Sipariş!

Saat 16.50 5. arayışı ve bir şey isteyişi. Dolma oyacağı, avakado, yenibahar, kağıt havlu ve çay süzgeçi sonuncusu.

Saat 17.05

Nazlııııı?? nerdesin? Senl bekliyorum ben açım! Aç aç sani bekliyorum geciktiiin! Hiç beni düşünmüyorsun ben acıktım aç bilaç seni bekliyorum!

Migrosa git dedin anne daha okuldan anca çıktıım!

Ne halja okulda mısın sen? Niye erken çıkmadın!?

Anneme göre özel okul dandik okul demek hele ki benim gibi bir acuzeye iş veriyorlarsa! Boş boş oturup rahat davranarak lakayt bir şekilde yaşıyoruz! Markete gidecem deyip son derse girmeyivereydim çok da önemli! Ama servisin görevi de beni pazar ve marketler arasında dolanarak alışveriş yaptırtmak!

Kendisi olsaymış herkese her istediğini yaptırtırmış!

Tabi onun için bizi hastayken kaç kere komşu teyzeye emanet edip işe gittin değil mi! Müdüründen ödü kopardı ödü; kızlarım ağır ateşli bile diyemezdi sanki bilmiyoruz.

Hem her istediği alınacak hem hiç gecikmeden evde olunacak sanki ışınlanabiliyorum!

Sanırsın kaprisli aşeren bir hamile! Sürekli bişey istiyor ve hemmen getireyim istiyor.

Mesele sadece o şeyi çok istemesi lazım olması değil hem beni rahatsız huzursuz etme hem de sözünü geçirebilmek için deneme olarak yapıyor.

Mesela yazdan beri perde diye tutturdu gene, daha bir yıl olmadan yeni perdelere aş eriyor!

Ben perdelere para harcarken gayet keyifli, memnun; perdecide şakıyarak dolanıyor o mu olsa şu mu diye: ama ben kendime bişey alırken dırdır ediyor!

Bunu dile getirirsem de ben kötüyüm!

Oturmuş beni her fırsatta birilerine şikayet ediyor; kimbilir kaçıncı ayakkabımmış! Millet yalın ayak geziyormuş!

Benim de lafım hazır hep; perdeler ve yatak örtüleri üzerine!

Peki bu senin kaçıncı perden annecim? Tüm evin perdelerini her yıl söktürüp çöpe attırıp bana yenilerini ödetirken müsriflik olmuyor ama! Kızımın emeğini polyestere yatırıp sonrada attım çöpe demiyorsun hiç!!