25.12.2014

geliyor musun?

Arkamdan yürüyünce tekme geliyor, çelme gibi oluyor diye önüme geçti yürürken. Hani zaten eskisi gibi yürüyemiyor, yavaş; sanıyor ki hızlı ama, 15-20 adımda bir belki daha az durup dönüp bana bakıyor! geliyor musun diyor!!
annem benir korumasa biri alır kaçırır ya kontrol etmesi lazım.
yürüyoruz şimdi, zınk diye durup arkasına bakıyor geliyormusun diyor.
tam arkasındayım oysa.
maalesef insan yaşlandıkça yavaşlıyor, eskiden öyle pıt pıt hızlı yürür bizi geride bırakır, döner bakar, azarlayarak çağırır, hadi hızlı biraz hızlı aaaa diye kızardı.
şimdi de hala aynı zannediyor.
oysa ben arkasından yavaş yürümek zorunda kalmaktan çok sıkılıyorum. dayanılır gibi değil. zaten daha yavaş yürümek için çaba harcarken bir de zınk diye durup arkasına bakmaz mı.
tam arkandayım ya işte. ya değilsem ama. ya annem bakmadığı anda canavarlar kaçırmışsa beni!

merak etme diyorum biri kaçıracak olursa ben 35 yaşındayıııımmmm diye bağırırım bırakırlar, 20likler dururken beni napsınlar!! ^^
34 34!! diyor.

ben kendi yaşımı söyleme ve abartma hakkına da sahip değilim unutmuşum köle olduğumu. 34le 35 arasında da ne çok fark var!

yürüyüp duruveriyor ya arkasına bakıyor, ola ki ben yavaşlayamamışım, çarpılıyor biraz kızıryor o da!!
ya da dönüverince beni burnunun dibinde görüyor, irkiliyor!!
napıyorsun dibimde bile dedi!!

benim daha hızlı yürüdüğümün farkında değil ki. ona göre hala o azarlanan 8 yaşındaki nazlı'yım, anneme yetişemem!

e sen de yürü geç anneni bu kadar sıkıldıysan. bir: ya fark etmez kendini geçtiğimi arkasına dönüp bakar beni göremeyince korkar ;
nazlıııı!! buradayım anne.
önünü döner ve irkilir, ay burada mısın??? arkamdan yürüyordun.
öne geçtim anne.
niye???

neden acaba??
iki: kızar. arkasında göremeyince endişelenmiş!!
üç: sıkıldığımı anlamaz. ona göre koyun gibi hareket etmeliyim. ördek ve yavruları gibi peşisıra.
dört: sıkıldığını söylersen nankörsün, surat yapılır. gerçeği kabullenmek yerine sen eziyet çekip boyun eğmelisin nazlı. annen her zaman kendini senden  üstün hissetmeli. sakın bir konuda üstün olma ve taslama. hızlı yürüyemiyorum de mesela. ama bu kadar da olmaz ki.

_________

böyle yani tekme yemeyeceksem ayak bileklerime ya da nasıl oluyorsa bana çelme takıyor gibi olmayacaksa da böyle oluyor.

e yan yana yürüyün.
yürüyoruz canım. da gene yavaş tabi. ama annemde arkamdan yürüyüp kalçamı ve beni gizlemek saplantı olmuştu. yediğim tekmeler, takıldığım çelmelerden sonra; ha tabi dert ettiği bu değil, ayyy ayağı acımış nazlııı!!

ben yere kapaklanmışım o ayak derdinde acımış ama.

yani arkamdan dibimden yürüyüp o ayağını nasıl doluyorsa bana.

e hızlı yürü sen de mi dediniz. ya da sen zaten hızlı yürümüyor muydun annenden, nasıl ayağı takılıyor, senin hızına yetişemezdi hani mi dediniz.

hızlı yürütüyor mu sandınız!? nazlı hızlı gitme diye diye yürürüz, zaten sürekli konuştuğundan duymamı ister bekler. ha hızlı yürüyüp ben annem nerede diye arkama bakarsam çok bozulur kızar aman tamam geldik!! der.


sanki yan yana yürüyünce bişey olmuyor mu. yanfiri yürümekten gene bana çelme takar. ay ayağı acıdı.
anne düz yürümüyorsun.

yürüyormuş, ben yürüyemiyor muşum.

sanki ne kadar yürüyoruz da. anneme kalsa evden çıkmayacağız da işte. 

ha aynı hizada ama mesafeli yürü. hıı ters ters bakar, niye uzaktan gidiyormuşum???
napsam suç.
---------------------------

diyelim karşıdan karşıya geçiyoruz. insan trafiğin geldiği yöne bakmaz mı?
ee. annem de bakıyor diyelim. ikimiz de sağa bakıyoruz. boşalınca yol geçeceğiz ya ama hala insan nolur nolmaz diye aynı yöne bakmaz mı arada. hıı. ama annem bakmaz ve hala sağa yürümek ister.
geçit karşıdadır ama annem sağa meyleder. nolur ben ona çarparım.
atlatsak bile kaldırımın yüksek kısmına gelmiştir. illa da öyle gelir. karşıda geçiti göre göre oradan geçmez. en yüksek kaldırımları bulur, çıkmaya çalışır.
ama fıtık var kireçlenme var. çıkamayacağını bilir ve buna da sinir olur. neffffret eder.


ben önceden demiş olurum engin yerden geçelim diye dinlemez illa da sağa ya da sola meyleder yüksek yeri bulur. çıkamayacağını bilir sinirlenir söylenir söver sonra da bana tut kolumdan çek der!!

zaten geçen sene yokuş bir yerde 55 kiloluk bedeninin tüm ağırlığını veriverdi tek elime-koluma. taşımamı da bekliyor inançla. eskiden kendi ne kadar kuvvetliymiş anlatır övünür durur bu vesileyle.
bütün üstün özellikler kendinde bense zavallı bir ölümlüyüm!
her konuda mükemmel ama işte kızıysa bir zavallı.

diyelim ki yeri geldi, bişey oldu elele tutuştuk. bi daha alamazsın o eli geri. bütün günü elele geçirirsin.
beni çok sevdiğinden canım. elele forum'da gezeriz ama sürekli eleştirilen beğenilmeyen ben.

eskiden ne güzel çarşıda çamlıbel'de elele gezermişiz üçümüz. ne kadar güzeldi değil mi nazlı.
annem daha önce defalarca yazdığım gibi kötü-olumsuz şeyleri hatırlamayı sever, bilir. ama oldu ya iyi bir şey hatırlayacak sadece kendi penceresinden hatırlar. evet bazen elele gezerdik. ama çok mutlu olduğumuzdan değildi. annemin korkularındandı. mutluluk saçmazdı yani daha çok kendi istediklerini yaptırtırdı. kendi istediği şeyleri alacaktı bize, bebek gibi süsleyecek kendince bizde gık demeyecektik. annemizin zevklerine göre giyinip hareket edecektik. sonra hem elele gezilecek, hem sürekli eleştirilip azarlanacağız üstelik istediğimiz birşey de alınmayacak kendi kararı olacak . hııı ne güzeldi ne güzel.

kendi istediğini aldıracak ya bana 11 yaşında tayyör giydirdi. ne etsen olmaz o alınacak. kabine girip denenecek ya annem de girecek zorla beni tırmalayarak soyacak, azarlayacak, itip kakacak resmen. ama ne güzel elele gezerdik canım!! 

zaten kabin dar, zaten hiç beğenmediğim bir kıyafet üstelik annem beni giydirmiş ite kalka; çıkıp aynaya bakıyoruz ben mutsuz annem çok mutlu ve benim sıkıntımı asla önemsemedi. sonra biz yaşlarda bir kız elbise giymiş annem hayran kalıyor kıza. hayatında bana o kadar iltifat etmedi. ne kadar tatlıymış, ne kadar yakışmış elbisesiiii... değil mi kızlar? değil mi nazlı?

ben 11 yaşına yaşlı kadın kıyafeti giymişim o barbi bebek gibi. hani tayyörün rengi cafcaflı olsa bari, sütlü kahverengi. ben niye öyle giyinemiyorum. annem böyle uygun görmüş. ve ben o kızı çok beğenip yağ çekmek zorundayım! be orada ezileceğim amaç bu muydu. kendime ve zevklerime isteklerime olan güvenimi inancımı kaybedeyim kendimi akranlarımdan aşağı göreyim ki daha kolay yönetilebileyim????




annemin de ablamın da beni tırmalama alışkanlığı vardır. elinden birşey mi alacak tırmalamadan alamaz veremez... göze parmak sokmak da cabası.



kendini dev aynasında görür aslında ben hariç başkalarını da. o yüzden en sevdiği şey beni özensiz halde çıkarıp başkalarını beğenmektir. hazırlıklı olsam da her zaman başkaları benden iyi benden güzel.

senden güzel demiyor tabi.

ama sana güzel oldun falan demediği için. sonra da başkasına hayran kalır senden de onay bekler işte.





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder