Bir türlü öğrenemediği bir şey daha.
Acentadan uçak bileti aldık.
Hani bilgiler için kağıt veriyorlar ya.
Onu bilet sanıyor.
20 yıldır uçağa bineriz ama halaaaaa öğrenemedi hala.
Hatta bazen check-in'i (çekim) bile anlamıyor.
Bizim biletimiz vaaar! Ne gerek var?? Ay yoksa evde mi unuttun Nazlııı???????
Anlatsan da unutuyor bir dahaki sefere, gene aynı.
Görevlinin yanına gidiyoruz, kimliğini zor veriyor bizim biletimiz var diye söylenerek bana! Unutmuşum değil mi?
Annecim o bilet değil, o kağıdın tek görevi bizim tarihleri unutmamamız. Herşey sistemde kayıtlı, kimlik numarasından falan!
Hıı. Bilet değil mi o?
Değil.
Ama var değil mi biletimiz?
Bir kimliğinl ver de baksınlar.
Aa yok mu yoksa?? Ay Nazlı beni buraya kadar yoruyorsun!
Koltuk belirlenecek anne ver şunu artıık!
Tabi girişler de bir macera. Metal şeyler çıkartıyor ya. Bende gömleğimi falan sıcaanıp çıkardım diyelim. Annem de çıkartacak oluyor. Gerek yok ben sıcaklandım ondan çıkardım! Çıkmayacak mı? Hayır!
Saatini çıkar sadece.
Niye?
Ya metal ya!
Ha tamaam.
Tut ki alarm çaldı bende. Anneme göre silikondan! O kadar emin ki kabul etmiyor aksini! Silikondan deyip duruyor. Millet de göğüs silikonu sanıyor.
Ayakkabının tabanına falan yapıştırılan silikon pedler var ya oysa!
Ya da sütyenimin baleninden. Eve gidince hepsini sökelimmiş! Bak alarm çalmış!
Zaten sütyene düşman! Nefret ediyor nefret! Giymesemmiş keşke. iki kat atlet giyermişim!
Sanırsın neneyim, tamamen kendimden vazgeçecem ki; sütyen giymemek haricinde kendi bile o kadar vazgeçmik değll.
Ama benden beklediği bu! Böylece ezik, özgüvensiz, çirkin olacak ve hissedeceğim, öyle görüneceğim; böylece kendini güçlü ve üstün hissedecek. Daha da beter etmek için beni ona buna iltifat yağdıracak. Ben ne kadar özgüvensiz ve güçsüz olursam o kadar iyi, parmağnın ucunda oynatır!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder