzüldü efendim sanki kızlarından esirgiyormuş ben de hain evlat olarak bunu annesinin başına kakıyormuş gibi oldum çünkü öyle davrandı, zaten acısı hep benden çıkar! Sinirli sinirli soktu bizi mağazadan içeri. Blöf gibi bir edayla, bakın istediğiniz bişey var mı dedi.
şimdi çalışanlara tavrı fedakar düşünceli anne; bize annesine acımayan emeğine parasına acımayan müsrif pislikler, hep Nazlı'nın başının altından çıkıyor bunlar tavır ve bakışı! Hele bi beğen hele bi seç hele bir almak iste bak ben sana ne ediyorum hali. Alır çünkü çalışanlara karşı iyi bonkör fedakar ve zengin görünecek ama sonra fitil fitil burnundan getirir!
Yani her zaman baktığımız mağazaların fiyatlarından yüksekti ama hani çok kaliteli ve yıllarca giyeceğin bir kabanı mesela alabilirsin; ev araba parası değil tüm maaşı kadar bile değil yani annemin fobisi gibi.
Kafasında ne kuruyor ben biliyorum; yine bir kabus senaryosu; kızları lükse alışacak sonra lüks giyinmek için kötü şeyler yapacak varmış öyle kızlar üniversitelerde lüks giyinmek için fuhuş yapıyormuş!???? Oysa ucuza kalitesize alışırsak gözümüz yüksekte olmaz! Zaten bizim haddimiz mi gözü yüksekte olmak? Biz pazara, ucuz mağazalara layığız!
Hayalini bile kurmamalıyız!!
Almak istemedik bişey tabi ama annem hava basmak için ısrar etti bişey alalım diye!! Sonra beş karış surat ve ters bakışlarla muhatap olarak gergin ve sessiz günler geçirdik!
Bize pahalı gelebilir ne olmuş? Bundan niye utanacağım da aşağı hissedeceğim ki kendimi?? Annem bunu bekliyor!
Tamam masraf israf olabilir, ama insan isterse alabilir; gidip bi araba parasını bir çantaya verecek değiliz de; bazı mağazalardan kendimize göre bişey alabiliriz.

Neyse Douglas'a hiç girmedim ama sonra işte Sephora'ya girdim. Annemin korkuttuğu kadar uçuk değil fiyatlar. Yani pahalı şeyler de var daha akla yakın şeyler de.

Bir gün yine Forum'da geziyoruz, ikinci binanın girişinde Sephora, illa önünden geçeceksin. Annem yine her zamanki ezber cümlesini ediyor; biz alamayız buradan çok pahalı!
Yoo değil!
??? Sen hiç girdin mi???

Yüz ifadesine baksanız dersiniz ki kız Sephora'ya değil pavyona falan girmiş!

Hıı.
Ne zaman????

önce tabi soru önergesi sunmalıyım anneme, meclisten geçerse ki geçmez girerim ve ya girmem. Mesela bir ömür bu Avm'ye girsek ama ben bu mağazaya adım atmasam; bi çeşit bakire olsam ne güzel olur!???

Geçende Burcu'yla girdik.
Yaa????!!

Pahalıdır diye utanmalı aşağı hisstemeliyiz kendimizi. Ona göre adeta.

çok pahalıdır?!

Annemin alakası yoktur kozmetikle ne bilecek ki pahalı mı değil mi ama işte o iddiacılık o sabit fikir o pintilik ve fobiklik engel.

Yoo değil. Pahalı ürünler de var ama akla yatkın ürünler de.
Yaa?? Mesela?
Mesela 40tl'ye ruj da var 120tl'ye de.
Aayyyy çok pahalı Nazlı!!
Yoo değil.
Yok çok pahalı çok hiç alınmaz!

Kimbilir ne kabus senaryoları ne fobiler canlandı zihninde?!

Alınır alınmaz didişmesi başladı tabi. Bir ruja o kadar para verilmezmiş.

Niye param mı yok?
Müsriflik!

O sıra işsizdim ama başvurup babamdan olan hakkımı, babamdan kalan emekli maaşını alıyordum, yani biraz ayırabilirim yani üçaylığın hepsini bir ürüne bi şeye verecek değilim ama neyse! Alabilirim. Ama anneme göre alamam almamalıyım.
Anlatıyorum anlamak istemiyor.

Niye alamam?
Pahalı Nazlı aaa?
Niye layık mı değilim daha iyi bir ürüne? Daha kalitelisini hak etmiyormuyum??

Alınmayacak gibi de değil hani. insan sevdiklerini hep yüksekte görür en iyisine yaraştırır ya. Yok annemde bu. Tam aksi. özellikle de bana. ikimiz kendimizi aşağılık hissetmeliyiz. Anam dul babam ölü, boşanmış çiftin kızıyım, emekliyiz falan??? Ne? Neden aşağılık kompleksim olsun??? Ne kadar çapulcu, kör cahil tip varsa burunları boşuboşuna havada. Ama ben ezikleri oynayacak boynumu bükeceğim????

Mütevazilikmiş bu.değil resmen aşağılık kompleksi ve bunu da kabul ve hatta bana dayatma!

Mütevazlik geçti gerçekçilik oldu! Bize pahalıymış alamazmışız! illa haklı olacak kendi fikrini bana dayatacak ya.

Neyse gel zaman git zaman tekrarlayan şeyler bunlar: biz alamayız'lar. Yıllar geçti hala aynı.

Ben aldırmıyorum artık, beni etkilemesine de izin vermiyorum. Almak istersem alırım işte o kadar!
Ama annem hala Forum'un ikinci binasına girişte Sephora'nın tarafından giriyorsak yapıştırıyor: pahalıdır burası biz alamayız!

Sanki esas ben alamazmışım gibi!
Geçen kış Ankara'da yaşayan ablamı ziyarete gittiğimizde bir AVM'ye gitmiştik. Ablam kendine Tekin Acar'dan parfüm alacaktı. Anneme göre orası da pahalıdır, ama kızı istesin girer. Hemen ön yargıyla herşey çok pahalıdır biz alamayıza başladı. Sonra ablam çalışana yönelip kurtuldu. Ben de bir markanın renkli kozmetiklerine yöneldim ama annem koluma yapışıp çekti kendine beni.
çok pahalıdır nazlı biz alamayız!

Korkacağız pahalı şeylerden! Kımıldamamalı bakmamalıyım bile. Ne büyük utanç bakıp da pahalı bulup almamak, çok ayıp! Ne kadar fakir ve aşağı tabakadanız biz haddimiz değil bu markalardan almak! Kımıldama anana yapış dipdibe korkarak dur hatta anana sarıl ki korkun azalsın!! çünkü
biz alamayız!

Aldırmadım tabi. Bu arada ablam annemi parfüm koklamaya çağırdı. Yok ya beni cendereden kurtarmaya falan değil, o da annem gibi bi çeşlt kördür. Ben de rahat rahat baktım bir kaç ürüne.

Hayır niye alamayayım anlamıyorum, şükür paramı kazanıyorum ben de çalışıp? Ne eksiğim ve niye hak etmiyorum kaliteli pahalı bişey? Niye yani?? Niye ben aşağıyım sanki?
Ha evde kalmışım zaten bundan da utanç duyup boynumu bükmeliyim! En iyisi ben evden çıkmayayım bu utanç bu aşağılık varlıkla ne hadle insan içine çıkıyorum ben???? Aayyyyyyyyyyyyyyy!

Sonra ben de kokladım parfümler, biraz alerjeniğimdir hemen hapşururum fazla parfüm kullanamıyorum ben. Neyse ablam birini seçti, kasaya yöneldi, tabi çalışan bana da soruyor o beğendiğiniz ruju düşünüyormusunuz diye. Aten alacaktım da ablam çağırınca aklımdan çıkmış. Ama annem canhıraş atılıyor hayır almayacağız!diye!
Delireyim mi????
Niye ablama engel olmuyor mesela. Aldığı parfüm 488TL! Ona bikey demiyor anca pahalıymış da diyor. Bana gelince hayır almayacağız! Sanki kendi ödeyecek? Hayır her sabah elime para tutuşturacam diye yırtınıyor, param var desem de illa olmadı çantama sokuyor bulunsunmuş. Ee kendi param var annem de hergün neredeyse para veriyor. Peki neye harcayacağım bunları???
Anlamıyorum ki?
Hak mı etmiyorum acaba gözünde kaliteli bişeyi?

şu seçtiğim pembeyi alacağım diyorum. Annem ters ters pahalı nazlı pahalı! Diyor.

Pahalı olsun param var anne!
Yok ya bir sürü rujun var yeter Nazlı!
Biri de pahalısından olsun!
Bir ruja o kadar para....!
Kendi paramla alacağım!!
Cevap(asık surat)

pahalı dediği de 102 TL. Sanki 1200TL vermişim.

Anlayamadığım ablama da pahalı diyor ama engel olmaya çalışmıyor. Bana elle bile müdahale var. Cüzdanımı çıkarırken elimi çekiştiriyor, pahalı Nazlı çok pahalı!

Gerçekten içerliyorum artık yani. Niye bana pahalı, kaliteli şeyleri yakıştırmıyor da ablama yaraştırıyor. şimdi yazarken ağlayasım geliyor ama yaşarken bu ağlamaya değil öfkeye dönüşüyor.

Sesli sesli: param var anne kendi paramla alacağım! çünkü kaliteli şeyleri hak ediyorum! Diyorum.

Hatta inadına bir de maskara ve eyeliner ile makyaj temizleyici de alıyorum.

Sinirimden nevrim dönüyor ya. Sanki kendi ödeyecek! Niye ben dandik şeylere layığım acaba????
Evlatlık mıyım tecavüz çocuğu muyum ben acaba??

Surat devire devire susuyor. çıkınca da diyor ki bana ne biçim davranmışım annemi küçük düşürmüş, pinti gibi göstermişim!

işte şlmdi damarıma geldi!
En sevdiği şey.
Yerini de iyi bilir.

Bu defa ben açıyorum ağzımı yumuyorum gözümü! Bu ne ya niye bana kaliteli şeyleri yakıştırmıyorsun?? Sorularıyla eziyorum. Başka çare yok. Kırıcı da olsam umrumda değil. Yarım saatte aşağılandım durdum, niye bana aşağılık kompleksi enjekte etmeye çalıkıyor?
Niye ablam bir parfüme 500TL verebiliyor da ben 100TL'ye ruj alamıyorum hem de kendi paramla?

Niye ablamdan aşağı, daha kötüsünü hak edenim ben? Nerde ucuz dandik şey; aa tam Nazlı'ya göre. BİM'den allığa layığım!

Hayır bir de hem de pinti, engelleyen anne olmamaya çalışıyor yani başkalarına öyle görünmemek için beni kolumdan çekmeler, fısır fısır biz alamayızlar.

Kendlme olan inancımı güvenimi kırmak istiyor sanki. Aşağılık kompleksli kendine iyi şeyleri layık göremeyen biri olayım. Daha iyi oyuncak olurum işte elinde.

Bu nasıl bir ayrımcılık, nasıl bir ikilem yaa? Ben niye iyisine layık değilim? Niye alamam? Param mı yok? Taksitle alırım diyelim?

Cevap yok tabi doğru dürüst, hep inkar, hep ben senin iyiliğin için dedim çok taksidin var?

Sonra sustum, evde de çkildim bir yere küstüm, yemek de yemedim.

Ha daha da pişkin, hani ben öyle demek istemedim ama kızım alınmış, üzülmüş diye de bişey yok. inadından hep kendi haklı. Daha durmuş durmuş gene beni suçlayacak şeyi bulmuş. Ablamla eniştemin huzurunu kaçırıyormuşum!
Ben aklımı nasıl oynatmıyorum? Amacı delirip tımarhaneye düşmem, harakiri yapmam, cinnet getirmem falan mı?

Sadece kendi haklı ya; üzüldü yazık da demiyor. üzülmeyecek alınmayacak kızmayacak susup ona neyi layık görürsem ona talim edecek diyor herhalde.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder