uzun anlamsız karamsar birbirine benzeyen yazılar... *biraz atıyor ve abartıyor olabilirim de olmayabilirim de, garanti yok. *bu blogdaki yazılar gerçek kişi, olay ve mekanlardan ilham alınarak yazılmıştır. *isimler akıl sağlığım açısından, bir çemberin iç açıları yüzünden falan fiştan değiştirilmiştir. *benzer durumlardaki isimler tutmuyorsa ondandır... *bu blogdaki yazılar sırasında hiçbir canlıya zarar verilmemiştir (kendim hariç^^) *varsa fotoğraflar alıntıdır. *hepsi saçmalıktır ^__^
18.12.2014
Otobüste uyumak ve uyanmamak. Hiç uyuyamam hiç der ama uyudu mu öyle bir uyur ki! ineceğiz artık vardık, uyanmıyordu. Annee kalk vardık, herkes inmiş, hayır ne uyanıyor ne bi şey. Uyanmıyor bir de sinirlenerek hımmm diye mızıldanıyor. Her zamanki gibi beni cam kenarına sıkıştırmış; amaç 6+0 şlmse değmesin hem olası hareketlerimi kısıtlayıp, köşeye sıkıştırmak. Herkes indi, bagajlar bile alındı, servisler doldu ve kalktı; bizden başka kimse yok, bizim çıkmamızı bekliyorlar ki, temizlik yapacaklar falan. Anneee hadi uyan! Iıııııı! Anne hadi! Iııı sus! Ya vardık kalk artık! Iıııııı! Hani ben kenarda olsam en azından yukardaki bagajları falan alır hazırlanırım, yok cam kenarındayım annem de uyanmamakta ısrarcı. Iıııı diyor uyumaya devam ediyor bir süre. Gözünü zorla açınca da bana kızınıyor. Ne uyandırıyorsun Nazlı? Uyuyorum yaaa! Geldş anne geldik hadi artık! Geldik mi????? Tamam yorulmuştur da yani fazladan yarım saat daha uyunur mu, herkes gitti bi bürodan biri kaldı, bekliyor; sabahın körü diye. Ha sonunda uyandı da ayılıp, durumu algılayıp, hareket etmesi bile 15dk yı buldu. ilk uyanınca da molaya mı vardık niye uyandırıyorsun????diyor. Son mola yerinde uyanmadı hiç, neyse ki tuvalet ihtiyacım yoktu! Zaten olsa da umursamadığı olmuştu, tut deyip beni sıkıştırdığı köşeden bırakmak istemeyişi ve onlarca bahanesiyle delirmişti: daha önceki molada gitmişim, inemezmiş şimdi üşürmüş, merdivenler yüksekmiş ne kadar zorlanıyormuş ben biliyor muymuşum?, tek başıma olmazmış dışarı erkek kaynıyormuş, tuvalet pistirmiş!! Zorla ittirip çıkmıştım mecburen hem delirtiyor hem kızıyor. O kadar mantıksız bencil ve antiempaticil ki! Bu kadar olur. Yalnızca kendi duygu, ihtiyaç ve istekleri vardır. Kendi üşürse ben de, ya da tersi; vb hepsi sadece kendine göre gerisini ne anlar ne anlamak ister ne kabul etmek ne de umursar. Varsa yoksa kendi ; sadece kendi kriterleri! şu gün oldu ve yüzlerce kez anlatsan, tartışsan bile ısrarcı. çok saçma; ona göre saçma değil: diyelim biri onun mantığına-zevkine ters bikey yapmış; ama saçma nazlı çok saçma! Kabul etmez; ona ne makbulse tüm insanlık için olmalıdır; hatalılar kriter kendi olacak! Mesela Japonlar çiğ balık yiyor; anneme göre hem kötü hem saçma mantıksız hem zararlı. Ama işte onların kültüründe var, bir sebebi vardır elbet diyorum. Ne olacakmış sebep ki? Saçma! Ama onlar öyle işte. Ama saçma! Sana göre saçma onlara göre normal. Kabul edemiyor bunu haa!! Annem için 60milyon Japon çiğ balık yemeyi bıraksın!! Ee biz de sakatat yiyoruz ya Avrupalılara saçma yasaklayacaklardı ya?? Hep de aynını tekrarlar ve bunu da böyle kabul etmez!! Tadı kötüdür ben asla yemem diyor. Asla asla yemezmiş ağzına sürmezmiş! Kimse ye demiyor zaten. Diyemezmiş zaten, asla ağzına komazmış!! Hay Allahım! Bekliyor ki ben de asla yemem yiyenle konuşmam yiyenler cezalandırılsın diyeyim falan ne komik!? Japonyaya gitse bile yemezmiş. Ben yerim , bi tadına bakarım beğenmezsem bir daha yemem olur biter. Ama kendisi çoook karakter ve prensip sahibi bir insanmış, olmazları varmış! Hayır ondan değil değişiklikten, yenilikten korkuyor, bu!
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder