24.03.2013

kaldırımdaki göçük endişesi

annemin bir endişesi daha doğrusu hüsnü kuruntusu da şu;
bizim binanın etrafındaki kaldırımda oluşan küçük göçük.

yoldan doğalgaz sistemi geçirirlerken naptılarsa kaldırımın bir bölgesinde yarım metreye bir metre civarında yirmi-otuz santim derinliğinde bir göçük oluşmuş.

annem de buna taktı. ne zaman görse söyleniyor. bunu böyle bırakmışlar, bir işi tam yapamıyorlarmış da. ya bu göçük büyürseymiş de. vs vs.

hem de epey yüksek tonda ve bana söylüyor. sanki ben yaptım.

-'bunu böyle bırakmışlar nazlı!!! ya bu göçük büyürse nazlı?! bir işi tam yapsalar olmaz mı nazlı??!! iyice büyümüş bu göçük değil mi nazlı? ay bu göçük iyice büyürse ya nazlı!!ayy burası çok çökmüş nazlı!' vb.

vs. ayrı ayrı veya bütün bir cümle olarak. gelen geçen yarım yamalak duyanlar da ben bir kabahat işledim bana söyleniyor sanıyorlar. birşey diyen olmadı ne cesaret. ama bakışlarından belli.

+"büyütme ya anne, yirmi santim bile yoktur o çukur dediğin"
 ben hiç bir şeyi görmüyor ve ciddiye almıyormuşum zaten, bu ne rahatlıkmış böyle. tabi ben anlamazmışım! anne olursam anlarmışım. sakın ha o kaldırımdan geçmeyeyyimmiş ha!!

çukur beni yutacak kabusu.

+"anne bana kızıp söyleneceğine yöneticiye söylesene"
onun da benim gibi umrumda olmayacakmış ki nasılsa. böyle rahat insanlar varken kendisine huzur yokmuş bu dünyada. herkes için endişelenip düşünen kendiymiş.

haftalardır aynı hikaye. arada unutuyor tabi. ama aklına geldiği, gördüğü an başlıyor gene.
kimseler farkında değilmiş, ne kadar dikkatsizlermiş.

kendisi de farkında değil ki endişelenip söylenmekten başka bir şey yaptığı yok.


ya o göçük büyürse, yer çatlar çökerseymiş, ya binamıza bir şey olursaymış, mazallah evsiz kalırmışız hepimiz.

sadece endişelenip, kabus senaryolar üretip, sinirini bozup duruyor.

bir gün geçende, bir yere giderken yolda çalışan belediye işçilerini gördüm söyledim.
ufacık şeyden bir şey olmaz dediler. ama annem korkuyor dedim ikna ettim. malum anne deyince akan sular durur.
söyledim gideceğim yere gittim. dönüşte akşam üstü baktım ki doldurmuşlar içini kalan asfaltla.

anneme söyledim, memnun oldu olmasına ama adeta kabus senaryosu son buldu diye de bir huylandı...

ee şimdi neye sinirlenip, endişelenecek? neye söylenecek şimdi?

yakındır merak etmeyin zor değil, bulur!


milletin arabasını park edişine bile gıcık olup söyleniyor. bahanesi çok.

bir de bana huzur kaçırıyorsun diyor. ilk-orta-lise-hatta üniversite döneminde ki gibi okulda olan komik çocuksu şeyleri anlatıp rahatladığımız, kıkıradığımız günleri özlüyor, ki bazen başıma ağrıdı konuşmayn susun da derdi, dinlemezdi ya. ama artık çocuk değilim ve o kadar da komik şey olmuyor, komik gelmiyor.

zaten komiksi olan bir şey de anlatsam, ona da bir kusu r buluyor ya


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder